13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

liştirdiği bu şairi kitaplaştırmaya dönüştü. Hepimizi aradı, tek tek buldu. Ahmet Bahçevan'ı, beni, ailesini. (Kalan iki kızkardeş ve bir oğlan kardeş.) Başka da kimse yoktu. Zeytinlik'ten Kadifekale'ye bakan gecekondusunun yıkılmayan kavak ağacından başka. Bahsettiğim kitap, belki gereken ilgiyi görmeyecek; şiir kitaplanna her zaman gffsterİIen ilgisizlik bu kitapta da kalacak. A)lüme Direnen Şiirler' eminim ki, isminin güzelliği dışında, çoğu kitap okuruna ulaşmayacak. Birinei Yeni'nin, Ikinci Yeni'nin ve daha ötesinin arasında kim bilir ne şairler göçtü gitti. Yok olan nice şair var. Bir trank lcazasmda daha yeni yitirdiğimiz I Iaşim Çatış'ı niye kitaplaştıramadık? Şiir, ölen şairlerin güzel Dahçesinde bir kez daha yeserir, şairin umudu hiç sönmez bir meşaledir. Ender Sanyatı'nın şiiri her şeyden önce sıcak bir şiirdir. Tam olmuş, bitmiş, olgunlaşmış saymasam da, şürinin ftşkırdığı alan bana hep yürek çarpıntısını hatırIatır. Hani sıcak bir ses; gozJcri bağlı, ifade verirken, çok sevmediğı kişiyi alttan alır gibi konuşan, ötüşen yürek yangını bir ses, bir içli anlatım. Nâzım'ın duvanna, Ataol'un uzayıp giden hüznüne yaslanmış bir ses. Ne güzel de yüreklenıyor bakın söylediklen: "sil yüzünü ahşap evlerimden yoksulluğu uşanmış bir şairim ben" (s. 91) Sanki Özkan Mert'in elma büyüklüğünde sakallan, Zeytinlik'te yeniden doğmuş, 'güneş ve çatladı mı tohum/ gülmeyi de biliriz demeye dönüşen bir sevecen söyleme dönüşmüş. 'Rakım binüçyüzseksen' şiirinde ise yaşadığı mekânı, yüreğinde koşturan kişıleri birleştiriyor. Hep toplumsaUığa açık duran bir anlatım, hep yoksulluğun o iniltili türküsü: "lzmir siyahtı üst ranzada bavulda kirpikleriyle sevgilimin yan yana uyuyordu." (s. 83) Aynı şiirde 'sanki üç kavak ağacı dünya ile sevismekte' demişti oysa. Onu en çok da Ninat Behram'a benzetirdim bir yönüyle. Behram'daki gibi kısık ve içten bir ifadeyle konuşurdu. C)ylesine yaralayıcı bir ifades, anlatışı vardı gerçekleri, bir gün Izmir fuarında Ender'le Nihat'ı tanıştırdığımı hatırlıyorum. Hatta oradaki çimenlerin üzerinde üçümüzün birlikte bir sevgi boğuşmasına tutulduğumuzu. Nihat yenik düşmüştu, biraz da isteyerek. Bir iki kişivdik Ender'le, îstanbul'lu Nihat Behram sa tek kişiydi. "her zamanki gibi yann gidecek bu tren" (s.49) Sanyatı, kitapta yazışmalanndan dagöreceğimiz üzere, Ali Rİfea Ertan'a, Hüseyin Yurttaş'a da yayımlanmasını istediği bu kitabını (dosyayı) yayınlanması istemiyle vermiş. Sağken yayımlanamamış bu dosyayı, biraz da gönül borcuyla, Ahmet Günbaş'ı destekleyerck yayımlamasını bugün istemişler dosyanın. Bugün kitap yayınlandı, olmayan bir mezar, kalmayan bir aile erkinı ve aradan 25 yıl geçerek bir kısmı eskimeye bile yüz tutmuş dızeler ve üzerine uygarlık çökmüş bir yaşam. "elbet bu sazı ben de çalanm bir gün bir gün ben de iş=lerim acımı mermere"(s.51) Demiş işte, 1968 yılında yazmaya başlayanlar, yazmayı sürdürenler, 1970'liler ve ^SO'liler.biröncekidönemdeyaşayıp, şiir uğruna çok şeyini kaybetmiş bir Ender Sanyatı bugün size ne ifade eder, bir şeyler anlatır gider mi dersiniz? Okuyun dilerseniz, yaralı bir şiirin, eksik bırakılan sayfasında, bir şair baba, çocuğunu bakın ne güzel anlatıyor: CUMHURİYET KİTAP SAYI 569 "ve ilk kez altmıs dokuzda dişledi çocuk sulu portakaL" (s. 58) I Eylül2000/EtkiYaytm Öliime Direnen Şürler/ Ender Sartya, ıtı/ Bekleyen Adamın Gerçekleşen Düşü MUZAFFER UYGUNER Cüneyt Arcayürek'in dızisi, Bekleyen Adamın Gerçekleşen Düşü adlı dördüncü kıtabı ile surmektedir. Arcayürek, bu dizisinde bilindiği gibi, bir dönemin saptamalarını okura sunmaktadır. Bu kitapta ise 1991 yıh sonu ile 19921993 dönemini ele almıştır. Belirttiği gibi, 1992 yılında "Devletin başı ile nukümet başkanı arasındaki kıyasıya siyasal kavgalar" sürüp gitmiştir. 1993 yılında ise Çankaya dan Özal gitmiş yerine Demirel gelmiştir. 1991 yılı ile ilgili bölümde, yılın son aylarında, Demirel 12 sayfalık bir belge ile Özal'ın huzuruna çıkmlştır. Bu belge, Doğu ve Güneydoğu sorunları ile ilgilidir. Bölgenin geri kalmışlığı çeşitli yönleriyle ele alınmıştır bu belgede. Arcayürek, bu belgenin tümünii kitapta yayınlamıştır. Demirel, 10 Kasım 1991 tarihinde ayrıca "1991 Kasımında Türkiye" başlıklı bir rapor da sunmuştur Çankaya'ya. 32 maddclik bu raporun yanında S^ff'nin de aynı konulara değinen bir raporu kitapta yer almıştır. Çünkü, o tarihte SHP koalisyon ortağı ofmuştur. Kurulan hükümetin listesini de buluyoruz kitapta. Bu koalisyondan her iki partinin ve Özal'ın memnun olduğuna değinilmiştir aynca. Demokratikleşme sorunu yeniden ele alınmış ve bunun "devletin restorasyonu, devletin yeniden düzenlenmesi, devletin yeniaen demokratik hayata geçirilmesi diye tanınılandıöını anımsiyoruz. Arcayürek, bu arada hiikümet protokolünün metnini de sunmuştur bizlere. Ayrıca, Güneydoğu konusunda Özal ile Demirel arasında tartışmalar olduğu ve Özal'ın bu sorunun artık bittiğini söylediği belirtilmiştir, Ama, Özal ile Demirel arasında bazı çekişmelerin olduğuna da değinilmiştir. Arcayürek'e göre, 1992 yılı Çankaya ile Hükümet arasında önlenemeyen ama sonuç da vermeyen siyasal kavgalar yılıdır. Köşke gönderilen kararnamelerin geri gönderilmesi birçok sorun yaratmıştır. Bu arada SHP'de Erdal Inönü ile Baykal arasındaki çekişmelere de yer verilmiştir. "Özal'ın her konuda görüş belirtme, Demirel'in bütün ipleri elinde tutma eğilimi iki liderin sık sık kafa kafaya gelmesine neden oluyordu". Sözgelimi Özal, "PKK terörden vazgeçsin, af çıkarayım" diyordu ve babaannesinin Kürt olma olasılığı bulunduğunu söylüyordu. Hükümet elbette pek yatkın değildi. Bu Ciller de ortaya çıkmıştır. Demirel, "Ülkeyi Özal değil, biz yönetiyoruz" diyordu ve görüşlerini açıklıyordu. Özal o sırada G AP televizyonunda Kürt: yayın yapılmasını da istemiş. Demirel e eleştirilerini sürdürüyordu. "Demirel, üç günlük Isparta gezisinin ilk gecesinde gazetecilerle sohpet ederken, Başbakan olarak ilk kez Özal'ın indirilmesiyle ilgili net ifadeler kullandı" ve Cumhurbaşkanının halk oyuyla seçilmesi gereğine değiniyordu. Demirel ile arası açılan Özal'ın ÂNAP dışındaki partilerle de arası açılmıştı. Ama ANAP a müdahaleleri o partinin başkanını da rahatsız ediyordu. "Ekimde ise siyaset asıl konu S tır. Bu arada Özal'ın yaptığı basın topsuna yeniden döndü. Özal'ın çıkışlan, lantısının tümüyle yer aldığını da görüANAP lideri Yılmaz'ın yan bakışları ve yoruz(s. 243257). Başbakan Süleyman Demirel'in indiri1993 yılında PKK ve Apo konusu da riz nakaratları ortaya çıktı. kitapta ele alınmıştır. Apo'nun ateşkes 1 Kasım 1992 günü ara yerel seçimler kararı kısa da sürse, her yerde söz konuyapılmış ve partüerin oy yitirdiği ortaya su edilmistir. Apo, o günlerde masaya çıkmıştı. Enflasyon konuları ortalığı kaoturalım da demişti. Buna karşı olan Hürıştırıyordu. ANAP'tan istifalar başlakümet'in görüşlerine de yer verilmistir. mıştı o günlerde. Yılın sonuna gelınmişOnu muhatap almak istemiyor hüküti. "Özal'ın yaşam çekildiği, demirel'in met. Bu arada Çankaya'nın Apo'ya önlenemez yükselişinin sürdüğü bir yıolumlu bakışına da değinilmiştir. Bu lın, 1993'ün yazgı değiştiren günleri başkonu geniş bir yelpazede ele alınmıştır lıyordu". kitapta. özal'ın hükümetten ayn düşünArcayürek, 1993 yılı olaylarına geçerdüğüne birçok kez değinilmiştir. ken "Perdeyi açıyoruz" diyebaşlamıştır. özal kalp ameliyatı geçirmiştir. Ayn "Çankaya'dan bir giden, Çankaya'ya bir ca ağır yürüyen prostat kanserinden de gelen var" diyerek konuyu el ahyordu. mustdaripti. 17 Nisan günü saat Bu yılın başında Kuzey Irak konusunun 14.26'da hakkın rahmetine îcavıışmuşbaşladığını biliyoruz. Bu konu da hükütur. Orta Asya gezisinden de yorgun düşmeti uğraştırmıştır. "Hükümet, ABD, tüğü söylenmişti. Süleyman Demirel, Ingiliz ve Fransız elçileriyle görüşüyor ölüm üzerine DYP grubunda bir konuşve üç büyükelçinin 36. paraleldeki Irak ma yapmış (s. 288290) ve "42 senelik füzelerinin, radar sistemlerini ve uçakhukukum vardır kendisiyle. Ve bu 42 sesavarlannı imha etmeyi önerdikleri hanenin çok büyük bir kısmı çok kardeşaberleri geliyor"du. Başbakan Şam'a gine ve çok biraderane, çok dostane geçdiyor. Çekiç Güç konusu yeniden ortamiştir demişti. "Siyaset acımasız. ya çıkıyordu. Bu arada Çiîler'in gerçek Özal'ın cesedi soğumamış ama yerine kiyüzünü betimleyen öyküler de dolaşımin geleceğini araştırıyor". Demirel yordu. Kitapta bu konuya da yer aynladay olduğunu söylemiyor. Arcayürek mıştır. Bu arada, anayasa veyasa tanımaz bu durumlan konuşma notları ile orta Turgut Özal, bir kez daha sahneye girya kokuyor. DYP, Demirel için çalışıyor, di" ve Anayasa Mahkemesi ile aykırı göBu husus da çeşitli konuşma notlarıyla rüşlerini ortaya koydu. Arcayürek, DU ortaya konulmuştur. Zaman içinde bu konuya da yer vermiştir kitapta. kesinleşiyor. Demirel, Özal'ın cenaze naKitapta, Demirel'in karanlıkta olan cimazında da bir konuşma yapıyor (s. 317nayetleri aydınlatma konusundaki söz327). Cumhurbaskanlığı seçimi birçok leri, lran üzerine konuşmalan da belirkonuşmalara neden ofuyor. Yılmaz'ın tilmiştir. lran'ın PKK'yi koruması koaykın görüşlerine yer veriliyor kitapta. nusuna da değinilmiştir. ABD, Iran'ı teArcayürek, birçok kişi ile vaptığı görurörist ilan etmisti. lran konusu da kitapmelerinin metinlerini de bu arada yata genişçe ele alınmıştır. "îran'ın Türkiyımlamıştır kitabında (s. 344392). Deye sınırında ve Türkiye içindeki oyunlamirel 4 Mayıs 1993 günü DYP grubunrına kanıtlar" da ayrı ayn belgelenmişda adaylığını ilan ediyor, bir de uzun kotir. Arcayürek, bu konuya özel notlan ve nuşma yapıyor. 16 Mayıs 1993 günü de konuşmalan ile de yer vermiştir. Bu araTBMM'de 244 oyla Cumhurbaşkanı seda BosnaHersek olaylanna da değinilçiliyor. miştir. Arcayürek, kitabının sekizinci bölüDemirel'in iki önemli anahtar açıklamünde "Perde gerisindeki olaylar diyaması ele alınmıştır. "Birinei olayın yaraloglarda izlenir diyerek birçok kişi ile tıcısı, 'üstüne vazife olmayan her soruyaptığı konuşmalan tam metin olarak nu' kendine mal etmeye, kendine özgü yayımlamıştır (s. 421474). yöntemlerle çözmeye çalışan CumhurArcayürek, o yıllardaki oluşumlan, başkanı Turgut Özal'dı". O sıralarda Türkiye'nin karsılaştığı durumlan ve ol"Ülkeyi uzun süredir meşgul eden Kürt guları, olaylan belgelere dayandırarak ve PKK sorunun ele alan Özal, PKK ile bize sunmuştur. Bu dizi, tarihsel bir beldiyalog yoluyla barış yapmayı ve Kürt gelik niteliğindedir. Beşinci kitabı beksorununu 'bir federasyon yapısı' içinde leyelim. • biçimlendirmeyi ön plana çıkar"mıştı. Demirel'e göre, "Özal, Türkiye'deki Kürtlerle, Kuzey Irak'taki Kürtleri bir Bekleyen Adamın Gerçekleşen Düşü federasyon bünyesinde bir araya getirip (tncelemeAraştırma)/ Cüneyt ArcayüTürkiye Cumhuriyeti'ne bağlamak istirek/ Bilgı Yayınevt/Ankara 2000/474 s. yordu". Bu arada Çankaya ile Başbakanhk arasındaki başlıca çekişme, tartışma ve çatışma konusu DYPSHP iktidarının TBMM'ye gönderdiği bypass yasalarıydı". Mart ayı başlarındaki bu durum aa hayli ilginçtir. Cumhurbaşkanını halkın seçmesini ve görev süresinin 5 yıl olmasını öneriyordu. Arcayürek'in belirttiği gibi, "Demirel, görev süresi bitince uzatmalı Cumhurbaskanı olarak Çankaya'da kalmak istiyor'au. Bilindiği gibi, bu konu 2000 yılında da ortaya çıkmıştı. Demirel'in 9 Mart 1993 tarihinde birçok konuya değindiğini belirten Arcayürek, o tarihteki konuşmasının metnini de olduğu gibi koymuştur kitabına (s. 217236). Aynca, bu konuda Demirel ile yaptığı konuşmayı da eklemiştir bu alıntıya (s. 237242). Bypas yasalanna karşı çıkan Özal'ın görüşleri de bu arada verilmiş ve onun "Anayasa bir kez delinirse ne çıkar" dediğinin basında ye aldığı anımsatılmışCüneyt ArcayüreK Kitapıarını nızıa çoualtıyor SAYFA 17
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle