Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
[Ondört+X+4 deneysel metin]/ liıııs Batur/ Tıpograjik Yorııtn Savas Çckıç/ C Yaymları/ 96 ±. "()ndört+X+4 deneysel metinler" Enis Batur'uneserlerinden yapılmış metin seçmelerınin yeni bir diizenleme ile bir araya getırilmesinden oluşuyor. Tüm de neysel metinlerini bir araya getireıı bu toplam kitaba Savaş Çekiç'in tipografik. yorumuyla ilginç bir sıınum kazandınlııuş. Sırasıyla, 197419871979 ve 1991 1992 yıllarında yazılan şıirler yayınevinin Sıradışı (özel dizisO'nde yer alıyor. Marksizm veModernizm/ liugane Lunn/ Çevıren • { YavuzAlogıtn/ 1 )1 v Modemizm kavramı günümüz toplumbıliminin en tartış,malı kavramlarından biri durumundadır. Özellikle son yıllarda artık mndernizmin yerini post modernizmebıraktığını, 19. yüzyılın temel toplumsal özclliklerinin birçok açıdan degişime uğradığını iddia eden görüşlerle birlikte, bu tartışma bir başka boyutuyla bütün hararetiyle sürmektedir. Ustelik modernizm tartışması birçok disiplinin de ilgi konusıı haline gelmış durunıda. Sanat felsefesinden etnolojiye; ekonomıden antropolojiye değin birçok bilim dalının en asli tartışma konularından biridir modemizm. Türkçe'de dc son dönemlerde dünyada süren bu tartışmaya iHşkin bir dolu makale ve kitap yayımlandı. Ancak nıodern çağın içinde dogan ve ona karşı en guçlü eleştirilerden birini ortaya koyan Marksizmle modemizm arasındaki ilışkiyi ineeleyen çalışmalar henüz Türkçe'ye aktarılmış de0. Lunn'un kitabı bıı konuda önemli bir boşlugu doldııruyor. Marksist gelenek içinde yer alan Brecht, Adorno, Lukacs ve Benjamin'ın görüşlerinden hareketle Marksist düşünceyle modemizm arasındaki ilişkinin tarihsel izleriııi süren Lunn; titiz ve derinlikli araştırmasıyla konunun önemli bir boyutunu aydınlatmayı başarıyor. Postmodernite, Sivil Toplum ve tslâm/ Alı Ya$ar Sarıbay/Uetışım Yaymları/215 s. Kitap, Türkiye'de son yıllarda entelektüel ve akademik çevrelerin dolaylı veya dolaysız on fazla tartıştığı iiç meseleyi, postmodernite, sivil toplum ve tslâm'ı eleştirel bir yaklaşımla ele alıyor, onların arasında teorik bir bağ kurmaya girişiyor. Bununla beraber, söz konusıı iiç sorun, gencllikle yapılagcldiği gibı, bırer "akım" olarak değil, kendi doğalarında içkin karşıtlıklann belirlediği toplumsallıklar olarak sosyolojik bir çözümlemeye tabi tutuluyor. Herkesin kendi yaşam tarzını bir kültüre dönüştürme duruS A Y F A mu (postmodernite), ister istemez çoğulluk temelinde yükselen bir yapıyı (sivil toplum) zorunlu kılarken; o çoğulluklardan biri olan îslâm'a da her yaşam tarzı gibi kendini bir kültür olarak sunumlama olanagı sağlamaktadır. Buna karşılık, postmodemite ve sivil toplum, tek'in hâkimiyetini yadsırken,tslâm tevhid'i, dolayısıyla tek'i esas alan bir görüniim sunmakta, öyle de algılanmaktadır.C)ysa, farkedilmesi gereken, henı postmodernitenin, hem sivil toplumun bazı önemli yanlannın tslâm'a sirayet ettiği; bu sayede tek hegemonik bir kültür dünyası dayatma potansiyelinin artık îslâm için dezayıfladığıdır. Buna rağmen, kitapta postmodernite, sivil toplum ve tslâm arasındaki etkileşimlerin açık uçlu bir gerilimi içerdiği vurgulanmaktadır. Üyle ki, biz artık toplum birliğınin olmadığı, çok kültürlülüğün yayıldıgı çoğul bir ortam ile tek bir hakikatin ve söylemin hâkimiyetine giden yol arasjnda yalpalatabilecek bir gerilimdir bu: Modemitedcn kopuş,u premoderniteye, sivil topluma yönelişi aniden despotlıığa saptırabılecek birgerilim... Birsiyaset ve din sosyologu olan AJi Yaşar Sarıbay, birey, devlet, modernite, popülizm, laiklik gibi temaları, söz konusıı gerilimi eksen olarak deşmekte; günümüz kültürel değışiminin mahiyetinebizi ulaştıran yeni bir koridor açmaktadır. Yanlış Hesap.../ Gina Lagprio/ Çevıren Süheyla Öncel/ lletıştm Yaymları/208 s Başkalarının ölüme gidişini çok yakınımız da olsalar ancak seyredebiliriz. Katılamayız. Ölümle aramızda güvenli bir mesafe bırakırız, pek yaklaşmayız öte kıyıya... "Yanlıs, 1 lesap", cesur bir şeydeniyor. Tanıklardanbirinin ya da birkaçının degil, öte kıyıya dogıu u/aklaşan kişinin gözünden görmeye çalışıyor her şeyi. Hesapla^ma, pişmanlık, hınç, kugınlık, bazen düpedüz nefret hepsi de ölmekte olanın duyguları dır, olabilir, oluyor... Sonra her şey giderek ikili bir oyun oluyor. Olmekte olan adam, yani 'ben' ile ona yardım eden kadın arasında sessiz ve sürekli bir diyalog halindeyaşanmaya başjanır. Mümkün olan sonsuzluklar arasında, ölüm ile aşk arasında öyle bir bağ kurulur ki, yaşam ve ölüm bu bag ile sonsuza dek parçalanacaktır. Alışılagelmiş yalanlan reddederek, duyguların üzerini ufalanıncaya dek kazıyarak her ikisi de en son, en büyük rizikoya atılırlar.. "Yanlış I lesap" veGinaLagorio. ttalyanedebiyatının bu önemli kadın yazarı ilk kez Türkçe'de. O Zevkler/ Colette/ Çeviren: Bülent Boysan/ llcttşım Yaymları/ 114 s. Kadınerkek ilişkilerinin usta kuvumcusu Colette, " ü Zevkler..."de 19. yüzyıl sonunun gölgeleri arasına dalıyor ve bu gölgelerden toplumun kıyısında yaşayanları, ozellikle yakından ta nıdığı kimi kadınları bulup çıkarıyor.'Ağır perdeler ve tütsü dumanlan' arasında kadın aşığının çağnsını bekleyerek yaşayan kadın şair Renee Vivien, erkek giysileri içinde bir femme fatale olan 'La Chevaliere', birbirini masallara yaraşır bir aşjkla ömürlerinin sonuna kadar seven iki Ingiliz kadını, yaşlı bir Don Juan, bazt 'başka' erkelder... Türk okurunun Dişi Kedi, Avare Kadın, Duygusal Sürgün gibi romanlarıyla tanıdığı Colette, kadın (eş)cinselliği üzerine yazılmış sayılı denemeromandan biri olan O Zevkler...'de çeşitli cinsler, cinselliklcr arasında gezinirken temelde s,u soruları soruyor: Kadınerkek ilişkisinde eksik kalan, eksik kalmaya mahkum bir yan var mıdır, varsa nedir, kadının erkeğe, erkeğin kadına yetmediği yerde kadın kadını tamamlar mı, tamamlarsa nerede tamamlar, ne kadar, nasıl, nereye kadar?.. Türkler ve Tatarlar Arasmda (13941427 )/]nhannes Sckiltberger/ Çevıren: Turgut Akptnar/ lletışim Yaytnlan/215 s. Alplerin eteklerinden yola çıkıp, Türkiye, Suriye, Mısır, îran, Orta Asya veSibirya'ya sürüklenen Alman asilzâdesinin yaklaşık otıız yıllık esaret macerası. Schiltberger 1396'da Nigbolu'da Yıldırım Bayezid'e esir düştü. 1402 Ankara Savaşı'nda Timur'un oğlu Şahruh, Miran Şah, onun oğlu Ebubekir... Schiltberger'in efendileri oldular. Alman asilzâdesi, esaretten kurtulduktan sonra, 1427'de bu kitabı yazdı. Kitap ilk defa 1460'da basıldı. O günden bugüne basılıyor. 1400'Ierin Anadolu'su, Orta Asya'sı, Sibirya'sı... Yaklaşık 6Q0 yıllık, çok önemli bir kitap. Uluslararası tletişimDünyanın Çarpık Diizeni/ tr/an Ercloğan/ Kaynak Yaymları/ 104 i Âmerika'da öğretim üyeliği ya pan îrfan F.rdoğan. kitabında uluslararası iletişim düzcnini ineeliyor. Kitle iletişim araçlarının Üçüncü Dünya Ülkeleri üzerinde kurdıığu idcolojik egemenligi ve kültürel yaytlma politikalarını gerçekleştirmede oynadıgı rolü verilere dayanarak ortaya koyuyor. tletişimin uluslararasılaşmanın sonucu olarak empcryalizmin, ozellikle Amerikan ideolojisinin, egemenliğini sosyokültürel alanda nasıl yaygınlaştırdığını sergileyerek bazı sonuçlara varıyor. Bu sonuçları çeşitli yönleriyle tartışırken bütün bunları endüstri devriminin de yaptığı sorusuna, lrfan Erdoğan şu yanıtı veriyor. "Suçlu endüstri değil, bu endüstriyi geliştiren, kuran, kontrol eden, kullananlar ve onların kurduğu düzene arzuyla veya kültürel zorbalık altında katılan çaresizlerdir." Gelişmiş kapitalist ülkelerin yönetici sınıflan hemen tümünün kendi ekonomik çıkarları doğrultusunda medyayı yönlendirdiğini savunan yazar, çözüm olarak egemen düzcndeki değişiklikleri görüyor. Dünya pazarlarının kontrolünde, egemenlik ilişkilerinde ve pazarın yapısında önemli devrimci değişikliklerin { bu yapıyı dönüştürcbileceğini belirtiyor. • C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 20 2 61 J