04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Vitrindekiler Rekabette Üstünliiğün Sırrı: Insan/ Jeffrey Pfeffer/ Çeviren: Sinem GüU Sabah Kıtapları/ 224 v 1990'larda şirkctlerarası rekabet iyicc kızışır, hatta küresel boyuta sıçrarken şirketler rekabette üstünlük sağlamak için sürekli arayış içindclcr. Teknoloji, araştırma ve mo dern pazarlama yöntemlerine yatınm yapmakla yetincn yöncticiler, ;oğu kez umduklarını bulamıyor! ar. Modern pazarlama yöntemleri olsun, tcknolojik geüşmeler ya da maliyet düşürme teknikleri olsun hemen her şey rakip şirketler tarafından hızla taklit ediliyor. Elinizdcki kitap, bu karmaşada unutulan insan faktörüne dikkat çclciyor. Bilgili ve sadık elemanlarla çalışan rakiplerini her bakımdan geride bırakıyorlar. Çünkii, gücünü kendi çalışanlarının sadakatinden, zekâsından alan ve böylece kendine özgü bir kültür yaratan şirketlerin başarısını aynen taklit etmek olanaksız. Pfeffer, rekabette üstünliik sağlamak için insana dayanan beş büyük ABD şirketini örnek göstererek, geleneksel yöntemlere meydan okuyan yönetim anlayışmın yarattığı mucizeyi gözler önüne seriyor. Kitabın ABD şirketlerini örnek vermesi, ABD iş hukukundaki sorunlara değinmesi ve uluslararası arenada güç kaybına uğrayan ABD iş dünyasına bir uyarı niteliği taşıması, asla konunun Türk iş dünyasını ilgilcndirmediği anlamına gelmiyor. Tersine, dış pazarlara giderek açılan ülkemiz, önümüzdeki yıllarda küresel rekabetin etkisini daha da yakından hissederek geleneksel rekabet koşullarını bırakmak zorunda kalacağından, Rekabette Üstünlüğün Sırrı: tnsan, işletmc yöneticilerinin okııması gercken bir kitap. Aynı za manda özcllikle çalışma nukuku açısından, çalışma bakanlığı sorumluları ve KtT yöneticilcrinden işçi ve işveren scndikası temsilcilerine kadar tüm kesimlen ıçok yakından ilgilendiriyor. Bu kitabı okıımadan önce rekabette ınsan faktörüne ilişkin yargılannızı, gelc neklerinizi ve uyguiamalarınızı gözden geçirmeye hazırolun. Çiinkü, Rekabette Üstünliiğün Sırrı: Insan, bunların nepsine meydan okuyor ve size başarının ve işyeri barışının anahtarını sunuyor. Sigaranın Saltanatı/ Richard Kletn/ Çeviren: Tomris llycir/ llctışım Yayınları/ 254 s. Richard Klein'ın "çılgın bir akademisyenin doktora tezi" havasında ya/dığı Sigaranın Saltanatı, sigara içenlcr kadar içrneyenlerin de, hat ta sigaradan vazgeçmiş olanlarla sigaraya hiç başlamamış olanlann da ilgisini çekecek nitelikte. Klein'ın amacı sigaranın zararsızhğını savunmak değil, içilmesini destekleınek de değil, tcrsine, bütün zararlarına karşın saltanatını nasıl kurabildiğini ara^tınnak: Bu saltanattaki "yüce"lik payını saptanıak. Yazar, sigaranın günümüzdcki düşman akımlarla yerle bir edilen saygınlığının köklerine inerkcn çağımıza özgü bu demokratik tütün ürününün kültüriimüzde önemli izler bırakmış düşün ve sanat insanlarına hangi yollardan esin neriliği ettiğini onların yapıtlarından örneklcr verereK açıklıyor. Toplum sal ve bireysel bunalım anlarında "can dostu" olma özelliği übtüne düşünmeye çağırıyor okuru. Tarih boyunca halk sağlığını koruma özrüyle başlatılan sigaradüşmanı kampanyaların aslında ileride getirilecek SAYFA 20 başka özgürlük kısıtlamalarına elverişli bir ortam hazırladığını yine örneklerle ileri sürüyor. Gcçmişteki sigara düşmanı zorbaların, bağnaz din adamıarının yanı sıra günümüzde bir yandan tütün üretimini desteklerken aynı anda sigaraya karşı kampanyalar açan ikiyüzlü hükümct politikalarını yüriitenler de yer alıyor kitapta. Kitabın ana sorusu iki parçalı: Kendi istekleriyle sigara içmeyen ama özgürlüklerin kısıtlanmasına karşı olanlar dünyada sigara içen tek kişinin kalmadığı günü bayram günü mü sayacaklarPSigaranın uygarlığımıza katkısını, kültürdeki simgescl değerini umursamayan sigaracılar bu savaşı kazansalar, gerçek tiryakiler o günü bir yas günü ilan etmeyecekler mi? Ccnnet ve Cehennem/ Mehmet Fchmi Imre/ tletişim Yayınları/ 86 s. Yüzyetmişaltı Yıl ve Sessizlik Hikâyeleri'nden sonra Meljmet Fehmi lmre'nin tletişim'deki üçiincü kitabı. Imre, Çağdaş Türkçe Edebiyat'ın en kendine özgü vc dcrinlikli yazarlanndan biri.Yazdıkları, âdeta, çevrelerini saran havayla, kokuyla, sesleriyle birlikte bütünleşip, sayısız melodi ve armoniler oluşturuyor. Ve akıyor. Yürüyor. Cennet ve Cehennem, baştan sona bir yürüyüş. Çıplak ayakla, çakıl taşlanna basarak. Çıplak ayaklara ve toprağa saygı duyarak. Nükleer silanlara, sömürüye, insanın her türlü küstahlığına karşı yağmurla yıkanıp arınmayı amaçlayarak. Bir kertenkeleyi dostluğa ikna etmeye çabalayarak: "Issız bozkırın sonunda sııya ulaşamayabilirim. Gölgesinde serinlcyebileceğiın bir agaç yok. Büyük bir kaya parçası da. Görünürde hiçbir şey yok. Yürümeye devam etmeliyim. Bu yol beni gideceğim yere götürür... Toprağın üstünde ona aitim..." diyor Türkiye'y» Yeniden Düşünmek/ Taner Akçam/ Bırıkim Yayınları/ 35X s Yasanmış tarih, depolandığı kolcktif nafızada öylesine derin izler bırakmıştır ki, rcsmî tarihin tüm "unutturma" ve silmc çabalarına rağmen orada yerlerini korumakta dırlar. I latırlamanın ve eleştirel tarih yazımının gücü ile yasanmış olan tarih üzerıne rahat bir konuşma ortamını sağlayabilir, tabuları aşarak kendimız hakkında yeni bir resim oluşturabiliriz. Bunun için ise bu tarihin acısını çekmişlerin konuşabilmesi, kolektit hafızada yeretmiş anıların izlerinin sürülerek yeniden dillendirilebilmesi gerekir. Yani yasanmış tarihin aşağıdan anlatılınası şarttır. Çünkii, demokratik bir gelecek, sadece üsttekilerin konuşmadığı bir geçmişi şart koşar. Bu kitaptaki yazıların çoğu, böylesi bir arayış amacıyla yazılmış. Bakır Atlı / Aleksandr Puşkın/ Çeviren: Azer Yaran/ lyi Şeyler Yayıncılık/ 95 s. Aleksandr Sergeyeviç Puşkin (17991837) Rus edebiyatının kuruçusu, Rus edebiyat dilinin yaratıcısı kabul edilir. 19. yüzyıl Rus düşünürü ve eleştirmeni Belinski, Puşkin'in, "şiiri, Rus yaşamıyla ve Rus çağdaş zamanıyla dost kıldığını" belirtiyordu. Liseyi bitirdiği Mialarda yazdığı özgür şiirleri vc epigramları Çar '. Î Aleksandr'a sunulunca, genç şair üzerinde zindan ya da Sıbirya sürgünü tehdidi belirdi. Puşkin'de Rus edebiyatının bir umudunu gören şair Jukovski'nin ve tarihçi yazar Karamzin'in çabalarıyla genç şairin yazgısı kolaylaştırıldı. Böylece ona Güney sürgünlüğü Kafkasya, Kırım, Moldavya yolculuklarıgöründü. Sürgünlük dönemindc "Kafkasya Tutsağı , "Bahçcsaray Çeşmesi" şiirlerini ve sürgünden hemen sonra, 1824 yılında "Çingeneler'i yazdı. Puşkin'in 1833 yılında yazdığı sonuncu, olgun ve derinlikli destansı şiiri sayılan "Bakır Atlı", isc airin ölümünden sonra, 1837 yılında yayımlandı. 'uşkin, otuzyedi yıllık yaşamı bir düelloda öldürülmesiyle sona erinceye dek, çok sayıda, oylumlu ve yetkince yazdı. Bir Çöl Rüzgârı Ömrümüz/ Ömer Hayyâm/ Çeviren: Kenan Sarıalioğlu/ lyi Şeyler Yaytnctltk/ lUs. Ömer Ibn îbrahim El Hayyâm, 1040 yıllannda Nişâpur kenti yakınlarında doğdu. Seksen beş yaşında aynı kcntte öldü. Öğrenimini, yazgıları çok görkemli olacak iki arkadaşıyla yoğun ve uzun süreli dostluklar edındiği bn ünlü kentte yaptı: "Dağın îhtiyan", esrarkeşler topluluğunun gizemli şefi Hasan Sabbah ve Selçuklu Sultanı Alp Ârslan'ın veziri olan Nizâmülmülk. Firdevsî, Mevlevî ya da Nizâmi gibi öteki şairler binlerce ve binlerce dize üretirkcn, Ömer } layyâm yüz yetmiş rubai ilc kendini ölümsüz kıldı. Şiirler/ Sappbo/ Çeviren: Cevat Çapan/ lyi Şeyler Yayıncılık/ 71 s. Isa'dan önce altıncı yüzyıl Yunan dünyasına yumuşak bir seslc girer Sappho. Ama duygularıyla, uzay içinde tanımladığı nesnelerde, epik ya da ağıt tiirünü benimscmeyip de insanca söyleşi ve gizdeş bir günlük tutarcasına konuşmayı seçişiyle, bilgeliği şiirde başlıca ölçü, biçimsel bir neden değil de soyut bir biçim belleyen ve birtakım ahlak kuralları olarak ortaya çıkan bir şiir yasasmı hiçe sayar. Bir ten ve ruh öyküsünü anlattıkları için sözcükleri kesindir Sappho'nun, zamanm yıpratıcıhğının ötesindedir. In san ruhunun titiz düzeltmenlerini ürkıiten bir öykudür bu... Her şey olup bitmiştir onun şiirinde: Bir günden öbürüne geçerken, biryıldızlı gecenın soluğunda, birden insanın burnunda tüten eski bir koku da sonsuzluğa ulaşır tuttuğu günlük. Yapısaicılık ve Bir UygulamaM. Cevdet Anday Tiyatrosu/ Praf Dr Ayşegul YukseU (iıındoğan Yayınla rı/ 272 i. Ayşegül Yüksel, 1964'te lstanbul YAPIMLCILIK Üniversitesi Edebiyat Fakültesi tn miRuvauuıu gili/. Dili ve Edebiyatı Bölümü'nü nitirdi. 1966'da New York Üniversitesi'nde Master of Arts derccesi aldı. 197087 yılları arasında ürta Doğu Teknik Üniversitesi'ndc görev yantı. 1981'de Ankara Üniversitesi'nuen doktora alarak, 1985'te doçentliğe, 1992'de profcsörlüğe yiikseltildi. 1981'den başlayarak, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü'ndc ders verdi. 1987'dcn bu yana aynı Fakülte'nin Ingiliz Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı'ndan görev yapmaktadır. llk kez 1982'de Yazko tarafından yayımlanan ve CUMHURİYET KİTAP SAYI 288
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle