19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

'Usta ileMargarita'nın yazan Bulgakov, 50yılönce ölmüştü Stalin'in 'sevdiği' yazar Bulgakov'un başyapıtı "Usta ile Margarita" 1968'de Aydın Emeç tarafından dilimize çevrilmişti. Bulgakov'un 100. doğum yıldönümü, gelecek yıl SSCB'de ve birçok Batı ülkesinde kutlanacak. eş yıldan fazla olmuş. Halet Çambel'le Nail Çakırhan'ın Arnavutköy'deki yalılarında bir akşam. O sıralar İstanbul'da olan Sovyet şaır vc yazar Yevgcni Yevtuşenko onuruna yemek düzenlenmiş. Çağrılılar aıasında Âhmet tsvan, Ali Ulvi, Aziz Çalışlar, Demirtaş Ceyhun, Aydın Emcç de var. Yevtusenko içeri girdiğinde biraz soğuk. Hatta biraz tepeden baktığı bile söylenebihr. Tck tek orada bulunanlarla tanıştırılıyor. Sıra Aydın'a geldığınde, birisi Aydın'ın Mihail Bulgakov'un Usta ile Margarita'sının çevırmeni olduğunu söylüyor. Yevtuşenko'nun bakışları değişıyor, gö/lerı ışıldıyor. "Bu çok önemli, Bulgakov biz Ruslar için çok önemli" diyc bağırıyor. O andan baslayarak Aydın'la aralarında sıcak bir yakınlık kuruluyoı. Gece, belki de Bulgakov çevırisı aracılığıyla kurulan bu yakınlıgın «ğladığı orlamla sürebiliyor... Aydın Emeç, Bulgakov'un başyapıtı Usta ile Margarita'yı bundan yirmi ikiyirmi üç yıl önce çevirmiş. Usta ile Margarita da tıpkı Milan Kundera'nın, Jerzy Kosinski'nin yapıtları gibi E Yayınları'nın yeni kurulduğu yıllarda yayımlanmış. Aydın'ın çağdaş Batı edebiyatına bitmek bilmeyen merakı, gözüpck yayıncı sezgisi, çevirmen eoşkusuyla ızleyerek Türkçeye kazandırdığı daha nice kıtap gclmiş Usta ile Margarita'nın, Boyalı Kuş'un, Şak* nın ardından. Usta ile Margarita gibi gerek roman sanatı gerek bir zamanların Sovyet politik yaşamı açısından çok çeşitli önemler taşıyan bir kitap bundan yirmi yılı aşkın bir süre önce Türkçeye çevrilip basılmıs. Ama o günlerden bu yana nedondir bilinmez bir daha kimselerin yayın gündemine girmemi}. Bunun nedenlerı bir yana, Bulgakov'un rotnanının, içinde bulunduğumuz günlerde yeniuen basılması için birden çok neden var bence. Bir kere, Sovyetler Birliği'nde glasnostla birlikte sanatın, edebiyatın, kültürün üzerındekı baskıların, sansürun, sıs perdesının kalknıası sonucu, romancı ve oyun yazarı Mihail Bulgakov ycniden yayımlanıyor, değışik açılardan ele aJınıvor. İkıncisi, bu yıl Bulgakov'un etlinc'i ölüm yılı. Gelecek yılsa, hem Sovyetler Birliği'nde hem de birçok Batı ülkesinde yazar ın yü/ıincü doğum yıldönümü kutlanacak. 1991, Aydın Emeç'in ölümünün de beşinci yılı. Diyecegım, önumüzdeki aylarda, Usta ile Margarita'nın yayınıIanmasıyla'hem Bulgakov hem onu dilimize kazandır.ın usta bir çevirmen ve yayıncı anlamlı bir bıçımde anılmış olabilir. Yayın dünyamızın biraz da rastlantıların dümeninde akıp giden seyri icerisindc, yıllardır unutulınui bir ba>yapıt yenıden okurlara sunulabılir. Mihail Bulgakov bundan doksan dokuz yıl önce hali vaktı yerindc bir aılenin çocuğu olarak Kicv kentinde dünyaya geldı. Durnıad.m mii/ıkler çalınan, hep şarkılar söylenen, gunun s.ınals.ıl ve kııltürel sorunları tartışılan bir evde büyüyen Bulgakov'un yakın gelecekteki konumunu bclirleyen de hiç kuşkusıız içinde yetıştiğı bu aydın ortam oldu. Nitekim, Bulgakov, 19^0 yılında, aydınların Sovyet devletinin "düjmanı" olarak mahkum edildiği günlerde Stalin'e yazdığı bir mcktupta aydın olmayı açıkyureklilikle savunmaktan kaçınmayacaktı: "Evet, yapıtlanmda aydınlar olumlu bir biçimde be B CELAL ÜSTER 1917 devrımınden hemen sonra başlayan ıç savaşın acıması^ koşullannıyakından yaşayan "" Bulgakov, bu deneyımını ı!k büyuk yapıtı Beyaz Muhatız'da yazıya doktu. en derin bağları kurmuş bir yazar için bundan daha doğal bir sey olamaz..." 1917 Devrimi'nin dalgaları Rusya'yı bir uçtan öbür uca kapladığında, Bulgakov yeni doktor çıkmıjtı. O günler, köylerin, kasabaların, kentlerin durmadan kızıllaruan beyazlara, beyazlardan kızıllara geçtiği günlerdi. Hani ju Mihail Şolohov'un Ve Dureun Akardı Don adlı görkemli romanında benzersiz bir duyarlıkla anlattığı günler. Kıev kenti de bir kızılların, bir beyazların cgemenliğine girerken genç Bulgakov iç savaşın acımasız koşullarını çok yakından yaşadı. Bulgakov, bu deneyimiııi sonradan ılk büyük yapıtı Beyaz Muhafız'da yazıya dökecekti. Bu gerçekçi romanda, insancıl değerler, ideolojılerin kelepçelerinı kırıp atacaktı. İç savaş sona erdikten sonra edebiyatı tıbba yeğleyen Bulgakov, Moskova'nın yolunu tuttu. Moskova'da gazetelere yazılar yazarak zar zor geçindiği bir yaşam kurdu kendine. O günlerden söz ederken, gazetelere verdığı taşlama ağırlıklı yazılarını en çok yarım saatte çıkardığını, iKtelık o arada bol bol sigara ıçmekten ve yazısını daktiloya çekcn genç kızla oynaşmaktan gerı kalmadığını söylcycrek böbürlenıyor biraz da. Ama edebiyat urihçılerıne bakılırsa Bulgakov'un o sıralar gazete yazılarını çırpıstırmasının gerçek nedeni, Beyaz Muhafız adlı romanına daha fazla vakıt ayırmak ıstemesi. Geceleri, bajkalarıyla paylaşmak zorıında olduğu evde herkes uyurken yazıyor Beyaz Muhafız'ı. Bulgakov, yetkililerin ilgisini, Beyaz Muhafız'ın birdergide yayımlanması üzcrine çekti. Sanat Tiyaırosu'nun yapmıcılarından Boris Verşilov, romanın tiyaıro olanaklarını hemen gördü ve Stanislavski'ye Beyaz Muhafız'ı sahnelcmcsini önerdi. Bulgakov da böylesıne çekıci bir önerıye kayıtsız kalmadı, hemen romanı sahneye uyarlamaya koyuldu. Basına gıleteklerden habersız... Sonraları, Kara Kar adlı romanında Bulgakov, Stanislavski'nin sahnelenmesindc yarar gördügu toplumsal bir oyunu "parti çizgisi"nc ters düsmeden sahneye çıkarmakta ıçıne düştügü ikileını keyıflı bir dıllc anlatacaktı. "Bey?z" sözcüğünun yonetıcilerı kı/dırma.smdan çekıııcn Stanıslavski oyunun adını son anda Türbin Günleri olarak değıştirmişti. Resmi basından gclen eleştiri bombardıınanına kar şın oyun bir anda tuttu. Söylenenlere bakıhrsa Stalin, Sta timleniyor. Çünkü aydınlarla ı'nin korkularını boşa çıkardı. Oyunun en umulmadık, ama aynı zamanda en coşkulu hayranları arasında Stalin de vardı. Stalin'in, oyunu en a/ 14 kez izlediği rivayet edilir. Beyaz Muhafız'ın 1925'te sahnelenişi, Bulgakov ile Sanat Tiyatrosu arasında uzun sürecek bir aşknefret ilijkisinin de başlangıcı oldu. Sanat Tiyatrosu, Bulgakov'dan durmadan yapıt istiyordu. Bunlardaha çok Bulgakov'un gözde yazarları Gogol, Moliere ve Cervantes'in yasamlarından yaptığı uyarlamalardı. Ama zamanın tiyatro bürokratları hemen devreye girivor, oyunları geciktiriyor, makaslıyor ya da sansür edıyorlardı. Sonunda bir oyun sansür doiambacından binbir güçlükle sıyrılıp sahneye çıkmaya görsün, bu kez de tutucu eleştirmenlerce topa tutuluyor, çok geçmeden sahneden indırılmek zorunda kalıyordu. En sonunda umutsuzluğa kapılan Bulg.ıkov, yazdıklarını vakıı ve Stalin'e bir mektup yazmaya karar verdi: Yapıtiarıyla ilgili olarak yayımlanan 300 eleştiriden yalnızca üçü olumluydu. Artık Rusya'da yazması olanaksızdı. Dışarı gıtmesi için izın verilmeliydi. Bunu yapamıyorlarsa, tiyatroda yapımcı, figüran ya da sahne görevlisi olarak bir iş versinlerdı. Hiç umudu yokken, bir gün telefonu çaJıverdi Bulgakovun. Kendısine "Mişa" diye seslenen Stalin'di. Stalin önce sürgüne gitme isteğinden ötürü biraz azarladı Bulgakov'u, sonra da Moskova Sanat l'iyatrosu'nda iş bulacağına söz verdi. Sıalin «.özünde duracak, Bulgakov tıyatroyla olan ilijkilerini düzeltecek, ama samürle boğuşması da sürüp gideçcktı. Ölümcül Yumurtalar ve Bir Köpeğin Kalbi gibi taslaınalarında o donemın "materyalist cennet" özlemlerini eleştıren Bulgakov, yaşamının son on yılını Usta ile Margaritaya verdi. Gerçekçılikle fantezınin görülmenıi^ bir birliktelik oluşturduğu Usta ile Margarita, şimdi Rus edebiyatının basyapıtları arasında. Soydan geçme bir böbrek hastalığına yakalanan Bulgakov önce gözlerını yıtırdı, sonra 1940'ta yaşanıını. Ölümünün ardından yapıtlarının üstüne koca bir suskunluk ortüsü çekılcn Bulgakov, ününü daha çok "yeraltı"nda sürdürecek, Moskova'nın Arbat Mahallesi'ndeki evinin önünde toplanan gençler yapularıru okuyacak, oyunlarını oynayacaklardı. Bulgakov 50 yıl önce, Stalin döncminde yaşamış "muhalif" bir yazar için hiç de alışılmamış bir bıçımde, yatağında öldü. Daha ilk b.ışlarda Babel, Mandelştam ve Meyerhold gibilerinin başına gelenler, sonraki yılların korkunç bir uyarısıydı bclki de. Ama Bulgakov'un, Stalin'in "sevgi"sıni nasıl kazandığı esrarını halâ koruyor. [ 1 ~ C U M H U R İ Y E T K İ T A P : SAYI 12 S A Y F A 11
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle