29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Türkiye Türkçesinin Diinü, Bugünü, Yarını/Pro/ Dr. Doğan Aksan/ Bilgi Yayınevı/ 1691. "Türkiye Türkçesinin Dünü, Bugünü, Yannı" Türkiye Türkçesinin geçirdiği evreleri, başhca özelliklerini, yitirdikleri ve kazandıklarını, dilbilgisi kitaplarında ortaya konmayan kimi yönlerini belirtmeye çahşmakta, bugünkü gelişmelere ve eğilimlere dayanarak yarınki durumunu kestirmeye yönelmektedir. Bu bakımdan, Türkçeye ilgi duyanların, Türkoloji öğrencilerinin gereksinimlerini de göz önünde bulundurmaktadır" diyor kitabın yazarı Prof. Dr. Doğan Aksan. Televizyonda Haberin Magazineüeşmesi/Hakan Ergül/ llettşim Yaytnları/ 19') s. Genel anlamda kitle iletişim araçlarının işlevleri ve etkinliği denildiğinde kuşkusuz ilk akla gelen "haberler"dir. Bu işlevin gerçekleştirilmesinde ele alınması gereken başhca olgu, haber metninin içeriğinde ya da sunumunda meydana gelen bozulmanın ya da haberi tanımından uzaklaştıracak bir değişimin ardındaki baskın gücün incelenmesidir. I laberlerin içeriğinde ya da sunumunda meydana gelen bozulmalar arasında öne çıkan en önemli olgu "magazinelleşme"dir. Bu olgu, özellikle son yıllarda daha yoğun sorgulanmaya başlandı. Bu süreç gerçekte, liberal ekonomik politikalar aracıhğıyla güçfenen sermaye gruplannın toplumsal ve siyasal düzlemde varhklarını süreğen kılmak amacıyla kitle iletişim araçlarının özellikle de televizyon kanallarının sahipliğine soyunmalarının ardından çok daha sonıut olarak yaşanmaya başlandı. Bu noktada haberin giderek magazinleşen içeriğiyle birlikte üstlendiği bu yeni işlevin, poüler kültürün kitle iletişim araçlarındaki ideolojık iş:vleriyle önemli ölçüde yakınhk gösterdiği düşünülebilir. Anadolu Üniversitesi iletişim Bilimleri Fakültesi BasınYayın Bölümü'nde araştırma görevlisi olarak çalışan yazar, bu çahşmasında, Türkiye'de özel televizyon kanallarının haber içeriğinde gözlemlenen magazinleşme eğilimini anahaber bültenleri çerçevesinde incelemeyi amaçlıyor. luğunda küçük deprem anekdotlarından oluşuyor. Kimi gülümsetici, kimi üzücü; fakat hepsi düşündürücü, küçük anekdotlar... Kitapta yer alan "Deprem ve Seks" ya da "Deprem Gecesi Bir Tecavüz Olayı" vb. gibi yazılar, deprem sırasında yaşanmış, güldürürken ağlatan, ağlatırken güldüren trajikomik durumları öykülüyor; "Deprem Çadınnda Irtica Bildirisi" vb. gibi yazılarsa depremin bir siyasi sömurü aracı olarak nasıl kullanıldığını tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Yalçın Kaya, bu kitabında, yalnızca 17 Ağustos Depremi ve sonrakileri değil, Kobe Depremi nden Mexico ve Lizbon depremlerine dek gelmiş geçmiş en yıkıcı depremleri işliyor. Depremin acığa çıkardığı siyasal ve sosyal çarpıklıkları akıcı bir üslupla çarpıcı biçimde gözler önüne seren yazar, toplumsal belleğin unutmaya başladığı 17 Ağustos'u yazılarıyla unutulmaz kılıyor. (h)içlenmeler/ Salih Aydemir/ İlgi/ 134 s Bu yolculuğa kendimle başladım, seninle devam ettim ve kendimle bitiriyorum artık. Yazmaya başladığımda bendim, bitirdiğimde sen. Başlangıç ve son birleşti Leo. Bir noktaydım başlangıcta, sonra bir çizgi (parabol'du belki de). Seninle buluştuğum o noktadan sonra bir çember çizmeye başlamıştık. Ben senin noktandan, sen benim noktamdan yürüdün. Başlangıç ve son, son ya da başlangıçtı bizimkisi. Krishnamurti ve Philosophia/ /. Knshnamurti/ lürkçe<if Cengız Erengıl/ Ayna Yayınevi/ 136 s Bu kitap Krishnamurti'nin sözlerinin çağdaş bir Philosophia örneği olduğunu sergilemeye çalışırken, filozofların ve edebiyatçıların metinlerinden, Sufi yazılanndan, Hint ve Zen öğretilerinden alıntılar ve karşılaştırmalar yapıyor. însanın kendisinin ve edimlerinin farkındalığını, değişik baluş açılarından bakabilmeyi, bütünsel bakışı, bilincin tümelliğini, tek başınalığı, özgürlüğü yorumluyor. Batı'nın Philosophia'ya karşı tutumunu ise eleştiriyor. Karşı/ Zafer Yalçınptnar/ Lotus Yayınevi/ 112 s "Farkındalık; duyarlılıkla birleşmiş inanç ve buna sahip çıkma düşüncesidir. Doğanın tüm kolları bize yavaşça dokunur ve tüm hislerimiz sonsuzluğun diğer yansımasıdır. Duyarlılığıma sahip çıkmaya başladığımda artık benim sonum yoktur. Ben bitmem ve hiçbir şey bitmez. Ve ben var olanım. Tüm çemberlerin ve dönemlerin içinde her şeyin bir parçasıyım. Ellerimden akıp giden zaman, benim yarattığım en gülünç yansımadan başka bir şey değildir. Ve gerçek yaşam, aldatmacadan oluşan sürekli değişimdir." Sevgi Dili Konuşan Çocuklar, Down Sendromu, Otizm ve Kekemelikte Dil Gelişimi ve Bozuklukları tçin Rehber Kitap/ Ayşegül Turan/ Sıstem Yayınalık/ 141 y Onlan gördüğümüzde nasıl davranacağımızı bilemeyiz. Çünkü kimse bize zihinsel özürlüler hakKONUŞAN f,OCU«t.*ıs kında bilgi vermemiştir. Ya merakımızı yenemeyip saatlerce gözlerimizi diker bakarız ya da bakışlarımızdan belki rahatsız olurlar diye, onlar yokmuş gibi davranırız. Her iki davranışımızın altında, gizli ve tatmin olmamış bir merak yatar. Kimdir bu çocuklar?.. Onlara nasıl yardım edüir? Onlara yardım ederken kendimize yardım etmeyi nasıl öğreniriz? Tarihe Düşülen Notlar/ Emin Çölaşan/ Ümit Yayınalık/ J99 s. Emin Çölaşan tarihe not düşüyor. Geçmişi önümüze seriyor, bilinmeyen olayları irdeliyor. Çölaşan'ın bu kitabını da bir solukta okuyacaksınız. Başladığınız anda bırakmanız mümkün olmayacak. Kafkas cephesinden Kocatepe muhribini batırmamıza, darbeciler den Ermeni olaylarının içyüzüne, ünlü siyasetçinin metresinden magazin Jünyasına, bu kitap sizi başka bir âleme götürecek. Bu kitapta karşınıza çok ilginç isimler çıkacak Bazen gülecek, tazen kızacak, bazen duygulanacaksımz. Ama çok şey öğreneceksiniz. Türkiye'den çarpıcı görüntüler sizi şaşırtacak. Sevgi ve Yalnızhk Üzerine/ / Knshnamurti/ Türkçesi: Ehf Özbaş/ Ayna Yayınevi/ 184 s. Bundan yıllar önce 1950'de Krishnamurti şöyle demişti: "Yalnızhk dediğimiz şeyle, tek başına olanla doğrudan ilişkide olmak, yalnızca zihin herhanci bir biçimden kaçmadığında olanakhdır ve o şeyle ilişkinin olması için şefkatin, sevginin olması zorunludur." Sevgi ve Yalnızhk Üzerine kendimizle, başkalarıyla ve toplumla olan yakın ilişkilerimizin zorunlu bir araştırmasıdır. Krishnamurti burada "doğru ilişki"nin ancak bireyleri ve grupları ayıran ve soyutlayan koşulların bilgisi elde edildığinde var olabileceğini havunur. Ona göre biz yalnızhk ve gerçek sevgi sorununu ancak kendimizi terk ederek anlayabiliriz. Deprem Bilgisi ve Deprem Anlatıları/ Turan Yüksel/ Serhat Yaytnlart/ 304 v 17 Ağustos 1999'dan sonraöğrenDeprem Bilgisi dik ki, Dünya'nın en etkin deprem kuşaklarından biri üzerindeyiz. îhptmn Aniolılorı Yine öğrendik ki; üzerinde yaşadıöımız ülkenin altında faylar var; bizi sallıyor ye sallamasını da sürdürecektir. Öyleyse ne yapacağız? Canımızı, emeklerimizin birikimini nasıl koruyacağız? Yapmamız gereken pek zor değil. Öncelikle, öğrenciden yetişkine hepmiz depremi tanıyacağız. Akıl vebilim yolunda giderek bilgilenip, bilinçleneceğiz. Yani hayatımızı depremin yasalarına göre kuracağız. Elinizde tuttuğunuz kitap, bu bilince yönelik hazırlandı. Ayrıca Depremden Korunma tlk Yardım ve Kurtarma konularına geniş yer verildi. Kitap, Deprem Anlatıları adlı son bölümüyle de tarihçilerin ve edebiyatçıların deprem konulu yazılarını önünüze getirmektedir. Alice Kuantum Diyarı'nda/ Robert Gilmore/ Çeviren: Filiz Kaynak/ Güncel Yayınalık / 221 <; Alice Kuantum Diyan'nda, Robert Gilmore'un, şaşırtıcı kuantum fiziği dünyasına yaptığı düşsel bir yolculuktan oluşuyor. Kuantum fiziği, günümüz bilim adamlannın fıziksel evreni açıklamakta kullandığı, atom parçacıklarının doğasına ilişkin birbirine bağlı farklı kuramlardan oluşur. Alice'in yolculukları ve serüvenlerinin alegorisini kullanan Robert Gilmore, kuantum dünyasının önemlinoktalarını açıklayıcı ve kolay anlaşılır bir zemine oturtuyor. tçinde bulunduğumuz dünyanın anlaşılması zor, fakat bir o kadar da gerekli bir kavramıolan kuantum fiziğini anlamak isteyenler için sevimli bir başucu kitabı. SürtükTacizin Sözde Gerekçesi/ Leora lanenbauml Çevıren: Gükçen Ezber/ Güncel Yayınalık/ 288 v. "Sürtük", cinsel çifte standartların altında ezilen ve haksızlığa uğrayan kadınlann kendi ağızlarından anlattıkları deneyimleri ve Leora Tanenbaum'un zeki yorumlarıyla, akılcı ve yol gösteren önerileri ile bezenmiş aydınlatıcı bir araştırma. Seventeen dergisinin Ocak 1997 sayısında, Leora Tanenbaum'un, gençliğinde yaşıtlan tarafından bir sürtük olarak görülmesi ile ilgili yazdığı ve biraz da itiraf niteliği taşıyan bir yazısı yayınlandı. Bu yazı inanılmaz bir ilgi gördü ve dergiye mektuplar yağdı. Tanenbaum bu kitabında, yaşadığı deneyimden yola çıkarak, yaşları 14 ile 66 arasında değişen kadınlarla konuşur ve onların ilk ağızdan benzer öykülerini dinler. Başarının doruğundaki birçok kadın veya hayata yeni atdmakta olan genç kızlar, yalnızca kadın oldukları için sürtük olarak tanımlanmak istemiyorlar...B CUMHURİYET KİTAP SAYI 567 E "Ben" Değeri Tiryakiliği, Duygusal Gerilimle Baş EdebilmeM Kadır Özerl Sıstem Yayınalık/ 189 s. Duygusal rahatsızlıklarımızın temelinde, duyguların ilişkili olduğu olaylar değil, bizim bu olaylar "BtH" hakkında öğrenmiş ve geliştirmiş «ieğeri tiryakiliği olduğumuz inanç ve yorum kalıplarımız ve anlam yakıştırmalarımız yatar. Bireylerin davranışlarından, özelliklerinden ya da performanslarından; yani bireyi oluşturan küçük ben'lerinden hareketle, onlar hakkında toptancı bir "Ben" değeri oluşturmak, akılcı ve gerçekçi olmamanın ötesinde, neredeyse olanak dışıdır. Kendimizi ve çevremizi, tiryakilik yaratan toptancı "Ben" değeri ile yargılamak ya da değerlendirmek kolaydır, ama faturası öfke, kaygi ve çöküntü olarak çok ağır ödenir. Dr. A. Kadir Ozer, bu kitabında "Ben" değeri tiryakiliğini analiz ederek Duygusal Gerilimle Baş Edebilme'nin yollarını sunuyor. Diplomaturka, Bir DiplomatYazarın Anılan/Er^«« Savl Btlgı Yayınevi/ 247 s. "Diplomaturka" Ergun Sav'ın mesleki otobiyografısidir. "Diplodramatik Anlatılar"da diplomatik yaşamla ilgili anılarını mizah üslubuyla yazmıştı. "Diplomaturka"da kariyerini, görev yaptığı ülkeleri, insanlarını fıkralarla, şiirlerle süsleyerek özgün diliyle anlatıyor. Diplomatyazar Ergun Sav, Fransa, Nijerya, Finlandiya, Almanya, Katar, Brezilya ve Portekiz'i; ülkeleri, tarihleri, halkları, Uginç olayları, ilginç kişileriyle tanıtıyor. "Diplomaturka"da Dışişleri Bakanlığımızı, diplomatlarımızı, elçiliklerimizi, konsolosluklanmızı biraz daha yakından tanıyacaksınız. 17 Ağustos'un Ardından Deprem, Devlet ve Top\utn/Yalçn Kaya/ Otopsi Yayınevi/ 414 s. Bu kitap, bir yapı uzmanının her biri 45 sayfa uzunSAYFA 22
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle