18 Haziran 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

G İ Y İ M S A N A Y İ Su geçirmez, ama nefes alır Saç telinden 7 kez ince kumaşlar giyeceğiz İnsanın cilt yapısını örnek alan Japonlar, yeni sağlıklı kumaşlarıyla tekstilde devrim yaptı. li yılların erkek giyimine imzasını atan Humphrey Bogart'ın ünlü buruşuk suratlı yağmurluğu, artık devrini tamamlamış bulunuyor. Çağdaş kayakçılar, polis Örgütü mensupları, ya da onlar gibi uzun süre açık havada durmak zorunda olan kişiler, kötü iklim koşullarından korunmak için mikro elyaftan dokunmuş kumaşlarla giyiniyorlar. Japonlar tarafından gelıştırılen ve "su geçirmeznefes alır" özelliği taşıyan bu yeni kumaş türü, su moleküllerinin içe geçmesini engelleyen, ancak vücut buharının dışarı sızmasına geçit veren çok sıkı bir örgü yöntemi kullanılarak üretilmiş. Üzerine su geçirmez bir solüsyon tatbik edilmiş tüm kumaşlar gibi, Humphrey Bogart'ın yağmurluğu da ancak göreceli birsu geçirmezlik özelliği taşıyordu. Nitekim bu tür bir yağmurlukla uzun süre yağmur altında kalmak pek güvenilir bir tutum sayılmazdı, üstelik bu kumaşın su geçirmez özelliği, her yıkamadan sonra zamanla kayboluyordu. Kuşkulu su geçirmezliği bir yana, bu kumaş, insan vücudunun buhar halinde dışarı verdiği terleme olayında su zerreciklerinin dışarı sızmasını önlüyordu. Bu surette yağmurluğun altındaki giysiler ve ıç çamaşırları tarafından geri emilen ter, rahatsız edici bir nem ve koku duygusu yaratıyordu. Daha da önemlisi, bu yağmurluklar Insanı soğuktan hlç korumuyordu. 1950' biri diğerinden bir iç bölme ile ayrılmış ve aralarında haç şeklinde bir omurilik görevi üslenen bir ayırıcı ile birlikte, çeyrek portakal biçiminde çıkarlar. Bu ayırıcı, dokuma işleminden sonra da yerinde kaldığından, daha kabarık bir kumaş elde edilir. Mikroelyaf ekstra ince bir dokuma elyafı olduğundan, bu madde ile dokunan kumaşlar, bilinen türlerden daha dökümlü ve ipek gibi yumuşak oluyor. Kumaş üretiminde mikroelyaf kullanımı çok yeni sayılmaz. Avrupalı ve Amerikalı sanayiciler sadece dokunmamış tekstil elde etmek amacıyla bu maddeyi birkaç yıldan beri kullanıyorlardı. Bu yöntemde mikroelyaflar, iplik makinesinden güçlü bir körüğün yar dımıyla çıkıyor ve döner bir halı üzerinde birikerek bir örtü meydana getirecek biçimde birbirlerine dolaşıyorlar. Bu şekilde üstün özellikleri olan bir mal elde edilmiş oluyor. Örneğin, bu yöntemle üretilmiş Kimtex adında bir kurulama kumaşı, aynı kalınlıkta bir süngerden 10 kez daha fazla emici özelliğe sahiptir Mikroelyafların dışında, "su geçirmeznefes alır" özelliği taşıyan özel toknikle üretilmiş başka kumaşlar da vardır. 1969'da, Amerikan firması Dupont de Nemours'un eski mühendıslerınden biri olan Billi Gore, eskiden çalıştığı firmanın bir ürününde bazı değişiklikler yaparak, kısaca Teflon adını verdiğimiz "politetraflüoretilen" tabakasını icat eder. Geliştirilen Teflon'dan mikrogözenekli GoreTex adı verilen bir zar elde edilir ki, günümüzde bu madde giyim sanayiinden tıp alanına, havacılıktan elektroniğe kadar pek çok alanda kullanılmaktadır. 0,2 mm çapında sayısız gözenekler içeren GoreTex, bu gözeneklerden 20 bin kez daha iri olan su moleküllerinl içerı geçirmez, buna karşın 700 kez daha küçük olan su buharı moleküllerinı dışarı sızdırabilir. Konfeksiyon sanayiinde bu ince zar, ya kumaşa yapıştırılır ya da astar ile kumaş arasına sandviç biçimi yerleştirilir. Ancak bu durumda kumaş yumuşaklığından biraz kaybeder ve yıkamada hassas duruma gelir. Bazı Avrupa firmaları da mikro gözenekler içeren yeni ürünler geliştirdiler. Bunlardan biri olan Belçikalı "Penel et Flippo" firması poliüretan solüsyona batırılmış esas maddesi poliamid veya polyester olan "Stan R" adında bir kumaş üretti. Kuruduğu zaman pıhtılaşan bu solüsyon kumaşın üst tabakasında, GoreTex ile aynı kalite düzeyinde, son derece ince gözenekli bir tür köpük tabakası oluşturuyor. Konfeksiyoncular için benzer türde mikro gözenekli bir solüsyona batırılmış kumaşlar, aynı özellikleri taşıyan bir zarla kaplanmış kumaşlara oranla iki kat daha ucuza mal olur. Ancak ilk gruba dahil kumaşlar, yıkandıkça bazı özelliklerini kaybedebilirler. Mikroelyaf ile üretilen kumaşlara gelince, bunları yıkarken özel önlemler almak gerekmez, hafiftirler, diğer yöntemlerle işlenmiş kumaşlardan daha yumuşaktırlar, su geçirmez zar yapıştınlmış kumaşlardan iki kez daha ucuzdur, ancak sürtünmeye karşı daha hassastırlar ve kolayca yırtılabilirler. (Science at VieOcak 1989) Humphrey Bogart'ın yağmurluğu su geçirıyor. Yeni polis giysileri ile Humphrey Bogart'ın yağmurluğunun yapıldığı kumaşlar 100 kez büyütülerek incelendiğinde, polis üniformasının dokumasında hiçbir boşluk görülmüyor. Oysa aynı çapta bir büyüteç altında sözde yağmurluk, bir balık ağı görünümü arz ediyor. Su geçirmezlik tekniği Avrupa'da dokuma ipliğı olarak üretilen en inceelyaf yaklaşık 15 mm çapındadır. Oysa Japonların mikroelyafının çapı 5 ila 10 mm arasında olup, bir saç telinden 7 kez daha incedir. Bu mikroskopik incelikteki elyafı kırmadan ve birbirine dolamadan dokuyabilmek için, yeni teknikler de zorunlu olarak geliştirildi. "Ada ve deniz" adı verilen bu tür fabrikasyon tekniklerinin birinde polyester mikroelyaflar iplik makinesinden bir polistiren kılıfa sarılı halde çıkıyorlar. Yaklaşık 2 mm çapında olan bu kılıf, normal şekilde dokunmuş ya da örülmüştür. Bu şekilde elde edilen dokuma, içinde sadece polistiren üzerinde etkili bir eritici bulunan bir banyodan geçirilir. Bu işlemden sonra söz konusu kumaş, Japonlar tarafından, tekniği şimdilik gizli tutulan bir yöntemle genişletiiir. Bunun amacı eriyen polistiren kılıftan boşalan hacimlere mikroelyafları yaymak ve böylece dokuma örgüsünü iyice sıkıştırmaktır. işlem tamamlandığında düğümler bir su molekülünden daha ince hale geldiğinden, kumaş su geçirmez özellik kazanır. "Portakal kesimi" adı verilen diğer bir yöntemde mikroelyaflar, iplik makinesinden, her
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle