17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

GÜNDEM Yeni Yılın İlk Sayısı ‘Manevi Mirasım Bilim ve Akıldır!’ “Ben, manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır... Zaman süratle ilerliyor, milletlerin, toplumların, kişilerin mutluluk ve mutsuzluk anlayışları bile değişiyor. Böyle bir dünyada, asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve bilimin gelişimini inkâr etmek olur... Benim Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve bilimin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar.” Mustafa Kemal Milli Eğitim Bakanı Dr. Reşit Galip’in sorusuna Mustafa Kemal’in yanıtı. Kaynak: İsmet Giritli, Kemalist Devrim ve İdeoloji, İ.Ü. Yayınları Yeni yılın ilk sayısına Hacettepe’den bir mektupla başlayalım. Mektupta isim saklı. Ne acı bir şey! Çünkü yönetimin tacizinden korkuluyor. Bir üniversitede, hem de Hacettepe gibi bir üniversitede korkmak! Kurucularını yerlerinden oynatacak bir durum! “Üniversitemizde yaşananlar sonucu sürekli takip ve taciz içindeyiz” diyor öğretim üyemiz, “Üniversitemizde korkulacak işler oluyor ancak sesimizi duyurmak için elimizden geleni yapıyoruz... Yaşadıklarımızı durdurana kadar da mücadele edeceğiz. Çünkü ya durduracağız, ya da gideceğiz.” İşte o mektup: “Hacettepe’de Dekanlık Seçimleri: Üç Seçim, Üç Ayrı Seçim Modeli ve Üç Aynı Seçim Sonucu: Hacettepe Üniversitesi’nde rektör adayları için yapılan eğilim oylamasında (Kasım2011) ikinci sırada yer alan Prof. Dr. A. Murat Tuncer, önce YÖK tarafından birinci sıraya yükseltildi ve sonra Sayın Cumhurbaşkanı tarafından Rektör olarak atandı. Kendisinin seçim öncesi vaatlerinden biri “Dekanların seçimle belirleneceği” idi ve kanaatimce de oldukça yerinde bir vaatti. Kendisinin görevde olduğu 1 yıl içinde 3 dekanlık seçimi ve ataması yapıldı. Bakınız sırası ile neler oldu: Mühendislik Fakültesi: Seçim öncesinde dekan adayı olan profesörler, 15’er dakikalık sunum yaptılar. Ertesi gün tüm doktoralı akademik personelin oy kullanacağı ve her seçmenin bir adayın ismini açıkça işaretleyeceği seçim modeli hayata geçirildi. Seçimler yaşanmadan önce Sayın Rektör’ün gönlünden geçen adayın kim olduğu ortalıklarda alenen konuşulur olmuştu. Seçim sonucunda Sayın Rektör’ün adayı olduğu söylenen hocamız ikinci oldu ve YÖK ataması sonucu ikinci olan aday, dekanlığa atandı. Tıp Fakültesi: Yine dekan adaylarının tanıtım süreci yaşandı ve yine aslen hangi adayın mevcut yönetimin adayı olduğu da açıkça dillendirildi. Seçmen kitlesi bir önceki seçimle aynı kalmak kaydı ile her seçmenin bir adayı seçmek yerine, adayları kendi tercihine göre sıralamasına dayanan seçim modeline geçildi. Seçim sonucunda yine yönetimin adayı olarak lanse edilen hocamız ikinci oldu ve yine YÖK tarafından dekan olarak atandı. Edebiyat Fakültesi: Dekan adaylarının sunum süreci diğer iki seçimde olduğu gibi yaşandı ve yine Sayın Rektör’e yakın olan adayın kim olduğu dillere dolandı. Bu seferki seçimde, seçmenin tek adayı tercih etmesi biçimine geri dönülürken, seçmen kitlesi tüm araştırma görevlileri ile genişletildi. Yapılan seçimde Sayın Rektör’e yakın olduğu dillenen hocamız yine ikinci oldu ve beklenen sonuç YÖK tarafından dekan olarak atandı. Bu sürecin toplamı irdelendiğinde görülen odur ki; aslen hangi fakültemize kimin dekan olacağı biliniyor; sadece o kişiyi seçimlerden birinci çıkarabilecek bir yöntem henüz tespit edilemedi ve bizim üzerimizde deneysel bir çalışma yapılıyor. Şimdi önümüzde Fen Fakültesi dekanlık seçimleri var, adaylar belli olduğunda biz kimin dekan olarak atanacağını da kolaylıkla tahmin edebileceğiz. Ancak uygulanacak seçim modelini henüz bilemiyoruz. Ancak şu noktada gidip oy kullanmanın da aday olmanın da hiç bir anlamı kalmamıştır. Üniversitelerdeki akademik yöneticilerin belirlenmesinde, adaylar arasında atama yapan komisyonlar, kurullar ya da makamlar olduğu sürece yaşadığımız sadece bir kandırmacadır. Merakla beklediğim husus şudur ki; Yeni YÖK Yasası ile bu kandırmaca sürüp gidecek mi, yoksa mutlak seçime dayanan bir modelle iradelerimizin önü açılacak mı, ya da seçim sizin neyinize denip doğrudan atama mutlaklaşacak mı?” *** Utanılacak zamanlar yaşıyoruz.. Özellikle de ODTÜ’de yaşanan baskın, öğrenci protestosu ve akademisyenlerin öğrencilerin yanında yer almasına karşı, çeşitli üniversite rektörlerinin yaptıkları açıklamalar.. tam yüz kızartıcı bir durumu ve üniversiteler üzerindesi siyasi atamaları ve denetimin feci boyutlarını gözler önüne seriyor.. Ne olacak üniversitelerin hali... Umut dolu bir yeni yıl diliyorum... Cumhuriyet BİLİM VE TEKNOLOJİ Türkiye’nin Haftalık Bilim Haberleri ve Kültürü Dergisi Sayı: 1346 4 Ocak 2013 İMTİYAZ SAHİBİ Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç GENEL YAYIN YÖNETMENİ İbrahim Yıldız YAYIN YÖNETMENİ Orhan Bursalı SORUMLU MÜDÜR Miyase İlknur GÖRSEL YÖNETMEN Tüles Hasdemir “Sağlık” sayfası VKV Amerikan Hastanesi’nin, “Bilim Kültür ve Eğitim” sayfası İstanbul Kültür Üniversitesi’nin ve arka sayfa konuları ‘Atılım Üniversitesi’nin katkıları ile hazırlanmıştır. YAYIMLAYAN Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. İDARE MERKEZİ VE YAZIŞMA ADRESİ Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sokak No: 2 34382 Şişli İstanbul Tel: 0212 343 72 74 Faks: 0212 343 72 64 CBT 1346/ 2 4 Ocak 2013 CUMHURİYET REKLAM Tel: 0212.2519874/3437274 Yerel Süreli Yayın BASKI DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle