02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

PSİ KOLO Ji Itansandantal meditasyon yaşamı uzatıyor mu? İki araştırmanın sonuçları açıklandı Çeviri: Doç. Dr. NurayAn Kutup yıldızımıza ne oluyor? Yıldız parlakhğını yitiriyor, sönükleşiyor. Kutup yıldızı genişleyip bir dev mi olacak? Isaac Asimov T ransandantal meditasyonun(TM) kaliteli bir yaşam sağladığı ve yaşam süresini uzattığı iki grup Amerikalı bilim adamı tarafından öne sürülüyor. Bilim adamlarının J. Peraonality and Soclal Psychology (vol. 57, no: 6, p.450) adlı dergideki yayınlarına göre günde iki kez TM gevşeme tekniğini uygulayan yaşlı kişilerin sadece yaşamlarının kalitesi artmakla kalmıyor, ayrıca yaşam süresi de uzuyor. TM yanhları, bu tekniği uygulayan kişilerin uygulama süresince zihinlerinin 'sakin uyanıklık' halinde olduğunu öne sürüyorlar. Zihin en durağan, an sakin durumunda olduğu zaman bile uyanıklık sürmekte. lowa'daki Maharishi Üniversitesi'nden Charles Alexander ve Hovvard Chandler ile Harvard ve Maryland üniversitelerindeki araştırıcılar, emeklilerin yaşadığı 73 evde ortalama yaşları 81 olan yaşlılarda bir araştırma yürüttüler. Bu araştırmada, yaş ilerledikçe bozulan bazı parametrelere bakılarak üç farklı gevşeme tekniği karşılaştırıldı. Alexander ve arkadaşları, söz konusu klşilere rasgele olmak üzere içlerinde TM'nin de bulunduğu üç gevşeme tekniğini uygulattılar. 4. grup ise hiçbir teknik uygulamayan kontrol grubu idi. Üç ay sonunda araştırıcılar bu 4 grupdaki kişilerde bazı parametleri değerlendirdiler. Sonuçlara göre en büyük gelişme TM uygulayan grupta görüldü. Bu gruptaki kişilerin sistolik kan basınçları (kalp kası kasıldığında arterdeki basınç) ortalama olarak 140 mm Hg'dan 128 mm Hg değerine düştü. Bilindiği gibi kan basıncının düşük olması kişinin, günümüzün en ölümcül hastalıklarından biri olan kalp hastalıklarına yakalanma riskini azaltmaktadır. Yapılan psikolojik testlerle de TM grubunun daha esnek düşünebildiği ve daha iyi belleğe sahip oldukları gözlendi. Üç yıl sonunda TM grubundaki bütün yaşlılar hâlâ hayatta idi. Diğer gruplardan ise ölen kişiler vardı. Bu araştırmaya katılmayan 478 emeklide ölüm oranı %62.5 idi. Alexander'a göre bu çalışma TM'nin yaşamı uzatıcı etkisinin doğrudan değerlendirildiği ilk çalışma ve TM ile ilgili diğer araştırmaları destekleyici nitelikte. Daha önce yapılan araştırmalarda TM uygulandığında yaş ilerledikçe bozulan bazı parametrelerde iyileşme olduğu gözlenmişti. Örneğin kan basıncı, görme ve kognitif fonksiyonlar, DHEAS adlı hormon düzeyi vb. Bu hormon böbreküstü (adrenal) bezlerden salgılanmakta ve yaş ilerledikçe düzeyi azalmakta. Alexander, bulgularının TM dahil bütün gevşeme tekniklerinin eşit etkinliğe sahip olduğuna ilişkin yaygın kanıyı yıkacağını söylüyor. Kaliforniya'daki Stanford Üniversitesi'nden Kenneth Eppley'nin yaptığı ikinci araştırmanın sonuçları da Alexander ve arkadaşlarınınkini destekler nitelikte. Eppley, çeşitli meditasyon tekniklerinin anksiyete (kaygılanım) üzerine olan etkilerini kapsayan daha önceleri yapılmış 100'den fazla çalışmayı inceledi. J.CIinical Psychology dergisinin Kasım 1989 sayısında yayımladığı bulgularına göre TM'nin ansksiyeteyi azaltıcı etkisi diğer tekniklere göre iki kat daha fazla olmakta. (New Scientlst 1714) K utup Yıldızı ('Polaris' yada Kuzey Yıldızı da denir) adeta değişmezlik ile eşanlamlıdır. Kutup Yıldızı, gökyüzünde kuzey kutbunun üzerindeki noktaya yakın bir yerdedir ve Dünya kendi ekseni etrafında döndükçe yıldızlar da bu nokta üzerinde dönüyormuş gibi dururlar. Bu deverânın hemen hemen göbeğinde yer alan Kutup Yıldızı, yılın her gecesi gökyüzünde tam aynı yerde durur. Bu istikrarlı konumu nedp.niyle Kutup Yıldızı, eski çağlarda gemicilerin geceleyin yollarını bulmasına yardımcı olmuştur, çünkü Kutup Yıldızı, bir tür astronomik pusula gibi her zaman kuzeyi gösterirdi. Gösterir idi, ama 1989 aralık ayında British Columbia Üniversitesi'nden genç bir astronom, Nadine Dinshavv, Kutup Yıldızı'nın önemli değişim içinde olduğunu ortaya çıkardı. Hayır... Kutup Yıldızı yerinden oynamış değil... Ne ki parlaklığı değişmekte. Değişken yıldızlar Yıldızlann çoğu istikrarlı bir ışık saçarlar, içlerinden bazısının ışık çıktısı ise değişmeler gösterir, bu tür yıldızlara "değişken yıldızlar" denir. Bundan yüz yıl kadar önce Kutup Yıldızı'nın değişken bir yıldız olduğu keşfedilmişti. Gerçi çıplak gözün fark edeceği ölçüde değişmiyordu, ama dikkatli astronomik ölçümler, Kutup Yıldızı'nın bazı zamanlar başka zamanlara göre yüzde on oranında daha parlak olduğunu göstermişti. Kutup Yıldızı'nın ışığının düzenli olarak bir parlaklaşıp bir soluklaşmasından astronomlar, bunun özel bir tür değişken yıldız, bir "Cepheld" olduğunu çıkarmışlardı. Cepheid adı, bu tip bir yıldızın ilk olarak Cepheus, takım yıldızları içinde keşfedilmesinden kaynaklanıyor. Cepheidlerin ışık üretiminin düzenli bir biçimde değişmesinin nedeni, bunların pulsasyon yapmasıdır. irileşir sonra küçülür, sonra gene irileşirler ve bu böylece sürüp gider. özel bir parlaklıktaki bütün Cepheidlerin aynı düzenlilik içinde pulsasyon yaptığı anlaşılmıştır. Bunu ilk kez 1912'de Amerikalı bir astronom Henrletta Swan Leavltt ortaya çıkardı. Bu keşif, özellikle yararlı oldu. Çünkü sadece belirli bir Cepheidin parlaktan solguna, sonra tekrar parlağa dönme süresini ölçmck suretiyle yıldızın gerçek parlakhğını belirlemek mümkün olacaktı. Ve yıldızın gerçek parlaklığı, bizim gökyüzünde gördüğümüz görünürdeki parlaklığı ile karşılaştırılarak yıldızın uzaklığı hesaplanabilecekti. Astronomlar, bizim galaksimizdeki çeşitli Cepheidlerin mesafesini ölçerek ilk kez galaksinin boyutları hakkında doğru bir fikir edinebildiler ve bizim galaksimizin, Saman Yolu'nun, bir ucundan öteki ucuna 100 bin ışık yılı mesafe olduğunu gösterdiler. İyice parlak Cepheidleri komşu galaksilerde bile görmek mümkündür, dolayısıyla bu galaksilerin uzaklığı ölçülebilir. Mesela Andromeda galaksisinin (bizim galaksimize en yakın galaksi) içindeki Cepheidlerin perlyotlannı ölçerek bu galaksinin bizden 2,300,000 ışık yılı uzaklıkta olduğu bulunmuştur. Öteki nispeten yakın galaksilerin uzaklığı da aynı şekilde belirlenmiş ve bu mesafeler, görebildiğimiz en uzak cisimlerin uzaklığını evrenin yaşını tahmin etmemiz için bir temel oluşturmuştur. Doğal olarak astronomlar, Cepheidlerin bu değişkenliğinin neden ileri geldiğini merak ettiler. Yıldızlar, çekirdeklerinde cereyan eden hidrojen füzyonu sayesinde uzun bir süre istikrarlı olarak parlarlar. Ama sonunda, yeterince hidrojen füzyona uğradıktan sonra çekirdek öylesine kızar ki yıldız genişlemek zorunda kalır. Genişleyen yıldız parlak bir "kırmızı dev" olur. Bazı yıldızlar ise bir ara durum geçirirler. Tam olarak genişleyip kırmızı dev olmadan önce bir pulsasyon dönemine girerler... Bu bir tür tereddüt, kararsızlık dönemidir; biraz genişler, sonra vazgeçilir, gene küçülürler v.b. işte bu durumda iken onlara "Cepheid" denir. Ve en sonunda çekirdekteki hidrojen tüketilmeye devam ettikçe, pulsasyonlar diner, çünkü yıldız, deyiş yerindeyse genişleme konusunda bir karara varmıştır, kırmızı dev olma yolunda ilerlemeye koyulmuştur. Pulsasyonların niteliğini inceleyen astronomlar, bir yıldızın bir Cepheid olarak kalma süresinin nispeten kısa olduğunu düşünüyorlar. Bunun anlamı eğer yeter sayıda Cepheid gözlemlenecek olursa, er veya geç yıldızın bu döneminin sonunun yakalanabileceği ve astronomların pulsasyonların bitişini gözlemleyebileceğidir. Eğer astronomik hesaplar doğru ise, pulsasyonlar gayet kısa bir sürede, mesela on yıl içerisinde diner. Bir dev mi olacak? 1980'lerin başında astronomlar, Kutup Yıldızı'nın parlaklık değişmelerinin gitgide daha az belirgin olduğunu fark etmeye başladılar. Gerekli ölçümler için aygıtlar mükemmelleştirildi ve Olnshavv, yıldızı sekiz ay boyunca yakından inceledikten, 237 spektrum alarak yıldızın ışığını analiz ettikten sonra parlaklığın sahiden azaldığına kesin kanaat getirdi. Spektrumlara bakarak bir yıldızın pulsasyon yapıp yapmadığını soylemek, yıldızın yüzeyinin önce bize yaklaşıp sonra bizden uzaklaşıp uzaklaşmadığını soylemek mümkündür. Kutup Yıldızı'nın pulsasyonlarındaki değişmelerin, ilk fark edildiği zamana göre sadece üçte bir kuvvette olduğu ve her yıl biraz daha zayıfladığı saptanmış bulunuyor. Kutup Yıldızı, belki de 40.000 yıl kadar (astronomik bakımdan çok kısa bir süre) pulsasyon yaptıktan .sonra 1992'de pulsasyona son verecektir. Peki sonra ne olacak? Kutup Yıldızı genişleyerek bir dev mi olacak? Işığı daha kırmızı ve daha parlak mı olacak? Belki, ama hâlâ eski yerinde kalmaya ve bizim Kutup Yıldızımız olmaya devam edecek... Bu da bir şey. (LATS)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle