Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 2 0 C A K 1 9 8 8 • Muzaffer Uyguner, Ayşe kilimci'nin son ölkülerini değerlendirdi i.sayfada U Deniz Kavukçuoğlu ile "Karl Marx'tan Günümüze Almanya'da Sosyal Demokrasi"üzerine . . 8.say/ada • Arife Kalender, Şükran Kurdakul'un şiirine bir giriş kapısı açıyor 10 sayfada • Kaya özsezgin, Rönesans ressamı El Greco'ya bakıyor. . A2^ayfada Cumhuriyet Şiirleri ve çocuk kitaplarıyla KITAP Gülsüm Cengiz SUKRAN SONER Gülsüm Cengiz, 1949 Tsparta doğumlu îstanbul llköğretmen Okulu'nu bitirdi. On dört yil Balıkesir ve îstanbul'da öğretmenlik yaptıktan sonra mesleğini bırakarak yayıncılık alanında çalışmaya başladı. Edebiyatta adını şiirleriyle duyuran Gülsüm Cengiz'in dört şiir kitabı var. Ayrıca çocuklara yönelik olmak üzere birden çok baskı yapmış on dört çocuk kitabının yanısıra iki tane de oyunu bıdunmaktadır. Gülsüm Cengiz (Akyüz)'ü tüm yönleriyle tanıtmaya çalıştık sizlere. u anda bir yayınevinde tam gün çalışmak tayım. 1997 yılı, birçok çalışmamın aynı anda değerlendirildiği bir yıl oldu. Iki tiyatro yaptım, 4 şiir kitabım yayımlandı. Kurgusunu yapmış olduğumbir çocuk romanı, üzerinde çalışmakta olduğum bir oyun, üç cilt olarak tasarladığım bir roman var. Ayrıca üzerinde çalışılmast gereken bir şiir dosyası. Toplumsal ctkinliklere katıLmamın yanı sıra, annelik sorumluluğunu yüklenmiş olmam ve bütün bunları tstanbul gibi bir kentte yapmaya çalıştığım göz önüne alınırsa, zamanla yarıştığım söylenenilir. Tasarladığım yapıtları gcrçeklcştirebilmek için zamanı çok iyi değerlendirmeye ve programlı yaşamaya çalışıyorum." Sanatçı Gülsüm Cengiz ile söyleşi yapmam gündeme geldıginde, aslında Gülsüm'ü sanatçı kirnliği ilc değil, toplumsal kimliği ile algıladığımın, öne çıkardı ğımın aynmına vardım. Bildim bileli Gülsüm kültur etkinliklerinde, söyleşilerde, mitinglerde, siyasi parti, meslek örcütü, sivil toplum orgutü çalışmalarında, mahkemelcrdc. Bir yerlcrden bir yerlcre koştururken, vitrine çıkmayan, ancak sesiz, nep gülümseyen, kararlı haliyle güvcn vererı, "ben de varım"diyenlerdendi. \ lem de yaşamın her alanında, hak aramanın gündemde olduğu her konııda, her zaman. Bir de ayrıcalığı vardı; en can yakıcı, tepkinin, öfkenin doruğa çıktığı olaylarda bile Gülsüm, gülümseyen, iyimser, yumuşak, insancıl, yaklaşımlarından şaş maz, moral alacak, moral verecek bir şeyler bulurdıı. Hep bir yerlerden bir yerlere giderken yapabildiğimiz sonbetlerde ancak, vapurıın tialgalandırdığı suyun hareketinden, güneşin renkleıinden özel bir dünya, büyük bir yaşama sevincı yarattığında, sanatçı kimliği göCUMHURİYET KİTAP SAYI 414 "Ş rulürdü. Bir de bakardım kı, aylar sonra, bir gün bir vapurun kenarında, suyun hareketleri, güneşin ışıklannın etkisinde yaptığımız o söyleşi ne güzel bir şiir olmuş, yaşamın bir güzel anının belgesi olarak bir kitapta kalıcı yerini almış. Gülsüm ü sanatçı olarak değerlendirmck beni aşar ama, yaşama dair ne varsa, çok geniş bir konu çeşitlili ği ve renk içinde Gülsüm'ün ilgi alanına girdiöi, şiirlerine, öykülerine yansıdığı söylenebilir. 1 ler kültürden, her yaştan insanla çok kolay ılişkı kurabılmesi mi sanatına yansıyor, ilgi alanının çeşidiliği mi insanlarla ilişkilerinı kolaylaştırıyor? Sormadan kıtaplarında konu çeşitliliğine özen gösterdiğini, her kültürden ve yaşam türünden insanlara seslenmek ıstediğını, aşk şııri ile ya kalayamadığı bir insanı, bir sosyal sorunla yaKalamaya çalıştığını, bundan da sonuç aldığını, özel olarak da yaşamın Dİr parçası olan her konuya ilgi duydugunu anlatıyor. Gülsüm'ün yaşamına bakıp sanatı için "toplumcu"damgasını vurmak kaçınıJmaz. O kendisini tanımlamaya çalıştığında ise,"insanlara neyi söylediğiniz önemlidir, ancak nasıl söylediğiniz de çok önemlidir. Kısaca biçim vc içerik; biri ötekinin önune konabilecek, birinin lehine ötekinin dışlanabileceği konular değildir. Ayrıca sanılanın aksine, şiir çok yoğun bir işçili ği gerektirir. Şiir söz sanatları içinde en güç olanıdır, şairlik de en çok acıyı ve güçlüğü göğüslemeyi göze al maktır."diyor. Sanat ve yazınımızda yerellikten evrenselliğe nasıl ulaşılabilcceği sorusuna yanıt ararken Gülsüm, kendi bakışını şöyle özetliyor: "Öncelikle sanat ürettiğimiz Devamı 4. sayjada.