08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Orhan BurianVedat Günyol Konuşmalan... şte saklı Vedat Günyorun yayıma hazırladığı "Orhan BurianVedat Günyol Konuşmalar (19451950) Sabahattin EyuboğluVedat Günyol, Çağdaş Türk Edebiyatinın Kıyıcığında (19561960)" adlı kitap, cumhuriyet dönemi edeBiyatımız için önemli bir kaynak olmaya aday. AHMET UMIT emalist devrimle birlikte Osmanlı yazınından ve dilinden kopuşun yanlış mı yoksa doğru mu olduğu tartışması sürerken, başka önemli bir olgu; cumhuriyet dönemi yazın tarihimizin bile yeterince bilinmiyor olması, sanatsal yaratımda sık sık karşılaşılan ilkelliğin ve düzeysizliğin kanıtlarından biri olarak karsımıza çıkmaktadır. Yazınımızın yakın tarihinin bilinmcyişi, Amerika'nın sık sık yenidcn keşfedilmesinin yanı sıra, değcrli ile değersizi saptamada da önemli sorunlara yol açmaktadır. Ama son yıllarda yazın tarihimizle ilgili kitapların daha lazla yayımlanıyor olması bu ulandaki boşluğun gıderilmesi yönünde bir umut doğurmuştur. Bu kitaplardan biri de; Vcdat Günyol'un yayıma hazırladığı ve Cem Yayınevi'nce basılan "Orhan BurianVedat Günyol Konuş malar (19451950) Sabahattin Eyuboğlu Vedat Günyol, Çağdaş Türk Edebiyatmın Kıyıcığında (1956 1960)" adlı kitaptır. Vedat Günyol'u, yazın dünyamızın bu gümüş saçlı şövalycsini tanımayan yoktur. Bütün yaşammı aydınlanma uğraşına adayan Vedat Günyol gerek çevirileri, gerek dcncmeleriyle yazın tarihimizin önemli kilometre taşlarının oluşmasına katkıda bulunmuş, sayıları pek dc fazla olmayan, o alçakgönüllü yazın adamlarmdan biri dir. Günyol yaşamının değişik dönemlerinde düşün ve yazın dünyamızın önemli adlarıyla birlikte olnıuş, onlarla ortak iirünler vermiştir. "Orhan BurianVedat Gün yol Konuşmalar (1945 1950) Sabahattin EyuboğluVedat Günyol, Çağdaş Türk Edebiyatinın Kıyıcığında (19561960)" adlı kitap da bu birlikteliklerin sonucun da doğmuş yazılardan oluşmakta. Kitabın ilk bölümü, 'Konuşmalar" başlığı altında Vedat Günyol ile Orhan Burian'ın, "Garip" akımı, Bedri Rahmi Eyuboğlu'nun şiiri, Dr. Muzaffer Başoğ lu'nun "Değişcn Dünya" adlı kitabı, ti yatromuz ve ahlnk üzerine yaptıkİarı "Konuşmalar"dan oluşuyor. "Konuşmalar" 4050 yıl önceki yazın ve düşün dünyamızın havasıyla dolu, kısa bir an için de olsa bızi o günlere götürüyor. Orhan Veli, Oktay Rifat, Melin Cevdet Anday, Bedri Rahmi Eyuboğlu o gün K kü imajlarıyla canlanıveriyor gözlcrimizin önünde. O gün lerde daha yolun başında olan bu ünlü yazın adamlarımızı, genç şairler olarak diişünmek, değışık duygular uyandırıyor okurda, onların çabalarını anımsatıyor ve uğraşılarına daha çok saygı duyulmasını sağlıyor. Orhan Burian'la Vedat Günyol'un "Konuşmalaı "ı Sokrates ile Eflatun'un diyaloglarını andırıyor. Konuşmalar ilerledikçe kapsamlı bir zekâ oyununa dönüşen bilgilendirme, okuma eyleminin keyrini tattırıyor okura. "Konuşmalar" aynı zamanda, yapıtlara ve yaratıcılarına önyargısız yaklaşabilmenin iyi birer örneği olarak da çıkıyor karşımıza. Eleştiri salt olumlama ya da olıımsuzlama olmaktan kurtuluyor; kuşku, zekânın dcnetiminde bilginin denek taşına vuruluyor. Olumlu ya da olumsuz bulunan, açıklamalarla, geniş bir referansla sunuluyor. Vedat Günyol la Orhan Burian'ın, Garip şiirini eleştirirken yaptıkİarı K İ b u İ : Bllginin donsk taşı ... her sanatçı ıçın en onemlı sanat sorunu hayret olanaklarını aramak, yani tabiinin üstüne çıkacak yolları bulmaktır. Işte bu ozanlar da şiirleri için pek de gerekli olan hayret ögesini, kulaKİarımızın çok alıştığı ölçü ve uyak dışında; hayal gücümüzün kanıksadığı tasvir ve hayal lerden uzakta arıyor vc şimdiye kadar şiirimizde hayret öeesi olarak pek kullanılmamış safiyet ve besateti bunun için elverişli bir araç buluyorlar. Yani bugün için 'safiyet (saflık)' ve 'besatet (yalınlık, basit lik)' şiirımizde garıbın ta kendisidir." Bazı bölümlerde "Konuşmacılar" kendilcrını yapıtın coşkusuna kaptırıyorlar. Bedri Rahminin şiirlerini değerlcndırdıkleri "Dünya Gözüyle" başlıklı yazıda ol duğu gibi. "Yar yürcğim yar, gör ki neler var. Diri dırı gömülen arzular. "B Evet. lçimizdeki, çocuk isteklerinin yeşerip boy atma atılışı saklı. Açılmak, nar tanclcri gibi dökülmck isteyen binbir heveslerimiz var... A thsan madem ki isteklerini doyuramamaktan acı çckcr, öyleyse isteklerinin doyurulmasnıa engel kalmamalı. Once "soyunsun hicabından arzular." Ve bu kolay ve sonsuz olsun". "Konuşmacılar" zaman zaman şiirin coşkusuna kaptırsalar da kendilcrini, yıne de nesnelliği elden bırakmıyorlar. "... Konuşma dilinden de faydalanışı şi irin cdasına ayrı bir içtenlik ve duruluk veriyor... Ama zaman zaman, bu konuşma dıli nip aşınya kaçacağı da olmuyor değil. "Üçüncü Mektup , ayrıca "Ne Müm • . . . . . . kün" şiirlerinin son dizelerinde olduğu gibi." "Değısen Dünya" başlıklı yazı bundan 4050 yıl önce yazılmış olmasına rağmen, gümrülc birliğinc girmeye hazırlandığımız şu günlerde Batı kültürüyle ilişkilerimiz üzerine ilginç ve yararlı görüşler içermekte. Bu bölüınde Doğu ile Batı, ileri ile geri kültürler, uygarlık ve teknoloji sorunbalları üzerine bugün de gecerliliklerini koruyan düşünceler dile getirılmek,(e. "Konuşmalar'ın son bölümü "Öğütlemc Ahlak Üzerine" başlığını taşıyor. Yazı (yoksa tartışma mı demeliyim) okularda ahlak dersi okutulması üzerine yazılmış (yapılmış). Okııllarda yalnızca dersler konufarak ahlakın öğretilemeyeccğini savunan "Konuşmacılarımız", anlakın tanımını da şöyle yapıyorlar: "... Asıl ahlak, insantn kendini toplumsal yapı içınde bir hücre saydığı ahlaktır. Bu bilınce vardıktan sonra o yapının öbür hücreleriyle ne türlü, en çok ömürlü olacak biçimdc işbirliği edeceğini aramasıdır ahlak; daha doğrusu, aradıktan sonra bulduğu şeydır, davranış ilkcsidir." Kitabın ikınci bölümü "Çağdaş Türk Edebiyatinın Kıyıcığında" başlıöını taşıyor. Bu bölümü Sabahattin Eyuooğlu ile Vedat Günyol birlikte yazmışlar. Yazı 1956 yılında Howard Reed'in isteği üzerine Amcrikan okurlarına çağdaş Türk cdebiyatı üzerine toplu bir fikir vermek amacıyla hazırlanmış. Metin 19231956 yılları arasındaki Türk edebiyatinın kısa bir tarihçcsi sayılabilir. Bu dönemdc ycr alan sanat akımları ya da Nâzım Hikmet, Necip Fazıl gibi kcndi başlarına ycnilikler yaratmış kişflikler anlatılmakta. Cumhuriyetin gelişimiyle, sanatçıların yaratım sü reden arasında yer yer paralellikler kurufmakta, yazınsal değişimin evrelerı yazarların yaratım tarzlarıyla somutlanarak anlatılmaktadır. "O yıllarda çıkan Hayat (1926), Insan 0936), Ağaç (1935) gibi anlamlı ısımler taşıyiTn dergilerin de beslediği bu hayatçı lık akımını değerlcndirmeye çalışıyorlar. 'Yaşam ne güzel şey' bir çeşit düstur halinc gclmiştir. Aynı cümleyi ideolojık bakımdan birbirine karşıt ozanlarda buluyoruz. Nâzım r likmct Ran ve Necip Fazıl Kısakürek gibi birbirleriyle uzlaşmaz iki ozan bilc hayat övgüsünde birleşiyorlar." Bu sözler siirle, yaşanılan tarihsel süreç ve toplumsal yapının ilişkisi üzerine dü şündürüyor insanı. "Çağdaş Türk Edebi yatının Kıyıcığında" güniimüz yazınının ipuçlarını veriyor. Toplumsal olan bireysel olanı içermediğinde, biçimin içeriğe feda cdıldiğinde, politik olanla sanatsal olan karıştırıldığında olabılecekler tek tek sıralanıyor gözlerinizin önünıle. Günü müzün oireyci ve karamsar olan şürinin köklerini görüyorsunuz. "Çağdaş Türk Edebiyatinın Kıyıcığında", yanlışları ve doğrularıyla her döne min, her akımın yazın diinyamızı besle yen bir damar olduğunu gösteriyor bizc. Yctcr ki aşılan her uöncm, yeni deneyimler bıraksın, yeni biçimler, yeni anlayışların esinleyicisi olsun. Vedat Günyol, Orhan Burian vc Sabahattin Eyuboğlu'yla yenıden buluşmak, onların aydınlığını paylaşmak istiyorsanız bu kitabı okumanızı öneririz. • Orhan BurianVedat Günyol "Konuşmalar"/ Vedat Günyol / Cem Yayınevi /HH SAYFA 15 CUMHURİYET KİTAP SAYI 266
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle