Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
MADENLERİMİZ duyabileceğini gösteriyor,” diyen Graedel hiç bir değişikliğin yaşanmadığı bu durgunluk döneminin evrensel bir olgu olup olmadığını araştırıyor ve elde edilen sonuçtan gelişmekte olan ülkelerin gelecekteki demir gereksinimi konusunda bir kestirimde bulunmayı tasarlıyor. Başka madenlerin tüSokaklarda biriken tozun ketiminde benzer bir durmilyonda 1,5 parçasını gunluğun söz konusu olup olmadığını belirlemek platinin oluşturuyor çok daha güç gibi görünüAraştırmacılar yor. Graedel'in incelediği şimdilerde bu kentsel tek başka maden olan bakıra duyulan gereksinimplatin atıklarının özünü de herhangi bir dengelentozdan elverişli biçimde me belirtisine rastlanmıçıkartmaya yarayan yor. Graedel'in 2006 yılı bakterilere dayalı bir kişi başına tüketim değerlerinden yola çıkarak yapsüreç geliştiriyor. tığı hesaplamalar 2100 yılına gelindiğinde dünya çapında bakır isteminin topraktan çıkartılabilen miktarı aşacağı gibi bir sonucu gözler önüne seriyor. NE YAPILABİLİR? Reller soruya açık seçik bir yanıt getiriyor ve, “Atık miktarını en aza düşürmek, olabildiğince farklı seçenekler bulmak ve tüketilenleri yeniden işleyip geri kazanmak zorundayız,” diyor. Birmingham Üniversitesi'nden Lynne Macaskie ile birlikte çalışan Prichard sokaklarda biriken tozun milyonda 1,5 parçasını platinin oluşturduğunu ortaya koydu. İki araştırmacı şimdilerde bu kentsel platin atıklarının en çok nerelerde birikmiş olduğunu bulmaya çalışırlarken, Macaskie platin özünü tozdan elverişli biçimde çıkartmaya yarayan bakterilere dayalı bir süreç geliştiriyor. Bu tür alışılmışın dışındaki yerlerden başka madenler de elde edilebilir. Kleijn kentlerin yeniden tasarlanabilecek maden depoları olduğuna, söz gelimi, bakır su borularının plastik olanlarla değiştirilmesi suretiyle büyük miktarda bakırın başka alanlara aktarılabilece ğine dikkat çekiyor. Deniz suyundan da kimi madenlerin elde edilebileceğine parmak basan Kleijn sorunun tümden bir enerji maliyeti sorunu olduğuna inanıyor ve,”Değerli madenleri aydan da elde edebilirsiniz. Önemli olan bunun ekonomik yükünü kaldırıp kaldıramayacağımız,” diyor. Rita Urgan, Kaynak: New Scientist, 26 Mayıs