24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

iklim günlü ü Elmaların tatları ve sertlik dereceleri dışında çiçek açma zamanı bile değişti diyor uzmanlar Scientific Reports dergisinde. Elma ağaçları yıldan yıla daha geç çiçek açmaya başlamış. Her yıl yaklaşık 60 milyon ton ekilen elma dünyada turunçgiller ve muzlardan sonra en çok tüketilen üçüncü meyve türü. İklim değişikliğinin geleceği için geçmişe bakmak Canlı türlerinin birbirleriyle etkileşim biçimleri iklime göre farklılıklar gösteriyor üstelik bu durum yalnızca günümüz için geçerli değil. Bu hayvanlar Antlar’ın kuzeyinde deniz seviyesinin 15002700m üzerinde yaşıyordu. Bu da Olingo’nun yaşam alanından çok yüksekti. Genetik incelemeler sözde Olingo’ların aslında yeni bir türü yani Olinguito’yu (Bassaricyon nebina) temsil ettikleri anlaşılmış. Bu hayvan türüyle ilgili bilgiler çok eski olduğu için araştırmacılar bunların doğal ortamda da yaşayıp yaşamadıklarını kontrol etmek için Antlar’da birkaç tane Olinguito’ya rastlamışlar. Bu şekilde bu hayvanların gece etkin oldukları, daha çok yemişle beslendikleri, ender olarak ağaçtan indikleri ve bir yavru doğurdukları ortaya çıkmış. Olinguito’lar aralarında su ayısının (Procyonidae) ve uzun burunlu küçük ayının (Nasua nasua) da bulunduğu küçük ayı familyasına dahildir. Olinguito şimdiden tehdit altında. Nitekin yaşam alanının yaklaşık %42’si tarım alanı veya yerleşim yeri olarak değişime uğramış. deniz kuşları ve fokların yaşamlarını sürdürmelerini olanaksız kılan beslenme ağlarının olduğunu ortaya koydu. Araştırmacılara göre, sera gazı salımlarındaki halihazırdaki artışın sürmesi durumunda okyanuslarda benzer özelliklere yeniden tanık olunması işten değil. Sözleşme iklime de yarar sağladı Philadelphia Çocuk Hastanesi bilim insanları bağışıklık sistemini kansere karşı etkinleştirmenin olası bir yolunu buldu. Hayvan deneyleriyle, bağışıklık sisteminin kendi beden dokusu yerine saldırganlarla mücadele edecek şekilde ayarlanmasının, kanser için yeni tedavi olanaklarının doğuracağı görülmüş. Bağışıklık sisteminin kendi beden dokusuna saldırması yüzünden meydana gelen birçok hastalık var. Bunlara me Kansere karşı, bağışıklık sistemine ayar sela diyabet tip 1 ve Multiple Skleroz da dahil. Kanser araştırmalarında en sevilen çalışma alanı Treg hücreleridir. Bunlar, normalde bağışıklık sisteminin, bedenin saldırıya uğramasını engelleyenleri sakinleştiren kısmına aitler. Wayne Hancock ve ekibi, bu hücrelerin adamakıllı çalışabilmeleri için gerekli bir kimyasaldan yoksun olan fareler yetiştirmiş. İkinci bir adımda ise aynı etkiyi normal farelerde ortaya çıkaran bir ilaç vermişler hayvanlara. İki deneyde de bağışıklık sisteminde yaşanan değişim sayesinde bir tür akciğer kanseri türünün büyümesi kısıtlanmış. Bu açıdan bakıldığında kansere karşı yenilikçi bir bağışıklık terapisi bulunmuş sayılır. Yöntemin hastalarda kullanılabilmesi için aynı süreçlerle insanın bağışıklık sisteminin de değiştirilip değiştirilemeyeceğini gösterecek testlerin yapılması gerekiyor. Bilim insanları 35 yıldan bu yana Olinguito olarak isimlendirdikleri yeni bir yırtıcı hayvan türü keşfetti. Yeni tür kedi ve yavru ayı karışımı görünümünde ve Antlar’daki ormanlarda yaşıyor. Fakat yeni memeli doğal ortamında değil de ilk kez müzede keşfedildi (ZooKeys dergisi). Smithsonian Ulusal Doğa Tarihi Müzesi’nde Kristofer Helgen ve ekibinin asıl amacı, Olingo olarak da bilinen maki ayılarının tam olarak nerede yaşadıklarını bulmaktı. Bu amaçta bu hayvan türüne ait çok sayıda müze örneği incelenmiş. Bu çalışma sırasında bazı örneklerin daha küçük ve daha farklı yapıda kafatası ve dişlere Nilgün Özbaşaran Dede sahip oldukları görülmüş. nilodede@hotmail.com Müzede yeni bir hayvan türü CBT 1380 7 / 30 Ağustos 2013 Uluslararası bir araştırma ekibi astronomi alanında önemli bir keşif yaptı. Astronomlar uzay teleskopu Hubble ile ilk kez evrenin ilk patlamadan 2,5 milyar sonra tamamen gelişmiş galaksilerle dolu olduğunu kanıtladı. Samanyolu’muz gibi gelişimini tamamen tamamlamış spiral galaksiler ve eliptik galaktiler yaklaşık 11,5 milyon yıl önce varmış (Massachusetts Üniversitesi’nden Bomee Lee, Astrophysical Journal dergisi). Astoronomlar galaksilerin biçimini astronom Edwin Hubble’ın 1926 yılında yaptığı Hubble düzenine göre sınıflandırır. Bu düzene göre gökadalar eliptik ve spiral galaksilere, spiral galaksiler de kendi içlerinde çubuklu ve çubuksuz olmak üzere ikiye ayrılır. Lee, kısa bir süre önce ortaya şu soruyu attı: Hubble düzeni ne zaman ve hangi zaman çizelgesinde oluştu? Bunu anlamak için Hubble teleskopunun şimdiye kadarki en kapsamlı gözlem projesiyle görüntülediği 1671 galaksiyi incelemiş, böylece ilk patlamadan iki milyar sonraki zamandaki biçim çeşitliliğini görmüşler; çok sayıda Hubble düzenine ait çok sayıda gelişmiş galaksi de bulmuşlar. Bu düzenin 11.5 milyar yıl önce bile varolduğunu gösterdik diyor Lee. Daha önceki kanıtlara göre Hubble düzeni 8 milyar yıl önce vardı. Samanyolu bilinenden daha önce oluşmuş Maryland Üniversitesi Çevre Bilimi Merkezi’nden Matt Fitzpatrick ve arkadaşları tarafından yapılan ve Science dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, bilim insanları iklim değişikliğinin çok eski çağlarda dünyamızı nasıl etkilediğini anlamak ve gelecekte koşullarda ne gibi değişiklikler meydana gelebileceği yönünde kestirimlerde bulunmamıza olanak tanıyacak birtakım yöntemler geliştirmek amacıyla fosil kayıtlarındaki eğilimleri inceliyorlar. Fitzpatrick, “Yüzlerce milyon yıl öncesinden yakın geçmişimize dek uzanan fosil kayıtlarına baktığımızda iklim değişikliği ve ansızın meydana gelen büyük dirimsel değişikliklerle ilgili olaylara tanık olur ve bunların belli bir düzen içinde meydana geldiğini görürüz,” diyor. Journal of Climate adlı dergide yayımlanan yeni bir araştırmaya göre, kısaca CFC’ler olarak bilinen ve stratosferdeki ozona zarar veren kloroflorokarbonlar adlı bir grup kimyasalın kullanımını azaltmayı hedefleyen 1987 Montreal Protokolü sulardaki iklimin de korunmasına katkıda bulundu. Araştırmada söz konusu protokol sayesinde ozon yitiminin havayuvarı dolaşımını olumsuz yönde etkilemesinin ve bir tür sera gazı olan kloroflorokarbonların havayuvarını ısıtmasının önüne geçildiğine dikkat çekiliyor. Kurum ve metan’ın iklime yararı fazla değil Sudaki beslenme ağına şiddetli darbe Dünyada sera etkisi denizlerdeki besin ağını değiştirip belli canlı türlerinin ötekilere kıyasla üstünlük kazanmalarına neden oldukça, gelecekte okyanusların görünümünde de çarpıcı değişiklikler yaşanacak. Yeni bir araştırma, gökyüzünde kurum ve metan gibi iklimde ısınmaya yol açan kısa ömürlü gaz salımlarını azaltmanın, küresel ısınmanın önüne geçilmesinde daha önce sanıldığı denli etkili olmadığını ortaya koyuyor. Proceedings of the National Academy of Sciences adlı dergide yayımlanan araştırma, salt metan ve kurumu azaltmak yerine, (metanın da içinde yer aldığı) çok daha kapsamlı bir iklim politikası sayesinde 2050 yılına dek iklim açısından çok daha yararlı etkilerin sağlanacağını da gözler önüne seriyor. Ozon deliği ve ısınmaya Scripps Oşinografi Enstitüsü paleobiyologlarından Richard Norris ve arkadaşları, eski çağlarda sera etkisi altındaki dünyamızda çok az sayıda büyük mercan kayalıklarının, yeterince oksijen içermeyen okyanusların, sıcak su havuzlarını andıran tropikal yüzey sularının ve günümüz okyanuslarında bol miktarda yaşayan büyük köpekbalıklarının, balinaların, Çok kişi ozon deliğiyle küresel ısınmayı karıştırmakta ve ortalama dünya sıcaklığındaki artışı ozon deliğine bağlamaktadır. Oysa bilim insanları ozon deliğindeki yırtılmanın az miktarda soğumaya neden olduğunun uzun zamandır bilincindeler. Şimdi yeni bir bilgisayar örneklemeli araştırma ozon deliğinin gerçekte belli belirsiz bir ısınmaya neden olabileceğine, ancak bunun sıcaklıkları değil de rüzgarları etkilediğine işaret ediyor. Araştırmaya göre, ozon deliğinin rüzgâr düzeninde yol açtığı değişim bulutları Güney Kutup bölgesine doğru iterek, yansıttıkları ışınım miktarının azalmasına ve bir olasılıkla soğuma yerine hafif bir ısınmaya neden oluyor. Rita Urgan
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle