Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Tki kadın yazarımız, Güney Amcrika'yi anlatıyorlar kitaplarında. Aslı Brdoğan'ın "Kırmızı Pclcrinli Kcnt"i bir roman, Hülya Koç'un "Bigamckibasuyake"si bir gezi günlüğü. Prof. Dr. NADİR PAKSOY Aslı Erdoğan'dan "Kırmızı PelerinliKent", Hülya Koç'tan "Bigamekibasuyake" Güney Amerika'dan iki Türk vazarı. üstelik kadın! U1 (ran tc kıİMs u v^ıkc R oman ve öykü türü kitaplar eskisi kadar ilgimi çekmiyor. I (emen herkes gibi okumaya roman vc öykülcrle başladım. llk gcnçlik ydlarımda da cn scvdiğim cdcbiyat türlerinin ba^ında yine roman ve öykü geliyordıı. Sonra sonra bu türden eserler cdcbiyat yclpazcsindc nck yer almamaya başladı. Anı, gczi (özelliklc), yaşantıanlatı vc rarih kitaplarını ycglcr oldunı. Kurgulannus, olaylar vc ki^iler (gerçeklerden esinlenmiş bileolsa) yerine, kjşinin bizzat yaşadığı, tanık olduğu ya da izleyip gözlemlcdiklcrı bana daha çckici gclmcyc basladı... Rio'da "dzflür" bir ögretim üyesi \ Icr ııc kadaı, arlık pck roman okumadığımı söylediysem de istisnalar olmuyor değil! ()rhan Duru Yeni Yüzyıl'daki "Kitap lardan Izlcnimlcr" köşcsindc Kırmızi Pclcrinli Kent'i anlatııken yazısına "Rio" di yc başlaması, işte bu istisnalardan biriylc tanışmama yol açan kıvılcım oldu. "Rio" sözcüğü gözümc takıldı. "Rio" ıızak ellerdcn esintilcr çağrıştıran gizemli bir sözciiktü bcnim için. Dikkat kcsildim veDuru'nunyazısınıbirsoluktaokudum. Işin içine coğrafyalar girince akan sular durdu. Baktım, Kırmızı Pclcrinli Kcnt birTürk yazarının (üstelik bayan!) gözünden Rio'yu anlatıyor. Ertesi günü, yaşadığım tzmit kcntinin en kapsamlı kitapçısına gittim. Bereket kı varmıs, vc hcrn Aslı Erdoğan hem dc Kırmızı Pelerınli Kent'letanışmam fazla uzun sürmcdi. Kitap, kapaöında ycr alan tanımlamayla bir roman. Ancak ycr ycr anlatı özelliklerini de içeriyor. Kitabın kahramanı Ozgür, Rio de Janerio'ya okumaya giden bir Türk kızı (Yazar da Rio Univcrsitcsi'ndc iki yıl öğretim göıevlisi olarak bulunmu^) Ozgür, Rio'nun fotoğraflarda ycr almayan, turist el kitaplarında lıiç sözü edilmeyen bu böl gelçrinde, Santa Terasa'da oturuyor. Ozgür Rio'da nc arıyurr" "Bcni scrüvcndcn scrüvcnc sürükleycn nc tutkuymu!;, nc dc ccsarct. Bclki kaçma isteği, ama geçnıişımden dcğil, geçmişimlc birlikte kaçıyornıuşum. Çarptığı cüzdanla son sürar kaçarken paraları sağa sola dökcn bir yankcsici gibi... } Icr ycni yolcııluk bir dekor değışikliğı o kadar..." Ozgür'ün tanık olduğu olaylar, yaşadıkları Rio'da hiçbir "turistin" görmeyeceği va da görmesinc izin verilmcycccği yüzün kcsitlcri: "Cîörkcmli Rio lotoğrad veonun negatifi, bir çift maske, o kadar, karnaval gelc ncğini yüzlcrcc yıldır sürdüren kcntin büründüğü çeşıt kılıktan yalnızca iki tanesi. Bcnim anlatacağım Rio isc ikidcn, fazla boyııtta kurulu labircnt, daha doğrusu hcm zamanda hcrn uzamda iç içe geçmiş labircntlerdizisi. Çıkmazlar, kör noktalar, gizli odalar, ürkunç yankılar, çırpınışlar, belirsiz kchanctlcr dolu..." ttiraf cdcyim ki, Ozgür'ün Kırmızı Pelcrinli Kent'i beni ürpertti, tüylerimi d4.cn diken etti. Sizlcr de dikkatli olun! Daha ilk sayfayla birlikte, Rio sokaklarına çıkacaksınız! "Korkunçluğunu hcr an duyuran bir varhğı ok mcnzilindc bir yolculuk olacak bu; ölümün kotü knkıılıı solıığu sürckli yüzünüzdc; karanlık vc sapkmlıkla yüklü bir bakış hep sırtınızda..." Kırmızı Pclcrinli Kcnt'in kurgusunu vc C U M H U R İ Y E T K İ T A P dilini dc bcğcndim. Ozgür'ün ya^adıklan ile yaznrın izlc nimlcri (ki kitapta ıtalıklc vcrilmiş) ıç içc gccccck i}ckildc kurgulanmıij. Bu durum kitaba, "romananlatı" arası ılık bir hava vcrir Hülya Koc'un 1996 yılında gercekleştlrdlğl bislkietie cuney Amerıka gezısınin guncesl gecenlerde yayımlandı. Yayımlandı da Istnl bir tuhaf: Blgamekibasuyakel! kcn, iccriğindc zaten varolan heyedı da ismi bir tuhaf: Bigamekibasuyake!! dum ama, toprağın üstünde canlı olarak cana da ivmc kazandırmış. Sözcüklerin } lalbuki kcndisi giinlügünde bir kasabahareket etmeyi daha çok seviyorum..." seçimı, akışı vebcnzetmelerin yerli yerine nın adından soz cdcrken şoyle dcmiş: 1997 nin Temmuz ayı içinde Gezginlcr oturuşu kitabın dilini edebiyata yakışır, Kulübü'nün ilk tanıtım toplantısı vardı. "(A)ylıaique. Bu ismi telatfuz edene ka Santa Teresa mahallesinc dc uygun kılıyor: Fikir babası bendcnizin, cylem babası dar canım çıktı: Koyayike..." şiirscl vc gizemli!.. Prof.Dr. ()rhan Kural'ın olduğu bir kulüp Pcki okur serıin kitabını ararken başlı Kırmızı Pelerinli Kent,birbaşkaaçıdan Sultanahmet'teki ycni ycrindc artık hayagını nasıl telaffuz edecek scvgili Hülya da dikkat çckici. Türk cdebiyatında uzak ta geçiyor. Doğrusunu isterseniz ben bile Koç! Şaka bir yana kitabın otcki adı du coğrafyalarda gcçcn roman ve öykülerin pck inanamamıştım böylc bir şeyin gcrrumu kurtarıyor: "Bisikletle Cniney Amesayısı çok azdır. Bcnim aklıma ilk gelen çekleşebileeeğine ama (irhan'ın niycti ba rika Yolculuğu." Buket Uzuner'in Balık Scslerinin Izi yağı ciddiymiş. Tcbrikler!.. () tuhaf' atlın nc anlama gcldiğini, Afri(Remzi Kitabcvi) incclcnsc mutlaka basEvet, Gezginlcr Kulübü'nün bu ilk ta ka'yı bisikletle geçme girişiminin öncesi kaları da çıkar ama hiçbir zaman Jaclc nıtım toplantısında, 1 lülya Koç'a sordusohbet eılerkcn bana söylemışti ama şimLondon'ın,CırahamGreene'in,Somcrsct lar, "Neden yalnız seyahat ediyoısun" di di aklıma gclmiyor. Ciözümden kaçmaMaugham'ın, Erncst I Iemingway'ın harıyc. "Trcnlc seyahat edcrken cam kcnarındıysa kitapta da yok! ta yüldü kcrvanlarına crişcmez. da oturmayı seviyorum da ondan" oldu Vcnczucla'dan Patagonya'nın ucuna Kırmızı Pelerinli Kent bu açıdan da Hülya'nın cevabı... Ateş l'opraklan'na kadar tek başına biöncmli bir cscr. Latin Amerika'da gcçcn sikletle pcdal bas! Olacak s,ey 111i! Bisikletle Güney Afrika Yolculuğu, bir bclki ilk Türk romanı. Çogunuzun içinden geçenı tahmin edeinancın, dircncin, kararlılığın; bir tııtkuGüney Amerika'da bir çitt pedal biliyorum. Hayır hayır bu kız "dcli" filan nun, sevdanın kısacası adanmış bir ya^anı Küçücük bir tekneyle dünyayı dolaşan dcğil, aklından hiçbir zoru yok. Çılgın da biçiminin güncesi. 1 lülya Koç.bıryazısın bir çift ile bcbccikJcri (Atasoylar), dcvelerdeğil. Kendisiyle topu tonıı iki kcz görüda "bir bölgedeki cn ilginç ^eyi keştcder le birlikte yaya Çin'den Çanakkale'ye tpck şüp konustum. Ciayct aklı başında, okukeşfetmez ayrdmak zorunda kalmak bir Yolu'nu anjinlayan dört dclikanlı (Ârif Aşmuj, uysal, sessiz biri. gczginin kaderidir" dcrni^ti. çı vc arkadaşları) ve bisikletle (Jüney Pcki ne demeye vurmuş, o bilinmeyen, Gezginlerin kadcrı olan o kadar çok ^ev Amerika'yı, Afıika'yı tekbaşına bir uçtan tehlike dolu yollara, üstüne üstliik bisikvar ki: ayrılmanm hüznü, kcşfctmenin aldiğer uça aşmayı hedefleyen genç bir kız letle. Güney Amerika ki, Kırmızı Pelerinbenisi, andarın girdabı, çağrışımlann rüz (Hülya Koç) sizdc nasıl duygular uyandı li Kent'te Ozgür'le tanıştığımda görecekgârı, yerleşmenin aöırlığı, "çekip gitmerıyor bilemiyorum ama lien bu insanlara siniz, hiç tc tekin bir kıta dcğil. Ç°ğ u ' n " nin" neyecanı, gitmeklckalmanın iç çatış imrenmenin yanı sıra saygı duyuyorum. san, turlarla bıle oralara gitmeye çekinir. maları vc özgürlüğün dayanılmazlığı... Son zamanlarda hcr fırsatta çokça duyduZoru neymiş Hülya Koç'un! lyi ki yazdın günccni 1 lülya Koç. Eline, ğumuz ve anlamı sıılandınlan "Turkiye siHerhangı bir zoru filan yok. Güncekalemine, yüreğine, cesaretine sağlık. Kizinle gurur duyuyor" sloganını aslında bu si'nin yapraklarında gizli her şey. tabına bir dc yol haritası eklcseydın güninsanların hakctti^ini dLİşünüyorum. Yeter ki, onu hissedebilelim. cen çok daha canlı olurdıı. YaptıkJarı ve başardıkları işleri şöyle sa Güncesi'ne kulak vcrclim mi? Arrika günceni de bekliyoruz. lim kafayla bir kez düşünün bakalım. Dc"Soluksoluğayaşamalı insan,hersabah Sonuçta hem Kırmızı Pelerinli Kent neme cesaretini gösterecek kaç kişi çıkar yeni bir şeylcr görebilmeli ve cehenneme hem dc Bisikletle Cjüncy Afrika Yolculu aramızda?.. dönse de bütün bir ömür, mutlaka bir şeyğu "cdcbiyatsever gezginlerin " ya da "geBen bu kişilerin dönüijlcrinde, yaşadıklcr değişmeli her gün, demiş şairin hcr bizisevcr edebiyatçıların" kaçırmaması larını okumayı çok arzu ederdim. Atasoyri. Soluk soluğa yaşıyorum nayatı. Bazen gereken iki kitap. • lar'dan ve Arif Aşcı'da gazete yazıları dısolukstız kalıyorum ki, tökezleyip yüzü şında kitap bütünlüğü içinde henüz bir koyun kapaklanıyorum yere. Yerden kalk Bigamekibasuyake // lülya Koç / Yapı yansıma olmadı. Ancak Hülya Koç bu özmam epcy vaktimi alıyor... Kredt Yayınltm / 2XÎ s lemi giderdi. 1996 yılında gerçekleştirdiToprağı scvtliğim doğruydu, kokusuKırmızı Pelerinli Kent/Aslı Erdoğan / ği bisikletle Cıüney Amerika gezisinin nu, tenimde bıraktığı duyguyu seviyorAâam Yayınalık / 117 ^ günccsi gecenlerde yayunlandi. Yayımlan 448 SAYFA 13 S A YI