Katalog

egıtıcı nasüdır? nasüolunur? fiknne büe sahıp degüdu Eğıtıcıler 7aman ıçınde deneme yanüma yoluyla acemüıgıne rastlayan ogrencüen telef etme pahasına eğı tım vermeyı ogrenmekte dırler Geleneksel arüamda ıyı egıtıcı olma doguştan gelen yeteneklete ve alan bılgısme bağlanmısür Iyı eğıtıcı dogulur olunmaz "bılen ogretır gıbı sozler bunu ırdelemektedır Iyı egıncüık ıçın kus.kusuz bazı ozel yetenekler gerekır fakat bunlar hemen hemen herkeste olan yeteneklerdır Eğıücıde ozel yeteneklerın açığa çı kanlması şekülendırılmesı ve en ıyı çalışır hale geürümesı egıüm büırranın ışıdrr Daha otesı bügı çagındakı dunyamızda ogretmeogrenme ıkılısınden çok kendı kendıne ogrenme" ogrenmeyı ogrenme onemkazanmıştır Bunun kazandınlması da yıne unıveısıte egıücüennın egıücüık gorevlermden bırıdır ve egıümle aktanlabılecek bır alıskanhkür Sonuçta unıveısıte egıücüen yuksek oğretım kurumlanndakı ogrencüere hangı bügı becen ve tutumlan nasü aktaracagını ve ogrencı kaza nımlannı ne yolla sınayacagını ancak egıtım büımının verılerıyle yapüandırabüır Egıtım büımının verüerınden yararlanarak eğıücüık gorevını daha ıyı yapma fikn tıp egıücüerı ozelınde aslında yenıdır Hk kez 1988 de Edınburg toplanüsı sonuç bıldırgesınde (5 madde) ogreüm uyelerının egıücı olarak egıtımı ne degınmektedır (5) Turkıye de tıp egıücı lerının egıtımı 1990 yılında Ankara Tabıp Odasındakı bır çalışma grubu ıçınde ıncelendı ve daha sonra Anka ra Unıversıtesı Tıp Fakultesı Aktıf Egıtım Grubu tarafından bır rapor hazırlandı (6) TBMM tarafından yapüan Turkı yede tıp egıtımı meclıs araştırması raporunun bır cıldı ogretım uyelerıne aynldı ve egıtıcı nıtehklerının artınl ması onerüdı (7) Ogreüm uyelerının egıtıcı ozellıklerınrn geluştırümesı ıçın çeşıtlı onerıler uretümLŞ ve egıtıcüık ya pılanmasının gerçekleştırümesı buyuk bır çogunluk tara fmdan berurnsenmıştır (8 9 10) Çağdaş ulkelerdekı Tıp Fakultelerınde ogreüm uyelerının egıücı olarak egıtımı ulusal ve uluslararası tıp egıtımı kuruluşlarıyla ve hemen hemen tum üp fakultele rınde bulunan üp egıtımı bınmıyle saglanmaktadır Tıp egıtımı bırımı ogreüm uyesınm egıtıcı kunlıgını gekşür mek ıçın kurs ve yayınlanyla ogretım uyesı destekler egıüm kalıtesının saglanması amacıyla egıümı değerlen dırır tıp egıümı programlannı ıçerık ve verılme bıçımlerını duzenler gelışünr Tıp egıtımı büım dalı Turkıye de kı bazı üp fakultelerınde kurulmuşUır ve bır çok tıp fakultesınde kuruluş aşamasmdadır Dığer yuksek ogreüm kurumlannda verılen eğıümın de ttp egıümıne benzer şekılde duzenlenmesı akla yatian gorunmektedır Ancak Egıüm Büım Dalı nın fakultelere kurulması unıversıte egıümındekı sorunlan çozmeye yetmeyecekür Bıkndıgı gıbı bır ışın sureklı ıyı yapüması ıyı bır deneümle başarüabüır Egıücüerını ıyı egıten ıyı denetleyen unıversıteler ve tum umversıtelerdekı egıüme kalıte konü:olu ya pacak ulusal bır merkezle sureklı daha ıyıye gıden kalıtelı bır unıversıte egıümı Turkıye de gerçekleşebüecek tır Emıne Demırel Yılmaz* Prof Dr Ankara Unıversıtesı Tıp Fakultesı Farmakolojı ve Khnık Farmakolojı Anabüım Dalı Süıhıye An kara 06100 Eposta dyümaz@dıalup anka KAYNAKLAR 1) N J Smıth The medıcal teacher Journal of Medıcal Educatı on 34(3) 309 214(1959) 2) D A Prıce A MıtcheU A rncxlel for clını cal teachıng and learnıng Medıcal Educatıon 27 62 68 (1993) 3) M Lewkoraa P H Harasym H Z Danvısh Early ıntrodurtıon to medıcal problem solvıng Medıcal Teacher l"ı (1) 57 65 (1993) 4) R Handfield Jones L Ndsmıth Y Steınert N Lawn Creatıvıty ın medıcal educatıorı the use of mnovatıve technıques ın clınıcal teachırıg Medıcal Tpacher 15 (1) 3 10 (199 i) b) VVoıld federatıon for medıcal educatıon a vrorldcon ference The changıng medıcal protessıon Implıcatıon (oı mpdıcal edu catıon 27 291 296 (1993) 6) M b Aydın U Kaya Y Ceylan F Nalçacı Tıp egıtıcılprmırı ec^ıtmıı Ankara Unıversılesı Tıp Fakultesı Aktıf Egıtım Grubu Raporu (1992) 7) Turkıye de tıp egıtımı Meclıs ard^tınna komıs yonutaporu cılt<î(l99l) 8) E Drmııel Tıp egıtırüerının pedagojık egı tımı Toplıım ve Hekım 9(59) 42 43 (1994) 9) L Demırel Yılmaz E Nalçacı ST Karalun B Arda O Kdkyuodjlu Y Atakurt S Baskan Tıp egıtıcderırurı podago]ik ecjıtımı hakkında ogretım uyelerının goruşlerı Tıp Egıtımı Sempozyumu Kıtabı s 212 125 (199b) 10) E DemırPİ Yü maz Tıp egıtımınde egıtıultım egıtımı gereklı mıdır? 1 Ulusal Tıp Egıtımı Kongıesı Cteet Kıtabı s 57 60 (1998) Doğum öncesi müdahale yelomenıngosel çocuk beyın cerrahlan (Pedıatnk no roşırurjıyen) tarafından en sık santral sırur sıstem anomalüerı ara sında sayüır Etyolojısı ve patogenezısı bırden çok nedene bağlı olabüır Gelış merruş ve gehşmekte olan toplumlarda daha süc gorulmektedır Fohk asıt eksüdıgının myelomenıngosele neden ol dugu deneysel çalışmalarla da kanıtlannuşür Bu nedenle bazı ulkelerde ve ulkemızde de folık asıün sevıyesıne baküarak eksıldıgınde folık asıt tedavısı 3 ay sure üe uygulandıktan sonra hamüe kalması onenlır Buna rağmen çok sayıda myelomenıngosellı bebek dunyaya gelmektedır 16 18 haftalarda yapüan ultrasound myelomenın gosel üe bırhkte gorulebüen arka beyın anomalüen (Chıarı 2) ve hıdrosefalusu kesın olarak saptayabüır M 1996 yılında da ben ve Prof Dr Haıold L. Rekateın anne karnında myelome nıngosel e ozellüde hangı zamanda mudahale edümesı gerekügı ve eger uygun zamanda müdahale edüırse arka beyın anormallüdennın de engellenebüecegını savunan bır çalışmamız olmuşüı bu ko nuyu once Phoenıx Anzonada fetus cerrahlanna (fetal surgeon) bır konferans şekknde sunduk ve 1997 de yayınladüc (1) 1998 de ABD de Noel Tulipan ve arkadaşlan ük kez ınsan fetusunda myelomenıngosele hdmüelıgın 28 haftasında müdahale etüler Bu uygulama teknık olarak ınsanda da mudahalenın yapüabüecegını gostermesı açısından çok onemh ıdı(2) Yalnız teonk olarak duşunulen müdahale zamanına (18 20 hafta) gore oldukça geç bır donemdı Buna ragmen doğan bebeklerde sınırsel hasann daha az oldugunu aynı zamanda arka beyın anomalüerının de şıddeünın azaldıgı gosterüdı (3) Fetus cerrahısı uzerınde yapüan deneysel ve khnık çalışmalar açüc cerrahıden çok duşuk rıskını azalttıgı ıçın endoskopık cerrahı üe fetusa mudahalemn daha avantajlı oldugunu gostermektedır Ulkemızde de etık kurallara uy gun olarak hazırlanacak bır protokol ıle çocuk beyın cerrahlan ve kadın dogum uzmanlannın bır ekıp oluşturarak yakm bır gelecekte anne karnında fetusa myelomenıngosel ın onanmı ıçın müdahale edebüeceklerı umudunu taşıyorum Anne karnında myelomenıngosel e müdahale klınık ınsarüık ve ekonomık açıdan bebeklere ve aüelenne yenı bır umut olabıır Op Dr Soner Duru Beyın ve Sınır Cerrahısı Uzmanı Ozel Yenı Isvıçre Hastanesı (1) Duru S Rekate HI. ls prenatal repaıı of myelomenıngocele feasıble'Cnücal Revıews ın Neurosurgery 1997 7 129 138 (2) Tulipan N Bruneı JP Myelomeıungcx;ele repaır ın utero a report ofthreecases Pedıatrıc Neurosurgery 1998 28 177 180 (3) Tulipan N Schulman MH Brunpr (P Reduced hındbraın hernıatı on after ıntrauterıne myelomenıngoscele repaır a report of four cases Pedı atnc Neurosurgery 1998 29 274 278 Son yülara kadar ıkı seçenek dışında bır seçenek duşunulmezdı ya bebegı tahlıye etmek ya da bebek dogduk tan sonra mevcut anomalüerı cerrahı yontemlerle tedavı etmek Son yülarda bu konu üe ügüı yapüan büımsel yayınlar beyın ve omurüıgı oluşturan ükel noral (smır) tupun kapanmasındakı yetersızlıgının tek başına smusel hasara yol açma yacagını desteklemektedır Tum deneysel çakşmalar kapanmayan noral tupun dolayısı üe noral dokunun doguma kadar anne karnında am nıyon sıvısı ve uterıs duvarı üe temas sonucu kımyasal ve mekamk travmaya ugradıgını desteklemektedır Bu durum sınırsel hasarlann oluşmasrnda buyuk rol oynamaktadır Bu sonuçlar anne karnmda mudahalenın sınırsel hasan engelleyebüecegını duşundurünuşüır Pamukkale Tıp Fakültesi'nden yanıt Cumhunyet Büım Tekruk (CBT) dergısınde 18 Nısan 2001 gunu yayınlarruş. oldugunuz "Tepeden tnmeclllk: Blr Tıp Faköltesi Öxne$i" başlüdı tarüşma bolumu yazı da yer alan bır noktaya açüdüc geürmek uzere sıze bu yazıyı gonderıyorum Bu yazıdakı amacım ügüı yazıda yer alan bır çok noktada yenı tarüşmalar açmak değüdır Sanıyorum bu konularda ügüı kışı ve kurumlar geregını yapacaklardır Soz konusu yazıda 3 h alt başlıgı üe tanımlanan Pamukkale Unıversıtesı Tıp Fakultesı Temel Tıp Büımlen Bolum Başkanı olarak belırülen kışı Doç Dr Erol Öıtıer Atalay olup kendısı aynı zamanda da Tıp Fakultesı Dekanı degıldır Ozellüde bılım ve teknolojı dunyasındakı tum gekşmelerın derlendıgı dergınızın dogrulama yapümaksızın bu tur konulann yayınlanmasını saygüı ve saygın anlayışı üe bagdaşüramadıgım ıçın uzuntulenmı üetmek ısüyorum Saym Bursah unıversıteler topluma aıt egıtım bügı ve dusunce merkezlendırler Bu nıtelüden kendüerıne evrenselük boyut ve sorumlulugunu da yuklemektedır Bu yadsı namaz ozellüder unıversıte kelımesının kokunde yatmaktadır Dogal ışlevlerırun geürdıgı sorumluluk ıçerısınde her turlu duşunce konuşulabüır ve yazüabüır Ancak tum bu duşunceler büımsel verüere dayalı olmalıdır büımsel verüere ve dolayısı üe de dogrulara dayalı olmayan sonuç ve olgular ne kadar begensek ve/veya beğenmesek de kabul gorme melıdır Pamukkale Unıversıtesı Tıp Fakultesı Temel Tıp Büım len Bolumu nun ve bu bolume bağh Tübbı Bıyolojı Anabüım Dalı nın yerel organızasyonunu ustlenerek 2 5 Kasım 2000 tanhlen arasında Denızlıde duzenledığı VI Ulusal Tıbbı Bı yolojı Kongresı oncesınde sıze emaü üe yapıruş oldugum davete kanlabümış olsa ıdınız sanıyorum Pamukkale Unıversıtesı Tıp Fakultesı Temel Tıp Büımlen Bolumu ve baglı Ana Büım Dallan konusunda bır başka boyudu da degerlendırebüme olanagınız olabüecekü Doç Dr Erol Omer Atalay Temel Tıp Büımlen Bolum Başkanı 14 Nısan 2001 tanhınde Cumhunyet Büım Teknık'te Tepeden ınmecüık Bır üp fakultesı ornegı başlüdı ve Adı bızde saklı ımzah yazının asüsız ve yanlış bügüer ıçerdıgını sıze büdırmek ıstenm Pamukkale Unıversıtesı Tıp Fakultesı ne son atanan (Mayıs 2000) ogreüm uyelennden bırısı olarak Pamukkale Unıversıtesı ne gelmek ısteyışımın en temel nedenlerı arasında hem rektorumuz hem de dekanımızın demokraük ve büımsellıgı on planda tutan yonenm anlayışla n bulunmaktadır Yazıdakı yanlış bügüerden bınsı şudur Sayın Dekanımızın dıger gorevlerı arasında Temel Tıp Büımlen Bolum Başkarüıgının da bulundugu belırtümektedır kı bu doğru degüdrr Aynca yazının bır yerınde Senaryolar hep aynıdır Kadrolaşma olarak adlandınlmaktadır den mektedır Benım goruşume gore kadrolaşma en azından üa konuda olabüır Sıyası kadrolaşma ya da büımsel kadro laşma Unıversıtemızın şımdüa ust yoneümın en çok ve ütızlüde uzerınde durdugu konu kadrolara atanan ya da atanacak ogreüm elemarüannın bilinuel ratelüdennın yuksek olmasına düdcat etmek yonundedır Sanınm bu anlayış evrensel büımın gelısmesı ve ulkemızın de büımsel yanşta yer almasını saglamak adına dognı bır yaklaşımdır Bu nedenler le tek taraflı ve dogru bügüer araşürümaksızın yayımlanmış veya yayımlanacak yazüann bır deger taşımayacagını duşunuyor saygüanmı sunuyorum Doç Dr A Şukru Aynacıoğlu Pamukkale Unıv TıpFak Farmakolojı Ana Büım Dalı Yazı tek taraflı 736/16