24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Küreselleşmenin edebivata vansısı Yine de lyimser'de yer alan yazıların ağırlık noktasını Küreselleşme oluşturmaktadır. Küreselleşmenin ülkemize, insanımıza etkileri ızın uzadıya anlatılmış bu yazılarda. Insanların nasıl bir Doğazlaşmaya götürüldüklerinin, daha doğrusu yaşadıklarımızın bir belgesi niteliğindedir, bu yapıtta yer alan yazılar. Ülkemizde de kiireselleşmeyle beraber küçük Amerika olma yolunda önemli adımlar atıldı. İnsanımıza Amerikan tipi bir yaşam dayatıldı. Ilımlı islam politikalarıyla ülkemizde gericilik alabildiğine beslendi ve büyütüldü. 12 Eylül'le beraber Türklslam sentezi küreselleşmenin önemli ayaklarından birini oluşturdu, Türkiye 'de. Öner Yağcı bunun yansımalarını önceki yıllarda yayımlanan "Yediveren" adlı romanında, kendi deyişiyle "somut örneklerle" okura sunmuş ve yazılannı topladığı "Umut Insanda" adlı yapıtında da doyurucu bir şekilde açıkladığını görüyoruz. "Yine de îyimser" saydığım yapıtların tamamlayıcısı niteliğindedir. Yapıta adını veren iyimserlik sözcüğünün yapıtın bütünü içerisinde varlığını duyumsattığını söylemek gerekir. Örneğin: Küreselleşmeyle ilgili insanlığın karşı karşıya kaldığı olumsuz koşullar savıldıktan sonra umutsuzluğa düşülmeden tarihsel ve felsefi temelleri olan bir ivimserlikle, insanlığın bu beladan kurtulacağını belirtiyor, yazar. "Tarihi karanlıklarla savaşıp onu aydınlıklara dönüştürmekle dolu olan insanlığuı, küreselleşme belasının da üstesinden gelebilecek aklı vardır; aklın kavradığı bilinçle, dünden aldığı duyarlıltkla ve geleceğin sahibi olduğu kararlılığıyla insan kendisinin yarattığı bu karanlığı da aydınlığa dönüştürmelidir, dönüştürecektir" (s.161). Öner Yagcıdan 'Yine de îyimser' 100.000 okurla buluşan Kirâze'nin yazarı Solmaz Kâmuran'ın son romanı çıktı... ( Roman/352 Sayfa Ege'nin Muğla'sı ile Miami'nin Lauderdale'i birbirine ne kadar benzcr, birbirinden ne kadar farklıdır? Belki de bunu en iyi, bu iki kıyı arasında milyonlarca yıldır gidip gelen caretta caretta bilebilir. Onun bu romandaki adı Minta... Özgürlüğün simgesi Minta... O sessizce her şeyi gördü ve anlattı. Yelkenlileri, buharlı gemileri, denizaltıları, plastik torbaları, zehirli atıkları. Ve elbette insanları da... "Minta", efendilerin ve kölelerin yüzydlık tarihiyle, 20. yüzyılın hikâyesiyle buluştufuyor bizi. Bir yanda köle Nada, Mısırlı Hüsnü Paşa, Salima Hatun, Amira Kadın, Arap Nijad, Hamra ve Şerif... Diğer yanda Naja, Seminol Reisi Yaralı Tilki, Nay, Thomas James, Rose, Ray... Ve onlar farklı coğrafyalarda aynı kaderi paylaştılar... Köleliğin, savaşların, ırkçılığın ve göçlerin acısıyla savrulan insanların öfkeleri, isyanları, günahkm, sırları, suçları ve tabii ki aşklarıyla yüzyüze gelirken, son yüzyılın şarkılarını da dinleyeceksiniz... MUSTAFA ASLAN I yimserlik... Voltair'in Candide'inin de düşünsel yanını oluşturan felsefi temelleri olan bir sözcük. Kötümserliğe karşı da hep dimdik ayaktadır. Insanın içindeki umudu inadına yeşerten, büyüten büyülü bir sözcüktür iyimserlik, altı iyı doldurulduğu sürece. Öner Yağcı, çeşitli yayın organlarında daha önce yayımlanan yazılarını "Yine de îyimser" başlığı altında toplayarak kitaplaştırdı. Bu sayede böyle güzel yazıların dergilerin sayfaları arasında yitip gitmesi önlenmiş. Yine de îyimser'de yer alan yazıların ağırlık noktasını küreselleşme oluşturmaktadır. Küreselleşmenin ülkemize, insanımıza etkileri ızın uzadıya anlatılmış bu yazılarda. însanların nasıl bir boğazlaşmaya götürüldüklerinin, daha doğrusu yaşadüdarımızın bir belgesi niteliğindedir, bu vapıtta yer alan yazılar. Yağcı'nın yazdıkıarını televizyon ekranında canlı yayınlarında izlemedik mi? Insanlar arasına sokulan ırkçılık ve mezhepçiliğin pompalanarak komşunun komşuya düşman edildiğini hep beraber gördük; dünyanın geniş bir coğrafyasında canlı canlı. Ornek mi? Burnumuzun ucundaki Balkanlar yarayan kana bugün de. Insanlara açlık, yoksulluk, işsizlık, düşmanlıktan başka bir şey getirmeyen kiıreselleşmeye karşı insanlık tek yumruk halinde bir savaşıma girişilmelidir, yapıtın önemli iletilerinden sadece birisidir bu. Öner Yağcı'ya göre, "...emperyalizme karşı koymak bir görevdir" (s.s. 158159). Doğru sözc ne denir? "... emperyalizmin yeni ideolojisinin adı olan küreselleşme ideolojisinin ulus devleti yok etmeyi amaçlaması, "böl ve yönet" politikasının çağımızdaki devamından başka bir şcy değildir " (s.159). C U M H U R İ Y E T K İ T A P Küreselleşme felaket getlrdl Öner Yağcı "yeni kültür", "değişim rüzgârları altında" amerikan biçüni bir yaşamın dayatılarak aslında tekkültürlülüğe insanlığın bilerek zorlandığını, yapıtta yer alan küreselleşmenin edebiyata etkileri bölümünde dile getirivor. Bunu da şöyle açıldıyor yazar: " Yeni bir yüzyıla ve bin yıla girerken dünyanın ve ülkemizin ekonomik, toplumsal, siyasal, kültürel koşulları yani yaşama biçimi 21. Yüzyılın edebiyatının kimliğini de belirleyecektir ve belirlemektedir' (s. 254). Yazar, "Yine de îyimser" de postmodernizmi küreselleşmenin edebiyat alanında bir uzantısı olarak görüyor. Bunu da açıkça belirtiyor: "Küreselleşmenin kendıne uygun değerleriyle oluşturduğu edebiyat insan dışı, yasam dışı "postmodernizm" denilen bir iüeolojiyle başvuruyor" (s. 255). Yağcı küreselleşme karşısındaki saldırıya ancak ulusal edebiyatın renkleriyle karşı durulabileceğini ileri sürüyor, bana göre. Ancak edebiyat alanındaki silikleştirmeye, yok etmeye karşı, tek tip kultüre karşı ulusal kültürün güçlü sesi, rengi ... koruyacaktır. "Yine de îyimser", Öner Yağcı'nın günümüze, yakın tarihimize ışık tutan yazılar demeti. Yazar, inadına özgürlüğü, emeği, aydınlığı, demokrasiyi savunuyor, yazıları nın her bir tümcesinde. • Yine De Îyimser, Kültür ve Yaşam Denemeleri/f)«cr Yağa/ Berfin Yayınlart/ 272 s. 63 1 Küpeselleşme, Edebiyat ve Postmodernidm \V INKILAP S AYI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle