Katalog

13 HAZİRAN 2010/ SAYI 1264 PAZAR Ben tesadüflere inanmamALİ DENİZ USLU S ertab Erener "Bu Böyle" ve "Açık Adres" parçalarıyla ilkbaharı karşılamıştı. Şimdi yenl albümü "Rengârenk" yayımlandı. Prodüktör Sertab Erener, düzenlemeler ise Mustafa Ceceli'nin. Oscar ödüllü "Slumdog Millionaire" filminin müzigi Ringa Ringa şarkısı da Nil Karaibrahimgil'in Türkçe yazdığı sözlerle albüme adını veriyor. Şarkılarda Soner Sarıkabadayı ve Erener'in imzası var. Erener'in derdi kendini tekrar etmenin verdigi sıkıcılıktan kurtulmak. Bunu da başarıyor, zira 20 yıllık bir döneme yayılan şarkılarına baktığımızda akıllarda kalanlar hep farklı tarzlarda. Bu albüm de adı gibi "Rengârenk" - Sertab Erener şarkılannı hayatımızın her dönemlnde dlnledlk. Dlle kolay, neredeyse yirmi yılı geride bıraktınız. Ama son dönemde daha farklı biri var sanki karşımızda Artık zamanı gelmiş mlydi deglşimin? - Müzigin içindeki yolculuğumu hiç planlamadım. Çünkü yaşamın onu yönlendireceğini düşündüm. Belki de saglıgını böyle koruyacagına inandım. Hayata bakışım, algılayışım neyse o yansıyor müzige. Bir kadının hayatı bu, aynı zamanda da bir ayna. HAYATLA DİDİŞİYORUM - Müzlgln dlnleneblllrilgi derlnln attına geçebllmeslyle orantılı. Müziginizde bu hep vardı. Nedlr derdlniz? - Sihir, içinden geleni vermekte. Zaten cesaret isteyen de bu. Oluş halin ne kadar gerçek ve berraksa insanlar seni o kadar dinler. - Sürekll hayatla didişir gibi bir Izlenlm yaratıyorsunuz bende. Var mı böyle bir kavganız? - Hayatla didişmek evet, aynen tanımım bu. Oluruna bırakmam, kaderci degilim. Insan gerçekten kendi kurgusunu yaşıyor, buna eminim. Korkularla yüzleşmek de buna dahil. O yüzdendir ki tesadüflere de pek inanmam. Varoluş dinamiğinde tüm bunların anlamı oldugunu düşünürüm. Çoğu zaman hayatın saglamasını yaptıgım fikrine kapılırım. - Umutsuzluk slze uzak olmalı o zaman. - Umutsuzluk hissettigim bir ruh hali değil, zaten kötümser de olamadım hiç. Çok analitik oldugum yerler var, ama az. Sertab Erener'in yeni albümünün adı "Rengârenk". BuSTOtltn yeninin peşinden gidiyor. Çünkü Erener bildigini yapmanın kolay ve güveniliriiğlne sığınmıyor. Sürekli değişmenin açlığını dindirdiğini düşünüyor. Bunlar da Rengârenk'i berrak, asude ve ona inat canlı albüm yapmaya yetiyor. Çaresiz kaldıgım zamanlar en kötüleri. Çünkü benirn dışımda ve müdahalemden uzak olaylar beni yoruyor. - Müzige dönersek "Rengârenk" albümü ses rengl ve duyum açısından farklı bir yerde. - Insan kendini tekrar eden bir yaratık. Çünkü bildigini yapmak kolay ve güvenli. Yeniyi aramak belirsizlik demek. O da korku veriyor. Sürekli yenilemek, farklılaşmak. Her şey burada gizli. Kimyayı sürekli degiştirmek gerekli. Benim açlıgım bu. Aynı olmaktan sıkılıyorum. Mesela, Madonna sürekli değişti. Müziği, sözleri, çalıştığı ekibi, hatta görünüşü... Dinleyiciyi şaşırtmak önemli, elbette onları kaybetmeden. - "Rengârenk'te "Iklmlz Bir Fidanın" gibi bir klasigl yorumluyorsunuz. Var mı hikâyesl? - Pek çok insanın onunla duygusal bir bagı var. Anlatısı direkt ve net sözünü söylüyor. Zamanının en popüler şarkısı. Bu şarkı bizim evimize de girmişti. Ben de yıllardır konsBrlerde söylüyordum, Özge Fışkın'la düet yapıyorduk. Baktım ki hissediyorum, bu akış benim gerçegim oldu ve yola dflvam ettik. - Arabesk kanımızda var ama bunu kabullenmekten çekiniyoruz. Nasıl iş bu? Arabesk bu toprakların müzigi. Sahiplenilmesi ve kabul edilmesi gereken bir olgu. Saçma sapan idealist yaklaşımlarla ona uzak durmayı marifet sayıyoruz. Sonuçta insanlar aidiyet noktasında çok istekliler; popçular, rockçılar, arabeskçiler... Bu da sınırları çok kesin gruplaşmalara neden oluyor. Siyasette, politikada, hayatın her alanında bunu yaşıyoruz. ÇILGIN BİR KONSER GELİYOR - Demir Demirkan lle uzun yıllardır birliktesiniz. Dışarıdan da her şey yolunda görünüyor. Nedir bu ilişkiyi bu kadar dengede tutan? - Birbirimizi degiştirmemek. Evet, buna epey çalıştık. Çünkü herkes karşısındakini mükemmel yapmak ister. Bunu bir kenara atmak gerekli. Biri seni ilk nasıl etkilerse onu öyle bırakmak gerektigini unutuyoruz. Âşık oldugumuz kişinin, âşık oldugumuz haliyle oynuyoruz. Burada izin veren de suçlu digeri de. ilişkilerde karşında kendini görürsün ve yansımalardan ibarettir ilişkiler. Benim ilişkimde ögrendigim bunlardı. Bunları başardıgımız için bugün buradayız. En önemlisi de degişmek gerekiyorsa gerekiyor diye degil, gerçekten dogru olduguna inanıldıgı için adım atılması gerektigi. Bir de Demir'in dürüstlügü bu ilişkinin temeli. Yalan söylemez, "miş" gibi yapmaz. En çok âşık oldugum tarafı da dürüstlügü. Kendine, yaşadıgına saygılı. Hesapla, kitapla yürümez, yalnızca yapar, isteyerek yapar. O yüzden müziğinde de samimi ve çoksesli. - Peki, son olarak "Rengârenk'l ne zaman canlı dinleme fırsatımız olacak? - Rengârenk'in ilk konseri 30 Haziran'da Kuruçeşme Arena'da. Konsere kadar dinleyiciler de şarkılara alışmış olur diye umuyorum, çünkü müzik iletişimini sagiamak için seyircinin melodiye, sözlere aşina olması çok önemli. Hoş bir de fikrimiz var! Dinleyicilerin konsere rengârenk gelmelerini istiyoruz. Yani bir parti havası yaratmak derdimiz, tüm çılgınlıklara hazırız. • Sırılsıklam bir grup: Soaked ŞİRİN GÜVEN "Synth-pop" müzik yaparak sadece insanları eglendirmekle kalmayan, aynı zamanda yaptıkları müzik aracılıgıyla kendilerini ve duygularını ortaya koyan bir grup Soaked. Balamir Nazlıca, Hatice Ancı, Deniz Kunay, Emrah Akar, Yigit özkul, Berkay Küçükbaşlar ve Murat Kulaçogiu grubun adının anlamı gibi "sırılsıklam". Müzige ve yaşama karşı... Oertleri müzikleriyle kendilerini anlatabilmek. Bu yüzden de müzikleri kadar, şarkılarının sözlerine ve konserlerinde kullandıklan görsel ve videolara da önem veriyorlar... Her geçen gün kitlesini genişleten Soaked önümüzdeki hafta Efes Pilsen One Love Festival'de de sahneye çıkacak. - Soaked nasıl bir araya geldi? Hatice Ancı: Soaked, Balamir'le başladı aslında. Ben bunu bir hikâye olarak anlatıyorum çünkü hikâyeyi biri yazar. Sonra o hikâyeyi renk katarak geliştiren insanlar eklenir. 2003 senesinde Soaked, Balamir'le başlamış bir hikâye. Onun anlatmak istedigi bir şeyler varmış ve müzigi seçerek anlatmaya başlamış. Adım adım bizler de eklendik ve grup son şeklini aldı. - Ne anlatmak Istlyorsunuz peki müzlkle? Balamir Nazlıca: Sözler standart sözler olmasın, onlara da agırlık verelim istedik. Kafamda dönen ve benim devamlı kurcaladıgım fikirler var. Kadın-erkek çatışması ya da felsefi konular gibi. Devamlı düşünen bir yapım var ve düşündüklerimi aktarmak istiyorum. Sonuçta bu kafamda sorguladıklarımı müzige taşımalıyım diye yola çıktım ben. Dolayısıyla bizim müzigimizin sözlerinde pek çok şey var. Hayatta sorguladıgımız ya da günlük hayatta karşılaştıgımız şeyler gibi... Ben bir beste yapıyorum, söz yazıyorum ama onu sonra hep beraber yorumluyoruz, yani herkes ortaya bir şeyler koyuyor ve ortak bir şey çıkıyor. Şu an duyulan müzik ve ruh yapısı bizim ortak düşüncelerimizin sonucu. - Soaked sırılsıklam demek. Neye sınlsıklamsınız? H. Ancı: Ben grubun daha "romantik, kelebek, çiçek" insanı olarak Soaked'un sırılsıklamhgını aşkla, hayatla sırılsıklam olmak gibi yorumluyorum. Yani yarattıgımız şeye tamamen kendimizi vermek ve hepsini içimizde hissediyor olmak. Emrah Akar: Yapmaya çalıştıgırnız şey standartların çok dışında. Islanmaktan kaçarsın çogu zaman ama bazen de ıslanmak istersin. Onun farklı bir ruh hali olur ve başka şeyler uyandırır sende, sen onu da yaşamak istersin. Bu proje de biraz öyle bir şey. Bir grup müziğinin dışında farklı şeyler yaşıyoruz. Mesela biz konsept belirliyoruz. Yani sözler, müzik ve görseller bir bütünlük içinde. B. Nazlıca: Grubu kurarken tabii ki biraz bana yakın insanlar bulmaya çahştım, yani duygusal insanlar... Nitekim hepimiz her şeyi çok yogun hisseden insanlarız. Biz de bunları müzigimiz, tasarımlarımız ve sözlerimizle yansıtmaya çalışıyoruz. Bu anlamda sözlerde de bir yogunluk var. Soaked bir sıfat ve hepimiz devamlı "soaked"uz. -Yaptıgınız müzik egienceli bir müzik. Slzl dlnleyler ne hlssetsln istlyorsunuz? Berkay Küçükbaşlar Ben en son gruba katılan elemanım ve bu müzigi dinledigimde, hissettigim şeyler ne zamandır hissetmedigim netlikte oldu. Bunun kesinlikle sadece bir dans ve egience müzigi olmadıgını o an hissettim. Sonradan tanıştık, beraber ve mutlu olduk. Bu iş hepimizin ortaya kendini ve duygusunu koydugu bir iş gerçekten. Hepimizin duygusuzlaştıgı, hayatta mücadele ettigi alanlar var. Ama müzik yapmaya başladıgımız anda hepimiz kendimizi sonuna kadar ortaya koyuyoruz. E. Akar Biz aslında eglenmek ve dans ettirmekten çok kendimizi ifade etmenin derdindeyiz. Zaten onun için bu kadar çok sözlere yogunlaşıyoruz. Üç dakikalık bir şarkıyla insanların bizi anlayabilmesi için çok ugraşıyoruz. Denlz Kunay: Müzik aslında bana göre insanın bünyesine hitap eden en etkili iletişim aracı. Seslerle uyanlırsınız. Bunun yanında elbette görsel destege ihtiyaç vardır ki, hayalinizdeki şeye karşınızdakiler de yanaşabilsin. Görselleri de bu amaçla yapıyoruz aslında. Yani dlnleyenlerin bizim fikrimizi daha iyi anlayabilmeleri için söz, müzik ve görseller kullanıyoruz. • EFSANE ÎSTANBUL B İ R B A S K E N T İ N 8 0 0 0 Y I L I ^ . . N T İ O N ' D A N İ STAN BU l.'A 5 H A Z İ R A N - 4 E Y L Ü L 2 0 1 0 T A R İ H L E R İ A R A S I N D A S A K I P S A B A N C I M Ü Z E S İ ' N D E la o i AVRUPA KÜLTÜR BAŞKENTİ S 27 Hcızıran tarihlı ©©BAIMCI SSM SAKIP SABANCI MUZESİ KUITUR Vf TURIZM BAKANIIGI Sokıp SobolKi Cod No 42 Emııgon, lıkınbu T -' 0(212)277 22 00 nda KnhtıUış, Bcsıktn-, vo fcmıryon i»Melerinden dcn,z ulas.m, soğlanmnktadır Aynnt.lı bilgi ıcın htlp ,'muıe.jabanciuniv.edu »<•**