17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ELEKTRONİKEĞLENCE Yarının TV'si üzerine kıtalar sava Japonlar, sinema gibi net görüntü veren geniş ekranlı TV sıstemlerini bütün dünyaya kabul ettirme savaşında. Bütün TV'lerin, video vb.'lerin çöpe atılması anlamına gelen Japonların bu amansız saldırısına karşı, Avrupa ve ABD uyumlu sistemlerini geliştirebilecek mi? Derleyen: Füsun Yasar layacak ülkeler, bilgiişlem dünyasının yeni kralları olacaklar. Bu nedenle uzmanlar, otomobil devrinin sona erip 2000'e doğru elektronik çağının dünyayı yöneteceğinı şimdiden söyleyebiliyorlar. Japonlar bu konuda radikal bir tavır takınarak HDTV sistemini bugünkü TV alıcılanndan izlenemeyecek biçimde geliştirdiler. Bu yayınlar ancak uydu aracılığıyla ve tamamen yeni alıcılardan izlenecek. Buna karşın seyirciye çok özel avantajlar sunuyor: Görüntü son derece mükemmel. Bugün Avrupa'da kullanılan 625 tarama çizgisine karşın 1125 çizgiye sahip. Renk ve yoğunluktan bağımsız bir kod sistemi sayesinde ekranda titreşim ve lekeler oiuşmuyor. Bugünkü TV'lerdeki en ve yükseklik arasındaki 4/3 oranına karşın 5/3 oranındaki formu sayesinde sinema filmlerinin gösterimine tam uygun düşüyor. Ayrıca stereofonik ses düzeni de bu kusursuz görüntüye eşlik ediyor. Bu önceliğin bilincindeki Japonlar, Amerika'nın da desteğiyle 1986'da HDTV'yi dünya standardı olarak kabul ettirmek üzere harekete geçtiler. Ancak Avrupa bu girişime şiddetle karşı koydu ve dünya standardının 1993ten önce belirlenemeyeceği, hatta bu tarihin de tam kesın olmadığı kabul ettirildi. Buna karşın Japon Sony firması HD (High definition) görüntü yayımlayan komple sıstem üretebilecek (şimdilik) tek firma olma özelliğini koruyor. Avrupa ise bu yeni teknoloji karşısında farklı bir strateji uygulamayı yeğledi ve HDTV sistemini daha ileri bir tarihe erteleyerek uydu ya da kablo aracılığıyla ıslah edilmiş bir televizyonda karar kıldı. D2 MAC adı verilen bu sistem, eskiler gibi, 625 adet tarama çizgisine sahip olmakla birlikte HDTV teknolojisinin tüm avantajlarını seyirciye sunuyor. Bu sistemle yayımlanacak görüntüler Fransa'da Thompson, Hollanda'da Philips, Alman ya'da Siemens gibi büyük üretıcı tırmalc rın piyasaya sürecekleri yeni geniş ekran alıcılara yansıyacak. Öte yanda Avrupalılar, D2 MAC'ın ye nı sıra HD MAC adında, D2 MAC ile baf daşabilen ve 1250 tarama çizgisine sahi bir sistem geliştiriyorlar. Gene de Avrupi lının elini çabuk tutması gerekiyor. Çür kü bu arada seyircinin kusursuz Japo teknolojisi HDTV'yi mi, yoksa uydu an cılığıyla Avrupa kıtasına yayın yapacak yt ni bir Amerikan sistemini rr benimseyeceği bilinmiyor. Ancak Avrup ile Japonya bu yarışta Amerika'dan dah çok yol almış görünüyorlar. Önceleri J; ponya'yı destekleyen ve program pazar nın elinde olmasına güvenen Amerika, b süre sonra elektronik ve bilgiişlem gel( ceğinin HDTV sistemine bağımlı olacağ nı geç de olsa kavramış bulunuyo Böylece Amerika'nın en büyük 27 elektrı nik firması geçen yıl bir ortaklık kurars HDTV sistemi alanında araştırmalara ba ladılar. Araştırmaların hedefi, şimdiki T alıcılarıyla bağdaşabilen ve yeni teknolı iinin (1050 satırlı) tüm avantajlarına sahı bir sistem geliştirmek. "Haberler" savaşı Her akşam yaklaşık 40 milyon Ameı kalı üç büyük devlet kanalından (CB! ABC ve NBC) yayımlanan haberleri izl< mek üzere televizyonun karşısına geçiyc Bunlardan CBS kanalı ortalama yüzde Z seyirci kapasitesi ile "news" alanında ü tünlüğü elinde tutuyor. Ayrıca yerel TV k. nalları ile 24 saat haber yayını yapan öz CNN halkın bilgilendirilmesine büyük ka kıda bulunuyorlar. Ne var ki enformasyon alanında düny. nın en güvenilir referans kaynaklarınde biri olan CBS de son birkaç yılda reklaı gelirlerinin düşmesi nedeniyle mali kriı girdi ve ülke dışındaki bazı bürolarını k. patarak yüzlerce işçisinin işine son ve mek zorunda kaldı. Bu arada yöneticisi de değiştiren CBS kanalı, dünyanın dö J aponlar ilk kez 1988 Seul Olimpiyatları'nda yaptıkları uzun süreli yayınlarla HDTV sistemini dünyaya tanıttılar. O günden bu yana da Japonya'da dev ekran için bu sistemde çekilmiş programlar zaman zaman yayımlanıyor. Avrupa ise 1992'de Fransa'nın Albertville kentinde yapılacak Olimpiyat Oyunları'nda bu sistemin reklamını yapmaya hazırlanıyor. Uzmanlar, önümüzdeki on yılda bu sistemin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılmasına çalışılacağını belirtiyorlar. Ülkeleri ilgilendiren nokta ise bu alanda açılacak binlerce milyar dolarlık pazar payı. Sinema kadar net görüntü ve mükemmel ses sağlayabilen HDTV sistemin bir özelliği, şu an kullanılan alıcılar tarafından yayınlarının alınamaması. Oolayısıyla HDTV'den yararlanmak için evlerdeki klasik TV alıcılarından başka digital magnetoskopların, videdisk okuyucuların, video kameraların ve tüm yapım ekipmanlarının da değişmesı gerekiyor. Tüketime hazır bu dev pazar, elektronik sanayicilerini, bugüne dek dünya tüketim pazarımn kralları sayılan otomobilcilerin halefi haline getirebilir. HDTV sıstemi ayrıca elektronik bileşim maddeleri ile ekranlar alanında da dev adımlar atılmasını gerektiriyor. Bunda başarı sağ Avrupa'nın sistemi 12 Fransa'daki f5 yaş üzerindeki nüfusun yüzde 12'sini oluşturuyor. Özellikleri gonç, erkek ve büyük kentlerde yaşamalan. Vatarak TV izlemeyi ve kumanda aletini sıkça kullanmayı seviyorlar. Dünya hakkında bir fikir sahibi olmak için görüntüyü kapma çabası içindeler. Genelde birkaç yayını bir arada izlemeyi yeğlerken günlerce de TV'nin yanına uğramamaları mümkündür. Bu grup, reklamlardan en az etkilenen tipler olarak değerlendiriliyor. Devingenler Siz hangi televizyon ailesindensini Fransa'daki nüfusun yüzde 15'ini oluşturuyor. Genelde Işçi sınıfına mensup genç/T\(DLV lerin oluşturduğu bu grup köy veya kasabada oturuyor ve en az iki çocuğa sahip. Mümkün olduğu kadar çok sayıda kanala sahip olmayı seviyorlar, çünkü TV alıcıları hemen hemen her an açık durumda. Özellikle yemek yerken TV izliyorlar ve evde misafir olup olmaması bu konuda hiç rol oynamıyor. Reklamlardan yakınmıyor, hatta onlara sempati ile bakıyorlar. Oburluk hastaları Çeşıtli meslek gruplarına mensup, her yaştan bu insanlar TV seyircilerin yüzde 18'ini oluşturur. Çoğunlukla büyük kentlerde otururlar, lise veya yüksek tahsillidirler. Genelde tek televizyonlan vardır ve belirli programları izlemek için açma düğmesini kullanırlar. Aslında onlar müzik dinlemeyi ya da okumayı severler. Yemekte veya misafir varken TV izlemek gibi bir âdetleri yoktur. Birkaç gün TV seyretmeseler eksikliğini duymazlar bile. Sevmedikleri şey reklamlardır. Seçiciler Fransız TV seyircilerinin yüzde 23'ünü oluşturur. Genelde yaşlıdırlar. Günlük ı /, yaşamlan hareketsizdir, çocuklar da aı tık yuvayı terk etmiş ya da erişkin yaş. gelmişlerdir. İlk ya da orta tahsillidirleı Çoğunlukla her akşam 19.3022.30 arat mutlaka TV izlerler ve bu arada başki bir şey yapmazlar. Bu sihirli kutu onla için tek ve olağanüstü bir eğlencedıı Reklamları da programlar kadar ilgiyh izlerler ve onların günlük yaşamı kolay laştırmada bir rehber olduğuna inanırlar Pasifler
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle