Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SON ARAŞTIRMALAR KUZEY KUTBU’NDAKİ GEÇİTLER ARTIK TAMAMEN BUZSUZ Kuzey kutbundaki erime devam ediyor, eylülün sonlarında yeni bir erime rekoru bekleniyor. Güneydoğu ve kuzeybatı geçitleri ilk yorlardı. ADAGİO olarak isimlendirilen araştırmanın ayrıntıları, verilerin tümüyle değerlendirilmemiş olması nedeniyle henüz bilinmiyor. Azilect markasını alan Rasagilin ise piyasaya verildi bile. Yeni etki maddesi sinir dokusundaki bozulmayı önlemekte. Ancak bilim insanları bu etkinin ne şekilde ortaya çıktığını açıklayamıyorlar. Araştırmaya Parkinson hastalığının erken evresinde bulunan hastalar katılmış. Etki maddesinin semptomlar dışında hastalık sürecini de yavaşlatıp yavaşlatmadığını öğrenmek isteyen bilim insanları, çok özel bir araştırma yönteminden yararlanmışlar. Bir grup hasta otuz altı hafta boyu Rasagilinle tedavi olurken, ikinci bir grup aynı süre içinde etkisiz ilaç almış sadece. Daha sonra ise iki gruba da 36 hafta Rasagilin verilmiş. olarak iki yeni asal sayı buldu. On milyondan fazla ondalık basamağa sahip iki sayıyla böylece 2006 yılında bulunan 9,8 milyon basamaklı sayının rekoru kırılmış oldu. Şimdilik hangi sayının daha büyük olduğu bilinmiyor. Kesin sonucun önümüzdeki hafta alınması beklenmekte. Amerikalı Tom Duell ve Yeni Zelandalı Rob Giltrap 23 Ağustos ve 6 Eylül’ de yeni asal sayıları hesaplamışlardı. İki matematikçi Amerikan Sun Microsystems firması için çalışıyor. Daha büyük sayıyı bulan, Electronic Frontier Vakfı’ nın 100.000 dolarlık ödülüne sahip olacak. Asal sayıların kendisinden ve bir sayısından başka böleni yoktur. En büyük asal sayı son olarak 4 Eylül’ de açıklanmıştı. Amerika’daki Central Missouri Üniversitesi’ndeki ekip (2 üzeri 32 582 657)1’in bir asal sayı olduğunu keşfetmişti. 9. 808. 358 rakamdan oluşan sayı 2000’den fazla A4 sayfasına basılmıştı. Asal sayılar özellikle de önemli verilerin şifrelenmesinde önemli bir rol oynuyorlar. kez aynı anda buzsuz kaldı. Bu geçitlerden artık gemiler geçebilir. Sonuçlar AlfredWegener Kutup ve Deniz Araştırmaları Enstitüsü’nün uydu fotoğraflarına dayanıyor. Geçen hafta kuzeybatı geçidinden geçen “Kutup Yıldızı” buzkıranı şu sıralar güneydoğu geçidine doğru yol alıyor. Fakat geçitler, uzun vadeli önceleme modellerinin eksikliği nedeniyle ticari gemilere açılmayacak. Alman bilim adamı Rüdiger Gerdes, halihazırdaki gelişmelerin önümüzdeki yıllarda da devam edeceğine pek ihtimal vermiyor. Kuzey Kutbu’nda iki olağanüstü yıl yaşadık. Ama bu gelişmenin devam edeceğini gösteren herhangi bir işaret göremedik henüz diyor araştırmacı. Bilim insanları bununla birlikte Kuzey Kutbu’nun çevresindeki deniz buzlarında uzun vadeli bir erime bekliyor ve bu gelişme geçitleri de buzsuz bırakabilir. Kuzey Kutbu’ndaki buz örtüsü bu yaz neredeyse rekor seviyede eridi. Fakat buz örtüsünün 2007 yılındakinden ince olup olmadığı henüz bilinmemekte. 2005 yılında Kuzey Kutup Denizi’nin 5,7 milyon kilometrekaresi buzla kaplıyken bu alan 2007 yılında 4,28 milyon kilometrekareye düşmüştü. Oysa 90’lı yıllarda buzlu alan iki katı büyüklüğündeydi. nan araştırmaya göre söz konusu bakteriler kişinin genel sağlık durumundan bağımsız olarak kalp hastalıklarına yol açabilmekte. Bakteriler kan yuvarlarına sızabilmek için çeşitli mekanizmalardan yararlanıyorlar. Bu şekilde bağışıklık sisteminden hatta antibiyotiklerden bile korunabiliyorlar. İnsan istediği kadar zayıf ve sağlıklı olsun, kötü dişler kalp hastalığı riskini yükseltiyor diyor Bristol Üniversitesi’nden Howard Jenkinson. KALÇA HAREKETİYLE GELEN DEĞİŞİM Balina suya daldığı zaman geniş kuyruğu havaya yükselir. Bu gelişmenin ne şekilde meydana geldiğini Amerikalı bir paleontolog inceledi. YENİ ASAL SAYI REKORLARI Amerikalı ve Yeni Zelandalı iki matematikçi birbirinden bağımsız DİŞ BAKIMINDA İHMAL, ENFARKTÜS RİSKİNİ YÜKSELTİYOR Dişlerini düzenli olarak fırçalamayanlarda kalp enfarktüs riski daha yüksek. Diş bakımının ihmal edilmesi dişeti kanamalarına yol açmakta. Kanamalarla ise 700 kadar bakteri türü kan dolaşımına karışıyor diyor bilim insanları. Bristol Üniversitesi’nde gerçekleştirilen ve bakterilerle kan hücrelerinin karşılıklı etkisinin incelenmesine daya Kuyruk yüzgecinin gelişmesinde doğru kalça hareketi önemli bir rol oynamış. Balinalar yaşamlarını ta Kanser Araştırmaları YENİ AŞI MADDESİ MEME KANSERİNİ TEDAVİ EDİYOR Wayne Eyalet Üniversitesi’nde WeiZen Wei yönetiminde çalışan bilim insanları, gelecekte meme kanserini önlemek ve tedavi etmek için kullanılabilecek bir aşı maddesi geliştirdiler. Farelerle gerçekleştirilen deneylerle, söz konusu maddenin son derece agresif bir kanser türündeki tümör hücrelerini öldürdüğü görülmüş. Yeni aşı maddesi, hastaların %2030’unda görülen HER2 pozitif kanser türünün tedavisinde denenmiş. Bilim insanları yeni aşı maddesiyle özellikle bildik tedavi yöntemlerine cevap vermeyen meme kanseri hastalarına yardımcı olabilmeyi umuyorlar. Meme hücrelerindeki HER2 reseptörleri normal hücre büyümesinden sorumlular. Fakat hücreler HER2 pozitif olduğu zaman normalden daha fazla reseptör taşıyorlar bu da meme kanserine yol açmakta. İmmünologlar tarafından geliştirilen aşı maddesi, HER2 reseptör üretiminden sorumlu DNA sekansları içeriyordu. HER2 reseptörleri birden bire çok fazla miktarda ortaya çıkmaya başlayınca, bu gelişme bağışıklık sisteminin dikkatini çekiyor ve fazladan reseptörlerle saldırmayı öğreniyor. Araştırmacılar farelere meme kanseri hücreleri aşılayınca, bunlar bağışıklık sistemince yakalanmış ve kanser tamamen yok olmuş. Bu deneye karşı bağışıklık sisteminin yanıtı çok etkiliydi ve halihazırdaki tedavilere karşı dirençli olan tümörlerde bile etkili oldular diyor uzmanlar. Meme kanseri aşısı Wei ve ekibi tarafından denenen ikinci aşıydı. Birincisi şu sıralar ABD ve Avrupa’da klinik araştırmalarda deneniyor. Ancak uzmanlar yeni maddenin daha güvenirli olduğunu söylüyorlar. YENİ PARKİNSON İLACI ETKİLİ OLDU Dünya genelinde 1176 katılımcıyla gerçekleştirilen bir araştırma, yeni Parkinson ilacının hastalık sürecini frenlediğini gösterdi. Yeni ilaç belli başlı beyin hücrelerindeki bozulmayı yavaşlatıyor. Gerçi ilacın etkisi henüz zayıf ama tedavi doğru yolda ilerliyor, diyor uzmanlar. Doktorlar şimdiye kadar sadece titreme semptomlarını tedavi edebili CBT 1123/ 4 26 Eylül 2008