18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 27 ŞUBAT 2010 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Sancılı Yıllar... İntihar eden Deniz Yarbay Ali Tatar’ın ağabeyi Ahmet Tatar, Aykut Küçükkaya’ya açıkladı: “Kardeşim bir hukuk cinayetine kurban gitmiştir!” Nedir bu hukuk cinayeti? Emniyet Genel Müdürlüğü İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’nün 7 Ocak 2010 tarihli raporu. Bu raporda, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit’e, eski komutan emekli Oramiral Metin Ataç’a suikast notundaki yazının el ürünü olmadığı saptanıyor. Yarbay Tatar Alevi kökenliydi... İkinci kez gözaltına alınacağını öğrenince bunu içine sindiremedi... Beylik tabancasıyla intihar etti. Geriye acılı bir eş ve kızı kaldı... Tatar’ın eşi Nilüfer Tatar, soruşturmayı yürütenlere şöyle seslenmişti: “Siz kimin adamısınız? ABD’nin mi, Fethullah’ın mı? Alevi subaylar üzerine oynuyorlar. Kocamı harcadınız... Ellerinde hiçbir belge yok. İkinci kez gözaltına almaya geldiler. Yaktınız bizi, yaktınız...” İki gündür Nilüfer Tatar ve ağabey Ali Tatar’ın çığlığını duyuyorum, yüzlerini hiç görmediğim halde. Ağabey Ali Tatar’la bir kez telefonla konuşmuştum. Ali Tatar, Aykut Küçükkaya’ya “Bu bir hukuk cinayetidir” deyip ekliyordu: “Soruşturmayı yürüten savcıya dava açmak için ek klasörlerin çıkmasını bekliyorduk.” Ortada bir ihbar mektubu vardı o kadar! Mektupta, Yarbay Tatar’ın silahlı terör örgütüne üye olduğu, ayrıca muvazzaf teğmenlere ve askeri öğrencilere uyuşturucu satışına göz yumduğu öne sürülüyordu. Sonra ne oldu? Hiçbir kanıt bulunamadı... Bir insanın yaşamı var ortada... Bir acı ve gözyaşı... O yaşamına beylik silahıyla son veren onurlu bir deniz subayı... Türkiye’nin son üç yılına dönüp baktığımda, olup bitenleri kimi zaman kaygıyla kimi zaman “olmaz böyle bir şey” diye izliyorum. 12 Mart’ı, 12 Eylül’ü yaşadım... Türkiye bırakın 12 Mart’ı, eğer 12 Eylül’le hesaplaşsaydı bugün Yarbay Tatar yaşıyor olacaktı... Balyoz soruşturmasında gözaltına alınan eski Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek, eski Birinci Ordu Komutanı Ergin Saygun gün boyu sorgulandıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere özgür bırakılmışlardı. Sanırım, salıverilmelerinin gerekçesi şuydu: “Oturdukları yer belli... Kanıtları karartma ve kaçma olasılıkları yok!” Şimdi birilerini kızdıracağımı bilsem de şu soruyu yönelteceğim: Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, Hikmet Çiçek, Prof. Dr. Mehmet Haberal, Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, kimi emekli, kimi muvazzaf tuğ, tüm, kor komutanların, albayların, vb. kanıtları karartma ve kaçma olasılıkları var mıydı? Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’in işi, evi yok muydu? Neden tutuklandı Cihaner söyler misiniz? Cihaner, İsmailağa cemaatine ilişkin soruşturmayı yapmasaydı başına bunlar gelir miydi? Balbay, günlüklerinden ötürü bir yıla yakın süredir Silivri’de yatarken, “darbe günlükleri”ni yazanlar nasıl oluyor da özgür kalabiliyorlar, biri bana gelip anlatsın! Merak bu ya! Çankaya’da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün başkanlığındaki “kriz zirvesi”ne Başbakan Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Başbuğ, ellerinde çantayla gelmedi mi? Peki o zirvede üç saat boyunca neler konuşuldu? Merak bu ya! Eski Genelkurmay Başkanı Büyükanıt, Balyoz operasyonundan bir gün önce Milliyet’ten Fikret Bila’ya “27 Nisan’da e- muhtıra vermedim, kaygılarımı yazdım” diye neden açıklama yapma gereksinimini duydu? Türkiye demokratikleşecek ve özgürleşecek mutlaka! Önce 12 Eylül faşist darbecileriyle hesaplaşılacak, Seçim Yasası ve Partiler Yasası er geç değişecek, özgürlükçü bir sivil anayasa mutlaka yapılacak. Artık darbeler dönemi bitmiştir... Sivil-asker, yargı-üniversite, gazeteci-aydın, emekçi-işveren herkes bunu bilmelidir! Sancılı yıllar yaşıyoruz... Merak etmeyin geçer... [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıç- daroğlu, Türkiye Kömür İşletmeleri’nin (TKİ) 2008 yõlõnda yoksul ailelere bedelsiz kömür vermek amacõyla açtõğõ ihaleye “fe- sat karıştırıldığını” açõkladõ. Kõlõçdaroğlu, “İhale Komisyonu saat 10.00’da topla- nıyor, ancak ihaleye katılan tek firma teklifini 11.30’da veriyor. AKP döne- minde TKİ’de oluşan yolsuzlukların bo- yutu 1 milyar lirayı aşmaktadır” dedi. Kõlõçdaroğlu, dün düzenlendiği basõn toplantõsõnda TKİ’nin 2008 yõlõnda açtõ- ğõ ihaledeki yolsuzluk iddialarõnõ aktardõ. Kõlõçdaroğlu, “10.06.2008 tarihinde Sa- tın Alma Dairesi Başkanlığı, Geliş Ma- dencilik’ten kömür alımına ilişkin tek- lif vermesini istemiştir. Geliş Maden- cilik, teklif yazısını aldığı gün, yani 10.06.2008 tarihinde teklif zarfını TKİ Genel Müdürlüğü’ne vermiştir. Firma bu teklif mektubunda 261 bin 150 ton kömürü 59 milyon 26 bin 230 TL kar- şılığında verebileceğini belirtmiştir. İhale komisyonu tarafından düzenlenip imzalanan ihale zarfı teslim alındı bel- gesinde, teklifin 10.06.2008 tarihinde sa- at 11.30’da alındığı belirtilmiştir. Ama işin garip tarafı, İhale Komisyonu yine aynı gün içerisinde sabah saat 10.00’da toplanarak teklif zarfını açmaya baş- lamıştır. Bu nasıl bir ihale komisyonu- dur ki, saat 10.00 toplanır, karar alır, ancak ihaleye katılan tek firma teklifi- ni 1.5 saat sonra saat 11.30’da verir... Komisyonun saat 10.00 teklifleri açtık dediği saatte, ihale dosyasında istekli- nin teklifi dahi yoktur. İsteklinin teklifi olmadan, ihale komisyonu nasıl ve hangi gerekçeyle toplanmıştır? Çıkar ya da siyasal baskı olmadan, bir komis- yonun böylesine bir kararın altına im- za atması mümkün müdür?” Kükürt oranı oyunu Kõlõçdaroğlu, Güneydoğu Anadolu Lin- yitleri İşletmesi’ne ait kömür madenleri sa- hasõnõn 2002 yõlõnda “üretilen kömür- lerin kükürt oranın yüksek olduğu, çok isli yandığı” gerekçesiyle TKİ tara- fõndan kapatõldõğõnõ, işletme hakkõnõn Şõr- nak Valiliği İl Özel İdaresi’ne verildiğini bu kurumun da işletme hakkõnõ Standart Teknoloji AŞ’ye, onun da Geliş Maden- cilik AŞ’ye devrettiğini aktardõ. Geliş Madencilik’in yüzde 60 hissesini Mehmet Kutman’ın ortağõ olduğu Ege Global Madencilik’e devrettiği yönünde sözleşme imzaladõğõ iddialarõ bulunduğunu aktaran Kõlõçdaroğlu, daha sonra “birdenbire o kö- mür madenindeki kömürlerin kalorisi- nin 3.174’ten 5.805’e yükseliyor, kükürt oranının da yüzde 6.36’dan yüzde 1.06’ya düştüğünü” anlattõ. Kõlõçdaroğ- lu, ortaya çõkan tüm zararlarõn Hazine ta- rafõndan karşõlandõğõna dikkat çekerek, iha- lede dönemin Enerji Bakanõ Hilmi Gü- ler’in de onayõ olduğunu söyledi. Kõlõç- daroğlu, sorumlular hakkõnda suç duyu- rusunda bulunacaklarõnõ açõkladõ. CHP’li Kõlõçdaroğlu TKİ’nin 2008 yõlõnda açtõğõ kömür ihalesine ‘fesat karõştõrõldõğõnõ’ açõkladõ ‘Önce ihale sonra teklif’ Erdem: ‘20 militan’ lafõ söz konusu değil ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - BDP’li Sır- rı Sakık’õn “CHP lideri Deniz Baykal’ın 1999’da ittifak istediği ve ‘20 mi- litan gönderin’ dediği” sa- võ tartõşma yaratõrken CHP Ankara Milletvekili Eş- ref Erdem, “20 militan, lafı kesinlikle söz konu- su değildir. Partimin ba- zı politikalarına tama- men karşıyım. Ama De- niz Bey bu konuda ola- ğanüstü tutarlıdır” açõk- lamasõnõ yaptõ. Erdem, dün yaptõğõ açõk- lamada “Sayın Sakık’ın mesnetsiz iddiayı ortaya atmış olmasından üzün- tü duyuyorum. Deniz Bey’i 40 yıldır tanırım. Çizgisinde değişiklik ol- mamıştır” dedi. Erdem, 1999 seçimleri öncesinde kendi evi ve Willy Brandt Sokak’taki bir büroda ger- çekleştirilen iki ayrõ gö- rüşme hakkõnda şu bilgileri verdi: “Evimde Ahmet Türk ile Deniz Baykal bir araya geldi. Ama De- niz Bey benim ricam üze- rine gelmiştir. Bir pa- zarlık olmamıştır. Ya- rım saat sürdü. Sohbet biçiminde bir kahve iç- medir. Bir liste konuşul- ması da söz konusu de- ğildir. Türk birlikte ol- manın gerekliliğini söy- ledi. Deniz Bey de ilkeleri sıraladı. Şunlar listeler- de yer alamaz, dedi. 20 militan verin, falan söz konusu olmamıştır. Bu lafı hayretle karşılıyo- rum. Bu lafın Sırrı Bey’in kızgınlıkla ağzın- dan kaçtığına eminim. Willy Brandt’taki gö- rüşme ayrı... Arkadaşlar çağırdı ben gittim. Sırrı, Mehmet Ali Eren, Abdül- melik Fõrat vardı. Deniz Bey’in haberi yoktu. An- layışımızı ortaya koy- dum, daha sonra da ge- nel başkana bilgi ver- dim. Kurumsal kimlik çerçevesinde böyle bir görüşme olmamıştır, ta- CHP-BDP’NİN ‘İTTİFAK’ POLEMİĞİ TKİ’nin yoksul ailelere dağıtmak için açtığı kömür ihalesindeki yolsuz- luk iddialarını aktaran Kılıçdaroğlu, “İhale Komisyonu saat 10.00’da top- lanıyor, ancak ihaleye katılan tek fir- ma teklifini 11.30’da veriyor. TKİ’de oluşan yolsuzlukların boyutu 1 milyar lirayı aşmaktadır” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - CHP Ankara ve Mersin il kongreleri yarõn, Adana İl Kongresi ise CHP Genel Başka- nõ Deniz Baykal’õn katõlõmõyla bugün gerçekleştirilecek. CHP Ankara İl Başkanõ Ali Yıldızlı, CHP Ankara İl Eğitim Sekreteri Mehmet Hâdimi Ya- kupoğlu ve CHP Ankara Kadõn Kollarõ Başkanõ Bahar Büyük- yılmaz, önceki gün gazetemizi ziyaret ederek Ankara Haber Müdürümüz Mus- tafa Çakır ile görüştü. Yarõn saat 11.00’de, Anadolu Gösteri Merkezi’nde gerçekleştirilecek Ankara kongresi ile il- gili bilgi veren Yõldõzlõ, kongrede yeni- den il başkanlõğõna aday olduğunu söy- ledi. Yõldõzlõ, “Genel Başkanımız diyor ya, ‘Çalmadõk kapõ bõrakmaya- cağõz’ diye. Biz de bu hedef doğrultusunda ilerleyeceğiz. Halkla bütünleşmek istiyoruz. Avrasya Stratejik Araştırma- lar Merkezi tarafından An- kara’da, ocak ayı sonu itiba- rıyla yapılan ankete göre CHP’nin oyları yüzde 32, AKP’nin oyları yüzde 30.9 ve MHP’nin oyları yüzde 17 gö- rünüyor” dedi. Mersin’de yarõn yapõla- cak il kongresinde ise mevcut başkan Yıl- maz Şanlı ile eski il başkanlarõndan Fa- ruk Akar yarõşacak. Kongre öncesinde 12 ilçe başkanõ ortak bildiri yayõmlaya- rak Şanlõ’yõ destekleyeceğini duyurdu. Akar, delegenin “dayatmalara ödün vermeyeceğine” inandõğõnõ belirtti. CHP’de kongre haftası ALİ YILDIZLI: ANKARA’DA BİRİNCİ PARTİYİZ Ali Yıldızlı. limatla gidilmemiştir. Şiddete bulaşmış olanlar CHP’de yer alamaz.” ‘BDP-AKP işbirliği’ CHP Grup Başkanve- kili Kemal Kılıçdaroğlu, “Meclis Genel Kuru- lu’nda, bakanların sı- rasında Sayın Başba- kan, bir milletvekiline bir şeyler fısıldadı. O talimatlar ışığında söz- ler verildi. Bu bir AKP mizansenidir” dedi. CHP Sözcüsü Mustafa Özyürek de, “Başba- kan’ın işaretiyle Sakık’a söz verildi... AKP’liler Sakık’ın verdiği pası de- ğerlendirmek için ola- ğanüstü çaba sarf etti. Arõnç, konuşmama üzül- müş. Türkiye’yi bıraktı, CHP’yi idare etmeye kalkışıyor. Konuşmak için Arınç’tan icazet ala- cak değilim” dedi. Öz- yürek, “Geçen gün, uçakta giderken bir ba- kan bana, ‘Türkiye çok gerildi. Sayõn Baykal ile Sayõn Erdoğan’õ bir araya getirsek, bu görüşme ister sizin, ister benim evimde olsun’ önerisinde bu- lundu. Bunu, ‘Vay bakan bana illa görüşelim’ dedi diye ortaya çıkmak, ya- kışık almayan olaylar- dır” diye konuştu. Bu ba- kanõn kim olduğuna yö- nelik soruya Özyürek, “Biz özel sohbetleri, Meclis kürsüsünden açıklayan insanlardan değiliz” yanõtõnõ verdi. Özyürek, Erdoğan’õn, “CHP ile ilgili neler var, açıklayacağız” sözleriy- le ilgili de “Açıklamaz- sa namerttir. CHP say- damdır” diye konuştu. (Fotoğraf:AA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle