17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Deprem gerçeği, ve çocuklar Nalan Kuru* epremin alağanüstü sürecınde izlerın en derini belki de en onulmazı çocuklann beyinlerine kazındı. Depremden kısa bir süre sonra İzınıt'te Çamlık mevkıı Çadırkent'te çocuklara yönelik yaptığımız rehabılitasyon çalışmalannı ızleyen ve bunu haber yap mak isteyen populer bır TV kanalmın, çocuklann resımlerinde kan ve olu çizmelerini isterneleri karşısındaki şaşırdık. Deprem gerçegi karşısında yaşanan dramatik süreçten en az zararla sıyrılmanın yolu özellikle çocukları bu durumdan uzak tutmaktır. Toplum olarak hepımızin şu anda yaşamakta oldugumuz bazı medya kuruluşlarının destekledıgı psıkolo jik çöküntü durumunun en önemlı nedenlerınden biri de "temel güven duygumuz"un zedelenmesıdir. Temel güven duygusu dogıımu takip eden 02 yaş arası dönemde oluşan ve bireyi tum hayatı boyunca etkıleyen en onemli duygulardan biridir, Anne ya da onun yerini alan bir yetişkin ile tensel tomas ve bu yetışkınin yaydıgı kokunun süreklı ve rutm olması sonucunda çocukta oluşan bu duygu, huzur, düzenlı bakım ve şefkat mesajlan üe doludur. Yapılan araştırmalar temel güven duygusu tam olarak yerleşmeyen çocuklann ileride olumsuz ve uyumsuz bireyler olduklannı, davranış bozuklukları yaşadıklarmı ortaya çıkarmıştır. Son gunleıde iç içe yaşadıgımız deprem gerçegi, güven duygumuzu sarsmıştır ve çocuklar da bu sarsmtıyı yetışkinlerle beraber yaşamaktadır. D zorunda kalan, okula gıdemeyen kısacası bır şekılde rutinı bozulan tum çocuklar için geçerlidir. Çagdaş psikolojı bilimi, çocugun dogumundan başlayarak anne ve babasına olan ihtiyacı üzerinde durmakta ve beslenme ve bannma kadar "duygusal besi" rün öneminı vurgulamaktadır. Bu besinin çocuk tarafından alınışı gelışım aşamalanna uygun olarak farklüık gösterebılır (2). Çeşitli olaylann msan hayatına getırdikleri stres yükunu olçen Holmes ve Rahe 'nin gelıştirdigi olçeğe bakıldıgı zaman, insana en büyuk stres yükünü getiren 14 olayın 12 tanesinın aile üışkileri ile ilgüi olduklan görülür(3). Bu dönemde çocuklar yaşantüarı ve yaşantılarının sözel ve hayali oyunlarla tekran şeklinde ögrenmcktedır ler (4). Çocuklann gerçekleri kabul edişleri yetışkinlerden farklı gelışmektedir ve oyurüar bu konuda onlann en onemli yardımcılandır. Çocuklann oyunlarına katümak, sozlerle anlatmakta zorlandıgımız bir takım gerçekleri oyunlar oynatarak anlamalarını saglamak gerekmektedır. Çocuk oyunlanndaki duygusal paylaşımlar, duyguların yaşanması çocugun ve gelecektekı toplumun ruh sağlıgı açısından çok büyük önem taşımaktadır.( 5)Unutulmaması gereken en onemli noktalardan biri de çocuklann kendilerine yakıştınlan etiketlere uygun davranışlar sergüedikleridir. Depremden çok olumsuz etküendıgı, çok korktugu sureklı olarak yanında soylenen çocugun daha çok tedırgin olacagı ve daha da gerilecegi şüphesizdir, Çocuklar duygulan ve davranışları taklit yoluyla ögrenirler. Çocuk, çevredekı yetışkınlenn korku ve kaygüannı onlann beden dılınden dahı ögrenıp ve taklit edebilmektedır, Ilgısizlık ve kayıtsızlık ortammda saldırganlık korüklenir. Çocukları deprem gerçegmden uzak tutmak yerine onlann bu olaganüstü duruma uyumlarını kolaylaştıncı tutum içerisine gırmek en dogru yaklaşım olacaktrr. Duy gusal istısmar en az fıziksel istismar kadar zararlıdır. Ancak, gerçekte çocuklann yaşadıkları psikolojiyi aslında hıç bümedıklerı ve umursamadıkları gıbı, yaplıkiarı duyarlı ve acıklı(!) haberlerle durumu daha da ıçirıden çıkünıaz bir hale sokarak, topluıııaal guverı sarsıntırruzı kışkırtan medya yalanından özellikle çocukları uzak tutmamız gerekmektedır. Çocukları hayatın gerçeklerinden koparamasak da gerçeklerın abartılı ortamından soyut layabıliriz. Oeprerrı gerçegı karşısında yaşanan, medya yalanından toplumca uzaklaşmamız , travma sonrası stıes bozuklugu surecirun daha kolay atlatılmasında yaıdımcı olabilecek gibi goı unmektedü. Referanslar: 1BRUCE Tina, K^rly Childhood Education, Hadder and Stoughton, 1990, London (s.56) 2 YAVUZER Ilaluk, AnaBabd Okulu, Remzı yay.l998,lstanbul, (s.122) 3 BALTAŞ Acar, "Eflfitim Başarısını Yukseltmede Ailenin Rolü", AnaBaba Okulu, 1998, lstanbul, ( s.190) 1 BKKK, E. Laura, CH1LU DKVfcXOPMENT,1994 ,(s. \Z) 5Donmez Necati Baykoç, Oyun kitabı, esın yay 1992, lstarıbul, (s.40) Okul öncesı donemdekı çocuklar. gunluk rutın i.şle rirı duzenını kavrarrıaya başladıktan sonra degışırnlerden pek hoşlanmazlar. Bu durum onlann çevreye ve insanlara olan guvenlerinin sarsılmasına yol açar ve olumsuz duygular yaşamalarına neden olur. Bu donem çocuklann başka bir özelligi de olaganüsrü olaylann günlük deneyimleri degiştirdıgini inkar etmeleridir.(l). Deprem gıbi bır olaganüstü olayda, bütün rutınlenn altüst oldugu bir ortamda, çocuklann güven duygularının sekteye ugra maması konusunda en onemli gorev aılelere düşmekte diı. Bu durum depremderı dırekt etkılenen depremzede çocukları oldugu kadar, ekran başında deprem goruntuleri seyreden ya da deprem nedeniyle dışanda yatmak Deprem gerçeğinden okul oncesi donemde olan bır çocuğu uzak tutmak mumkun olrnadıgı gibi boylesi bır çaba da dogru olmayacaktır, Bu durumda uygulanabi lecek en dogru yaklaşım çocugun hayatındaki en önem lı kışıler olan aile bıreylermın, bu olaganüstü durumda bi le çocuklann hayatında rutınler oluşturmaya çalışması olacaktır. Çocugun her gun aynı saatte kahvaltı etmesini saglamak ya da her gece aynı saatte uyumasına dikkat etmek gıbı basıt davıanışlar büe, yem oluşan yaşam duzenine uyum sağlamasım ve kendini güvende hissetmesini sağlayacaktır. * Arş. Gör.., TYakya Üniversitesi Egıtim Fakultesı Okul oncesi Egitimı Ana Büim Dalı dörtköşe Vakit meselesi Bakıyorum okurlarımın çogu bu yazı, yazhkta olsun veya olmasın, mektup yazmakla geçuiyor. Ornegin Dörtköşe'mizin değerlı okuruyazarı Balıkçı Emın Emmı'den yıne bir mektup aldım. Balıkçı nın mektubunu aşagıya aynen alınlılıyorum "Sayın Hocam, yine bir suredir kafamı karıstıran bir konuda sızden yardım ıstıyorum. Büiyorum sız Güzm Abla türu kışisel ve özel tavsıyelerde bulunan bir üslubu asla benımsemezsiniz ve eğer büimsel genellemelere gıtmek mümkünse gidersiniz ve tum insanlıga yardım edecek formuller üretmeye çalışırsınız. Ama belkı de sıze danışmak ıstedıgım bu kışisel, felsefı ve ilmi konuya açıklık getırecek butun ınsanlık âlemı olmasa bile ınsanlık âleminin en meczup kesımlerının dersler çıkarabüecegı önermeler ve tahlülerde bulunabilirsiniz Sayın Hocam. Yukardakı satularımdakı bulanıklık için ozur dilerim Sayın Ökkeş. Tam mektubu yazmaktayken takam yana yattı ve sayfanın orasma burasına biraz deniz suyu ile şaıap degıverdi; kırrnızı şarap, uzeıınıze afiyet. Soruma başlanıadan once müsaade edersenız bir tesbitte bulunmak ıstıyorum. Tesbitim şu: "Bir günün 24 saat olması gerçek degıl sanaldıı!" Bu tesbitim herhalde bilimsel degildir, degıl mi hocam?,. Yanı benım, sızın Bdlıkçı Şeıef'ın ve dahı Hmiyc Hanım için bır gün 24 saattır ama her bırımız bu sureyı başka türlü ve yogunluklu harcanz. Ben şahsen 24 saatimı bıraz balık, 658/22 biraz uyku ve çokça da şarap içerek geçirmekteyim. Bununla bırlıkte eşedosta da her zaman, zaman ayırmaktan gerı durmam. Hal böyle ıken son gunlerde bızım mahallenın meşhur kuaförü Safınaz Hanım'a ne zaman birlikte bir şeyler yapmayı onersem "Vaktim yok şekerim" diyip reddediyor beni, Hocam "Safinaz sınernaya gıdelım mi?" dıyoıum, "Hıç vaktim yok Balıkçı, kopegımm dolaştırüması lazım" dıyor. "Kız Safınaz, gel akşam sana mangal yapayım..." "Vaktim yok valla; randevu verdim, gelin saçı yapacagım." "Safınaz Bacı, Rumelıhısan'nda Muazzez Abacı konser veriyormuş bu akşam..." "Ah istemez miyim canım, biliyorsun işgüç, yemek, bulaşık, vakıt mi var Allahaşkına?" "Safınaz Hanım, hanı dıyoıum, bu akşam Küçüksu'da mehtabın yükselişini birlikte benım takada.. falan füan..." "Ah canıım, ne iyi olurdu: ama Emine Hanım deı tleşmek ısüyoımuş, soz verdım ona, bilnıem vakıt kalır mı?" tünınden telefon telleıme baglı bıı üışkıyı surdürur olduk. Safinaz Hanım'ı görmek ne mümkun. Sayın Hocam, şimdi benim sorum şu: Bazı insanlann nasıl üluyor vokıtleıi oluyor da diğerlerinin olamıyor? Mesela Safınaz Hanım'm mye vaktı yok? Inaaran vaktinın olması mı, olmaması mı normal bir durumdur? Bütün insanlar için bir gun 24 saat degü mi resmi Pırefesör H. ökkeş olarak? Elbette bir balıkçı olarak Ayınştaynın izafıyet teorisini ben de bir nevi kendi meslegime uygulamışımdır, yanı zaman konusunda tamamen cahıl degılımdır hanı. Izah edeyim: Bır kilo istavrit yakalamak kımi gün çevrek saat, kimi gün bütün gun sürebılir Istavritin zaman degeri ta rihinize ve nasıbinize kalmıştır, yanı ızafıdıı. Bu bılunsel tesbıtlerı yaptıktan sonra dıyebılırım kı ben Safınaz Hanım'm zaman degennı o zaman zarunda yakalayabüecegım herhangı bir miktar istavrite tercih ederim büakis (ki bu miktann ne oldugunun ehemmiyeti yoktur). Lakin Safinaz Hanım'ın vaktı yoksa benım bu tercıhımın bır anlamı olabılıı mi? Takdır edersınız kı olamaz Sayın Okkeş. Bu dunyada vaktı olan insanlar vaktı olmayan arkadaş, dost, sevgıli ve eşlerle eşleşmışlerse onlara ne önerebilirsiniz Sayın Hocam' Vakti olan taraf vaktini nasıl kullanmalıdır' Istavntın, Safınaz'm ve bilim aşkının zaman değerlerı arasında bır geçışkenlık formulu var mıdır? (Kendı başına aşkm bır büimsel degeri olmadıgı ıçın ona büerek degınmedim) Safınaz'ın vaktini alamadıgım için bu sorulanmla bilimsel değerini tam olarak takdir edemedigim degerli vaktinızi alıyorum Sayın Ökkeş, af buyurun. Hurmetlenmle," tmza: Balıkçı Emin E'mmi Açıkça^ı Bnlıkçı Emin Emmı çok çok önemlı bir konuyn deginmiş. Kendisini kutlaıım Ah efendım alı! . Vakıt olacaktı kı bu korıuyu enıneboyuna dennlemesıne ırdeleyecektık; lakın ne yazık kı yok ışte1..
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle