Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNDEM MUSTAFA BALBAY
Baştarafı 1. Sayfada
20 Temmuz 2009’da başlayan ikinci davada 4
Haziran 2010’a dek tam 70 duruşma yapıldı.
Bunun anlamı şu:
Türkiye’nin yargılama geleneğinde önemli bir
davanın yılda en çok 5 duruşması yapılıyor. Bu
istatistikle karşılaştırıldığında tam 14 yıllık
yargılamaya bedel bir dönem yaşandı.
Ne kadar yol alındı?
Ne yol alması, tam tersine yol uzadı.
20 Temmuz’dan hemen sonra ikinci iddianame
ile üçüncüsü 6 Ağustos’ta birleştirildi. Daha yola
çıkarken dava ikiye katlanmış oldu.
10 Ağustos’ta duruşmalar yeniden başlayacak.
Yeni davalarla birleştirilir mi? Birleştirilirse
hangileri eşleşir?
Net bilgi yok, yorum çok!
Mahkeme salonunda hapishane koğuşunu
özlemek ne demek?
Duruşma sırasında bir sanık MİT’le bağlantısı
olduğuna ilişkin tartışmalı bir durum ortaya
çıkınca, bunun MİT’e mahkeme aracılığıyla
sorulmasını istiyor. Mahkeme şu kararı alıyor:
“Bu sanıkla birlikte bütün sanıkların MİT
bağlantısının sorulmasına...”
Bekleyin 6 ay!
Ankara’da oturan bir sanığa mahkeme üye
hâkimi soruyor:
“Çayyolu semtinde tanıdıklarınız var mı?”
Bir kişinin Çayyolu’nda tanıdığının olması suç
mu?
Her ay, mahkemenin yükünü neredeyse 6 ay
daha uzatacak ek yapılıyor.
Bir ay dava yürüt, altı ay ekle.
Sonra da bu dava bitecek diye bekle!
“Terör örgütü” Genelkurmay’a, Emniyet’e
MİT’e sorulurken mahkeme bir karar alıyor:
“Bülent Ecevit’e ait sağlık dosyalarının
tümünün getirilmesine...”
Ergenekon savcıları, hâkimleri her şeyden
anladıkları gibi tıptan da mı anlıyor?
Kesip sakladığım yazılardan biri 2 Haziran
2010 tarihli Hürriyet’te Ege Cansen’in.
Yassıada’dan Silivri’ye başlıklı yazının bir
bölümünü paylaşmak istiyorum:
“Yassıada’da oynanan tiyatro beni siyasallaşan
hukuktan nefret ettirdi. O gün bugündür,
Yassıada benzeri bir mahkeme tarafından
mahkûm edilmekten korkarım.
Yıllar önce Yassıada hakkında ne hissetmişsem
bugün aynısını Ergenekon mahkemeleri için
duyuyorum. Beşer bin sayfalık kendi içinde
tutarsız iddianameler, gizli tanıklar, ifade
değiştiren itirafçı şahitler, sahte hahamlar,
mülkün temeli adaleti rencide ediyor...”
Ölüm, bir ceza olamaz. O nedenle yakın
tarihimizin idamla sonuçlanmış hiçbir davasını
hukuki bulmuyorum.
“Ölüm sayısı” hesabı yapıldığında 1960’la 1971
eşit. 1980 onları katlıyor.
Şekli ne olursa olsun Silivri davalarıyla bu
dönemin 5 ölümü var. 1960’ı, 1971’i geçti.
Bu gidişe evet derseniz, şüpheniz olmasın
1980 de geçilecek...
Bu tabloyu “demokrasimiz gelişiyor” diye
sunanlara hayır deyin...
Yargılama cinayetlerine hayır deyin...
Hukuku intikam aracı haline getirmek
isteyenlere hayır deyin...
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
yapanlar TV’lerde... örneğin Iğsız’ın liste dışı
bırakılmasını gelişen demokrasimizin canlı bir
örneği diye sundular kamuoyuna...
Böyle zamanlarda TV’lerin, sayıları bir ikiyi
geçmeyen, hükümet davranışlarına karşı çıkanlar
da var diye davet ettikleri kişiler de... konuştular.
CHP’nin daha önceki yönetiminde sözcülük
görevi yapan Mustafa Özyürek bir örnek.
TV’de izlenen olayları gayet net biçimde
açıkladı, şöyle dedi:
“AKP’nin yargıyı da kullanarak TSK’yi de
denetimine alma girişimi”
Tasfiyenin ana amacı buydu!
RTE ile Çankaya’daki AKP’linin, Orgeneral
Hasan Iğsız’ın Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na
karşı çıktıkları gün neden olarak internet andıçlığı
olaylarında ifadeye çağrılması gösterildi.
Acaba sadece bu nedenle mi Çankaya -
hükümet, Iğsız’ın KK Komutanlığı’na karşı
çıkmıştı?
İnternet andıçlığında ifadeye çağrılmak terfi veya
bir üst göreve atanmayı engelleyecek bir öğe
olsaydı... aynı konuda ifadeye çağrılan Tuğgeneral
Hıfzı Çubuklu’nun da bir üst rütbeye, tüm
generalliğe terfi ettirilmemesi gerekiyordu.
Demek ki Org. Iğsız’ın KKK’ye atanmamasına
neden andıç ifadesi değildi. Savcılığın atamanın
yapılacağı gün acil kodla ifadeye çağrısının (veya
çağrıltılmasının) AKP açısından başka önemli
nedenleri vardı.
Bu nedenler tamamen siyasal ve partisel içerikte
nedenlerdi.
RTE ve Çankaya’daki, çeşitli internet sitelerinde
AKP aleyhine yapılan yayınların Anayasa
Mahkemesi’ndeki kapatma davasında kanıt olarak
gösterilmesini hiçbir zaman içlerine sindiremediler.
İddiaya göre internet sitelerindeki yayınlar
Iğsız’ın Genelkurmay İkinci Başkanı olduğu sırada
başlamıştı. Veya Orgeneral Iğsız başlatmıştı.
Demek ki Iğsız, AKP karşıtı, AKP’ye düşman bir
generaldi!
Iğsız’ı o gün tasfiye listesine aldılar.
İki yıldan fazla bir süre beklediler ve Iğsız’ın KK
Komutanlığı önerisi önlerine gelince... bu atamaya
karşı çıktılar.
Böylece gerçek ortaya çıktı.
Çankaya ve hükümetin Iğsız’ın KKK’ye
atanmasını engellemelerinin nedeni mesleki
yetersizlik değil... tamamen partisel, siyasal bir
nedendi.
Seçmen oyunu kullanırken şu soruyu acaba
soracak mı?
Bir Başbakan zimmet, evrakta sahtecilik,
kalpazanlık ve sahtecilikle suçlanıyor.
Bu Başbakan hakkında düzenlenen dosyalara
dokunulamıyor. TBMM komisyonlarında
bekletiliyor.
Bir asker ifadeye çağrılmış... AKP’yi kapatma
davasındaki internet sitelerindeki yayınların
sorumlusu diye, ne sorgusu yapılmış ne de
hakkındaki suçlamalar kanıtlanmış bir askerin... ya
terfi etmesi ya da bir üst göreve atanması
engelleniyor.
Bu iki olay, gelişen demokrasimizde açıklanması
gereken bir tezat mı, yoksa...
...gazeteci olsun, ilim irfan sahibi olsun... iktidarı
haklı çıkaranların mesleksel yüz karası mı?
[email protected]
SAYFA 6 AĞUSTOS 2010 CUMACUMHURİYET
8 HABERLERİN DEVAMI
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 6 Ağustos
Oslo PB 18
Helsinki PB 21
StockholmPB 24
Londra Y 18
AmsterdamB 19
Brüksel B 18
Paris B 22
Bonn PB 23
Münih Y 25
Berlin Y 19
Budapeşte Y 24
Madrid A 31
Viyana Y 19
Belgrad Y 29
Sofya Y 26
Roma PB 24
Atina B 28
Zürih Y 18
Moskova PB 36
Aşkabat A 35
Taşkent A 38
Bakû B 33
Bişkek A 38
Tiflis B 37
Kahire B 37
Şam A 39
İstanbul PB 32
Edirne PB 35
Kocaeli PB 36
Çanakkale PB 32
İzmir A 34
Manisa A 36
Denizli A 34
Zonguldak A 30
Sinop A 31
Samsun A 33
Trabzon A 33
Giresun A 32
Ankara A 39
Eskişehir A 36
Konya A 36
Sıvas A 36
Antalya A 32
Adana A 36
Mersin A 34
Diyarbakır A 42
Şanlıurfa A 43
Mardin A 38
Siirt A 41
Hakkâri A 34
Van A 28
Kars A 31
Ülkemiz
genelinde yağış
beklenmiyor.
Ülkemizin
kuzey ve batı
kesimleri
parçalı ve çok
bulutlu, diğer
yerler az bulutlu
ve açık
geçecek. Hava
sıcaklığında
önemli bir
değişiklik
olmayacak.
AKP hükümetinin 1. Ordu Ko-
mutanı Hasan Iğsız’ı Kara Kuv-
vetleri Komutanlığı’na atamama-
sı, 2002 yılında dönemin 1. Ordu
Komutanı Edip Başer’in Kara
Kuvvetleri Komutanlığı’na getiril-
mesi gerekirken emekli edildiği
YAŞ toplantısını akıllara getirdi. Ba-
sına sızan bilgilere göre Başbakan
Erdoğan da Iğsız’a itirazına bu
olayı örnek göstermiş. AKP hü-
kümetinin Terörle Mücadele Özel
Koordinatörlüğü’ne getirdiği, an-
cak bu görevden daha sonra isti-
fa eden emekli Orgeneral Başer ile
dünkü konuşmamızda 2002 yılın-
daki koşullarla (Kendi önünü tı-
kayan kişi iktidar değil dönemin
Genelkurmay Başkanı Hüseyin
Kıvrıkoğlu idi) bu yılki koşulların
aynı olmadığının altını çizdi. Kuv-
vet komutanlıklarına atamaların
usullerinin ve takdir makamlarının
belli olduğunu anımsatan Başer,
“Genelkurmay Başkanı, Başba-
kan, Cumhurbaşkanı’nın yasal tak-
dir yetkilerini kullanmasına dene-
cek bir şey yok. Ama bu yetki sa-
dece siyasi gerekçelerle kullanılı-
yorsa o zaman doğru olmaz. Maa-
lesef kamuoyundaki algılama son
şûradaki bazı kararların siyasi ol-
duğu yönündedir” dedi.
Hükümetin Iğsız ısrarı karşısın-
da ilk tepkiyi Kara Kuvvetleri Ko-
mutanlığı için en güçlü isim ko-
numundaki Jandarma Genel Ko-
mutanı Orgeneral Atila Işık gös-
tererek emeklilik dilekçesi verdi.
Durumun “hükümet ile komuta
kademesi arasında bilek güreşine”
döndüğünü belirten Başer, “Ma-
dem ki siyasi kanat, kendinde ‘o
komutanla çalışmam bununla ça-
lışırım’ deme hakkını görüyor, o za-
man komutan arkadaşların da
kendi durumlarıyla ilgili özgür ira-
de ile karar verme hakları vardır”
dedi.
Yargı ile YAŞ iç içe girdi
Bu yılki YAŞ toplantılarının en
rahatsız edici yönünün “yargı
süreçleriyle YAŞ sürecinin iç içe
geçtiği” şeklinde bir izlenimin
ortaya çıkması olduğunu vurgu-
layan Başer, terfisi gündemde
olan Balyoz sanıkları için YAŞ ön-
cesinde yakalama kararı çıkarıl-
ması, terfisi görüşülecekken Iğ-
sız’ın ifadeye çağrılması gibi ge-
lişmelerin bu algıya neden oldu-
ğunu belirtti. Başer, “Hukuk her-
kesi çağırabilir. Ama bu zaman-
lamalar öyle denk geliyor ki fark-
lı şeyler düşündürüyor insana. Ka-
çak mı var da yakalama emri çı-
kıyor YAŞ’tan önce? Bir emekli
komutan zaten teslim olmaya gi-
derken havaalanında tutuklanıyor.
Görevdeki bir orgenerale top-
lantı sırasında ‘ifade ver’ çağrısı
geliyor. Bu zamanlamaların, YAŞ’ı
etkilemeye yönelik olduğu yo-
rumlarına ben de katılıyorum.
Halbuki o kritik dönem geçtikten
sonra halledilebilir bazı mesele-
ler. Eğer gerçekten suçlu bulu-
nurlarsa zaten yapılacak bellidir.
O makamlarda oturamazlar. Ama
ifade vermeye çağırarak o kişile-
rin önünü kesmeyi planlıyorsanız
bunun hem TSK içinde hem de
toplumda endişe yaratması ka-
çınılmazdır. Yargının siyaset ta-
rafından kullanıldığı algısı tehli-
kelidir, yanlıştır” dedi.
Koşaner mağdur olur
Ataması yapılmayan bir komu-
tanın nasıl bir ruh hali içinde ola-
cağı sorumuza ise Başer, “Tabii ki
bunca yıl hizmet verdiğini düşü-
nerek burukluk yaşayacaktır. Ama
Hasan Iğsız yakından tanıdığım ol-
gun bir arkadaşımızdır. Bu durumu
fevkalade olgun ve ağırbaşlı kar-
şılayacaktır. Hele hele kurumuna
zarar verecek bir davranıştan ke-
sinlikle kaçınacaktır” karşılığını
verdi.
Hükümetin TSK teamüllerine
müdahalede ısrarcı tutumunun
yaratacağı sakınca konusunda
ise Başer şu uyarıları yaptı:
“Tabii ki TSK başsız kalamaz. Bi-
rileri sonunda o görevi alacaktır. Bu
bir sorumluluktur. Ama hükümetin
siyasi müdahale ısrarı önemli ya-
ralar açar, fevkalade zarar verir.
1950’ler, 60’lar ve 70’lerde bu ol-
muştur, sonuçları görülmüştür.
Yaşanan süreçte en büyük zorlu-
ğu yeni genelkurmay başkanı ya-
şayabilir. Teamül şudur: TSK’de-
ki atamalar konusunda personeli-
ni en iyi tanıyan, kimin nereye
gelmesini en iyi takdir eden kişi ko-
mutandır. 30 Ağustos’ta Genel-
kurmay Başkanı emekli olacak.
Dolayısıyla bundan sonraki arka-
daşımız en çok mağdur olacak ki-
şidir. Beraber çalışmayı öngör-
düğü kişiler o makamlara getiril-
memiş olacaktır. Gelenlerle çalı-
şamaz demiyorum ama ahenk
içinde olmayabilir.”
Siyaset elini çekmeli
YAŞ toplantılarından dışarıya
yansıyan havadan büyük üzüntü
ve kaygı duyduğunu ifade eden
Başer, “Siyasi irade elini dört alan-
dan mutlaka uzak tutmalıdır: Eği-
tim, yargı, din ve güvenlik güçle-
ri. Askerin, polisin içine siyaset eli
girmemeli. Bu kurumları kontrol
gayreti oldukça tatsız sonuçlar
vermiştir ve verecektir de. Şu an-
da yaşanan da budur. TSK’nin
saygınlığını, güvenilirliğini azalt-
maya yönelik çabalar varmış gibi
hissediyorum. Bundan sonrası
için siyasi iktidarın TSK içinde da-
ha da etkili olmaya çalışacakları en-
dişesi taşıyorum. Bu ordu milletin
ordusudur, yerine konacak başka
bir ordu yoktur. Ama iddia edildi-
ği gibi amaç kendi ordunuzu kur-
maksa bunu da açıkça beyan
edin, bilelim” diye konuştu.
ANALİZ
UTKU ÇAKIRÖZER
Başer: Hükümet TSK’den
Elini Çekmeli
[email protected]
‘Öz’ün yetkisi yok’
İstanbul Haber Servisi - İs-
tanbul Cumhuriyet Başsavcõsõ
Aykut Cengiz Engin, milletve-
killeri hakkõnda inceleme, so-
ruşturma yapmak ve fezleke dü-
zenlemek yetkisinin bizzat cum-
huriyet başsavcõsõ veya onun gö-
revlendireceği başsavcõ vekiline
ait olduğunu belirterek “İstanbul
Cumhuriyet Savcısı Zekeriya
Öz’ün bir milletvekili ve dola-
yısıyla Deniz Baykal hakkında
inceleme, soruşturma yapması
ve fezleke düzenlemesi söz ko-
nusu olamaz” dedi.
Başsavcõ Engin, Savcõ Öz’ün,
“Ergenekon” soruşturmasõ kap-
samõnda adil yargõlamayõ etki-
lemeye teşebbüs iddiasõna iliş-
kin Baykal hakkõnda inceleme
başlattõğõnõn sorulmasõ üzerine
yaptõğõ açõklamada, Adalet Ba-
kanlõğõ’nõn 20.01.2006 tarihli
“yasama dokunulmazlığının
kaldırılması ile ilgili işlem-
ler” başlõklõ genelgesini anõm-
sattõ. Genelge gereğince millet-
vekilleri hakkõnda inceleme,
soruşturma yapmak ve fezleke
düzenleme yetkisi ve görevinin
bizzat Cumhuriyet Başsavcõsõ
veya onun görevlendirdiği baş-
savcõ vekiline ait bulunduğunu
belirten Engin, “Bu sebeplerle
adı geçen cumhuriyet savcısı-
nın Sayın Baykal hakkında in-
celeme, soruşturma yapması
ve fezleke düzenlemesi söz
konusu olamaz” diye konuştu.
İstanbul Barosu Başkanõ Mu-
ammer Aydın, Öz’ün ve Baş-
savcõ Aykut Cengiz Engin’in
açõklamalarõna yönelik CNN
Türk’e yaptõğõ değerlendirme-
de, “Dokunulmazlığı kaldı-
rılana kadar bir milletvekili
hakkında bir işlem yapıla-
maz. Zekeriya Öz’ün böyle
bir yetkisi yok” dedi.
Soruşturma gizliliğine dik-
kat çeken Aydõn, Savcõ Öz’ün
bizzat bu gizliliği ihlal ettiğini
vurgulayarak 2007’den bu yana
yapõlan hazõrlõk soruşturmala-
rõnda sürekli olarak gizlilik ih-
lalleri yapõldõğõnõ kaydetti.
Çadırı hastalar kurtardı
Beykoz-Paşabahçe Devlet Hastanesi’nde sendikal ör-
gütlenme çalışmaları nedeniyle işten atılan ve 29 gündür
hastane bahçesinde kurduğu çadırda eylemini sürdüren
Türkan Albayrak’ın çadırına polis müdahale etti. Çevre-
deki hastaların Albayrak’a destek vermesi sonucu polisler
çadırı yıkamadı. Direnişe başladığı gün “İşten çıkarılınca
eve gidip oturulmaması gerektiğini göstermek için bura-
dayım” açıklamasında bulunan Albayrak, hastanedeki
çalışma koşullarıyla ilgili şunları kaydetti: “Çok ağır şart-
larda çalışıyoruz, doğru düzgün malzememiz yok. Temiz-
lik işçisi olarak işe alınıyoruz ancak hastanede ameliyatın
dışında her şeyi bize yaptırıyorlar. Bu ay işçi çıkarılacak,
doğru çalışın, çalışmayanlar işten çıkarılır diye sürekli
üzerimizde baskı kuruyorlardı. Baskılar nedeniyle temiz-
lik işçisi olanlar gidip taşıma da yapıyor, hastaneyi su ba-
sıyor o suyu boşaltıyor. Hiç kimse halinden memnun de-
ğil. Koşulların iyileşmesi içinde sendikaya üye olmaya ka-
rar vermiştik.” (Fotoğraf: SERKAN YILDIZ)
2023 VİZYONU!
Harem
selamlõk okul
İZMİR (Cumhuriyet Ege
Bürosu) - İzmir Milli Eğitim
Müdürlüğü, bölgesel, kültürel
ve geleneksel sorunlar nede-
niyle ortaöğretime erişimde ve
devamlõlõkta yaşanan sorunun
çözümü için kõz ve erkek öğ-
rencilerin ayrõ okullarda oku-
masõnõ önerdi.
Türkiye’nin eğitimde 2023
vizyonunu çizeceği iddiasõyla
düzenlenen 18. Milli Eğitim Şû-
rasõ’nõn Ege Bölge Çalõştayõ’nda
açõklanan İzmir İl Milli Eğitim
Müdürlüğü raporunda ayrõca, 8
yõllõk eğitimin 4’er yõllõk dö-
nemler halinde, yaş gruplarõna
göre ayrõlmasõnõ da önererek
“İlköğretimde anasınıfından
8. sınıfa kadar okuyan öğren-
cilerin gelişimleri, kazandırı-
lacak değerler farklıdır. Öğ-
renciler yaşlarına göre bölü-
nerek farklı okullarda ders
görebilir. Okulöncesi ve 1, 2, 3,
4. sınıflardan oluşan 5 yıllık
okullar ve 5, 6, 7 ve 8. sınıflar-
dan oluşan 4 yıllık okullar
oluşturulabilir” denildi. İzmir İl
Milli Eğitim Müdürü Ragıp Üye,
raporun bağlayõcõlõğõ bulunma-
dõğõnõ savunarak “Kente göçle
gelenler, çocuklarını okula gön-
dermiyor. Okulların ayrı ku-
rulması önerisi, çocukları oku-
la çekebilmek içindir” dedi.
CHP’DEN TEPKİ
‘Sindirme
operasyonu’
ANKARA / ÇEŞME (Cum-
huriyet) - CHP Grup Başkan-
vekili Akif Hamzaçebi, Deniz
Baykal hakkõnda Ergenekon
savcõsõ Zekeriya Öz tarafõndan
inceleme başlatmasõnõ “muhalif
güçleri sindirme operasyonu”
olarak değerlendirdi. Hamzaçe-
bi, “Savcıya şunu sormak iste-
rim; ‘Ergenekon davasõnõn sav-
cõsõyõm’ diyen Sayın Başba-
kan hakkında acaba hangi iş-
lemi yapmıştır? Erzincan sav-
cısını arayan Başbakan Yar-
dımcısı Cemil Çiçek hakkında
acaba hangi işlemi yapmıştır?
AKP, yargıyı, ülkenin kurum-
larını şekillendirmede bir sopa
olarak kullanmak istenmekte-
dir. Türkiye faşizme götürül-
mek istenmektedir” dedi.
‘Her olayda Öz devrede’
İzmir’in Çeşme ilçesinde tati-
lini geçiren Baykal’õ ziyaret eden
CHP milletvekili Yılmaz Ateş de
“Deniz Baykal hakkında açılan
soruşturma çok saçma, deli
saçması bir girişim” dedi.
Öz’ün yetkisiz olduğunu vurgu-
layan Ateş, “Bu, özel yetkili
mahkemelerin Türkiye’de sınır
tanımaz yetki kullandığının
bir göstergesi. Demokles’in kı-
lıcı gibi her olayda Zekeriya Öz
devreye sokuluyor” dedi.
Başsavcõ Engin, milletvekilleri hakkõnda inceleme, soruşturma yapmak ve fezleke
düzenlemek yetkisinin cumhuriyet başsavcõsõ veya vekiline ait olduğunu söyledi
Baykal’dan Orgeneral Işık’a destek
ÇEŞME (AA) - Çeşme’de tatilini geçiren eski
CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, YAŞ karar-
larõ sonrasõ emekliliğini isteyen Jandarma Genel
Komutanõ Orgeneral Atilla Işõk’a destek verdi.
Baykal, Orgeneral Işõk’õn dik bir duruş sergiledi-
ğini ifade ederek, “Anladõğõm kadarõyla kendisi
gerçekten toplumumuza büyük, olumlu yansõ-
masõ olacak bir davranõş sergilemiştir. Bir hak-
sõzlõğõn sonucunda çok önemli ve saygõdeğer bir
konuma gelmeyi kabul etmemiştir” dedi.
İtirazlar için yine karar çıkmadı
İstanbul Haber Servisi - Balyoz davasõ sanõğõ
eski kuvvet komutanlarõ emekli Orgeneral Çetin
Doğan, emekli Orgeneral İbrahim Fõrtõna, emek-
li Orgeneral Özden Örnek’in de aralarõnda bu-
lunduğu 102 asker hakkõndaki yakalama kararla-
rõna yapõlan itiraz dün de sonuçlanmadõ. Talep-
leri reddedilen sanõklardan emekli orgeneraller
Doğan, Fõrtõna, Örnek ile emekli Tümamiral Ali
Deniz Kutluk, emekli Tuğgeneral Süha Tanyeri,
emekli Albay Mümtaz Can ve Albay Abdullah
Zafer Arõsoy bir üst mahkeme olarak İstanbul
12. Ağõr Ceza Mahkemesi’ne itirazda bulundu.
Gazetecileri ilgilendiren değişiklik
İstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteciler
Cemiyeti (TGC), CMK’de yapõlan değişiklikle
gazetecilere 2 yõlõ kadar verilen hapis cezalarõn-
da “hükmün açõklanmasõnõn geri bõrakõlmasõ”
kuralõnõn uygulanmasõnõn sanõğõn uygulamayõ
kabul etmesine bağlõ hale getirildiği ve sanõkla-
rõn Yargõtay’a başvuru hakkõnõn tanõndõğõna dik-
kat çekti. Ceza alan gazetecilerin de 9 Ağustos
Pazartesi gününe kadar itiraz haklarõ var.
Tayin edildi, intihar etti
Haber Merkezi - Osmaniye’de Orman İşletme
Müdürü olan Mustafa Eroğlu, hakkõndaki soruş-
turma nedeniyle Adana Orman Bölge Müdürlü-
ğü’ne mühendis olarak tayin edildi. Eroğlu; aile-
sine, “Bu yükü kaldõramõyorum” notunu bõrak-
tõktan sonra çok sayõda ilaç içip intihar etti.
Haber Merkezi - Ağrõ, Diyarbakõr, Van ve
Hakkâri’de PKK’li teröristlerle güvenlik güçleri
arasõnda çatõşma çõktõ. Çatõşmalarda 1 asker şe-
hit olurken 1 asker ve 2 polis yaralandõ. 6 terö-
ristin etkisiz hale getirildiği operasyonlarda böl-
geye çok sayõda takviye ekip gönderildi.
Ağrõ’nõn Doğubeyazõt ilçesinin dağlõk arazi
kesiminde, arazi arama ve tarama çalõşmasõ
yapan güvenlik güçleriyle, teröristler arasõnda
çatõşma çõktõ. Çõkan çatõşmada 1 asker şehit
olurken, bölgeye çok sayõda asker ve Skorsky
tipi helikopterler sevk edildi.
Diyarbakõr’õn Dicle ilçesinde İlçe Emniyet
Amirliği binasõnõn arka tarafõ ile polis noktasõ-
na teröristlerce düzenlenen silahlõ saldõrõda ise
bir asker hafif yaralandõ. Diyarbakõr’õn Ergani
ilçesine 2 kilometre uzaklõktaki İlçe Trafik
Müdürlüğü yakõnlarõnda durdurulan şüpheli
araçta da yapõlan incelemede bomba bulundu.
Olayla ilgili 2 kişi gözaltõna alõndõ.
Van’õn Çaldõran ilçesinde ise terör örgütü
PKK üyeleri, yakõnõndaki inşaattan İlçe Emni-
yet Amirliği’ne taciz ateşi açtõ. Çatõşmada 3
terörist etkisiz hale getirilirken İlçe Emniyet
Amiri ile 1 polis memuru hafif yaralandõ.
Hakkâri’ye 7 kilometre uzaklõktaki Helin
Vadisi’nde çõkan çatõşmada ise 1’i kadõn 3 te-
rörist etkisiz hale getirildi. Şõrnak’õn Silopi il-
çesinde ise terör örgütünün Irak’taki kampla-
rõndan kaçan 6 terörist teslim oldu.
6 TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ
Ağrı’da1asker
şehit oldu