24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ELEKTRONİK POLİTİK BİLİM Aykut Göker http://www.ınovasyon.org Bilimsel ve teknolojik gelişmelerden sağlanacak toplumsal faydayı bu gelişmelerin sonuçlarını kullanacak olan insan faktöründen, toplumsal katmanlar ve uluslar arasındaki çıkar çatışmalarından bağımsız olarak düşünürsek her zaman bir çıkmaz sokakla karşılaşabilir; sonra da, bilim ve teknolojiye, doğalarında olmayan kötülükleri yükleyerek onları kendi iradelerine sahip düşmanlarımızmış gibi görmeye de başlarız. TTGV yeni ödül programı “Dr. Akın Çakmakçı Sanayide Uygulanmış Tezlerin Başarı Öyküleri” Ödülleri T Toplumsal Fayda... Geçenlerde CBT okuru bir dost bir temennide bulundu: “Dergide yeni bilimsel ve teknolojik gelişmelere ilişkin haberleri okuyoruz; ama bunların çoğunda, sonuçta toplumun ne kazanacağına, sağlanacak toplumsal faydaya ilişkin yeterince açık bilgiler yer almıyor. İşin bu yanı daha çok vurgulanıp öne çıkarılsa daha iyi olmaz mı?” Bilim ve teknolojideki gelişmeleri hepimizin anlayacağı bir dille aktararak, bilim ve teknolojiye yabancılık duymayan bir toplum yaratılmasına katkıda bulunmayı amaçları arasında gören bir derginin elbette dikkate alacağı bir nokta bu... Konu üzerinde düşünürken aklım “toplumsal fayda” meselesine takıldı. Bu iki sözcüğü ben de çok kullanıyorum. 'İnovasyon'un ne anlama geldiğini kısaca anlatabilmek için, hep, “bilimsel ve teknolojik bulguları ekonomik ve toplumsal bir faydaya dönüştürmekten” söz etmiyor muyum? Ediyorum da, 'toplumsal fayda' aslında epeyce yuvarlak bir laf. Bu lafı, sözünü ettiğimiz faydanın toplumun katmanları açısından analizini hiç yapmadan kullanırsak, sonuçta yanıltıcı da olabiliriz. 'Toplumsal fayda' diyoruz; ama toplum farklı katmanlardan, farklı kültür ve gelir düzeyinden olan insanlardan oluşuyor. Bu farklılıklar, bilimsel ve teknolojik gelişmelerin sonuçlarından toplumun bütün katmanlarının aynı ölçüde yararlanamamaları sonucunu her zaman doğurabilir. Ya da bu gelişmelerin sonuçlarından yararlanmak isteyen toplumun bazı fertleri, kendilerini, bu yararlanma karşılığında gelirleriyle hiç de orantılı olmayan bir bedel ödüyorlarmış gibi hissedebilirler ve bu nedenle de, ortaya konan daha gelişkin ürünleri, kendileri için çok gerekli olduğu durumlarda bile, diğerleri kadar rahat kullanamayabilirler. Yeni geliştirilen ilaçların yüksek fiyatları dolayısıyla çoğu insanımızın çektiği sıkıntılara her gün tanık olmuyor muyuz? Ya da ilk bakışta çoğumuzun sevinçle karşıladığı ve çok daha insani bulduğu bazı teknolojik gelişmeler bazılarımız için tam bir yıkım olmuyor mu? Bilinen örneği vereyim. İleri otomasyon, pek çok işkolunda sağlık açısından yüksek riskler taşıyan işlerin insansız yapılmasını sağlayarak aslında insani bir çalışma ortamı yaratır. Ama, makinenin yerine geçip boşta bıraktığı insana çalışacağı başka bir iş bulamazsak, o insanın, canımı kurtardım, diye sevinmesi mümkün mü? Diyelim, tarımsal üretimde teknolojik girdi kullanımını yaygınlaştırarak küçük üreticilerin daha fazla gelir elde etmesini ve yaşam düzeylerini yükseltmelerini sağladık. O teknolojik girdiler çevre üzerinde olumsuz etkiler yaratıyorsa, burada toplumsal faydayı nasıl tanımlayıp gözeteceğiz? 30 Haziran tarihli gazetelerde vardı: Kendi adını taşıyan bir araştırma enstitüsü ile bir bilim vakfının kurucusu ve başkanı olan Dr. J. Craig Venter ve ekibi, laboratuvar ortamında, bir bakteri genomunu başka bir hücreye nakletmeyi başarmış. Böylece, nakil yapılan hücreye başka bir genetik kod yüklenerek yeni bir canlı üretilmiş. Dr. Venter, bu çalışmanın yapay kromozom, yapay mikrop, yapay yakıt üretmek ve zehirli atıkları temizlemek için kullanılabilecek bir tekniğin ilk adımı olduğunu söylemiş. Ama, Dr. Venter'ın başarısını sevindirici bulan bilim adamlarının yanında, bu teknolojinin biyolojik silâh üretiminde kullanılabileceğini söyleyen çevreler de varmış. Burada da yine, 'toplumsal faydanın' nasıl tanımlanıp gözetileceği meselesi var. Velhasıl, bilimsel ve teknolojik gelişmelerden sağlanacak toplumsal faydayı bu gelişmelerin sonuçlarını kullanacak olan insan faktöründen, toplumsal katmanlar ve uluslar arasındaki çıkar çatışmalarından bağımsız olarak düşünürsek, her zaman bir çıkmaz sokakla karşılaşabilir; sonra da, bilim ve teknolojiye, doğalarında olmayan kötülükleri yükleyerek onları kendi iradelerine sahip düşmanlarımızmış gibi görmeye de başlarız. Toplumsal faydayı insan ve onun niyeti yaratır; bilim ve teknoloji değil. Galiba yazılarımızda ve vereceğimiz haberlerde bu noktayı daha iyi işlemeliyiz. ürkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV), üniversitesanayi işbirliğini güçlendirmek ve üniversitelerde gerçekleştirilen arge faaliyetlerinin ticarileşmesini teşvik etmek amacıyla, sanayide uygulanmış tezleri seçecek; tez sahipleri, tez danışmanları ve tezin uygulandığı firmalara ödüller verecek ve seçilmiş olan başarı öykülerini yayımlayacak. BAŞVURU ŞARTLARI: Ödül için başvuruda bulunulan yüksek lisans/doktora tezlerinde, a. Ülkemiz üniversitelerinde tamamlandıysa ilgili fen veya sağlık bilimleri enstitülerince kabul edilmiş olması, yurtdışında tamamlandıysa Yükseköğretim Kurulu tarafından denkliğinin onaylanmış olması, b. Ülkemiz imalat sanayiinde ve yazılım sektöründe faaliyet gösteren kuruluşlardan en az birinde son 5 yılda uygulanarak teknolojik ürün veya proses yeniliği sağlamış ve bu yolla uygulandığı kuruluşa ölçülebilir getiri kazandırmış olması, c. Tamamlandığı üniversite ve/veya tezin uygulandığı sanayi kuruluşu ile fikri mülkiyet haklarına ilişkin herhangi bir ihtilafın bulunmaması koşulları aranmaktadır. Yukarıdaki koşulları yerine getiren tezlerin sahiplerinin, www.ttgv.org.tr adresinden edinebilecekleri ön başvuru formunu doldurarak en geç 14/09/2007 tarihi akşam 18:00'e kadar Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) Cyberpark Cyberplaza B Blok Kat: 56 Bilkent, ANKARA adresine elden veya posta ile, (312) 265 02 62'ye faksla ya da odul2007@ttgv.org.tr adresine eposta ile göndermeleri gerekmekte. Ayrıntılı bilgiler, TTGV sitesinde. Avrupa Teknoloji Enstitüsü kuruluyor AB Komisyonu tarafından sunulan Avrupa Teknoloji Enstitüsü (ATE) kurulması önerisi, AB Rekabet Konseyi'nde kabul edildi. Üniversite, araştırma ve iş dünyalarını bir araya getirecek ATE'nin yüksek öğrenim, yenilikçilik, araştırma ve geliştirme alanlarında mükemmeliyet göstergesi olması hedefleniyor. ATE Avrupa Parlamentosu'nun da onayını aldıktan sonra 2008 yılında çalışmalarına başlayacak. AB içinden ve dışından en iyi öğrenci ve araştırmacıları biraraya getirecek ATE ile bilgi ve yenilikçilik alanında AB bütünleşmesi hızlandırılacak. ATE'nin yönetiminde aşağıdan yukarıya ve yukarıdan aşağıya olmak üzere iki yaklaışım sergilenecek: 1) Üniversite, araştırma kurumları ve diğer kurumsal paydaşların ortaklığıyla kurulacak “Bilgi ve Yenilikçilik Toplulukları” (BYT) aracılığıyla iş dünyası ve kamu için önemli konularda yenilik, araştırma etkinlikleri gerçekleştirilecek. BYT'ler kurulurken enerji ve iklim değişikliğiyle mücadele gibi öncelikli AB politikaları hesaba katılacak. 2) ATE'nin tüm stratejik önceliklerine ilişkin sorumluluğunu taşıyacak bir yönetim kurulu olacak. Bu kurul aynı zamanda BYT'lerin seçimi, değerlendirilmesi ve eşgüdümünü gerçekleştirecek. Yönetim kurulu iş dünyası, üniversitelerden gelen üst düzey kişilerden oluşacak. Hem stratejik planlama hem de işleyiş sürecinde ATE'nin iş dünyasıyla birlikte çalışması bu girişimin temelini oluşturmaktadır. Çeşitli fonlardan mali destek alacak ATE'ye AB bütçesinden doğrudan 308.7 milyon Euro katkı sağlanacak ELEKTRONİĞE 3 MİLYAR EURO AB Komisyonu üye ülkeler ve sanayinin güçlerini birleştirip elektronik alanında atılım sağlamasını teşvik etmek için 3 milyar tutarında kaynak sağlayacak. Komisyon daha güçlü bir nanoelektronik araştırma ve imalat sektörünün gelişimi için Avrupa çapında kamuözel ortaklığını başlatma hedefiyle oluşturduğu girişim (ENIAC) sayesinde küçük elektronik aletler, sağlık, otomotiv ve çevre yönetimi sektörlerinde yenilikçi ürünler geliştirilmesini hedefliyor. Yarı iletken yongaların ölçülerinin giderek küçüldüğü, buna karşın güçlerinin ve kullanım alanlarının daha da arttığı günümüzde, Avrupa'nın da bu teknoloji yarışı içinde olması gerektiğine dikkat çekiliyor. Komisyon'un girişimiyle kurulacak olan kamuözel işbirliğinin (ENIAC) bu alanda çalışmalar yapması ve geliştirilen teknoloji ile iletişim, ulaştırma, sağlık, çevre ve enerji alanlarında atılım sağlanması hedefleniyor. (Kaynak: TÜSİADBrüksel) CBT 1061/6 20 Temmuz 2007
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle