03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

nıı estetik bir biçimdc düzenlemeyişi, dolayısıyla konıınun gelişimini yalnızca olayların akışına bırakmasulır. Bu nedenle dc ortaya çıkan zorlukları, düğüm noktalannı lcimi zaman mantığa uygun gclmcycn yollarla çozmek zorunda kalmakta, o zaman da yctkin olmaktan uzak, nail bir roman çatısı ortaya çıkmaktadır." Kcmal Bek'in "yetkin olmaktan uzak, naii bir roman çatısı" saptaması Cevdet Kudret'in Gürpınar için yaptığı saptamaya aykırıdır. "Romanlarınm çatısı kuvvctlı olmakla birlıkte, okuyucu eölcndirmek (...) için uzatılan taklıtlı konuşmalar, ınakalc çeşnili felsefi düsiincclcr, vaka dışı bdgi vcrmeler yüzünden ana vakanın yürüyüşü aksamaktadır" (Türk Edebiyatında Hikâyc vc Roman) Cevdet Kudret, Gürpınar'ın "üslubunun ozcnli oimayısuıa deginırken, onun bu konuda söylediklerine de ycr verir: "Fikir kuvvetsiz olursa nc yaparsanız nafile. Fikirde kuvvet olursa odun gibi yazılsa yine okunur. (...) Nc eskilere, ne yenilere bcnzcmeyen, kendine has, açık sade bir üslubum vardır. Muvaffakıyetımi temin cdcn de ışte bu süssüz, şâ'şaasız ifademdir." Ccvdet Kııdret, Gürpınar'ın romanlarını, amaçlan bakımından yargıladı ğından, Kemal Bek'ten farklı sonuçlara varır: "Sanat için sanat gorüsünü be nımseyen F,debiyat ı Cedidecifer, aydın ki^ilere seslenirlerdı. Hüscyın Rahmi ise doğrudan doğruya lıalk tabakasına seslenmiştir (...) Halkın bilgisini gcnişletme ib,inı tıpkı Ahmet Mithat gibi, hıkâye aracıhğıyla yapmava çalışır. Fakat Ahmet Mitnat'tan ayrudığı nokta, öğretmek istediği şeyleri kendi ağzından degil de, kahramanlardan bırinın ağzin dan vermesindcdir. (...) Halk için yazı yazmanın dogal bir sonııcu olarak, halkın anlayabilecegi dilden yazmak gereğini düşünmiış ( ) Dille edebiyatın ayrı ayrı ijcyler oldugu kanısının egemen olduğu bir devirde, onların birbirirıden ayrılamdyacağını savunmuş, böylecc, kendı ça^ını asıp gelecegin uil ve sanat tutumıınd yol gostermi^tir." (Türk Edcbiyatında Hikâyc vc Roman^Hüseyin Rahmi'nin kitaplannı günii müz Tıirkçcsı'ne aktarırken, yeniden vc günümüzün gozuylc okumak duru munda kalan Kcmal Bek, kuşkusuz pek çok soruyla karşılaşmıştır. Bu soruları yanıtsız yanıtlamak istcgi dc, onu bırbiriyle çelişcn saptamalara götürür. "Hüseyin Ranmi, sanatı, halkı yükseltmek için bir araç olarak görür. Bu ncdenle, bütün yazarlık yaşamı boyıınca üzerine gitmediğı, eleştirıp alay etmedifii bir toplumsal kurum yoktur." (s.ll) "O, okurlarını yüksek bir fclscfcye doğru yükscltme amacından başka bir amaçla yazmaz; bunun için de konularını seçerkcn, bunların yaşamın içinden sayfafar olmasına özen göstcrir. (s.12) "Asıl olarak gerçekçiliği aldığı halde, Hüseyin Rahmi nin romanlannda neden sonuç iüşkisı de oldukça zayıftır. (...) Çünkü yazarların nedensonuç ilişkisine dikkat etmektcn çok başka amaçlan vardır: 'Okuru bıhnçlendirmek'. BuCUMHURİYET KİTAP SAYI 272 jA'irpırüir O gutyabani IMIM I I I llıl|»l murebblye •ırpınar ıusnın rahmi ardluııi nlmatşlnas ıııar llüseyın Rabmı, sanatt, halkı yıtk\eltmek ıçın btr araç olarak eörür Bu ncdcnlc, J'ulıin yazarlık ya^amı hoyunca üzerınc gıtmedıgt, eleştirıp alay etmcclığt btr toplum sal kurum yoktur nunla birlikte, Selim lleri'nin kcndisiyle yaptığı konuşmada, Berna Moran haklı olarak şunları söylemektedir: "Okurlarını yüksek bir felsefeye doğru çekmeye çalıştığım söyleyen Gürpınar'ın bunu başaruığı söylenemez. Ondan akılda kalan, gühnecesi, türlü tipleriylc, canlı bir Istanbul yaşamıdır. Okura aşılamaya çalıştığı ve önemli saydığı fikirlerin ek çoğıı gürültüyc gitmiştir. Çünkü unları romanın olay örgüsüyle bütün leştirerek işleyememıştir. (s.16) Kuskusuz, Hüseyin Rahmi'nin roman ve öyküleriııi ycnidcn okuyanlar kadar, ilk kez okuyanlar da kendilerine sorular soracaktır. Bu sorulann kaynağı, romanlarda işlenen "eski ile yeni çatışması, insan içgüdusuyle toplum kuralları arasındaki uyuşmazhk, maddi manevi bütün değerler altüst olunca toplum katları arasındaki farkların keskinleşmcsi, çıkar kaygusuna dayanan ilişkilerin doğurduğu sapkınlıklar" kadar, bu durumun günümüzdeki yansımalarıdır. Anlattı^ı "canlı tstanbul" bir özlem (nostalji) yaratmaz çünkü. Ahlakçı olmak için ahlaksızlığı inceleyen, gerçekçilik adına insanlardan bir şey gizlememcyc çalışan, ınsanların suçlarını yinelememeleri için bu suçları onlara açık olarak gosterip, "mürailerin (ikiyüzlüıerin) bamtellcrine", "yaranın üzerine" bütün gücüyle başparmağını bastıran Gürpınar, güldürürkcn kahkahayı boğazıruza tıkamaktadır. Sanatın "yalancı tanıkhğı" ve "seçkinlere özgü bir şifre"liğı yuklenemeyecegini yinelemekten kaçınmayan bir yazar, her çağda, çağdaştır. Günümüzde dc. Bu kez anlattıkları "güme gitmcyecektir." • Nimetşinas, Hakk'a Sığındık, Meyhanede Kadınlar/ liüfeyın Rahmi Gürpınar, Günümüz l'ürkçesi: Kemal Bek, Özgür Yayınlan, 365 tayfa Gulyabani, Gönül Ticareti, Melek Sanmıştım Şeytanı/ Hüseyin Rahmi Gürpınar, Günümüz Türkçesr Kemal Bek, Özgür Yayınlan, 361 sayfa * Mürebbiyc, Hayattan Sayfalar, Kadınlar Vaizi / îlüseytn Rahmi Gürpınar, Günümüz l'ürkçesi: Kemal Bek, Özgür Yayınlan, 329 sayfa SAYFA S E
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle