22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

TV'DE Bl L İ M 27 Ekim Cumartesi TV2 Saat: 20.25 Belgesel "İçlmlzdekl Dünya" Bu bölümde karacığerın fonksıyonları anlatılıyor. TV4 Saat: 18.35 Belgesel "Blllm gözüyle yıldızlar ve gezegenler" Yıldızlar ve gezegenlerin yapıları konusunda yapılan araştırmalar. TV4 Saat: 21.20 Belgesel "Klmya" Tuzdan elde edilen kimyasal maddeler. Tuz ve türevlerinin endüstride kullanımları anlatılıyor. . Isaac Asimov 28 Eklm Pazar TV2 Saat: 19.50 Show "inanılmaz Olaylar" inanılmaz olay ve insanların konu edıldiği bu bölümde tek bacağını kaybeden bir kızın tel üzerinde yürümeyi nasıl başardığı gıbi örnekler yer alıyor. Olabildiğince soğuk aris Ecole Normale Superıeure'de bilim adamlarından oluşan bir ekip, Alain aspect'in önderliğinde, 1990 ilkbaharında yeni bir soğuk rekoru kırdı: Cesium elementınin bazı atomlarını 2.5 mikrokelvine kadar dondurdular. Bir mekrokelvin nedir? Bu ad, Ingiliz fizikçisi VVİIIİam Thomson'a dayanır; Thomson, yaşamının sonuna. doğru Baron Kelvin unvanını almıştı. Kelvin, sıcaklığın belki bir nicelikte maddenin içerdiği enerjiyi temsil ettiğine ve enerji sıfıra indirgendiğinde, maddenin olabileceğince soğuk olduğuna işaret etmişti. Madde bu olabileceğinden daha soğuk olamaz, çünkü sıfır enerjiden daha az enerji olmaz. 29 Ekim Pazartesi TV3 Saat 20.00 Belgesel "Vücudumuzu Tanıyalım" Vücudumuzdaki kasların konu edildiği bölümde teşvık ve yeterli motivasyonun gücumüzü arttırdığı, bir deneyle gösteriliyor. TV4 Saat: 22.40 Belgesel "Perspektlf" Yel değirmenlerinin yeraltı kaynaklarının azalması nedeniyle yeniden kullanılması konu ediliyor. Bilim adamları mutlak sıfıra ulaşmak için çahşıyorlar. Termodinamiğin temel kanunlarından biri mutlak sıfıra hiç ulaşılamayacağını söylüyor. P 30 Eklm Salı TV4 Saat: 22.40 Belgesel "Yarının Dünyası" Arabaların çalışmasını önlemek amacıyla geliştirilen özel bir alarm sistemi, burunda yaşayan bir bakteri türünün suç araştırmalarında polise yardımcı olması, midyelerin, denizlerin temizlenmesine olan katkıları konu ediliyor. * Mutlak sıfır 31 Ekim Çarşamba TV2 Saat: 20.30 Çevre Hüseyin Kaya'nın hazırladığı programda Ege bölgesinin bazı kentleri ve istanbul'un bazı bölgelerinin yerel sorunları ele alınıyor. TV3 Saat: 20.55 Belgesel "Dünya Köyü" John Kolsey, Yeni Gine'de müzik öğretmeni olarak çalışmakta ve Batı müziğinin etkisinde kalmayan bir Papua Yeni Gine müziğini yaşatmak, ama bu arada Batı kültürü ve müziği konusunda da gerekli eğitimin verilmesini sağlamaktadır. TV4 Saat: 22.40 Belgesel "Coustea'nun Dünyayı Yeniden Keşfi" 1 Kasım Perşembe Bu olabilecek en soğuk ısıya "mutlak sıfır" denir ve bu, Q Celsius'un 273.15 derece altında ya da Q Fahrenheit'in 459.67 derece altındadır. Isıyı mutlak sıfırdan şu kadar derece Celsius yukarıda şeklinde ölçlmek, bilim adamlarının genellikle kolayına gelir. Mesela buz, 0 derece C'da erir. Buzun 273.15 derece Mutlak'ta (273.15 A) erıdiğini de söyleyebiliriz. Isıyı ölçmek, bilim adamlarının genellikle kolayına gelir. sistemi, bunları geliştiren bilim adamlarının adı ile anıldığı için, yeni sistemin de bilim adamlarının adını alması doğru bulunmuştur. Ve böylece bilim adamları, buzun 273.15 derece Kelvın'de (273.15 K) eridiğini söyler olmuşlardır. işte böyle bir derecenin milyonda birı de, bir "mikrokelvin"dir. Uzun yıllar boyunca brlim adamları maddeden enerjiyi çıkararak maddenin ısısını daha da, daha daha da düşürmeyi denediler. Mesela 1823'te İngiliz kimyager Michael Faraday, klor gazını 238.7° K'de sıvılaştırdı. Bilim adamları, maddeden enerji çekmeyi sürdürdüler; bunu genellikle gazları sıvılaştırarak ve bunun bir kısmının buharlaşmasına izin vererek yaptılar. Bu sayede enerji uzaklaştırılmış ve buharlaşmamış kısmın ısısı da düşürülmüş oluyordu. 1877'de oksijen, sadece 90.17° K'de sıvılaştırıldı. Hemen ardından karbon monoksit 81.70° K'de, hidrojen ise 77.35° K'de sıvılaştırıldı.. Daha sonra 1895'te ingiliz bilim adamı James Dewar, hidrojeni 20.38° K'de sıvılaştırdı. kayıp olmaksızın iletebilme yeteneğidir. Ne ki, soğuk sıvıları buharlaştırma politıkası ile mutlak sıfırın yarım derece üzerinden daha fazia düşük ısılar elde edilemiyordu. Mikrokelvin, bir derecenin milyonda biri olduğuna göre, yarım derece 500.000 mikrokelvin'dir. 1920'lerde, bir manyetik alana bazı bileşikler verildiğinde, bütün atomların bir hizaya dizildiği bulundu. Şayet o bileşik mümkün olabildiğince soğutulur ve sonra da manyetik alan kaldırılırsa, atomların hizadan çıktığı, bunun ise enerji tüketeceği ve ısıyı düşüreceği görüldü. Bu teknikten yararlanan bilim adamları, 1933'te 30,000 mikrokelvine kadar inebildiler. İki tür helyum vardır: Helyum3 ve Helyum4. 1960'larda bu ikisinin karışımlarını kullanarak ısıyı daha da düşürmenin yöntemleri geliştirilmiştir. 1965'te sadece 20 mıkrokelvınlik (mutlak sıfırın bir derece üstünün 1/50.000'i) elde edilebildi. Bilim adamları bundan daha iyi bir sonuca nasıl ulaşabilirler? 1980'lerde, lazerlerle çalışan yeni bir teknik geliştirildi. Küçük bir atom grubu altı yoğun lazer ışınına maruz bırakıldı: Yukarıdan, aşağıdan, önden, arkadan, sağdan, soldan. Atomlar, hiçbir yöne doğru hareket edemediler. Her seferinde o harekete karşı çıkan lazer ışınının basıncı vardı. Bunun anlamı, atomların kıpırtısız ya da hemen hemen kıpırtısız kalmaktan başka çarelerinin olmadığıdır. Atomlar ne kadar çok hemen hemen kıpırtısız kalırlarsa, o kadar az enerjileri olur ve ısıları da o kadar düşer. işte, bu yolla sadece 2.5 mikrokelvinlik bir ısıya (mutlak sıfırın bir derece üstünün 1/400.000'i) ulaşılabilinmiştir. Peki, bilim adamları mutlak sıfıra hiç ulaşabilecekler mi? Hayır! Termodinamiğin temel kanunlarından biri, mutlak sıfıra hiç ulaşılamayacağını söylüyor. Reddeden ne kadar çok enerji çıkanlırsa çıkarılsın, geriye muhakkak biraz enerji kalır. Bu durumda lazer ışınları tarafından hemen hemen kıpırtısız halde tutulan atomlar tamamen kıpırtısız kılınamazlar. Çünkü lazerlerden birazcık enerji alır ve bunu emisyonla gene dışarı verirler. Bu emisyon, onların enerjiyi temsil eden bir şeyleri muhafaza etmelerini sağlar. Ama bilim adamları, her ne kadar mutlak sıfıra ulaşamasalar bile, ona gittikçe daha çok yakınlaşmaktadırlar. Bazı bilim adamlart bir picokelvine eşdeger olan bir ısıya (bir mikrokelvinin milyonda biri ya da mutlak sıfırın bir derece üstünün bir trilyonda biri) ulaşmaya çalışmaktalar. Niye? Amaçları nedir? Bu kere, bu süreç içerisinde ne gibi yeni fenomenler keşfedeceklerıni hiç bilmeyiz. Ayrıca bilim adamları da tıpkı beyzbol oyuncularına benzer: Rekor kırmaya bayılırlar Lazerle yeni bir teknik Mutlak sıfıra ulaşılabilecek mi? TV2 Saat: 20.20 Blllm Dünyasından TV4 Saat: 22.30 Belgesel "Vahsl Amerika" Sıvı helyum Her şey pek güzel soğuyordu, ama hâlâ sıvılaşmayı reddeden bir gaz vardı: Helyum. Ancak 1908'de Hollandalı fizikçi Heike KamerlingOnnes, helyumu 4.21° K'de sıvılaştırabilmiştir. KamerlingOnnes, helyumun bir kısmının sıvılaşmasına izin verdikten sonra, 0.83° K ısısına ulaşabilmiştir, böylece bilim adamları mutlak sıfıra bir dereceden daha az bir farkla yaklaşmışlardır. Sıvı helyum ısılarında maddenin davranışını incelemek yoluyla KamerlingOnnes, süperiletkenliği keşfetmiştir. Süperiietkenlik, bazı malzemelerin elektriği, hiçbir 2 Kasım Cuma TV3 Saat: 20.55 Belgesel "Muhtesem Akyaryum" Bu bölümde dünyanın çeşitli yerlerinde deniz salyangozları ve bu hayvanların kabuklarının ticari değerleri, denizlerdeki bu güzelliğin koleksiyon yapma uğruna nasıl tahrip edildiği anlatılmakta. Ayrıca mercanlar, mercan çıkarma yöntemleri ve mercan işçiliği anlatılmakta. TV4 Saat: 22.40 Belgesel "2000 Yılına Doğru" ı 5
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle