Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
artışmaEditöre Mektup TUBA ve eğitim bilimler I I lenmemelıdır Eğıtım bılımlerını, bılımsel ışlevınden başka bır amaç ıçın araç olarak gormek, bu bılım dalını sıyasal ıktıdarların hızmetıne sokmak anlamına gelecektır MîreĞat değişikliğine ilişkin TÜBA raporunun Eğitim biHmleri içısından değerlendirilmesi urkıye Bilimler Akddemısı (TUBA), ulkemızın yalnızcd bugunu ıçın değıl, geleceğı ıçın de yaşamsal onem taşıyan ftufredat değışıklığı konuMjndakı goruş ve merılerını, "genış kaülımlı bır tartışma pldtormu oluşturulmasına kdtkıda bulunmak ımacıyla", bır rapor halınde kamuoyunun lıkkatıne sundu [1] MEB kaynaklarında [2], 'ğıtım sıstemımızın "krıtık oğelerının tumuIU senkronıze bır şekılde" değıştırmeyı ımaçlayan daha kapsamlı bır projenın parçai\ olduğu ılerı surulen mufredat değışıklığı, 3İası sonuçlan ve etkılerı bdkımından, sade:e MEB'e ve Bakanlığın atanmış uzmanları nın bılgı ve gorgulerıne bırakılmayacak denlı onem taşımaktadır Bu yuzden TUBA'nın mufredat değışıklığını kamusal tartışmaya açma gırışımının son derece ısabetlı olduğunu hemen belırtmek gerekır TUBA "Bılım Eğıtımı Çalışma Grubu"nca duzenlenen raporun temel konusu, mufreddt değışıklığının bılım ve bılım eğıtımı açısından değerlendirilmesi olmdsına kar$ın, raporda hem eğitim bılımlerının ne olduğu (ve hatta ne olması gerektığı) konusunda hem de oğretmen yetıştırme sorunları ve çozum yolldrı konusunda fıkır yurutulmektedır Bu yazının kaleme alınmasının asıl nedenı de, yazarların bu ıkı konudakı goruş ve onerılerıdır Ancak, soz konusu raporun eğıtım bılımlerıne yaklaşımını değerlendırmeden once, TUBA'nın bılım ve bılım eğıümıyle ilgılı genel yaklaşımınd ılışkın onemlı bırkaç noktaya değınmek gerekmektedır. r onemlı bır parçası olmalıydı Cumhurıyet Bılım Teknık'ın 26 Şubdt 2005 tarıhlı sayısında Sayın Bursalı'nın çok haklı olarak belırttığı gıbı TTK'nın yontemı nın ve saptdmalarının bılımsellığı tartışmalı dır "Oysa bızım temel ıhtıyacımız eğitim ve oğrenımı tamamen bılımsel bır temele oturt mak degıl mı?" Kuruluş yasasına gore, MEB'ın bılım kurulu olarak tanımlanan TTK'nın, gerek nıtelıklerı ve gerek gorevlerı bakımından, ya sanın ruhuna uyup uymadığını hıç sorgulamayan TUBA, hıç olmazsa bu kurulun ıcra dtının bılımsel yonteme uygunlugunu tartış maya açmalıydı Hazırlanması gıbı uygulan cıler olarak TUBA çalışma grubununu mutredat degışımlıgı ıle ilgılı olarak, eğitim bılımlerı adına yaptıgı bu saptamalara katılmıyoruz TTK'nın goruşlerınden yararlandığı ılerı surulen 'genış çevreye" kımlerın ve hangı kuruluşjarın nıçın uygun gorulduğu, bu çevreyı belırleme yetkısının nıçın TTK'nın tekelınde olduğu, goruşlerın toplanma ve bunların reforma yansıülış bıçımı ve duzeyı de en az ' çevrenın genışlıgı" kadar onemlı konulardır Katılma, ozunde demokratık bır mekanızma olmasına karşın, bu kavram, çoğu zaman yanlış anlaşılmış ve kotuye kullanılmıştır Katılımın bır "yonetım oyunu" olarak kotuye kullanıldıgına her geçen gun daha fazla tanık olunmaktadır Katılma, sadece ozel ve tuzel kışılerın goruşlennın alınması ya da onların bır araya getırılmesı değıl, M bunların bırbırını etkıleyecek bır yapıda butunleştırılmesıdır Katılanlar hem bırbırlerını etkıleyebılmelı hem de eşıt oy hakkına sahıp olmalıdırlar Goruş belırtenlerın goruşlerı bır kenara konularak, karar verıcıler bıldıklerı gıbı karar alıyorlarsa, goruşlerı alınanlar karara alet edılıyorlar demektır MEB ve TTK, katılma ılkesıne bu hatalı açıdan yaklaşmakta ve uygulamaktadır TUBA, bu çarkın dışında kaldıgı surece ve olçude, katılmayı daha bılımsel açıdan gorebılmek ve gosterebılmek olanaklarına sahıp olacaktır ÇÖZMEDİ SORUN YARATTI Raporda, eğıtım fakultelerının yenıden yapılandırılması gereğıne haklı olarak ışaret edılmekte, ama 1997 yılında YOK ve Dunya Bankası ışbırlığıyle gerçekleştırılen "Eğıtım Fakultelerını Yenıden Yapılandırma" reformundan ve bu reformun yol açtığı sorunlardan hıç soz edılmemektedır Bu da, raporun bır başka onemlı eksıklıgı olarak on plana çıkmaktadır Oysa bu duzenlemeyle, Turkıye'de eğıtım bılımlerı, araçsal bır bılım mantığıyla oğretmen yetıştırme teknığıne ındırgenerek varoluşsal bır bunalım ıçine sokulmuş, oğretmen yetıştırme konusunda ıse çozduğunden daha fazla sorun yaratılmıştır Raporda, egıtım fdkultelerınden, bu kurumların unıversıter bır kurum, yanı adı uzerınde bır fakulte oldukları goz ardı edıle rek, temel ışlevı pedagojık araştırma degıl de, oğretmen yetıştırmek olan bırer meslek yuksekokulu gıbı soz edılmektedır Egıtım bılımlerı ve oğretmen yetıştırme lıteraturun de çok daha genış bır kapsamda ele dlınan sorunlara raporda hıç değınılmemış olması, bu ıkı konuda kolay genellemelere ve bılımsel destekten yoksun değerlendırmelere yer verılmış olması, raporun bılımsel yaklaşımıyla çelışmektedır Bır eğıtım reformunda atılacak ılk adım, "eskı" sorunlara, bu sorunları ureten zıhnıyetı değıştırmeden "yenı" çozumler uretmek değıl, bu "sorunlar"ın çozumlenmesı olmalıdır Bu da herhangı bır bılımsel etkınlığın en genış tanımı değıl mıdır? Turkıye'nın eğıtım reformu tanhını kendılerıyle başlatıp bıtıren profesyonel eğıtım reformcularının sandığının aksıne, ulkemız bır "eğıtım reformu yorgunu"dur. Eğıtım tarıhımız, her bırı bır bakanın adıyla anılan ve eğıtım sıstemımızı bugunku bunalımında onemlı payı olan başarısız reform gınşımlerıyle doludur Ulkemızın daha fazla yorulmaması ve zaman kaybetmemesı ıçın, profesyonel reformculara degıl, eğıtım bılım(cı)lerıne ıhtıyacı vardır Eğıtım ve oğretımm bılımsel temellere oturtulabılmesı, eğıtım bılımlerının 1997 reformuyla ıçıne duşurulduğu varoluşsal bunalımdan çıkışına baglı gorunmektedır Bu nedenle, TUBA'nın, sosyal bılımlerın bugunku durumunu ve gelışme potansı yelını saptamak amacıyla, 23 Ekım 2004 tarıhınde başlattığı, DPT desteklı "Sosyal Bilimler Ongoru Projesı"ne eğıtım bılımlerını de ıvedılıkle dahıl etmesı çok yararlı olacaktır Bu gereksınımın ne denlı buyuk olduğunu, TUBA'nın mufreddt değişikliğine ılışkın kendı raporu gostermektedır Prof. Dr. L. Işıl Ünal Dr. Seçkin Özsoy Ankara Unıv Eğıtım Buımlen Fak hıl Unal@>dmlup ankara edu tr [1] MEB (2004) Programları MEB Ilkogretım Oftretım http //programlar meb gov tr wcb adre GENEL DEĞERLENDİRME TUBA gıbı bılım kurumlarının temel gorevı, bılımsel duşuncenın yerleştırılmesıne, bılımın butun dallarında araştırma etkınlıklerının gelıştırılmesıne, bılım ınsanlarının yetıştırılmesıne ve bunların desteklenmesıne, ulke gelışımıne hızmet edecek bılım ve bılım eğıtımı polıtıkalarının oluşturulmasına ve uygulanmasına "bılımsel" katkı sağlamaktır Bu bağlamda bır bılım kurumunun, bılım ve bılım eğıtımıyle doğrudan ilgılı bır duzenleme konusunda goruş belırtmesı kuşkusuz gereklı ama yeterlı değıldır TUBA, boyle bır duzenlemenın planlafna, uygulama ve değerlendırme aşamaların da karar bırımlerınde yer almdlıydı Ayrıca, TUBA'dan, mufredat degışıklığıne ılışkın teknık ayrıntılara gırmeden once, bılımsel anlayış ve davranışın onderlığını yapması gereken MEB'ın ve onun "bılım kurulu" olma ıddıasındakı TTK'nın, mufredat değışıklığı de dahıl, tum çalışmalarının ne olçude bılımsel temellere oturduguna ve zıhınlerde nasıl bır bılım ve bılım eğıtımı ımgesı yaratmaya çalıştığına ılışkın bır genel değerlendırme yapması beklenırdı Eğitim sıstemımızde yapılmaya çalışılan bu denlı koklu bır değışımın, ulkemızın bılım ve teknolojı polıtıkalarıyld uygunluğu ve tutdrlılığıyla ilgılı goruş ve saptamalar da boyle bır değerlendırmenın ması ve değerlendırmesı de MEB e (daha doğrusu Bakan'a) baglı olan ve dolayısıyld ozerk olmayan, ustelık seçılmış değıl atan mış kışılerden oluşan bır bılım kurulunun yetkı tekelınde gerçekleştırılen bu duzenle me, tum okullarda gelecek oğretım yılında uygulanması baştan kararlaştırılmış sozumona bır "pılot" uygulamadır EĞİTİM BİLİMLERİ ANLAYIŞI Raporda, egıtım bılımlerı, oğretmen yetıştırme amacına hızmet eden bır araç olarak gorulmektedır Bır bılım dalı, meslek elemanı yetıştırme amacına gore tanımlandığında ve meslekı bılgı ve becerı uzerıne ınşa edılmeye başlandıgında, bılım olmaktan çıkıp bır teknıge donuşur Nasıl kı, örneğin sosyolojı, sosyolog yetıştırme amacına hızmet eden bır araç ve sosyolog becerılerı uzerıne ınşa edılmesı gereken bır sosyal bılım dalı olarak gorulemezse, eğıtım bılımleri de bır tür "oğretmenlık bılımı" gıbı tanımlanamaz Oğretmen, eğıtım bılımlerının çozumleme konusu yaptığı eğıtımsel gerçeklığın sadece bır parçasıdır Raporda, Turkıye'de 14 alt dısıplınde çalışmaların surdurulduğu eğıtım bılımlerı bılım dalı, "ıçerık eğıtımı" ve "becerı kazanımları"nı gerçekleşürmek uzere uygulanacak ogretım teknıklerınden ıbaret gorulmektedır TUBA'nın, varlık nedenı olan bılım dallarının ozerk gelışmesı ıçın ÖLÇÜTLER BELLİ DEĞİL Bu pılot projenın değerlendırme olçut lerı, yanı hangı durum ve koşullarda projenın başarılı yd da başarısız olacağına ve dolayısıyla uygulamaya devam edılıp edılmeyeceğıne karar verebıleceğımız olçutlerı uygulamaya geçmeden once belırlenmedığı gıbı, MEB, pılot ıllere gonderdığı genelgeler ıle, bu ıllerdekı egıtım ve okul yonetıcılen ıle öğretmenlerı, uygulanmasını baştan kararlaştırdığı pılot projenın başarısı ıçın zorlamaktadır Mufreddt değişikliğine ılışkın TÜBA raporu okunduğunda, yazarlarca, aslında bu değışıklığın genelde olumlu karşılandığı ve bu yuzden TTK'yı, kapıldığı bılıme ılişkın "moda" yaklaşımlardan kurtarmaya donuk kımı uyarı ve onerılerle yetınıldığı ızlenımı edınılmektedır Orneğın TUBA raporuna gore, yenı mufredatın hazırlanması sırasındd genış bır çevrenın goruşlerınden yararlanıl mış, "Boylece, eğitim bılımlerı alanında gu numuzde kabul goren bır çok hususa mufre datın ana varsayımları ya da egıtım feksefesı ıçınde yer verıljmıştır.] (s 69)" Eğıtımbılım gosterdıgı uuyarhlığı eğıtım bılımlerı ıçın de goslermesı gerekır Eğıtım bılımlerı, raporda ongorulenın aksıne, ne bır araçtır ne de eğıtım sorunları ıçın hazır reçeteler sunar Eğıtım bılımcılerın yapabıleceğı tek şey, mantıksal ve olgusal zorunluluklara ışaret ederek, eğıtımsel ılerlemenın yolunu dçmaktır Eğıtım bılımle rınden, bır bılım olarak ışlevını yerıne getır mekten başkd bır amaca hızmet etmesı bek iinden 2fi 08 2004 tarıhmde edıtıılmıştır 12| TUBA (2004) 'TUBA Ilkogretım Mufredatı nı Tarüşmaya Açtı' http / 'vvvvvv tuba gov tr web adrt sınden 01 02 200") tarıhmde edmılmıştır |3|TUBA (19%) TUBA Akademı Konseyınm Bıhm Kurumlarının Ozerklıgıne llı^kıtı BıldıriM' TUBA Bultenı Ekım 1996 Sayı 4 .940/20 26 Mart<2005