Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ANKARA (ANKA)
- 9. Cumhurbaşkanõ Sü-
leyman Demirel, Ekoe-
nerji dergisinden Prof.
Dr. Mustafa Özcan Ül-
tanır’a verdiği röpor-
tajda çarpõcõ açõklama-
larda bulundu.
12 Eylül’de referandu-
ma gidecek anayasa deği-
şikliği paketi konusunda-
ki tartõşmalara değinen
Demirel, “Bu 24 madde-
nin değişmesi ile neyin
intikamını alıyorsunuz?
Halkın önüne çıkarken
halkın önüne çıkanların
dikkatli olması lazım.
Türkiye’nin her şeyden
çok birliğe ihtiyacı var.
Bu referandum da ya-
pacağınız başka işler de
bu birliği bozmamalı”
uyarõsõnõ yaptõ.
Son günlerde askere yö-
nelik suçlama ve eleştiri-
lere değinen Demirel,
“Şimdi bu ülkede, şu se-
bepten ya da bu sebep-
ten, asker en güvenilir
kurum iken, bir süreden
beri askerin itibarı ile
oynayan, askeri cuntacı
gösteren, haksız işler
yapmış gösteren ve as-
keri itip kakan bir du-
rum hasıl oldu. Aslında
asker sivil idarenin em-
rinde ise onun adı de-
mokrasidir. Bu ise baş-
ka bir olaydır. Yalnız
askeri sivil idarenin em-
rine alıyoruz diye, as-
kerinizi kurum olarak
itip kakmaya, itibarsız
hale getirmeye, güçsüz
düşürmeye kalktığınız
takdirde, bu ülkeye ya-
pılan en büyük kötülük
olur” diye konuştu.
‘Halkı birbirine
düşürdüler’
Başbakan Yardõmcõsõ
Cemil Çiçek’in, “Demirel
az konuşsa iyi olur, onun
yapamadığını biz yapı-
yoruz” sözleri hatõrlatõl-
dõğõnda da Demirel, şöy-
le konuştu:
“Doğrudur, bizim ya-
pamadığımızı, yapma-
dığımızı onlar yapıyor.
Ülkenin en değerli ku-
rumlarını itibarsız ha-
le getirmek için, Tür-
kiye’de hiçbir hükü-
metin yapmadığını yap-
tılar. Halkı birbirine
düşürmek için de hiçbir
hükümetin yapmadığı-
nı yaptılar. Bravo on-
lara, bravo.”
İnegöl ve Dörtyol’da
yaşanan olaylarõ ve açõlõm
tartõşmasõnõ değerlendi-
ren Demirel, “Sayın Ce-
mil Çiçek ve hükümeti
Türkiye’yi bölmüştür.
Bizim yapmadığımız oy-
du işte” dedi. Demirel, 12
Eylül’de yapõlacak refe-
randumun ordu ile he-
saplaşmaya dönüştürül-
memesini istedi.
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 6 AĞUSTOS 2010 CUMA
4 HABERLER
DÜNYADA BUGÜN
ALİ SİRMEN
Konuşacaksak Eğer- 2
‘Federasyon’
Diyarbakır Belediye Başkanı Baydemir’in
konuşmasıyla iligili yazıma gelen olumlu
tepkilerden biri de Ertuğrul Özkök’ün
köşesindeydi.
Yazısına destek almak insanı sevindiriyor
tabii, Özkök’e de teşekkür ederim.
Umarım bu yazılar, konunun özgür biçimde
tartışılmasına yol açar, tabuları kovar.
E. Özkök, çarşamba günkü yazısında,
kendisinin federasyondan yana olduğunu dile
getirmiş.
Federasyon tartışmasının bir tabuları
sarsacağı aşikâr.
Olsun, sarssın!
Demokrasilerde tabular korunarak bir yere
varılmaz.
Bu konuda net tavrımı koyduktan sonra,
federasyon konusundaki düşüncemi de
açıklıkla söylemek durumundayım:
- Federasyon çözümünün, yararlı ve
gerçekleşebilir olduğunu sanmıyorum. Hatta
teorik açıdan, bağımsızlık federasyondan daha
kolay gibi görünüyor.
Konuyu ayrıntılarıyla ele alalım...
1 - Türkiye’nin bir federasyon olması yapısının
değişmesi demek. Bunun için TC’nin kurucusu
Türkiye halkının tümünün rızasına ihtiyaç var.
Bunun yolu halkoylaması.
Siz Türk halkının, (dilerseniz Türkiye halkı
deyin!) çoğunluğunun kendi üniter yapısından,
bir kısım kardeşi böyle istiyor diye
vazgeçeceğini, tıpış tıpış gidip “federasyona
evet” diyeceğini düşünebiliyor musunuz?
Ben düşünemiyorum.
Tamamen teorik platformda kalalım, bir
ülkede bir azınlığın ayrılığı söz konusu
olduğunda, o azınlığın büyük çoğunluğunun
ayrılıktan yana oy kullanması, ülke genelinin
çoğunluğunun federasyon lehine oy
kullanmasından çok daha kolaydır.
Kısacası eskilerin deyimiyle, federasyon
çözümü kabili tatbik (uygulanabilir) değil.
2 - Tarihte gelişmeler ayrı birimlerden
birleşmeye doğru olmuş, genelde, üniter
devletlerden federasyona giden yapılarla
karşılaşılmamıştır.
3 - 21. yüzyıldan olaylara baktığımızda, 20.
yüzyılın ikinci yarasından özellikle de 3.
çeyreğinden başlayarak, tanık olduğumuz
gelişmeler etnik tabana dayalı federasyonların
yaşama şanslarının olmadığını ve bunların
parçalanmalarının çok acılı ve kanlı olduğunu
özellikle eski Yugoslavya olaylarıyla
göstermiştir.
4 - Özerklik konusunda tekrar aynı noktalara
değinecek olmakla birlikte, burada bir noktanın
altını çizelim: Etnik kimliğe gösterilen saygı,
anadilde eğitim gibi hususlarda tanınan
ayrıcalıklar da ayrılık taleplerini azaltmıyor,
çoğaltıyor. İspanya’nın iki özerk bölgesi Bask
ülkesi ve Katalunya bu konuda çok çarpıcı
örneklerdir.
5 – Federasyonda, federe devletler arasındaki
büyük ekonomik ve sosyal farklar, geride olanın
kendisini haksızlığa uğramış hissetmesine yol
açıyor ve ayrılıkçı talepleri dindirmek şöyle
dursun arttırıyor. Öte yandan, gelişmiş federe
devletin halkı, kendi kaynaklarının öbür devletin
kalkınmasına, seferber edilmesine kolay kolay
rıza göstermiyor. Bu durumda onlardan
demokratik yolla ekonomik özveri istemek
zorlaşıyor, aynı zamanda da ekonomik olarak
güçlü olanın ayrılıkçı istekleri artıyor.
6 - Ekonomik bakımdan, geri kalan, zaman
içinde ekonomik açıdan aradaki farkı kapatıp
öne geçse dahi, ayrılık isteği azalmıyor, artıyor.
Örneğin 40 yıl önce Valonlardan ekonomik
olarak daha geri olan, o zaman da ayrılıkçılık
yanlısı Flamanlar, zaman içinde güçlendiler, öne
geçtiler, ama ayrılıkçı istekleri azalmadı, arttı.
7- Nihayet özellikle, Türkiye’de yaşananlar,
büyük çoğunluğun özerklik ve federasyon
talepleri geçici aşama olarak algılanıyor ve asıl
amacın bağımsızlık olduğu kuşkusuyla
karşılanıyor, “neden kaynaklarımla benden
ayrılacak olanı palazlandıran geçici çözüme evet
diyeyim” sorusunun sorulmasına yol açıyor.
Evet, federasyon konusunu da, bu sorular ve
sorunların ışığında neden tartışmayalım?
asirmen@cumhuriyet.com.tr
Erdoğan, beyaz gömlek giyerek yola çõktõklarõnõ, idam edilen DP’lilerin vasiyetini yerine getireceklerini söyledi
Aydõn’daMenderes’esõğõndõ
TEVFİK AKBAŞ
AYDIN / DENİZLİ - Çeşit-
li tesislerin açõlõşõnõ yapmak için
Aydõn’a gelen Başbakan Tayyip
Erdoğan, İstasyon Meyda-
nõ’ndaki yurttaşlara, “Muhalefet
ve kötü niyetliler bize beyaz
gömlek giydirmeye çalışıyor.
Menderes için referandumda
‘evet’ deyin” çağrõsõ yaptõ.
Sõkõ güvenlik önlemleri ve sõ-
cak altõnda gerçekleştirilen mi-
tingde, yurttaşlarõn serinlemesi
için su püskürten klimalar kul-
lanõlõrken kalabalõğõn sağlanma-
sõ için de bazõ kamu araçlarõndan
anonslar yapõldõğõ gözlendi. Baş-
bakan törende, aralarõnda önce-
ki günkü deneme sõrasõnda bir iş-
çinin yaşamõnõ yitirdiği İkizdere
Barajõ’nõn da bulunduğu 20 te-
sisin toplu açõlõşõnõ yaptõ. Törende
konuşan Erdoğan, 27 Mayõs as-
keri müdahalesi öncesinde bazõ
çevreler tarafõndan uygulanmaya
çalõşõlan senaryolarõn, bugün de
devreye sokulmaya çalõşõldõğõnõ,
CHP ve MHP’nin sürekli olarak
Yüce Divan’dan söz ettiğini öne
sürerek şunlarõ söyledi: “Ben
Yüce Divan ile korkmam. Biz
bu yola beyaz gömleğimizi gi-
yerek çıktık, bunu böyle bilin.
Biz bu yola başımızı koyduk.
Hak dedik, hukuk dedik, de-
mokrasi dedik, özgürlükler de-
dik. Ruhumuzu, bedenimizi
biz bu uğurda vakfettik. Bir ca-
nımız var, bunu da Allah’tan
başka kimse alamaz.” 12 Ey-
lül’de Menderes’in vasiyetinin
yerine getirileceğini de savunan
Erdoğan, “12 Eylül’de Adnan
Menderes’in vasiyetini yerine
getirecek misiniz? Adnan Men-
deres’in, Fatin Rüştü Zorlu’nun,
Hasan Polatkan’ın ruhlarını şad
edecek misiniz? Demokrasiye,
milli iradeye sahip çıkacak mı-
sınız?” dedi.
‘TSK ile gerginlik yok’
Daha sonra Denizli’ye geçen
Erdoğan, Özay Gönlüm Meyda-
nõ’nda yaptõğõ konuşmada CHP
ve MHP’ye yüklendi. Erdoğan,
TSK ile aralarõnda sorun olma-
dõğõnõ öne sürdü. Kendisini eski
Genelkurmay Başkanõ Yaşar
Büyükanıt’la işbirliği yapmak-
la suçlayan ve “E-muhtıra
AKP’nin yeniden iktidara gel-
mesi için yapıldı” diyen CHP li-
deri Kemal Kılıçdaroğlu’nu,
isim vermeden yanõtlayan Erdo-
ğan, şunlarõ söyledi: “Ana mu-
halefet partisi genel başkanı, 27
Nisan süreciyle ilgili mahke-
meye gideceklerini söyledi.
CHP 27 Nisan bildirisi sıra-
sındaki durumundan dolayı
kendisi hakkında da suç du-
yurusunda bulunacak mı? Her
satırına imza atanlar hakkında
suç duyurusunda bulunacak
mı? Ergenekon avukatlığına
savunanlar hakkında suç du-
yurusunda bulunacaklar mı?
Biz gereken yanıtı 28 Nisan’da
verdik. Kimse bizimle Türk
Silahlı Kuvvetleri arasında ger-
ginlik yaratma gayreti içine
girmesin. Biz şu ana kadar
anayasa ve kanunlar ne ge-
rektirdiyse onu yaptık. Birile-
rinin talimatına göre değil, mil-
letin sesine göre hareket et-
meye devam edeceğiz.”
12 Eylül’de Menderes’in
vasiyetinin yerine getirile-
ceğini de savunan Erdoğan,
‘Biz bu yola beyaz gömle-
ğimizi giyerek çõktõk, bunu
böyle bilin. Biz bu yola ba-
şõmõzõ koyduk’ dedi.
MÜSTEŞAR METE
İstifa nedeni
bakanla
anlaşmazlõk
İstifa eden Maksut
Mete, AKP döneminde
Gümrük Müsteşarlõğõ’na
getirilen 7’nci isimdi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Başbakan Tayyip Erdo-
ğan’õn, İsviçre’den Türkiye’ye
getirdiği Yatõrõm Destek ve Tanõ-
tõm Ajansõ Başkanõ Alparslan
Korkmaz’õn ardõndan, hemşerisi
Gümrük Müsteşarõ Maksut Mete
de istifa etti. 9 ay önce bu göreve
gelen Mete’nin, Gümrüklerden
Sorumlu Devlet Bakanõ Hayati
Yazıcı ile anlaşmazlõğa düştüğü
bildirildi. Mete, AKP döneminde
Gümrük Müsteşarlõğõ’na getirilen
yedinci kişiydi.
Daha önce Başbakanlõk müste-
şar yardõmcõlõğõ görevinde bulu-
nan Maksut Mete, geçen yõl
ekim ayõnda Emin Zararsız’õn,
Sosyal Güvenlik Kurumu başka-
nõ olmasõyla boşalan Gümrük
Müsteşarlõğõ’na atanmõştõ. Baş-
bakan’a yakõnlõğõyla bilinen Me-
te’nin sõkõntõlarõnõ Erdoğan’a ak-
tardõğõ ve istifasõnõ sunduğu öğ-
renildi. Gümrük müsteşarõnõn,
yürütülen bazõ soruşturmalar ne-
deniyle baskõya maruz kaldõğõ ve
sonunda görevi bõrakmak zorun-
da kaldõğõ savlandõ.
Başbakan’õn hemşerisi olan
Maksut Mete, AKP hükümeti dö-
neminde Adalet Bakanlõğõ Müs-
teşar Yardõmcõlõğõ görevini vekâ-
leten yürüttü. Abdullah Gül’ün
cumhurbaşkanõ olmasõndan sonra
2007 yõlõnda bu göreve asaleten
atandõ. 2009 yõlõnõn Ocak ayõnda
Başbakanlõk Müsteşar Yardõmcõ-
lõğõ görevine getirildi. 2009 yõlõ
Ekim ayõnda da gümrük müsteşa-
rõ olarak atanmõştõ.
Maksut Mete’nin Gümrük
Müsteşarlõğõ’ndan ayrõlmasõyla
AKP hükümeti döneminde Güm-
rük Müsteşarlõğõ koltuğuna otu-
ran yedinci isim de ayrõlmõş oldu.
Mete’den önce, daha önce Baş-
bakanlõk Müsteşar Yardõmcõsõ
olan Emin Zararsõz bu görevi yü-
rütmüş, o da kurumdan ayrõlmak
istemişti. Bunun üzerine Zarar-
sõz, Sosyal Güvenlik Kurumu
(SGK) Başkanlõğõ’na getirilmişti.
Başbakan Erdoğan’õn İsviç-
re’den Türkiye’ye getirdiği Yatõ-
rõm Destek ve Tanõtõm Ajansõ
Başkanõ Alparslan Korkmaz da
önceki gün görevine veda etmiş-
ti. Doğrudan Başbakan’a bağlõ
olan Yatõrõm Destek ve Tanõtõm
Ajansõ’nõn ilk başkanõ olan ve 7
dil bilen Korkmaz, aynõ zaman-
da Erdoğan’õn özel danõşmanlõ-
ğõnõ da yürütüyordu.
SÜLEYMAN DEMİREL:
Hükümet
Türkiye’yi
bölmüştür
Süleyman Demirel, Çiçek’in, “Demirel
az konuşsa iyi olur, onun yapamadõğõnõ biz
yapõyoruz” sözlerine, “Sayõn Çiçek ve
hükümeti Türkiye’yi bölmüştür. Bizim
yapmadõğõmõz oydu işte” dedi.
SEDAT KURT
DENİZLİ - Aydõn’õn
Söke ilçesinde Milli Eği-
tim Müdürlüğü’nün
okullara yazõ göndere-
rek Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan’õn dün-
kü Aydõn mitingi için il-
çeden araç kaldõrõlaca-
ğõnõ, programõ izleyecek
personelin görevli izinli
sayõlacağõnõ duyurduğu
öne sürüldü. Söz konusu
belgenin bir örneğini da-
ğõtan Eğitim-İş Genel
Başkanõ Yüksel Adıbel-
li, suç duyurusunda bu-
lunacaklarõnõ söyledi.
Adõbelli’nin dağõttõğõ
belgede, Söke İlçe Milli
Eğitim Müdürü Mustafa
Buğdayeken imzalõ ya-
zõda, Erdoğan’õn Aydõn
gezisine katõlacak okul
idarecilerinin görevli izin-
li sayõlacağõ ve kendileri-
ne bir araç tahsis edildiği
yazõyor.
Son yõllarda valilerin,
kaymakamlarõn, ilçe mil-
li eğitim müdürlerinin
AKP yöneticileri gibi dav-
randõklarõnõ anõmsatan
Eğitim-İş Genel Başkanõ
Yüksel Adõbelli, şunlarõ
söyledi:
“AKP’ye her yol mu-
bah. ‘Valiler bizim il baş-
kanõmõz, kaymakamlar
bizim ilçe başkanõmõz, il-
çe milli eğitim müdürle-
ri, il milli eğitim müdür-
leri bizim AKP yönetici-
miz’ gibi davranıyorlar
ve baskı yapıyorlar. Sö-
ke İlçe Milli Eğitim Mü-
dürü AKP’nin ilçe baş-
kanı mı? İlçe yönetim
kurulu üyesi mi? Bun-
lar gözünü karartmış.
Bu müdür hakkında
suç duyurusunda bu-
lunacağız.”
MEB’DEN PARTİ TALİMATI
Müdürlere
miting izni
14meslekodası
‘hayır’ çağrısı yaptı
Haber Merkezi - Türk Mühendis ve Mimar
Odalarõ Birliği’ne (TMMOB) bağlõ 14 meslek
odasõ temsilcisi, referandumda ‘hayır’ diyecekle-
rini açõkladõ. İnşaat Mühendisleri Odasõ’nda basõn
toplantõsõ düzenleyen TMMOB Adana İl Koordi-
nasyon Kurulu Sekreteri Mustafa Altıokka, ana-
yasa değişikliğinin yürütmenin dayatmasõna dön-
düğünü söyledi. Katõlõmcõlõğõn sağlanmadõğõnõ
anlatan Altõokka, “Demokratikleşme adına ya-
pılan değişiklikte halk, emek ve meslek örgüt-
leri hazırlanma sürecine dahil edilmedi” dedi.
Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri
Emekçileri Sendikasõ (Tüm Bel-Sen) İzmir Şube
Başkanõ Yaşar Gül ise AKP İzmir İl Başkanõ
Ömür Kabak’õn, “Anayasa değişikliğiyle me-
mur toplusözleşme hakkına kavuşacaktır” söz-
lerinin gerçeği yansõtmadõğõnõ vurgulayarak “Me-
murlarımızı uyarıyoruz. Verilen hak yoktur,
tezgâh vardır. Bu tuzağa düşmeyelim” dedi.
Türk-İş ve KESK’e bağlõ sendikalarõn Ankara
şubeleri de, işçi ve emekçileri, 12 Eylül’de yapõ-
lacak referandumda “Hayır” oyu vermeye ça-
ğõrdõ. İnşaat Mühendisleri Odasõ Yönetim Kuru-
lu Başkanõ Serdar Harp yaptõğõ açõklamada,
“Anayasa değişikliği, 12 Eylül hukukundan
bir kopuş değil, bu hukukun farklı bir biçim-
le sürdürülmesinden ibarettir” dedi.
Kılıç MHP’den istifa etti
Dörtyol’daki saldõrõda arabasõ kullanõlan Bestami Kõlõç, istifa dilekçesinde
‘partisinin yõpratõlmasõna daha fazla seyirci kalmak istemediğini’ söyledi
AKIN BODUR
İSKENDERUN - Hatay
Dörtyol’da polislere düzen-
lenen saldõrõda arabasõ kulla-
nõlan MHP’li Payas Belediye
Meclis üyesi Bestami Kılıç,
MHP yönetiminin isteği üze-
rine görevinden istifa etti.
Jandarma Genel Komutanlõ-
ğõ da Kõlõç’õn “bölgede za-
man zaman bilgisine baş-
vurulan vatandaşlardan bi-
ri” olduğunu açõkladõ.
Dörtyol’da 4 polisin yaşa-
mõnõ yitirdiği silahlõ saldõrõda,
teröristlerin aracõnõ kullandõğõ
ortaya çõkan Bestami Kõlõç’õn
jandarma istihbarat elemanõ
olduğu iddia edildi. Jandarma
Genel Komutanlõğõ da Kõlõç’õn
“istihbarat elemanı olmadı-
ğını” belirtmesine karşõn “Böl-
gede zaman zaman bilgisine
başvurulan vatandaşlardan
birisidir” denilerek bir çeşit
“muhbir” olduğu itirafõnda
bulundu. MHP yönetimi, ara-
cõ saldõrganlar tarafõndan kul-
lanõldõğõ ortaya çõkmadan ön-
ce ve sonrasõnda “çelişkili”
ifadeleriyle dikkat çeken Kõ-
lõç’tan istifa etmesini istedi. Kõ-
lõç da dün itibarõyla partiden is-
tifa ettiğini açõkladõ. Kõlõç, is-
tifa dilekçesinde, “Mensubu
olmakla gurur duyduğum
partimin yıpratılmasına da-
ha fazla seyirci kalmamak
adına soruşturma bitinceye
kadar MHP üyeliğinden is-
tifa ediyorum” ifadelerine
yer verdi.
MHP Hatay İl Başkanõ Şe-
fik Çirkin ise istifaya ilişkin
yaptõğõ açõklamada, “Bu ar-
kadaşımız çok doğru bir şey
söylüyor. Onun üzerinden
iftira kampanyasıyla MHP
yıpratılmak isteniyor” diye
konuştu. Dörtyol’da yaşanan
olaylarõ incelemek üzere 4
MHP’li vekilden oluşan he-
yetin bugün incelemelerini ta-
mamlayacağõ, hazõrlayacağõ
raporu da MHP Genel Mer-
kezi’ne ileteceği belirtildi.
AKP Hatay Milletvekili Mus-
tafa Öztürk de Dörtyol’daki
saldõrõyla ilgili iddialarõna de-
vam etti. Öztürk, 4 polisi şehit
eden 3 PKK’linin Çağlalõk
köyünden geçerek Amanos
Dağõ’na kaçtõğõnõ söyledi.
‘Evet’ mitinglerini açılışlar ile birlikte organize etmeyi sürdüren Er-
doğan’ın Aydın’daki programında da kamu araçları kullanıldı.
Ankara’dan Samsun’a geçen MHP Genel Başkanı Bahçeli, Havza ilçesinde bir
çay ocağına giderek kapının önünde toplanan kalabalığa seslendi. (Fotoğraf: AA)
Bahçeli, iktidarla TSK arasõnda yaşanan gerilime dikkat çekti
‘YAŞsavaşadönüştü’
CEMİL CİĞERİM
SAMSUN - MHP Genel Başkanõ Dev-
let Bahçeli, YAŞ kararlarõyla ilgili olarak
“İktidarla Silahlı Kuvvetler’in savaşı ha-
line dönüştürülmüş. Bazı yandaş gaze-
teler Başbakan kazandı diyor, öbürü ise
Silahlı Kuvvetler yerinde durdu diyor
şimdi ne demek bu” dedi.
Karayoluyla Ankara’dan Samsun’a geçen
Bahçeli, Havza ilçesinde bir çay ocağõna gi-
derek kapõnõn önünde toplanan kalabalõğa
seslendi. YAŞ kararõnõ da değerlendiren
Bahçeli, “YAŞ toplantıları bu sene bir
başka anlam yüklenerek iktidarla Silahlı
Kuvvetler’in savaşı haline dönüştürül-
müş. Bazı yandaş gazeteler Başbakan ka-
zandı diyor, öbürü ise Silahlı Kuvvetler
yerinde durdu diyor, şimdi ne demek bu.
Silahlı Kuvvetler’le iktidar karşı karşı-
ya gelir, savaş hali ilan ederlerse bu ül-
kenin hali nereye gider. Bunu hiç düşü-
nen yok mu?” diye konuştu.
Ladik ilçesine de uğrayan Bahçeli, Tür-
kiye’de 5 kez anayasa çõkarõldõğõnõ belir-
terek şunlarõ söyledi:
“Zamanla ihtiyaçlara göre bu anayasa-
larda değişiklikler yapıldı. Bunlarda AKP
öncesi hükümetler tarafından yapıldı.
Özellikle 1982 Anayasası’nda 17 defa de-
ğişiklik yapılarak 83 maddesi değiştirildi.
Bütün siyasi partilerin programlarında
anayasa değişikliği önerileri vardır ve
anayasa değişikliği yapmayı bütün parti-
ler ister. Toplumun yeni ihtiyaçlarına ce-
vap verebilecek anayasa değişiklikleri ta-
rafımızdan da istenmektedir. Bunu
AKP’de yapmak isteyebilir, arzulayabilir.
Ama bunu milletvekili sayısının çokluğu-
na güvenerek AKP dayatması ve inatlaş-
ması şeklinde yapmaya kalkarsan işsizlik,
yolsuzluk, yoksulluk, ülkemizin hali peri-
şan iken 24 saat anayasa değişikliği ile oya-
larsın bu da son derece yanlıştır. (...) AKP
diğer partileri muhatap almadı 29 maddeyi
TBMM’ye dayattığı için ret oyu kullandık.
Bugün referandumda hayır oyu kullan-
manızı istiyoruz.”