Katalog

Makalelerle Fenerbahçe Makalelerle Fenerbahçe/ Halıt Denngör/ Hasat Yayınları/168 s. Halit Deringör, Makalelerle Fenerbahçe adlı kitabında Cumhuriyet gazetesinde yayımladığı Fenerbahçe ile ilgili makalelerini toplamış. Deringör'ün Fenerbahçe Cumhuriyeti ve Fenerbahçe 1999 adlı iki de kitabı var. bir dünyada yaşamakta. Konuşamaz, ama şarkılar söyleyerek duygularını açığa vurur. Pinon çileli bedeninde, insan varlığının en yüce duygularıyla en büyük aşağılanmayı birlikte yaşar. Kaçaklar/ Kemal Bekir/Pencere Yayınlart/276 s. KAÇAKUUt Kitap, üniversite çağlarında taruşan iki gencin, ayn ayn imkân ve koşullar içinde yaşayan iki sevgilinin, dengesiz aşklanna dayanıyor. Bu arada onların birleşmeyen sevgilerinin bütün sebep ve geçmişleri. Büyük şehir kalabalığı içinde birbirlerine zıt çevreler, eğilimler, alışkanlıklar, davranışlar. Bu arada yeni kuşakların bir yandan doğal itilmelerle yaşadıklan duygu hayatı, bir yandan çevrelerinin baskısıyla yöneldikleri toplum görevleri. Yazar'ın aynntılı bir anlatımla davranışlann psikolojik nedenlerini açıklama gücii dikkati çekiyor. Halka ve Devrime Adanmış Bir Yaşam/Wang Shaqıng/Çevıten: 1 Düzgün Gürşan/Pencer Yaytnları/208 s. Çin kültür devriminin başkomutanı olan Lu Sün yalnızca büyük bir edebiyatçı değil, aynı zamanda büyük bir düşünür ve devrimciydi. Lu Sün, dalkavukluk ve yaltakçılığın her türlü belirtisinden annmıştı, sarsılmaz bir dürüstlüğe sahipti.. Böylesine güçlü bir kişilik, sömürge ve yan sömürge ülkelerin halkları için en değerli hazinedir. Kitap, Çin tarihinde eşi görülmemiş milli kahramanı Lu Sün'un biyografisini içeriyor. Anofor'un içinde/Eugenıa Ginzburg/ Çevtren: Gün Zilelı/ Pencere Yaytnlart/480 s. Eugenia Ginzburg, otuzlu ve ellili IU8«nf* Clntburg yılların arasındaki on sekiz yılını, ANAFORUN buzul çağı takım adamannda geçiICİNDE rir. Bu yıllarda, büyük oğlu Alyosha, Leningrad'daki kıdıkta ölür, kendisine öldüğü bildirilen kocasının izini kaybeder, dört yaşındaki oğlu Vasya'dan aynlmak zorunda bırakılır ve oğlunu onaltı yaşına gelene kadar göremez. Pencere Yayınlan, ilginç bir özyaşam öyküsünü Heinrich Böll'ün önsözüyle bizlere sunuyor. Dal ve Budak/ WtllSelf/ Çevtren. Muhittin Karktn/ îletişim Yaymlart/233s. Dan ve Carol, ilk sevişmelerinde birbirlerinden hoşlanırlar ve evlenmeye karar verirler. Ne var ki nikâhtan sonra büyü bozulur, Carol, Dan yanındayken kendini daha az kadın hissetmeye başlar. Belki çok içtiğinden, belki kocasının uyuşukluğuna olan kızgınlığından, baskın bir kimlik edınir, sonunda düpedüz maço olur. Budak iri yan, yakışıklı bir rugbi oyuncusudur, bir sabah uyandığında kaduı olmuştur, başına gelenleri anlamadığı için doktoruna gider, zavallı Budak Dr. Margoulies'in karanlık niyederinden habersizdir. Dal ve Budak cinsel kimliklerin yer değiştirmesi ekseninde kurgulanmış fars, yada bizlere keyifli dakikalar yaşatan iki kâbus öyküsü. Vatan Millet Kadınlav' Derleyen: Ayşe Gül Altınay/ tletişım Yaytnlart/337s. Milliyetçilik konusundaki temel kitaplar son yıllarda Türkçeye kazandırıldı. Ne var ki, söz konusu yapıtların çoğu toplumsal cinayeti görmezden geliyor. Kitaptaki yazılar, hem milliyetçilik derdindekileri toplumsal cinsiyet körlüğünün yarattığı sorunlara dikkat çekiyor hem de bu körlüğün bir sonucu olarak daha önce göz ardı edilen alanlan derinlemesine araştınyor. Kitap, hem Türkiyeli hem de yabancı yazarların makalelerinden oluşuyor. Uygarlık, Özgüriük ve Atatürk/îskender Özturanlı/Umıt Yayınlan/224 s Kitapta, aydınlıkla karanhğın, umutla umutsuzluğun, Islak Kentin tnsanlan/Zcrrin Koç/ Can Yayınlart/280 s Kitap, geçmişle siyasal bir hesaplaşma amacı gütmeyen, ama sıradan insanın gündelik yaşamını üç kuşak boyunca anlatan, adsız kahramanlann oluşturduğu bir roman. Metnin akışı içinde resmi tarihin ünlü kişileri yer yer boy gösterseler de bunlar, romanın ortalarında yer almış gölgelerdir. Romanda çizilen Islak Kent, kendi kültürünü dilediğince üretememiş, ürettiğini de koruyamamış bir Karadeniz kentidir. Göçle gelenler, kendi kültürlerini de birlıkte getirerek, varolan kültürü de yok etmişler. Ortaya bir karikatürleşme çıkmış. Bu da, yazarı yer yer kara mizah çizimlerine götürmüş. Islak Kentin lnsanları, böyle bir göçle başlar. Kerim Bey, sevgili kansı Lola Hanım'la, Buhara'dan yola koyulduğunda Anadolu'ya yıl 1900'dür. Bu çekirdek aileden yola çıkarak yüzyıl sonuna kadar uzanan süreci işleyen yazar, giderek çoğalan aile bireylerinin, değişen toplumla birlikte yaşadıkları ilginç serüvenleri romanın içine yerleştirerek ustaca bir kurguyla okura sunuyor. ttiraflar/Paule Constant/ Çevtren: Gönül Akgerman/ Can Yayınlart/206 s. îtiraflar, yazarın hem kadın araştırVıl* OmM.mı malan konusundaki birikimlerinin l'ltRrVl'l^K hem de Afrika'nın ve Uzakdoğu'nun çeşitli ülkelerinde geçen çocukluğunun izlerini taşıyor. Kansas'taki bir üniversitede düzenleI nen bir dizi konferansa katüanlardan üç kişiyi, toplantının sorumlularından olan Zenci Profesör Gloria kendi evinde ağırlar. Ellili yaşlannı sürmekte olan bu dört kadın, birlikte geçirdikleri kısa süre içinde, başanlı ve güçlü kimliklerinin arkasında gizlenen gerçek kişiüklerini ortaya koyar, geçmişlerindeki güçsüzlüklerinin, yalanlar üzerine kurduklan mesleki başansızlıklannın, değişen zamana ayak uydurmayı reddetmenin getirdiği dışlanmışlık duygusunun hesabını yapmaya başlarlar. Yazar, feminizmin savunuculan olan ve yaşlandıklarını, terk edilmişliklerini, yalnızlıklannı kabullenmeye yanaşamayan kahramanlarına nesnel bir bakışla yaklaşıyor, bu kadın kişiliklerini büyük bir titizlikle işlerken başan uğruna aile yaşamında, aşkta, erkeklerle ilişkilerde ödenen bedeller üzerinde duruyor. 'Yaşlanmış', eylem gücünii yitirmeye başlamış, eksikliklerini yüzeysel başanlarla örtmeye çalışan bir kadınlar kuşağını, clerin, akıcı bir anlatımla işlerken, dört kadın üzerinden, dönemin bir panoramasını da çiziyor. Paule Constant, günümüz kadınına ve kadının evrensel sorunlarına özgün ve içten bir üslupla yaklaşıyor. yaşamla ölümün çelişkileriyle, çatışmalarıyla karşılaşacaksınız. Uygarlık, özgüriük, demokrasi ve erdem sorunlanyla, insan dediğimiz o soylu yaratığın pek de hoş olmal y^arlık, yan davranışlanyla karşılaşacaksıÖ/gurltik nız. Kimi sayfalannda bir haykınş, ve kimi satırlarında bir yıkılış çıkacak Atatürk karşınıza. Laik cumhuriyetimizin, Atatürk'ün ve devrimlerinin sahibi, savunucusu olan herkesin okuması gerektiğine inandığımız bir kitap. Bügisizliğin, yobazlığın bir toplumu çürütürken, bilginin ve sevginin yaşatacağına inandığımız için. Gecenin Netesindeyh/îskender Özturanlt/Ümtl Yayınalık/255 s. Atatürk devrimleriyle Türk toplumu karanlığın çemberini parçalamış, uygarlığın yörüngesine geçmiştir. Devrimin gücü bağnazlığı durdurmuş, Anadolu'yu aydınlatGecenln maya başlamıştır. Türk insanını vatandaşlık kaNeresinüeyiz kulluktan kurtanpaldını kullanmatına çıkarmış, ona yı öğretmiştir. Ne var ki daha sonraki siyasal iktidarlar devrimin hızını kesmişler, ulusun aydınlığa doğru yürüyüşünü durdurmuşlardır. Yıllar yılı Atatürk ilkelerinden ödünler verilmiş, yapıdan yıkılmış, ülkemizde gecenin karanlığı yeniden başlamıştır. Elimizdeki kitapta, çağdaşlık, uygarlık, laiklik, cumhuriyet, demokrasi, hukuk devleti gibi kavramlar ele alınmakta ve "Gecenin Neresindeyiz" diye sorulmakta. Türkiye'de Laikliğin Seriiveni/ Îskender Özturanlı/ llert Küabevı/ 219 s. Laiklik, özgürlüğün ortaya çıkardığı birkavram, insanoğlunun aklını kullanmaya başlamasıyla gün ışığıTÜRKİYEM UÜKLtelNSERÜVBİ na çıkan bir düşünce biçimidir. Bilimsel, kültürel ve sosyal olgudur. Yazar, kitapta cumhuriyetin temel taşı olan laiklik ilkesinin saygı görmemesi halinde, tüm cumhuriyet kurum ve kuruluşlannın yok olma olasdığını dile getirmekte, laiklikten vazgeçmenin çağdaşlıktan, uygarlıktan ve aydınlıktan vazgeçmek olacağını vurgulamakta. Kitabın her kesimden okuyucuya bir şeyler öğreteceğine, çağdaşlaşma sorununa çözümler getireceğine, kimi kişilere ve politikacılara ışık tutacağına inanıyoruz, Buz Adasındaki Ölü/ Minette Walters/Çeviren: Ayşe Gül Güre/ Can Yayınlan/ 360 s. Kocası on yıl önce ortadan kaybolan Phoebe Maybury'nin çiftlik evinde, bahçedeki buz odasının içinde çıplak bir erkek cesedi bulunur. Ceset, tanınmaz durumdadır. Yüzü parçalanmıştır. İki kadın arkadaşıyla birlikte yaşadığı evde bulunan ceset, Phoebe'nin başına işler açar. Olayı soruşturmaya başlayan, cesedin de Phoebe'nin kayıp kocasına ait olduğunu düşünen müfettişler, Phoebe'den ve birlikte yaşadığı iki lezbiyen arkadaşından kuşkulanırlar. Yaşadıklan köyün halkıyla sıcak ilışkiler kuramayan bu üç kadına komşulan da yardımcı olmaz. Ancak, müfettişlerin soruşturması ilerledikçe, köy halkı da sorguya çekildikçe, olay karmakanşık bir yola dökülür, kuşkuluların sayısı artar, cinayet içinden çıkılmaz. bir boyuta ulaşır. Psikolojik gerilim romanlan yazan Minette Walters'a Agatha Christie'nin mirasçısı gözüyle bakılıyor. Spartacus/Marcel Ollivıer/ Çevtren: Ülkti Erdoğdu/ Pencere Yayınlan/ 153 s. Anadolu ilkçağlardan bu yana çok büyük soykınmlara, kana susamış iktidarlann toprağı sürüp işleyen, toprağı toprak yapan halklara yaptığı korkunç zulümlere tanık oldu. Ezilenlerin ezenlere başkaldınsı tarih boyu süregeldi. Spartacus, savaş alarunda kılıç elde özgüriük mücadelesi verirken, Pontos Kralı Mithridates, Anadolu topraklarında otuz yıl Roma'ya tutsak olmaktansa ölümü seçiyordu. Kitap, batık bir gemide bulunan kaptanın seyir defteri olarak bizlere sunuluyor. *''••'',CUMHURİYET KİTAP SAYI S51 1 Düşmüş Melek/ Per Olov Enquist/Çeviren. Süleyman Bilgı/ tli'tnrm Yayınlan/119 s. Elimizdeki kitap, lsveç'in önemli çağdaş yazarlarından Enquist'in en çok yabancı dile çevrilen ve ilgi ilen uyandıran romanı. Yazar, kitabını bir "aşk hikâyesi" olarak tanımlıyor, ama öykü kahramanları sevgiden yoksun bir ortamda yaşıyorlar, hepsinin yaşamında bir trajedi var. Pasqual Pinon, iki kafayla doğan bir hilkat garibesidir, Meksika'daki bir madenin derinliklerinde yaşamaktadır. Alnının ortasından çıkan bir kadın kafasına sahiptir, madenci feneri gibi taşıdığı bu kafayı bir çaputla örter. Bir Amerikalı Pinon'u keşfeder ve gezici kumpanyasında diğer hilkat garibeleriyle birlikte sergiler. Bir psikiyatr ve karıs:, nedensiz cinayetler işleyen bir şizofren genç, Brecht ve uzatmalı sevgilisi Ruth Berlau da öykünün dolayımına dahil olurlar. Pinon çektiği acılann ve onu kahreden utancın yanmda aşk duygusunu da tadar. Yüzünü kafasında taşıdığı kadın duygusal SAYFA 22