Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
hızla gitmekte olduğunu söyleyecektir. Bununla birlikte metrenin doğru ölçtüğünü (çünkü hareket yönüne çapraz duruyor) ve zırh levhasının gereken kalınlıkta olduğunu ikinci gemideki astronot tartışmasız kabul edecektir. Saniyede 800 metrelik hızın zırh levhasını delmeye yeterli olmadığının bilinmesıne karşın, güllenin zırhı delmiş olduğu herkesçe doğrulanıyor Durumun tek açıklaması şöyle: Güllenin hızının ıkıncı uzay gemısındekı gözlemcinın açısından azalışı oranında, güllenin kütlesinin artmış olması gerekir. Bu da enerji kütle ilişkisini gösterır. Işık hızına yakın hızlarda bir cısme ne kadar enerji verirsek verelim, artık hızı artmaz, yalnızca kütlesi büyür, yani "ağırlaşır". Albert Einstein'ın ünlü formülüyle söylersek E mc 2 . Yerçekimi nasıl olup da bir kuvvet olmaktan çıktı? D Yüksek hızda uzaklık değişiyor tfi ok yüksek hızlarda yalnızca zaman uzamakla kalmaz, uzaklıklar da de# ğişir. Önceki örnekte daha hızlı giden gemide zamanın yavaşladığını görmüştük. Bir metre çubuğunu uzay gemisi gibi çok hızlı hareket ettirdiğimizde, metre, dış gözlemcilere göre ne denli hızlı hareket ederse o ölçüde kısalacaktır. Bunun nedenini doğrudan resimden anlayamayız; ancak önceki örnekten çıkarâbilıriz. O örnekte hızlı hareket ışığın yolunu uzatıyordu. Burada aynı zamanda ölçüyoruz. ölçüm çubuğumuzun kısalması gerekecektir. Bu, değişik zaman sistemlerlnın sonucudur. C üşen elma öyküsuyle herkesin tamdığı Nevvton, kütlelerin birbirini çektiğini belırterek elmanın yere düşmesi yanında gezegenlerin Guneş çevresinde dolanımını da açıklamıştı. Einstein 1905'te özel görecelik kuramında zaman ve mekanı göreceli olarak belırledıkten sonra, yerçekıminin niteliği üzerinde kafa yordu. Vardığı nokta, iki cisim arasındaki cekımi açıklamak için herhangi bir kuvvet gerekmediğiydı. Kütleli her cismin çevresindekı mekânın eğrilığini varsaymak yeterli olacaktı. Bu eğrilik ne kadar fazla olursa, bir ışık ışınının bu mekândan geçmesi o ölçüde zaman alacaktır. Hızı artmayacağından zaman uzayacaktır. Çizimdeki elma, Güneş'e düşerken hızlanmıyor, sadece uzayan zaman içinde aynı hızla düşüyor. Ancak, zamanı uzamamış dış gözlemciye göre hep hızlanırmış gibi görünuyor Devamı arka sayfada • Metre çubuğunu çok hızlı hareket ettirsek, ölçek birdenbire kısalacaktı. Acaba neden? Zamanın uzadığına bir örnek Bir ışık şimşeği, bir uzay gemisi ile ayna arasında gidip geliyor: ikinci bir uzay gemisinden bakılınca ışığın aştığı yol pok daha uzamış gibi görünüyor! C ok yüksek hıza erişen ve dışarıdaki olayları izleyen gözlemci için zamanın # uzadığına bir örnek daha: Işık bir uzay gemisi ile bu gemiye takılı bir ayna arasınJa gidip gelsin. Uzay gemisi mürettebatının jörüş açısından resimde görüldüğü gibi ışık şınları en kısa yoldan gidip gelecektir. Bü/ük bir hızla uzay gemisinin önünden geçen Daşka bir uzay gemisi için durum çok değlpiktir. Bu geminin mürettabatı, ışık ışınlarıiın aynaya eğik olarak gelip eğik olarak dönjüğünü göreceklerdir. Her iki ışının yolu bir 'V" harfi çizer. Eğik yolun düz yoldan uzun Dİduğunu herkes bilir. Demek ki ışık, gözlenin yapıldığı gemiden bakıldığında daha jzun bir yol yapacaktır. Işık hızı değişmediJine göre iklncl gemide zaman "uzamıştır". Buradan bakıldığında ışık uzun yolu as•nak için yeterli zamana sahlptir. Işık hızının yoğunluğu Neden hiçbir cisim ışık hızına erişemez ve neden enerji ile kütle yakın illşkilidir? Durmaksızın düşmekte olan bir kimse neler duyar? Kendini tıpkı uzaydaki bir astronot gibi ağırlıksız hisseder! Yerçekimi ve ivme ilişkisi G T op güllesinin "impuls"u yeterli olduğu için zırh levhasını delebilmektedir. Güllenin çarpma şiddetı impulsle bağıntılıdır. Impuls, kütlenin hızla çarpımına eşittir. Güllenin kendisine doğru atılmış olduğu uzay gemisinin mürettebatına göre gülle, saniyede 100 metre hızla zırh levhasına doğru gıtmektedir. Buna hızla giden başka bir uzay gemisindeki astronot itiraz edecektir. Bu astronot, güllenin sadece saniyede 800 metre örecelik kuramının şaşırtıcı saptamaları Einstein'ın "düşünce alışkanlıkları" İle "düşünce zorunlukları" arasındaki aynmı koyması sayesinde sağlanmıştır Düşünce alışkanlıklarından biri, yerçekimi ile ivmeyi (hızlanma) birbirinden ayrı durumlar gibi düşünmemizdir. Einstein'a göre her ikisi aynı değerdedir. Sözgelimi bir asansörün kablosu koparsa, asansör içindekilerle aşağıya düşerken, kazanın kurbanlan, kendılerini ağırlıksız hissederler. Ağır oluşumuzun nedenı, üzerınde bulunduğumuz sağlam zeminin bizim yer içine düşüşümüzü önlemesidir. Aynı nedenle astronotlar, füze motorlan onları ileriye doğru hızlandırdıklarında ağırlık kazanırlar.