25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BİYOPSİKOLOJİ GÜNCEL TIP Dr. Mustafa Çetiner cetiner.m@superonline.com ekleşmesinde genetik yapıdan kişilik gelişimimize kadar birçok etken rol oynar. Orford’un öne sürdüğü bir diğer durum ise önümüzdeki 5 yıldan sonra davranışsal bağımlılıkların artacağı yönündedir. Bu tabii ki herkesin, uyuşturucu müptelası olacağı ya da kendini kumarhanelere vuracağı anlamına gelmez. Ama çoğumuz daha önce hiç olmadığı kadar çok bilgisayar oyunu oynayıp internetteki kumar sitelerini ziyaret edecektir. Ulusal kordon kanı bankasının kurulması, kemik iliği nakillerini geliştirecek ve ülkemiz için son derece önemli bir biyolojik materyalin harcanmasını önleyecek. BAĞIMLILIĞIN ANA NEDENİ GrüsserSinopoli, bağımlılıkların ana nedeninin duygusal problemlerin altında yattığı görüşünde. Okullarda yaptığı araştırmaya göre, öğrenciler kendilerini mutsuz hissettikleri zamanlarda bilgisayar oyunlarına yöneliyorlar. GrüsserSinopoli’ye göre insanları bilgisayar oyunlarından ya da alışveriş tutkularından vazgeçiremeyiz ama bağımlılığa neden olan stresle başa çıkmayı öğrenebiliriz. GrüsserSinopoli ağır uyuşturucu ve alkolizm tedavilerinde uygulanan nalokson ve naltreks gibi yöntemlerin davranışsal bağımlılıkların tedavisinde de etkili olabileceği görüşünde. Davranışsal bağımlılığı yok etmek için de uyarıcıyı yok etmemiz gerekir. Nestler, kumar oynama alışkanlığının uyuşturucu kullanmak kadar ciddi bir problem olduğunu vurgular. Kumardan loto oynamaya ve sigara içmeye kadar bağımlılık etkisi yaratan bütün davranışlardan kaçınmak için öncelikle bu eylemlerin birer potansiyel bağımlılık türleri olduğu bilincine varılmalı, devlet ve toplum da bu konuda daha duyarlı olmalı. Hem Amerika’da hem de İngiltere’de kumar ile ilgili kanunların değiştirilmesine rağmen, kumar makinelerinin kullanılması ile ilgili herhangi bir sınırlayıcı önlem alınmadı. Halbuki bu makineler hem 18 yaş altı gençlerin kolaylıkla oynayabileceği hem de daha çok bağımlılık etkisi yaratabilecek türdendir. Göbek Kordon Kanı ile Kemik İliği Nakli Uygulamaları Bu sütunun devamlı okuyucuları geçen yıllarda kordon kanı ile ilgili olarak yayımlanan yazılarımı belki anımsayacaklar. O günlerde Türkiye’de anlaşılmaz biçimde her yeni doğan bebeğin kordon kanını otolog amaçlı olarak saklama modası yaşanıyordu. Anımsatmakta yarar var, otolog kordon kanı bankacılığı, kordon kanının toplanıp derin dondurucularda bebeğin kendisi için saklanması anlamına gelir. O dönemde konuyu bilen herkes halkımıza uyarılarda bulunmuş, hatta kök hücre ve göbek kordon bankacılığı gibi konularda ülkemizde öncü rol oynayan Türk Hematoloji Derneği, gazete ilanları ile insanlarımızı bilgilendirmişti. Geçen süreç, Türkiye’de otolog amaçlı kordon kanı saklanmasının ne yazık ki ciddi anlamda kötüye kullanılmakta olduğunu ve ticari bir meta aracı haline getirilmeye çalışıldığını açıkça gösterdi. Nitekim halen otolog amaçlı kordon kanı kullanılan hasta sayısı tüm dünyada, ne yazık ki, bir elin parmaklarını geçmemektedir. O zaman da belirttiğim gibi, kordon kanının bebeğin kendisi için saklanması yerine, doku grubu uygun başka hastalarda kemik iliği nakli amaçlı kullanılması gereklidir. Çünkü kemik iliği nakli gereken çocuk hastaların %30’unda kendi akrabaları arasında doku grubu uygun verici bulunamamakta ve akraba dışı verici gerekmektedir. Kordon kanının elde edilmesi kolay ve tarama işlemi için gerekli süre, klasik kemik iliği bankalarından verici bulmak için gereken süreden çok daha kısadır. Kaldı ki göbek kordonundaki bağışıklık hücreleri tam olarak gelişmediğinden, nakiller sırasında doku uygunsuzluğuna ait sorunlar daha az yaşanıyor. Bu nedenlerle, kordon kanı bankaları kemik iliği bankalarının yanında potansiyel verici taramaları için önemli bir kaynak oluşturur. Neyse ki, Türkiye’de de göbek kordon kanı gibi önemli bir biyolojik materyal bilimsel ve ehil ellerde halkımız yararına kullanılmaya başlandı. Ülkemizde bugüne kadar 26 olguya göbek kordon kanı kullanılarak kemik iliği nakli yapıldı. Bunların 17’sinde kardeş kordon kanı, 9’unda ise akraba dışı yani uluslararası bankalardan doku uyumlu kordon kanları kullanıldı. Ülkemizde kordon kanı ile kemik iliği nakli yapan merkezlerin öncülerinden biri Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hematoloji Bilim Dalıdır. Bölümün Başkanı Prof. Dr. Akif Yeşilipek, 7 hastaya yurt dışından buldukları akraba dışı kordon kanları kullanarak kemik iliği nakli yaptıklarını belirtiyor. Yeşilipek’e göre, Akdeniz Üniversitesi Çocuk Hematoloji Bilim Dalı, uluslararası düzeyde akraba dışı kemik iliği nakli akreditasyonu olan ülkemizdeki tek merkezdir. Akif Yeşilipek, halen 80 nakil gereken çocuk hasta için yurt dışında uygun kordon kanı arandığını belirtiyor. Ülkemizin, ne yazık ki, bu noktada halen çok ciddi sorunları var. Bir ünite kordon kanının ülke dışından temin edilmesinin maliyeti yaklaşık 20.000 avro. Bu yüksek maliyetlere bir de kemik iliği nakli ünitelerinin yetersizliği eklendiğinde hastaların önemli bir kısmı zor durumda kalmaktadır. Prof. Dr. Yeşilipek, kemik iliği nakli için gereken oda sayısının arttırılması için hazırladıkları projenin ekonomik gerekçeler ile reddedildiğini belirtmektedir. Eğer Yeşilipek projesini yaşama geçirilebilirse, ünitesinde yılda 70–80 çocuğa kemik iliği nakli yapılabilecek. Dünya ölçeğinde bakarsanız bu rakamlar bile yetersiz. Nitekim dünyadaki kordon kanı bankalarında saklanan kordon kanı sayısı 200 bini aşıyor ve bugüne dek 6 binden fazla hastada kemik iliği nakli yapılırken kordon kanı kullanıldı. Ülkemizde Sağlık Bakanlığı ve diğer üniversitelerimizin de kordon kanı bankacılığı konusunda ciddi çalışmaları var. Güçlerin birleştirilerek ulusal kordon kanı bankasının kurulmasının sağlanması ülkemiz için son derece önemli bir biyolojik materyalin harcanmasını önleyecek ve Türkiye’yi ekonomik bir yükten kurtarabilecektir. KUMAR MAKİNELERİ SORUNU Avusturalya’da ise kumar makinelerinin çekiciliği ve herkes tarafından ulaşılabilirliğinin verdiği zarar çoktan fark edildi. Poker makineleri hafif kanunlar nedeniyle binlerce kişinin ceplerini boşaltmıştı. Yılda binlerce dolar kaybeden 18 yaş üstü grubun yüzde 80’i kumar oynuyordu ve bunun da yüzde 2,3’ü kumar bağımlısı olmuştu. Griffiths,1317 yaş grubunun kumar ve oyun oynamaya yatkın olduğunu bu durumunda beyinde daha sonradan ortaya çıkacak olan problemlere altyapı oluşturduğunu söyledi. Kaliforniya Üniversitesi, Temel Nörobilim ve İnsan Davranışları Enstitüsü araştırmacılarından Peter Whybrow, değişen çevrenin kişiyi davranışsal bağımlılıklara ittiğini söyledi. Günümüzde, bolluklarla dolu yarattığımız bu yeni çevre, insanoğlunun kıtlık zamanında geliştirdiği ödül anlayışındaki çevreden çok farklı. Günümüzde istediğimiz her şeye kolaylıkla ulaşmamız onları ödül olmaktan çıkarıyor. Sistemdeki aşırı bolluk bizi daha fazlasını aramaya iter ve bizi durduran tek şey kendi irademizdir. Bu durumda Whybrow’un da dediği gibi, "Eğer politikacılar ve liderler beynin nasıl çalıştığını anlarlarsa, toplumu toplumun yönelimlerine ve hazlarına göre şekillendirmeyeceklerdir.’’ Kaynak: New Scientist 26 Ağustos 2006 Türkçe özet: Sezen Burcu Er CBT1019/14 29 Eylül 2006
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle