23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada arasında da değil. Savaşım; kimi medyanın saldırılarını duymazlıktan gelen, üstünkörü övgülerle yetinip içeriden dışarıdan hırpalanmasını amaçlayan çabalara, yayınlara… iktidara geldiğinden beri göz yuman AKP ile asker arasında. Elbette asker de eleştirilir. Elbette yanlışları varsa yazılır çizilir. Ama eleştirinin de bir sınırı var. Bugün kimi yayın organlarındaki artık asker düşmanlığı diye yorumlanan yayınları eleştiri sınırları içinde görmek veya göstermek olanaksız. Zaten kimileri yazılarıyla sınırı çoktan aştıklarını kanıtlıyorlar. İçlerinde asker düşmanlığını abuk sabuk önerilerle kanıtlamaya çalışanlar yok değil. Var; üstelik profesörlük gibi bir sıfatı nasılsa yakalamış olan birisi, geçenlerde ordunun lağvedilmesini isteyecek kadar kendinden geçmişti. Bu yayınların bugün uyguladıkları yöntemin temel hedefi: Ordu düşmanlığı! Amaçları ne demokrasinin gelişmesine hizmet etmek ne de her kurum gibi TSK’nin de eleştirileceğini kanıtlamak!. Habertürk’te Fatih Altaylı, son aylarda Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ ile yapılan gazete röportajlarına fark atan ve… İlker Başbuğ’a sorulamayan soruları sorarak aldığı yanıtlarla pek çok kesimi ve kişileri rahatsız eden başarılı bir gazetecilik örneği verdi. Habertürk’te Org. Başbuğ son zamanlarda askerle ilgili olumsuz yayınlara geniş yanıtlar verdi ama, bunlar arasında “…TSK’ye yapılanın arka planında ne var biliyor, ama şimdilik susuyoruz” söylemiyle “… bunları (gerekirse) kamuoyuyla paylaşırız…” cümlesi manşetlere ve asker düşmanlarının sert tepkilerine neden oldu. Taraf, Star gibi kimlikleri belli olan gazeteler Org. Başbuğ’un sözlerini, askeri tek taraflı saldırılarla yıpratmak için kullanılacağına işaret eden manşetler, yorumlar yayımladılar. Org. Başbuğ’a ne bilirsen, elinde belgeler varsa… derhal açıkla diyorlar. Açıklamazsa bu sözleri tehdit olarak algılayacaklarını yazıyorlar. Elbette Org. Başbuğ “ellerindeki bilgi ve belgeleri kamuoyu ile paylaşacaklarını” söylerken ne zaman neyi açıklayacağını bilerek konuştu. Genelkurmay’ın elindeki bilgi ve belgeler nedir, bilmiyoruz, ama, böylesi önemli bir girişim yaşama geçirilirse… sadece çok tartışılan, askerin üzerine malum amaçlı suçlamalarla sorumlulukların gerçek yüzü kanıtlanmış olmayacak… …Aynı zamanda olayların içinde yer alan… günümüz koşullarında iktidara yalakalık yapan… maddi yararlar uğruna iktidar borusu çalanların da isimlerini de vererek maskesini indirmek… …Ve aylardır asker düşmanlığını demokrasiyi savunarak örtmeye çalışanların... birer demokrasi kahramanı edasıyla yazanların… konuşanların… dünkü ve bugünkü kimliklerini sergilemek de gerekecek. Zira Milliyet’teki masum başlıktaki “Başbuğ neleri biliyor” sorusu giderek daha başka biçimlerde sorulmaya, sorgulanmaya başlanacaktır. Org. Başbuğ’a asker karşıtları neler biliyorsan açıkla derken kuşkunuz olmasın açıklanacak belgelerle asker düşmanlığı kampanyasına yeni bir ivme kazandırmaktır amaçları. Baksanıza; Genelkurmay Başkanı, daha önce bildiklerini “gereken yerlere” söylediğini açıklıyor; herhalde açıkladığı kişiler sıradan insanlar değil: Cumhurbaşkanı ile Başbakan! Fakat… Show TV’de önceki gece 12 Eylül’ün sivil albayı Mehmet Barlas, Feto’nun gazetesi Zaman’ın Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı, suya sabuna dokunmaz Hürriyet yazarlarından Vahap Munyar ile tatlısu muhalefetiyle tanınan Akşam’ın Genel Yayın Müdürü İsmail Küçükkaya’nın katıldığı Siyaset Meydanı programında RTE’nin; Org. Başbuğ’un sarsıcı açıklamalarıyla ilgili soruya yanıtı doyurucu değildi. …Genelkurmay Başkanı Başbuğ’un açıklayacağız dediklerinden habersiz görünmeyi yeğleyen RTE; gazeteciye, “Org. Başbuğ’a soracağını… öğrendiğinde anlatacağını” söylüyor… Her hafta Başbakan’la Çankaya’yı gören ve bildiklerini onlara anlatan Org. Başbuğ ne diyor: “Belki ‘birileri’ harekete geçer diye bekliyoruz…” Çıkan sonuç: RTE, Org. Başbuğ’un açıklarız dediği bilgilerin neler içerdiğini biliyor. Askerin beklentisinden sanki habersiz, bilgi belgelerden de haberi yokmuş gibi davranıyor. Sabreden derviş asker ise… Burası Türkiye, Başbakan RTE… ile muradına erer mi? Oyun büyük; askerce, mertçe meydan savaşı vererek siyaset+medyada kurulan tuzakları bozmak zor! SAYFA 14 ŞUBAT 2010 PAZARCUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 14 Şubat TEKEL işçilerinden ‘Çadõrlar Ankara’ya yakõşmõyor. Ay sonunda müdahale edilecek’ diyen Başbakan’a tepki: Erdoğan direncimizi arttõrõyor MAHMUT LICALI ANKARA - TEKEL işçileri, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn önceki gece katõldõğõ bir televizyon programõnda “Çadırlar Ankara’ya yakışmıyor. Ay sonunda müdahale edilecek” açõklamasõna tepki gösterdi. Yõkõlmasõ durumunda yenisini yapacaklarõnõ belirten işçiler, “Ankara’ya yakışan çadır yaparız. Başbakan’ın açıklamaları bizim direncimizi arttırıyor. Ölmek var dönmek yok” diyor. TEKEL işçilerinin 62. gününe giren direnişi Türk-İş Genel Merkezi önündeki ve Sakarya Caddesi’ndeki çadõrlarda sürüyor. İşçiler, 2 ayõ aşkõn süredir özlük haklarõyla başka kurumlara nakil hakkõ talebiyle başlattõklarõ eylemi hükümetten gelen gözdağõ ve tehditlere karşõn devam ettiriyor. Tek Gõda-İş Genel Başkanõ Mustafa Türkel, Erdoğan’õn işçilerin 4-C’ye geçmesi durumunda sendikanõn her ay 650 milyar gelir kaybõ yaşayacağõ yönündeki açõklamalarõnõn gerçeği yansõtmadõğõnõ söyledi. Türkel, 13 aydõr TEKEL işçilerinden tek bir kuruş bile alõnmadõğõnõ belirtti. Türkel, hükümetin, işçilerden 13 aydõr bir kuruş aidat alõndõğõnõ ispat etmesi durumunda istifa edeceğini vurguladõ. Türkel, Erdoğan’õn “Çadırlar Ankara’ya yakışmıyor” açõklamasõna da “Yakışanını kuralım” karşõlõğõnõ verdi. Gandhi felsefesi Güvenlik güçlerinin müdahale etmesi durumunda “şiddete şiddetle” yanõt vermeyeceklerini kaydeden Türkel, mücadelelerinin temelinin “Gandhi felsefesi” olduğunu belirtti. İşçilerin de Başbakan’õn bu açõklamalarõ üzerine daha güçlendiğini ifade eden Türkel, “Eğer öyle bir müdahale olursa, bu mücadele her yere yayılır” dedi. Adõyaman’dan gelen TEKEL işçisi Müslüm Demirci, mücadeleyi kaybetmek gibi bir lükslerinin olmadõğõnõ belirterek, “Biz herhangi bir tepki göstermeyeceğiz. Gazla da gelseler, suyla da gelseler biz şiddet göstermeyeceğiz” diye konuştu. Adõyamanlõ bir başka TEKEL işçisi İsmail Altan, şubatõn sonunda işçilerden hiçbirinin otobüse binerek memleketine dönmeyeceğini ifade etti. Altan, kimsenin işçilerin bu direncini kõramayacağõnõ anlattõ. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sanatçõ ve yazarlarõn TEKEL işçi- lerine destek amacõyla başlattõklarõ “nöbet” eylemi kapsamõnda gazete- miz yazarõ, şair Ataol Behramoğlu dün bir günlük açlõk grevine başladõ. Başõna açlõk grevinde olduğunu be- lirten beyaz bant bağlanan Ataol Beh- ramoğlu, geceyi Türk-İş Genel Mer- kezi’nde işçilerle birlikte geçirdi. İlk olarak Diyarbakõr’dan gelen işçi- lerin kaldõğõ çadõrõ ziyaret eden Behra- moğlu, işçilerle bir süre sohbet etti. Beh- ramoğlu, işçilerin isteği üzerine “Ve cel- lat uyandı yatağında bir gece / Tan- rım dedi bu ne zor bilmece / Öldük- çe çoğalıyor adamlar / Ben tüken- mekteyim öldürdükçe” dörtlüğünü okudu. Diyarbakõr çadõrõndan “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganlarõ ile ayrõlan Beyramoğlu sonra İzmirli TE- KEL işçilerinin kaldõğõ çadõra geçti. Behramoğlu, işçilerin isteği üzerine bir deftere bir şiirini yazarak imzaladõ. Türk-İş Genel Merkezi’ne de giren Behramoğlu, Tek Gõda-İş Sendika- sõ’nõn yetkilileriyle görüştü. İşçilere seslenen Behramoğlu, “Burada bir tarihi yaşıyoruz. Bu tarih, emekçi hal- kın soygunculuğa, hırsızlığa, yalana, şantaja, tehdide karşı insanca bir ya- şam için, çocuklarının geleceği için, ülkemizin geleceği için mücadelesinin çok önemli bir aşamasıdır” dedi. Behramoğlu bugün 14 Şubat Sevgi- liler Günü’nün kutlanacağõnõ belirterek, “Ben yarın (bugün) açlık grevindeki kadın arkadaşlarıma birer kırmızı karanfil armağan edeceğim” dedi. Ankara Cumhuriyet Okurlarõ da bu- gün 13.00’te Türk-İş Genel Merkezi önünde toplanacak. Avrupa da greve katıldı TKP, ÖDP ve Halkevleri bugün 16.00’da Sakarya Caddesi’nde “TE- KEL kazanırsa halk kazanır” başlõklõ bir miting yapacak. ÖDP’nin “Şimdi Halk Konuşacak” etkinliği de saat 14.00’te, Sincan Lale Meydanõ’nda Alper Taş’õn da katõlõmõyla yapõlacak. TEKEL işçilerine destek amacõyla Avrupa Demokratik Haklar Konfede- rasyonu eşzamanlõ olarak dün saat 10.00’dan 18.00’a kadar Avrupa’nõn 25 kentinde açlõk grevi yaptõ. Ayrõca, 18, 19 ve 20 Şubat’ta Almanya’nõn Köln kentinde, çeşitli sivil toplum örgütünün de destek vereceği 3 günlük açlõk gre- vi yapõlacağõ bildirildi. İşçilere destek nöbeti Solda Dolmayan Boşluk: TİP Sönmez TARGAN Peki, tüm bunlara baka- rak nasõl bir sonuç çõkart- malõyõz? Artõk solsuz bir dünya düşüyle mi yatõp kalkmalõyõz? Kuşkusuz hayõr! Türkiye’de ve dünyada sol, merkezinde yine işçi sõ- nõfõ olmakla birlikte çok daha geniş emekçi halk ke- simlerini kucaklayan sosyal politikalar üretmeye yo- ğunlaşmalõdõr. Acõmasõz emperyalist kapitalist diz- genin vahşi sömürüsü kar- şõsõnda hõzla yoksullaşan sõnõf ve katmanlarõn sorun- larõna çözümler getirecek projeler üretmelidir. Bunlar yapõlamadõğõ içindir ki yok- sullaşan büyük toplum ke- simleri bizde olduğu gibi dünyada da gericiliğin ve dinsel siyasetin tuzağõna düşmektedirler. Ne ilginçtir, bizde iddia- lõ kimi sol kesimler sömü- rünün üzerindeki aldatõcõ bu din örtüsünü yõrtõp tari- hin çöplüğüne atmak yeri- ne kendilerini de bu bu alanda ifade etmek aymaz- lõğõ içine düşmektedirler. Demokrasi, özgürlük, eşitlik, insan haklarõ, sosyal adalet gibi en doğal ve çağ- daş istemler için savaşõm vermek, insanõn insanca ya- şayabileceği nesnel koşul- larõn yaratõlabilmesi konu- larõnda görev ve sorumluluk almak yerine bunlarõ baş- kalarõna bõrakmak kurnaz- lõğõna ve kolaycõlõğõna yat- maktadõrlar. Yazõmõza başlõk olarak seçtiğimiz “solda boşluk” gerçekten hem sendikal hem de siyasal alanda son derece açõk bir biçimde ya- şanmaktadõr. Bunun çözü- mü geçmişin örgüt model- lerinin simgelerine sahip- lenmekten değil, 60’lõ yõl- larõn TİP ve DİSK savaşõ- mõnõn bilgi, birikim ve de- neylerinin günümüze akta- rõlmasõndan geçer. Türk si- yasal tarihinde önemli ki- lometre taşlarõ olmuş 13 Şubat’lar ders almak iste- yenler için her zaman öne- mini koruyacaklardõr. Baştarafı 2. Sayfada ERDOĞAN’DAN TEKEL İŞÇİLERİNE ‘KAPI KAPANIYOR’ MESAJI ‘Ay sonu 4-C hakkınız bitiyor’ İstanbul Haber Servisi - Başbakan Tayyip Erdoğan, TEKEL işçilerinin hak arayõşõna karşõlõk 4-C dayatmasõnõ yeni- den gündeme getirerek “Şubat ayı so- nuna kadar 4-C’ye müracaatını yaptı- nız yaptınız, yapmadığınız takdirde 4- C’de sizler için kapı kapanıyor” dedi. Erdoğan, Genelkurmay Başkanõ Orgene- ral İlker Başbuğ’un “ordunun morali- nin bozuk olduğu” yönündeki açõkla- malarõna karşõlõk, konuyu medya üze- rinden tartõşmayacağõnõ belirterek “Benim de moralim zaman zaman bozuluyor bi- liyorsunuz” dedi. Erdoğan Katar’a yapacağõ resmi ziya- ret öncesinde Atatürk Havalimanõ’nda ba- sõn toplantõsõ düzenledi. Katar ziyaretine ilişkin bilgiler veren Erdoğan, sorularõ da yanõtladõ. Genelkurmay Başkanõ Orgeneral Başbuğ’un “ordunun moralinin bozuk olduğu” ve “ellerindeki bazı bilgiler bu- lunduğu” yönündeki açõklamasõnõn anõm- satõlmasõ üzerine Erdoğan, “Ben medya üzerinden böyle bir tartışmanın, mü- zakerenin içinde yer almam. Genel- kurmay Başkanı ile zaten her hafta ola- ğan toplantılar yapıyorum. Bu konuları gerekirse orada görüşürüz, görüşüyo- ruz. Dolayısıyla bu tür spekülasyonlar içinde bir başbakan olarak yer alırsam, bizler bu makamı iyice küçültmüş olu- ruz” yanõtõnõ verdi. ‘Benim de moralim bozuluyor’ Genelkurmay Başkanõ ile görüşme ya- põp yapmadõğõnõn sorulmasõ üzerine Er- doğan, “Hayır. Ben sizin önemsediğiniz kadar önemsemiyorum da onun için. Benim de moralim zaman zaman bo- zuluyor biliyorsunuz. Bazen şirazesin- den çıktığı da oluyor. Biliyorsunuz ba- zı şeylerde bunlar oluyor” yanõtõnõ ver- di. Erdoğan, yeğeninin uyuşturucu ope- rasyonu kapsamõnda tutuklandõğõnõn anõm- satõlmasõ üzerine yeğeni ile başbakanlõ- ğõnõn ilk zamanlarõnda bir görüşmesi ol- duğunu belirterek “Ondan sonra adeta ben yeğenliğimden silmişimdir” dedi. TEKEL işçileri “konusunun abartıl- dığını” ileri süren Erdoğan, işçilerin kõ- dem ve ihbar tazminatõ olarak 350 milyon lirasõnõn yatõrõldõğõnõ savunarak, şöyle dedi: “Sendikalar kendi aralarında iki sendika hariç toplanıp kararlar almış. Mahkemeye müracaat edeceklerini söylemişler. 4-C 2004’te başlayan bir sü- reç. 2004’ten bugüne kadar adama sormazlar mı ‘aklõnõz neredeydi’ diye.” Herkese Sağlık Güvenli Gelecek Platformu, özlük hakları için iki aydır direnen TEKEL işçilerine destek eylemi düzenledi. Plat- form üyeleri, pazartesi gününden itibaren her akşam Galatasaray Meydanı’nda direniş merkezi kuracaklarını söyledi. Şişli’de bulunan Cevahir Alışveriş Merkezi önünde toplanan platform üye- leri, “Her yer TEKEL her yer direniş”, “TEKEL’in ateşi AKP’yi ya- kacak” sloganları attılar. AKP Şişli İlçe Teşkilatı önünde grup adı- na açıklama yapan Hüseyin Demirdizen, gün geçtikçe büyüyen direnişin AKP’yi korkuttuğunu belirtti. (CİHAN ORUÇOĞLU) ‘Her yer TEKEL, her yer direniş’ Oslo B -4 Helsinki B -5 Stockholm K -2 Londra Y 3 AmsterdamB 1 Brüksel K -1 Paris B 0 Bonn K -3 Münih K 2 Berlin K 2 Budapeşte K 2 Madrid PB 7 Viyana K -1 Belgrad K 1 Sofya Y 8 Roma Y 10 Atina Y 17 Zürih K -1 Moskova B -10 Aşkabat B 0 Taşkent K 5 Bakû K 1 Bişkek B -8 Tiflis K 2 Kahire PB 25 Şam PB 20 İstanbul Y 13 Edirne Y 13 Kocaeli Y 17 Çanakkale Y 16 İzmir Y 16 Manisa Y 15 Denizli Y 15 Zonguldak Y 16 Sinop Y 14 Samsun Y 16 Trabzon B 17 Giresun B 16 Ankara Y 12 Eskişehir Y 11 Konya Y 10 Sıvas Y 7 Antalya Y 15 Adana Y 17 Mersin Y 18 Diyarbakır Y 11 Şanlıurfa Y 14 Mardin Y 11 Siirt Y 12 Hakkâri K 3 Van K 6 Kars K 3 Yurt geneli çok bulutlu, Doğu Kara- deniz’in kıyı kesimleri dışında kalan tüm yurt yağışlı geçecek. Genellikle yağmur ve sağanak, Doğu Anadolu bölgesi ile Bayburt ve Gü- mümşhane çevrele- rinde karla karışık yağmur ve kar şek- linde görülecek. Ha- va sıcaklıklarında önemli bir değişiklik olmayacak. Gazetemiz yazarı şair Ataol Behramoğlu da (sağda) dün bir günlük açlık grevine katıldı. (NECATİ SAVAŞ) SENDİKACI YANITI: EYLEMİ BIRAKMAYACAĞIZ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-İş Genel Mali Sekreteri Ergün Atalay, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın adını vermeden ima ettiği sendi- kacının kendisi olduğunu açıklarken, “Kullandığım ifade TEKEL işçi- lerinin defalarca dile getirdikleri talebin tekrarından ibarettir. Eylemi ve Türk-İş’i zorda bırakacak her türlü girişim kimden gelirse gelsin sonuçsuz kalacaktır” dedi. Başbakan Erdoğan, önceki gün bir TV’de katıldığı prog- ramda, TEKEL işçilerinin eylemini değerlendirirken, bir sendikacının kendisine ifşa etmek istemediği bir teklif yaptığını belirtmişti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle