19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 HAZİRAN 2010/ SAY11264 -ı- PAZAR Bu dolaylı bir sansürdür... Geçen hafta internette bir kaos yaşandı ve hâlâ devam ediyor. Yapılanlarda hiç kabahat yokmuş, YouTube'un kapanması kaderimizmiş gibi, her şey Google'a yüklendi. Ancak sorun Google'da değil, sorun Türkiye'de içinde bulunduğumuz sansürcü zihniyette. G eçen haftadan beri gündemimizde Google servlslerine uygulanan erişim engeli var. Google'ın yanl internet kullanıcılarının baştna gelen erişim engellenmesi, pek çok şeyi aksattı. önce nedenini, sonra nasılını açıklayalım. Google sadece bir arama motoru değil. Hem sitelerln, hem şirketlerin hem de kullanıcıların işine yarayan pek çok servisl var. örnegin, sitelerin ziyaretçilerinin analizini yapmaya yarayan Google Analytics sayesinde siteye kim. hangi baglantıyla gelmiş, nelere tıklamış görebiliyor site sahibi. Google Translate Türkçe dahil pek çok dilde çeviri yapmak için kullanılıyor. Google Reader, blogları ve haber sitelerini tek bir havuzdan takip etmeye, Google Docs dosyalarınızı çevrimiçi olarak görüntülemeye yarıyor. Bu ve bunun gibi 27 Google servisi, TİB'in (Telekomünikasyon iletişim Başkanlıgı) erişim engelinden etkilendi. Nasılına gelirsek, Google'ın servis verdiği bir IP havuzu var. Bu havuzda YouTube'un da, diger Google servislerinin de IP'leri var. TİB, halihazırda 2 yıldır engelli olan YouTube'un servis aldıgı IP numaralarını aniden güncelleyince, tüm Google servisleri güme gitmiş oldu. TİB önce yaptığı açıklamada uygulamanın, "Ankara 1. Sulh Ceza SİNEM DÖNMEZ Mahkemesl'nin 05/05/2008 tarihli ve 2008/402 No'lu kararı geregi erişimi engelli olan http://www.youtube.com internet adresine ilişkin IP adreslerinin güncellemesinden ibaret" oldugunu söyledi. Yani, Google'a sansüryok, YouTube yasagıyla ilgili dedi. Sanki YouTube'a girememek Türklerin kaderinde varmış gibi... Hemen sonrasında Ulaştırma Bakanlıgı Google'ın 30 milyon TL'lik bir vergi borcu olduğunu açıkladı: "Bunu yaparken aynı zamanda dedik ki, gelin Türkiye'de bir irtibat büronuz olsun, bir şubeniz olsun. (..)Maliye Bakanlığı firmaya 30 milyon TL'lik vergi tahakkuku yapmıştır." Bu da konuyu saptırmaktan başka bir şey değildi Zira 5651 sayılı yasada yer saglayıcı olarak görünen şirketlerin Türkiye'de ofis açma zorunlulukları yok. Vergi borçları da yok dolayısıyla. Sonuç olarak "sansürcü ülke" statümüz güç kazandı. Bu sırada, Cyber-rights hareketinin kurucusu ve Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Yaman Akdenlz (sagda) ve insan hakları hukukçusu, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden Yrd. Doç. Dr. Kerem Altıparmak, TİB'e itiraz dilekçesi verdi. Ülkemizde yaşanan bir vergi sorunu degil, bir sansür sorunu. Neden mi? Nedenini Doç. Dr. Yaman Akdeniz'e sorduk. Akdeniz, öncelikle TİB'in erişim engellemesinin hukuki bir dayanagının olmadıgının altını çiziyor. Google servislerine erişilmemesi için bir mahkeme kararı yok. "Burada durup dururken TİB, Google havuzunda bulunan çeşitli IP adreslerine keyfi olarak erişim engelliyor. Türkiye'de erişim engellerinin baglı olduğu karıun 5651 sayılı kanun. Bu kanunda TİB'e verilmiş keyfi bir erişim engelleme yetkisi yok. Bu yüzden de TİB'in kararına itiraz ettik" diyor. TİB'in derdi, Google'ın, kendisine kesilen 30 milyon TL vergi borcunu ödeyip burada bir ofis açması. Ve tabii bunun getirecegi yükümlülüklere de katlanması. Bu da ya idari para cezalan ya da otosansür demek... Akdeniz devam ediyor: "TİB, Google Türkiye'de ofis açsın diyor. Sen Google'a 30 milyon TL vergi borcu öde demişsin, burada ofis açarsan bizim istemedigimiz içerigi kaldırırsın, üzerine idari para cezası alırsın, genel müdürün mahkemelerde sürünür. Burada Amazon'un, Facebook'un ofisi mi var ki Google'ın olsun?" Akdeniz, Google servislerine erişimin engellenmesinin Google'ı rahatsız etmek demek olduğunu söylüyor: "Bir şekilde Google'ı rahatsız etmek istediler. Ben Google'la haberleştim, gerçekten de rahatsızlar. Çünkü onlar bir sürü şirkete servis veriyor. Sonuçta çalıştıkları altyapı Türkiye'ye has bir şey degil. Google karşılarında gerçekten demokratik bir hukuk devleti olsa masaya otururdu. Belki Google buna bir çözüm bulur ama 3-4 ay sonra yeniden yaşayabiliriz bu sorunu. Bu yüzden biz TİB'e itiraz ettik. Ki yer saglayıcı diye Google'ın Türkiye'de faaliyet belgesi almaya ve ofis açmaya zorlanması, hiçbir ülkenin hukukunda yok. Türkiye'nin Google'dan talep ettiği vergi borcu da fidye istemek gibi. Tabii, parasını verseler de açmayabilirler, kötü biten Amerikan filmleri gibi. Fidyeyi verirsin ama çocuk da ölür..." Akdeniz, Türkiye'nin AB'nin kapısına dayanmış bir ülke oldugunun altını çiziyor. "Ya AB'ye dogru ya da Çin'e doğru gidecegiz ama şu an nereye gittigimiz ortada. AB'de böyle bir sansür mekanizması olan ülke yok" diyor. Bu arada Akdeniz ve Kerem Altıparmak, YouTube kararına da itiraz etti. Şu an yasağın dayandırıldıgı 10 videodan altısı kaldırılmış. Kalan dördüne ise Türkiye'den girilemiyor. Çünkü YouTube, Türkiye'den erişime izin vermiyor. "Zaten Türkiye'den erişmek bu kadar zorken diğer servisler de kullanılamaz kılınıyor. Bu dolaylı bir sansürdür" diyor Akdeniz. • 2. URUNE USTELIK ANIND VE 3 TAKSIT AVANTAJI ILE Oj M ü ş t • r I H i z m o t l e î'2 2 W W W . 8 # V İ I . C O • • • • • •
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle