Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Aylak Bilgi r Etoloji ahir M. Ceylan Neden Fahişelik? Aslanın erkeği tembeldir. Yaptığı tek iş dişiyi döllemek veyavrulan başka erkeklerin saldırısından korumaktır. Gerçekten de erkek aslan kendinden olmayan yavruyu gördüğü yerde parçalar. Böylece annenin emzirecek yavru bulamayarak hızlıca lohusalıktan kurtulup tekrar öslrus (kızışma) dönemine girerek bu sefer kendisi için yavru doğurmasını sağlamaya çalışır. Yavrusu parçalanınca depresyona girip elden ayaktan düşmüş anneyi günler boyunca yalayarak sonunda ayartır. Işte o anne, yavru katilinin peşinden tıpış tıpış gider, çünkli genel kural olarak tabiat katillere hürmet eder! Bir dişiye sahip olmak istiyorsan, onu çocuğundan koparman gerekir. Birçok erkeği olan dişinin yavrusuna bakmaması gibi, yavrusu olan dişi de kolayca başka erkeğin olmaz çünkii. Erkekle dişiyi birarada tutan daha çokyavrudur. Eğer bir aslan erkeği kendine eş bulamıyorsa, yavruannebaba zincirinin içine dalarak en sağlam halka olan yavruyu dağıtır. Bu savaşta anne yavruyu korumak için mücadele eder, ama yine de gücünün sonuna kadar savaşmaz. Çünkü bilmektedir ki, yanında giiçlü bir baba olmadıkça yavru erişkin döneme yetişemeyecektir. 0 yüzden onu, zayıf bir erkeğin altında tutmaktansa, güçlü bir erkeğe kurban vererek ondan yeni yavru edinmek daha akla uygundur. Dişi "Her zaman bir akıldır, ama çoğu zaman bir kişilik değill" Insanlarda da, zayıf erkeğin dişisi, daima başka erkeklerce kapılmaktadır. Hatta zayılkocalar bu duruma bazen isteyerek kucak açmakta, eşlerini bile isteye başka erkekle paylaşmaya razı olmaktadır. Bu sayede hem eşini kaybetmemekte, hem güçlü bir erkeği zincire ekleyip kendi yükümlülüğünü ona yıkmakta, hem de kadınınüzerinden, "ensekulakyerinde, ellercepte, burnunuçekeçeke"asalakyaşamaktadır. Namussuzluğun için için giden derin bir tadı vardır! Fahişelik öteden beri zekâsı halifçe düşük kadınlarca yapılagelmiştir Dünya, karıkocaçocukla üç bilinmeyenli denklem gibidir, onların aklı ise ancak iki bilinmeyen ve tek işleme yetmektedir! Böylece iyi bir erkeği elde elmesi, etse de elde tutması mümkün olmayan kadın fahişelikle hem birçok erkeği hem de parayı kazanır olmaktadır. Fahişelik "yetersiz" kadının, "yeterli" kadına karşı "manîıklı" bir silahıdır! Neden yeterli yetersiz herkesin sanki bir cinsel organı vardır? Bu konuda çünkü DNA karar almıştır, onun önem verdiği budur; yeterli, yetersiz herkese bir burun dağıtır gibi cinsel organ dağıtmıştır. Yetersiz erkek, yeterliye karşı yenilgiyi o kadar da abartmadan kabullenmekte ve fakat kadınlar kendi arasındaki mücadelede yenilgiyi hazmedememektedir. Bazı erkeklerin nihayetsüperegosu çalışıyorsa, bazı kadınların da "id'iyan gelipyatmıyor! Kadının yetersizi, erkeğin yetersizinden farklı biçimde fahişelikle yenilgiye direnmektedir. Böylece hem dünyanın erkeğini üstüne çekmekte hem de erkeği kendine bağlama stresi yaşamamaktadır. Kadınların erkek üzerinden iktidar mücadelesi bilinen bir şeydir. Sultan 2. Mahmud'u bile, her yönden kuşatılmışken haremde merdiven başında, çapulcuların gözüne mangaldaki kızgın külleri savurarak suikasttan cariyelerin kurtardığı söylenir. Kadınlar direnmekten vazgeçmemektedir, amaç erkek değil, erkek aracılığıyla başka kadınların tepesine binmektir! Fahişenin yaşamında perspektif bozuk, bedeninde geometri kayık olsa da, süs yerindedir. insanda dişinin, hayvanda erkeğin, cinsel beraberliği ne kadar kısa sürecekse, süslenme ve kur davranışı o kadar fazla olur. Ûrneğin monogram bir hayat yaşayan çakallar, ipektüylü maymunlar ve uzun süredir evli kadınlar eşe kuryapmazlar. Sadece çiftleşmek için bir araya gelen dövüşkenkuşları, kayıntavukları, sülünler, maymun iştahlı erkekler ve erkeğin yanında en fazla bir saat kalan fahişeler pek süslüdürler. Öte yandan, sevişme ritüellerinin çoğu, dişinin yavruya bakarken gösterdiği davranışlardan türemiştir. Ûpüşme örneğin ağızdan ağza yiyecek vermekten, sevişirken bedeniyalamak, yavruyu temizlemek ve ısıtmaktan kök alır. Çünkü anne temas sırasında yavrusuna duyurduğu fiziksel hazzın aynısını erkekten tatmak ister; sevişmek öğrenilmiş, hem de çoğunlukla yavrudan öğrenilmiş bir hazdır. Uzun sevişen olarak insan, yavrusuna en uzun bakan canlıdır. Ve nasıl duygular aslında hormonlarsa, tabiiki dişinin, erkeğin memesini emmesinden aldığı zevk, bebek emerken alınan hoşnutluk duygusunun gecikmiş bir tekrarıdır. Çok şey dünyadaki 1.3 milyar kilometreküp su gibi kapalı sistem çalışır. Buradan işeriz, öbür taraftan içeriz, onun gibi, bebekten öğrenir kocada uygularız, sırası gelir fahişeye küfreder, sırası gelir kendimiz yaparız. İYİÜK HAYVANLARIN DOĞASINDA Ml VAR En iyi hayatta kalma stratejisi: Komşunla iyi geçin Evrim kavramı uzun bir süredir, hayatta kalma savaşı için kullanılan bir sözcüktü. Zafer, en keskin dişlere sahip olanlarındı. Fakat son bulgular hayvanların yardımlaşma, duygudaşlık ve dostluk sayesinde daha iyi hayatta kalabildiklerini göstermekte. Komşuyla iyi geçinmek, en iyi hayatta kalma stratejisi.. Hayvanlar arasmda, bir diğerinin yararına yapılan genetik fedakârlıklar, yardımlaşma ve duygudaşlık yetisini geliştirdi. Ahlaki duygular, "kendi türümüzden daha eski"... İyi ve kötünün, doğru ve yanlışın kö'kenleri, "sosyal yaşayan hayvanların davranışlarını belirleyen ve topluluklarını güçlendiren" en basit kural, sistemlerinde yatıyor. irçok fılozof ve biyolog, insanların ahlak duygusuna sahip olan tek canlı olduğunu düşünür. Onlara göre neyin doğru neyin yanlış olduğunu bilen ve etik kuralları göre davranan tek canlı insan. Homo sapiens "insanlık" kavramıyla, dünyadaki tüm iyilikleri tek başına temsil etmekte. Duygudaşlık, yardımlaşma, dostluk, fedakârlık, uzlaşma ve dürüstlük gibi özellikleri doğaya değil tamamen kendimize mal ederiz. İNSANLARDADA DURUMBENZER B Bilim adamlan son zamanlarda hiç beklemedikleri hayvanlarda sık sık "insansı" davranışlara rastlamaya başladılar. Vahşiliğin ve saldırganlığın genlerindeki " hayatta kalma makineleri" gibi işlediği sanılan hayvanlar bunlar. Örneğin vampir yarasa gibi. VAMPİR YARASAYA ACİL KAN Bir vampir olarak hayatta kalabilmek hiç de kolay değildir. Desmodus rotundus türünden bu hayvanlar yüzde yüz olarak kanla beslenirler. Ve yarasaların yaşamını zorlaştıran ise hızlı metabolizmalarıdır. Düzenli olarak kanla beslenmeyen vampirler açlıktan ölüyorlar. Üç günde bir .sıcak kana ihtiyaçlan vardır ama kana ulaşmak şans ve beceri ister. Mesela uyuyan bir sığırı uyandırmadan kam emmek çok zordur. Yetişkin vampirler bile her zaman başarılı olamazlar. Acemi genç vampirler ise üç günde bir elleri boş dönerler. Bu açıdan bakıldığında bu türlerin bu kadar zor koşullarda hayatta kalabilmiş olmaları şaşırtıcı ÖPÛŞMENİNKÖKENİ dır. Vampir yarasaların ne şekilde hayatta kalabildiklerini araştırmak isteyen Amerikalı biyolog Gerald Wilkinson, büyük bir ağaç kovuğundaki yarasa kolonisini inceledi. 948/8 21 Mayn 2005