23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

SON ARAŞTIRMALAR GÜNEY KUTBU’NDAKİ BUZLANMANIN GİZİ ÇÖZÜLDÜ Güney Kutbu yaklaşık 15 milyon yıl önce birden bire buzlarla kaplanmıştı. Oysa bu tarihte etrafındaki denizler ısınmıştı. İngiliz bilim insanları şimdi Geology dergisinde bu konuya açıklık getiren verileri yayımladı. Antarktika’nın buzlarla kaplanması dünya tarihindeki en büyük iklim olaylarından biri olarak kabul edilse de, bölgenin bu kadar hızlı bir şekilde soğumasına yol açan nedenler ve mekanizmalar bilinmiyordu. Nitekim iklim verileri soğumadan çok güneydeki denizlerin ısındığını gösteriyor. Cardiff Üniversitesi paleooşinograf Carrie Lear, Tanzanya’daki deniz diplerindeki foraminifer kabuklarını inceledi. ların ayakları genelde sarıdır. Bundan yemlerdeki sarımsı kırmızı renkteki bitkisel boyar maddeler (karotinoidler) sorumludur. Yemde ne kadar boyar madde varsa, tavuk ayakları da o kadar sarı oluyor. Genetik açıdan bakıldığında bu ayak rengi aslında bir bozukluğa işaret etmekte. Normalde bir gen, karotinoidlerin kimyasal olarak A vitaminine dönüşmesini ve renksizleşmesini sağlamakta. Bu gen evcil tavukların hemen hemen tüm dokularında işlemesine rağmen sadece ciltte işlevsel mutasyon alarak bilinen bir değişime uğramıştır. Bu mutasyon karotinoidlerin depolanmasına yol açmakta. İsveçli bilim insanları çeşitli tavuk türlerinde bu gen mutasyonunu incelediklerinde sürpriz bir sonuçla karşılaşmışlar. Evcil tavuğun doğrudan atası sayılan Bankiva tavuğunda bu gen mutasyonu bulunmamakta. Söz konusu genetik değişimi araştırmacılar bunun yerine gri orman tavuğunda (Gallus sonneratii) saptamışlar. Araştırmamız gerçi evcil tavuktaki genlerin genelde Bankiva tavuğuna uzandığını gösteriyor ama evcil tavuğun gelişiminde gri orman tavuğunun da etkili olduğunu kanıtlamakta diyor araştırmaya katılan Jonas Eriksson. Anlaşıldığı üzere gri orman tavuğu, evcil tavuğun eski bir biçimiyle melezleştirilmiş. Araştırmacılar, insanların niçin sarı ayaklı tavuk yetiştirdiklerini bilemiyorlar. Kim bilir belki de sarı ayaklılar insanlara daha sağlıklı ve verimli görünüyordu diye tahmin yürütüyor Leif Andersson. şüncelerini gözlemleriyle birleştirerek çözmüştü. Bu şekilde birçok türün soyuna ulaştı. Darwin’e göre evcil tavuğun soyu doğrudan doğruya Asya’da yaşayan Bankiva (Gallus gallus) tavuğuna uzanıyordu. Fakat İsveç’teki Uppsala Üniversitesi genetik araştırmacıları şimdi bu tahminin doğru olmadığını gösterdiler. Araştırmacılar evcil ve yabani tavuklarda, ayaklara sarı rengi veren geni incelemişler. Günümüzdeki evcil tavuk AVRUPA’NIN İLK UZAY GEMİSİ “JULES VERNE” UZAYDA Jules Verne, 9 Mart Pazar günü Avrupa saati ile 5.03’de Fransız Guyanası’ndan Ariane5 roketi ile uzaya fırlatıldı. İnsansız uzay aracının Uluslararası Uzay İstasyonu’na giden yolculuğu otomatik olarak yönlendiriliyor. Jules Verne Nisan başında altı tonluk yüküyle otomatik olarak istasyona kenetlenecek. Misyon altı ay sürecek. Ağustos ayında dünya yönüne doğru yol alacak olan otomatik taşıma aracı istasyonun atıklarıyla birlikte atmosferde korlaşacak. 1,3 milyar avroya mal olan uzay gemisinden sonra dört tane daha üretilecek. Avrupa Uzay Ajansı ESA, Jules Verne aracının uzay istasyonuna kenetlenmesine dek, Toulouse’deki yeni otomatik taşıma araçları kontrol merkezinde kapsamlı uçun manevraları planlamakta. Bu şekilde yeni konumlama ve kontrol sistemleri test edilecek. Eski jeolojik çağlarda yaşamış olan bu tek hücrelilerin kabuklarında o dönemlerin deniz sıcaklıkları hakkında bilgiler barınır. İşte bu analizler sonucunda, denizlerin 15 milyon yıl önce sanılanın aksine 2,5 derece soğuduğu ortaya çıkmış. “Verilerimiz Güney Kutbu’ndaki buzların büyüdüğü sırada dünya denizlerinin de soğuduğunu ve bu süreçlerin birbirine paralel olarak işlediğini göstermekte” diyor Lear. Araştırmacı bundan sonra bu büyük değişimin nedenlerini bulmaya çalışacak. Görüşe göre atmosferde artan karbondioksit miktarına ve dünya yörüngesinin farklı konuma gelmesine bağlı olarak, Güney Kutbu’nda yaz ayrındaki sıcaklık düşmüş ve buzlar gelişmiştir. Bu hipotez, foraminiferlerle gerçekleştirilecek yeni analizlerle kanıtlanmaya çalışılacak. ERKEK VE KADIN KALBİ ARASINDAKİ FARKLILIKLAR Kalp enfarktüsü uzun bir süre erkek hastalığı olarak bilinirdi, oysa hastalık erkek ve kadında aynı oranda görülüyor, ancak bazı farklarla. Mesela kadındaki belirtiler hemen anlaşılmamakta. Ani sancılar yüzünden kalbini tutarken acıları yüzünden okunan erkek görüntüsünün kalp enfarktüsüyle ilgili olduğunu herkes bilir. Kalp enfarktüsü kadınlarda çok daha farklı bir şekilde ortaya çıktığı için akut enfarktüs yaşayan kadınlara genelde daha geç müdahale edilmekte. Bu durum çeşitli ülkelerde gerçekleştirilen araştırmalarla kanıtlanmıştır. Mesela Almanya’da gerçekleştirilen bir araştırma enfarktüs geçiren kadınların ortalama olarak yarım saat daha geç hastaneye getirildiği şekilde sonuçlanmış. Son üç büyük araştırma sonucuna göre kalp enfarktüsünden önce kadınlarda halsizlik, bulantı, soluk alma zorluğu, soluk alış verişinin hızlanması, bacakların şişmesi ve ağrı gibi belirtiler söz konusu. Yani erkekte tipik olan sancı belirtisi kadınlarda pek görülmemekte. Kadınlardaki ağrılar belli bir noktada toplanmadığı için kadınlar bunu kalp enfarktüsü olarak değerlendiremiyor, diyor uzmanlar. Sonuçta kadın kalbi daha küçüktür ve daha küçük koroner damarlara sahiptir. Ayrıca nabız atışı daha yüksektir. Bu nedenle de kalp/dolaşım hastalıklarının tedavisinde kullanılan ilaçlara kadın ve erkek bedeni farklı tepki verebilmekte ve farklı yan etkiler ortaya çıkabiliyor. Bilim artık kadın ve erkek kalbi arasındaki farklılıkları daha iyi biliyor. Mesela diyabet hastalığı kadında kalp/dolaşım hastalıkları riskini ona katlarken, diyabet hastası erkeğin kalp/dolaşım hastalıklarına yakalanma olasılığı diğer erkeklere kıyasla iki buçuk misli yüksektir. Kadınlar gerçi östrojen üretimi sayesinde kalp enfarktüsünden korunuyorlar. Östrojen üretimine bağlı olarak damarların iç cidarlarında azot monoksit bulunmakta, bu madde ise damarların sertleşmesini önlemekte. Fakat sigara içen kadında bu koruyucu etki kaybolmakta ve endotel, sigara içimine bağlı olarak (erkeğe kıyasla) çok daha hızlı değişmekte. Bu da sigara içiminin kadın kalbine niçin daha zararlı olduğunu göstermekte. DARWIN, TAVUĞUN KÖKENİNDE HATALI MIYDI? Charles Darwin, evcil tavuğun (Gallus gallus domesticus) doğrudan doğruya Asya’da yaşayan Bankiva tavuğundan türediğini sanıyordu. Fakat gen analizlerine dayanan yeni bir araştırmayla, evcil tavuk soyunun aslında daha karmaşık olduğu anlaşıldı. Araştırmalar buna kanıt olarak, tavuk ayaklarına sarı rengi veren geni gösteriyorlar. Evrim teorisinin kurucusu Charles Darwin, ev hayvanlarının gelişimini, dü PENGUENLER AÇ KALDI Güney Kutbu’nun bazı bölgelerinde yaşanan iklim değişimi yüzünden Adelie penguenleri yiyecek bulamıyorlar. Alman kutup ekologu HansUlrich Peter’in açıklamasına göre King George adasındaki penguenler bu yüzden önemli ölçüde azalmış. Bölgede on yıl önce 1000 Adelie pengueni sayılırken, bugün geriye sadece 300 hayvan kalmış. Penguenler, kış aylarında buz kütlelerinin eskisi kadar büyümemesi yüzünden CBT 1096/ 4 21 Mart 2008
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle