Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
lü isyanına, hatta şirretliğine hak vtrmekten geri kalamıyoruz. Uğradığı kovuşturmanın ardınuan yıırt dışınakaçan bir kocanın, evliliği boyunca aldatıldığını, üstclik polisten ve kanıtlanyla öğrenmesi, tutuklu oğhınun sorumluluğunu, oğlu ve kocası yüzündcn iki de bir de evinin basılmasını göğüslemek zorunda ka lışı, bütün bunlara karşın çözülmeyişi onu bir kahraman dıırumuna yükseltiyor. Oğlunun durumunu kocasının suçu sayışını bile bir bilinçsizlik değil öfke yanılması sayıyoruz. Ucu Ucuna Yaşam'ın en önemli erkck kahramanı Murat/Ahmet/Bilgin taşıdığı ya da taşımak zorunda kaldığı adlar | kadar karmaşık bir kisiliğc sahip değil. | Daha çok rüzgâra kapılmış bir ilcrici aydın gibi görünüyor. Yurtdışına çıktığında, kendi ayakları üstünc durmayı denemcden bir örgütün "göstermelik siyasal aydın" iiyesi görünmenin korııyucuhığunda, yaşamayı deniyor. Bu tür bir yaşamın getirdiği bütün baskıları göğüslemek içinsc kendine güç vercn bir scvdayı seçiyor. Dursun Akçam'ın bu düşünsel doğrularını pratiğe geçiremeycn, ya da yalnızca duygusal olaylarda teori pra tik çatışması yaşamayan, ilerici kişisi, üstündc düşünülüp tartışılması gcrckli bir tip. Bu tiple birliktc, roman boyunca açıkça elcştirilen "yutdışındaki sürgün örgütleri ve üyeleri" de kuşkusuz gerçcklikten önemli izler taşıyor. Ortalama insan ömrünün, dcmokratik, özgür, baskısız bir döneme denk gelmesinin olanaksız olduğu coğrafyamızda sonu gel meyecek gibi görünen siyasal sürgünlerin de, devrimci ve ilerici olduğuna inanan kişilerin tutarsızhklarının da irdelenmesi, edebiyat planında belki ilk kez yapılıyor. Bu edebi eleştirinin, sosyolojik ve psikolojik açıdan da yanılması toplumsal gclişimimiz için gerekli. Dursun Akçam, Ucu Ucuna Yaşam'da, yurtdışındaki tslamiulusal ör gütlemelerden de bir kesit sergilemiş,. Hacı İzmullah'ın ve hemşerilik ili^kilerine dayalı demeöinin Türkiye'deki kökleri, nedenleri ve yaşamasını sağlayan olgular da tartışılması gerekli bir gerçekliktir. Giyim yasası ve yasağı vb. önlemlerle engellenemeyen ve engellenemeyecek bu gerici örgütlenmenin sermaye ilişkileri de edebiyat dışında irdclenecek bir olgu. Dursun Akt,anı'ın en önemli anlatım özelliği gülmecedir. Yurtdışındaki siyasal ya da ckonomikgöç ınenleri anlattığı öykülerde, gülmeceyi kullandığında çok b..aşarılı ve inandıçıcı. Öğretmeni Kim Öptü, bu tür öykülerin toplandıöı bir kitap. Çesitli uluslardan ve yaşlardan göçmenlerin, Almanca öğrenmek için dcvam etmek zorunda oldukları okulda yaşananlar, hcm göstermelik bir okulun, hcm sözde bir siyasal sığınmanın gülünç yanlarını gösteriyor. Al manya'yı vc göçmcnlerini birlikte eleştiren nu öyküler, kapitalist bir Batı demokrasinin en başarılı yergilerden bence. Akçam'ın, Avrupa'daki Türkiyeliyi mizah yoluyla.anlattığı bir öyküler kitabı da Sevdam Ürktü. Ekonomik ya da siyasal nedenlerle koşullan, coğrafi olu Siyasal siirgünlePln serüvenleri şumlan, yaşam biçimi tarklı bir ülkede yaşamak zorunda kalanların dramlarının kahkahalarla anlatıldığı öylüler dc diyebiliriz bu anlatılara. Kahkahalara arada gözyaşları da karışıyor. Kimi zaman çok gülmckten, kimi zaman öfkeden, kimi zaman da Delagasyon adlı öy küde olduğu gibi hüzünden. Delegasyon, siyasal bir skandalın öyküsü. Ekonomik nedenlerle Almanya'ya göçmüş olan tskcnder, çaüşma izni almak için bir Almanla evlenmiştir. Köydeki ünam nikâhlı karısının bunu öğrenmesinden de korkar. Alman eşinin, bir erkek arkadaşıylayaptığıTürkıyetatili,alıştığımız,olağan nedenlerle polis izlemesi yüzünden yarıda kesilir. Olay bir politik skandal ola rak Türkiye gazetelerine yansır. Bu konuda Almanya'da yapılan siyasal toplantı ise hem tskender'i hem toplantıyı düzenleyen siyasal grubu zor durumda bırakacaktır. Dursun Akçam'ın yurtdışındaki Türkler ve doğu uluslanndan, örncğin Afgan larla, ilgiIİ öyküleri gülmeceyle trajedi arasındaki bıçak sırtı çizgide oıuşuyor. Yazarın bu tavrı, Türkiyeli öykiilerindc de.yarolan bir anlatım biçimidir. Özellikle Ölü Ekmeği, yokluöun duygusallığı nasıl yok ettiöini başarıyla çizen, trajikomik öykülerden oluşur. Haley ise şehir ve köy karsıtlığını, yine gülmece ansından çizen öy külerdcn olmuşmuş. Akova'dan Irgatların Derviş, Anarşik, Kurtuluş Savaşı Yılları, Yiğit Avrat övküleri trajik bir çizgide gelisjiyorsa da, bu trajedinin melodrama dönüşmesini yazarın alaycı bakıs açısı önlüyor. Haley'in en önemli öyküsü bence Köyün Enisdosu öyküsü. Yazarın da gittiği Köy Enstitülerinin bir başka açıdan anlatıldığı bu öykü, Umit Kaftanuoğlu'nıın Dönemeç Ali Yücel'in Şeytanistan'ı ile birlikte okunmalı bence. Fakir Baykurt'un Ozüm Çocuktur'uyla birlikte değerlendirilmeli. Köy Enstitülcrini yeniden irdelemek için. Ve Dursun Akçam'ın bütün eserleri yeniden değerlendirilirken, onun bir Köy Enstitülü olduğu anımsanmalı. Yaşadıklarımızın köy kökenli bir yazann gözünden anlatıldığı iyi kavranmalı. Tarjedigülmece ikileminin, sevdagörev ilişkisinin onun öykülerindeki önemini ve yerini ancak bu yolla doğru anlayabiliriz. Köy yaşamının çelişkıli ve raslantısal düzeninin getirdiği bakış açısı, masalsı tavrı yazann dünü kavranmadan irdelenemez çünkü. • Cumhuriyet k i t a p 1a r ı rıu. Tarihe Tanık: Umit Otan YAŞAMIN İKİ UCU I840I955 Pera'dan Beyoğlu'na 19. yüzyılın ikinci yarısıyla 20. yüzyılın birincı yarısında tarihi, yapılan, yapılarla öıdeşleşen külturu, bu kültürü yaratan sade vatandaşları, yazarları, çizerleriyle Pera'dan Beyoğlu'na upuzun bir yaşam... Işte Tarih Içinde Pera, Oteller, Kulüpler, Meyhane, Restaurant, Casino ve diğerleri. Beyoğlu'nda Eski Sinemalar, Bankerler ve Bankalar, Beyoğlu'nda Beyaz Ruslar, Eski Beyoğlu'nda Ünlü Mağazalar ve Aileleri, Pasajlar ve Geçitler, Ünlü Levantenler, Kitapçılar, Eczahaneler, Fotoğrafçılar, Yabancı Okullar, Kiliseler... Behzat Üsdiken'in yıllardır araştırdığı, biriktirdıgi notlar ve belgeleri... Salıj Merkejı AKSANAT Aktıank Sanat Merkezı Be/ojlu • Islanbul Tel (0212) 252 35 0001 Genel Dajıttrv özgür Yayın Dajıtım Tel (0212) 526 25 11 519 14 V> Aynta. Ptra'dan Beyogluııd kıtabını edınmek ıçın dıgcr yayınlarıfnızdd oldugu gıbı. sıze en yalan Akbank şubesıne bjyAjrmanız yftfriı Kjtabın be*l»ıı (20.000.000 TL, Akkart E4nı Mhıplennf 14.000.000 TU) yatirmıı adıılffl, adresmEi. varîa vprjçı daırenızı ve vef^ı ııumaıarn/ı dekonta yardmnı? kıtabınız uygun bı< suıe ıı,ensınde faturanızla bıHıkte adtKsını^e dıleıîenıı banka şubenı?r ula^tınlacaktjr PuiU ULretı bankamaa arttır R U 1 l ll r S j n i ı II I / m <M ] c r i AKBANK Bu kitapta "ihmal edilen" insanlanmızın bir "an" içinde oluşan "an"lan var. Bir usta gazetecinin "yaşıyorum" diyebilmesinin özgüllüğünde zamanı oluşturması var bu kitapta. Elinizdeki kitabı, sakın salt bir fotoğraf albümü sanmayın. Sayfalarını çevirdikçe insanın kendi kendisini "yaşıyorum" diye belirlcmesinin somut örneğini bulacak, "ihmal edilen" insanlanmızın kalem yerine fotoğrafla yazılmış öyküsünü okuyacaksınız. Cumhuriyet Çağ Pazarlama A.Ş. Türkocağı Cad. No:39/41 ^ kltap kulübü (34334)Cağaloğlulstanbul Tel: (212)514 01 96 r