23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Gıda güvenliği hakkında ne kadar bilgiye sahibiz? Gıda güvenliğinin insan sağlığı açısından hayati öneme sahip olduğu artık tüm kesimlerce bilinen bir gerçek. Bu nedenle, gıda güvenliği konusunda tüketici hassasiyeti her geçen gün artıyor. Konu ile ilgili herkes bir beyanatta bulunuyor, özellikle de temel işi gıda teknolojisi ve güvenliği olmayan birçok kişi bunu yaparak tüketicileri yanıltıyor. Böylesi önemli bir konuyu değerlendirmeden önce; “gıda” ifadesinden neyi anladığımızı, peşinden de gıda güvenliği kavramının tam olarak neyi ifade ettiğini vurgulamakta büyük fayda var. ‘Gıda’ alkollüalkolsüz içecekleri, tıbbi gözetim altında kullanılacak olan gıdaları, diyabetikler, çölyak hastaları gibi özel fizyolojik durumu olan kişilerin beslenmesine yönelik ürünleri de kapsıyor. Güvenilir gıda, raf ömrü süresince fiziksel, kimyasal ve biyolojik riskleri taşımayan gıda; gıda güvenirliği ise güvenilir gıda arzını sağlamak için; gıdaların üretilmesi, işlenmesi, depolanması ve dağıtılması sırasınPetek ATAMAN TMMOB Gıda Mühen da gerekli kurallara disleri Odası Başkanı uyulması bu maddelerde olabilecek her türlü zararın bertaraf edilmesi için alınan tedbirler bütünü olarak ifade edilebilir. Gıda kaynaklı başlıca tehlikeler; zoonozlar (hayvandan insana geçebilen hastalık etmenleri), patojenler (sağlığa zararlı mikroorganizmalar), mikotoksinler (küfler tarafından üretilen toksinler), metal/metaloid veya deterjanlar da dahil olmak üzere yabancı madde bulaşıları, pestisit (tarım ilacı) kalıntıları, veteriner ilacı kalıntıları, radyoaktif bulaşılar, gıdanın üretimi sırasında oluşabilecek zararlı maddeler, gıdaya uygun olmayan ambalaj materyallerinden olabilecek geçişler ve mutfak ekipmanlarıdır. Tüm bunlardan anladığımız ve pek çoğumuzun bildiği gibi gıdalar potansiyel birtakım riskler içerir. Tarladan ve çiftlikten; yemden, tohumdan ve hayvanın yetiştirilmesinden başlayarak sofraya kadar uzanan zincirin tüm halkalarında gıda güvenliğini sağlamalısınız. Bu nedenle gerek uluslararası arenada, gerekse Türkiye’de “çiftlikten sofraya gıda güvenliği” yaklaşımı önem kazanıyor. Gıda güvenliğini sağlamak için öncelikle riskin bilimsel nitelikli, bağımsız ve objektif bir birim tarafından değerlendirilmesi gerekir. Türkiye’de henüz bu anlamda bağımsız bir birim bulunmuyor. Bu önemli bir eksikliğimiz. Bizde henüz ilgili bakanlık tarafından oluşturulan komiteler bu görevi yürütmeye çalışıyor. Bu noktada bağımsızlık sorgulanır hale geliyor. İlgili kamu otoritesi, yani Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı; bu tavsiyeler doğrultusunda gerekli yasal düzenlemeleri yapıyor ve resmi kontrolleri yaparak riski yönetiyor. AB mevzuatı ile uyumun sağlanması temel yaklaşım ülkemizde. Ancak katılımcılığı ve şeffaflığı sağlamada sorunlar yaşanıyor. Gerekli bilgi paylaşımı ve tartışma ortamı sağlanamıyor. Denetimlerde önemli bir yol kat edildi. Ancak hala, gerek alt yapı, gerekse yaklaşım ve felsefede sorunlar yaşanıyor. Gıda denetiminde görevli kişi sayısı ve bu kişilerin mesleki dağılımları yetersiz. Yakın zaman kadar yaklaşık 500 bin nokta yaklaşık 5 bin kişi ile denetleniyor; bunların içinde gıda mühendisleri ise çok az sayıda bulunuyordu. Son dönemde bir miktar daha alım yapılsa da; denetim elemanlarında gerek toplam sayının, gerekse gıda mühendisi oranının yeterliliğinden söz etmek hala mümkün değil. Bu aşamada kayıtdışı oranının yüksekliği, çok sayıda parçalı ve örgütsüz yapıda olan üreticilerin varlığı, geniş coğrafi alan ve gıda güvenliği sistemleri ve siyasi yapıları çok farklı sınır komşularına sahip olmak ayrıca yapılsa zorluklarımız. Bu yapı gıda güvenliği için son derece önemli olan izlenebilirliğin sağlanmasına engel oluyor. Oysa temel hedef örneğin: bir sütte saptanan antibiyotik kalıntısının hangi çiftlikteki hayvanlardan kaynaklandığını bulmak ve etkin önlemi alabilmektir. Gıda güvenliği ile ilgili olarak son bir konudan; bilgi kirliliğinden ve medyanın sansasyonel yaklaşımından da söz etmeden geçmemek lazım. Gıda ile ilgili konularda her gün konu ile ilgili olsun olmasın pek çok kişi “uzman” adı altında beyanatlarda bulunuyor, hatta uzun uzun programlar yapıyor ve tüketicinin risk algısını olumsuz yönde etkiliyor. Yani “bilim” adı altında tüketici yanıltılıyor, karar veremez hale getiriliyor. Fruktoz şurubu ve gıda katkı maddeleri bu konuda yaşadığımız olumsuz olaylar. O nedenle de hala tüketici ne yapacağını bilmiyor. En çok tüketilmesi gereken temel gıda maddelerinden uzaklaştırdık tüketiciyi el birliği ile. Artık doğru bilgiye ulaşım için bu konuda iletişimin usullerini de oluşturmak ve oturtmak durumundayız. COĞRAFi iŞARETLİ ÜRÜNLERE SAHiP ÇIKIYORUZ! 9 Kalite ve ünü belli bir coğrafi kökenden gelen ürünler üzerindeki işarettir. 9 Ürünün kökeni ile ilgili bilgiyi aç?k ve tam olarak verir. 9 Üretici ve tüketicileri haks?z rekabete karş? korur. 9 Gelenek ve kültürlerin korunmas?n? ve geliştirilmesini sağlar. 9 Türk Patent Enstitüsü’nce tescili yap?l?r. Kaynak: Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu Yemelik Lüks Finike Portakal? • 2 kg çanta ks Yemelik Lüks kal? Finike Portakal • Kasada İri Diş/Soyulmuş Taşköprü Sar?msağ? • 400 gr COĞRAFİ İŞARET NEDİR? K Kuru Taşköprü Sar?msağ? S • 3 kg filede Horeca Select Metro’nun özel bir markas?d?r. 444 50 40 facebook/Metrotoptancimarket www.metrotr.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle