Katalog

SAYFA CUMHURİYET 14 ŞUBAT 2010 PAZAR 14 PAZAR KONUKLARI CMYB C M Y B Türkiye Değişim Hareketi kurucu üyeleri Mehmet Moğultay’la Fehmi Işõklar siyasetin önündeki engelleri anlattõ: Türkiye’ninsiyasideğişimeihtiyacõvar Türkiye Değişim Hareketi (TDH) kurucu üyelerinden iki usta siyasetçi Mehmet Moğultay ve Fehmi Işıklar’la konuşuyoruz. Türkiye’nin sorunlarõyla ilgili çok önemli saptamalarõ var. Hiç yorumsuz konuştuklarõmõzõ aktarõyorum: - Mehmet Moğultay, siz CHP ve SHP kökenli bir siyasetçisiniz. Neden TDH’ye katıldınız? M.M.- Ben CHP’ye yõllarõmõ verdim ve o partide bulunmaktan onur duydum. Ben o partide suçlularõ, parti içi demokrasiye inanmayanlarõ teşhir ettiğim için ihraç edilmek istendim. Baykal’õn partisi son zamanlarda artõk bir özgürlükler partisi, demokratik parti olmaktan çõktõ, bir biat partisi haline dönüştü. Dolayõsõyla benim artõk o partide kalma şansõm kalmamõştõ. Ben ihraç edilmek üzereyken istifa ettim. Benimle birlikte Erdal İnönü de istifa etti. Değişimin gücünü yakalayamayanlar, değişime ilgisiz kalanlar tarih boyunca hep dõşlanmõşlardõr. Baykal’õn partisi Türkiye’deki değişim hareketine ayak uyduracak bir parti değil. Şaibeli kadrolarla birlikte politika yapmaya devam ediyor. Artõk orada kalmam mümkün olmadõğõ için de TDH’ye katõldõm. Ben bakanlõk, milletvekilliği yaptõm. Makamda gözüm yok. Halka hizmet etmek, insanlara iş olanağõ sağlamak istiyorum. Demokrasi çok yönlü bir kavram. Bugün halkõn yerini siyasi partiler, siyasi partilerin yerini parti meclisleri, parti meclislerinin yerini merkez yürütme kurullarõ, merkez yürütme kurullarõnõn yerini de genel başkan denilen diktatörler almõşlar. TEKEL işçileri haklarõnõ almak için mücadele ediyorlar. Meclis’te 550 milletvekili var. Onlarõ neden besliyoruz? Bunlar memur mu mebus mu? Bana göre onlarõn hepsi memur. Bunlarõ kaldõrõp Meclis’i üç tane genel başkanla yönetmek mümkün. 550 milletvekiline ödenen maaşlarla da TEKEL işçilerinin bütün imkânlarõ sağlanabilir. - Fehmi Işıklar, siz sendika, sol kökenli bir siyasetçisiniz. HEP’in de genel başkanlığını, milletvekilliği yaptınız. TDH’ye neden katıldınız? F.I.- Deniz Baykal’õn genel başkan olduğu CHP, Masum Türker’in genel başkan olduğu DSP, bir de Rahşan Hanım’õn (Ecevit) partisi var. - SHP’yi unuttunuz... F.I.- SHP parti olmaktan çõkõyor. Parlamentoda bulunan partilere baktõğõmõzda bunlar sorun çözmek yerine sorun yaratõyor. Türkiye sorunlarõ çok olan bir ülke. Genç nüfusu fazla. Şu anda üniversite mezunu binlerce genç boşta geziyor. Bütün bu sorunlarla uğraşõlmasõ gerekirken bir başörtüsü tartõşmasõ içine giriyorlar. Ya da Sayõn Başbakan’õn ortaya attõğõ bir konunun peşinden giderek esas gündemden uzaklaşõyor ve boş yere tartõşõyorlar. Her yerde bol laf kalabalõğõ... Türkiye’nin siyasi değişime ihtiyacõ var. Ne mevcut demokratik sistem, ne bu anayasa, ne bu siyasi yapõlar Türkiye’nin ihtiyaçlarõna cevap veriyor. Türkiye’nin değişmesi gerektiğine inanmayanlar geleceği kuramazlar. TDH bugün var olan durumdan hoşnut değil; eleştiriyor. Ama yalnõz eleştirmekle kalmõyor. “Ben bunu düzenleyeceğim ve düzelteceğim” diyor. Çare üretiyor. Bu çok ciddi bir iddia. Daha partileşmedik. TDH partileştiği zaman iktidarõ teslim alabilecek tek parti olacaktõr. Sarıgül TDH’ye liderlik yapõyor; genel başkan adayõ. Parti kurulduktan sonra büyük olasõlõkla genel başkan olacak. Şişli gibi değişik bir toplum yapõsõ olan bir ilçede başarõlõ belediye başkanlõğõ yapmõştõr. Kendi partisi yüzde 5-6 aldõğõ zaman Sarõgül Şişli’de yüzde 70 oranõnda oy aldõ. Biz 1987’de Sarõgül’le milletvekiliydik. Hem siyasi deneyimi var hem kendini kanõtlamõş, hem becerikli ve çalõşkan. Liderlik için uygun nitelikleri var. İnsanlar da yeni arayõşlar içinde. Şu anda insanlarõn gönül rõzasõyla, “Ben bu partiye oy verirsem mutlu olurum” diyebilecekleri bir parti yok. Büyük bir siyasi belirsizlik yaşanõyor. Bu siyasi belirsizliği aşmak için TDH’ye katõldõk ve bu harekete güç vereceğiz. Deneyimli siyasetçilerle gençler burada birlikte çalõşacak. Geçmişle geleceği bir arada tutacağõz. Bundan da bir enerji yaratacağõz. Bu enerji Türkiye için gerekli. - TDH iktidara alternatif olabilecek mi? M.M.- İktidara alternatif değil, iktidar olabilir. Bugün Türkiye’de ekonomik darboğaz, işsizlik var mõ? Dünyada işsizlik oranõ yüzde 9, Türkiye’de yüzde 19. Bu iktidar kimseye iş vermiyor. Sadece kendi yandaşlarõna iş veriyor. TDH bütün bu sorunlara çare bulan bir hareket olarak gelişiyor. Bugün Türkiye’nin sorunlarõnõn altõndan ancak TDH kalkabilir. Bir kere halkõn içinden geleceğiz. Kadrolarõmõzda çok sayõda kadõn olacak. Halkõn içinden gelmeyenler halkõn sorunlarõna kulak verebilir mi? Ancak genel başkanlara kulak verebilir. TDH, “Ben bütün imkânlarımı halkın çıkarları için seferber edeceğim. Halkla beraber olacağım” diyor. Dolayõsõyla TDH’nin bu projesinin altõnda yatan temel neden bana göre zaten iktidar olmasõna yetiyor. Gücünü halktan almak istiyor. AKP’yi ele alalõm. AKP’nin referansõ anayasa mõdõr? Hayõr. AKP’nin referansõ dinciliktir. Türk halkõnõn en beğendiği genel başkan kim, sorusuna yüzde 20 dolayõnda oy Sarõgül’e veriliyor. Demek ki halkõn bir eğilimi var. Halkõn eğilimlerine set koymak mümkün değil. F.I.- TDH iktidar olur; olmalõdõr da... Çünkü şu anda başka bir yapõ yok. Siyaset çözüm üretmiyor. Bu kadar genç nüfusu olan bu güzel ülkede böyle yönetim olmaz. Bu değişecektir. Söz konusu olan TDH’nin değil halkõn iktidarõdõr. Halk iktidar olacak ve kendi sorunlarõnõ çözecektir. Açõlõm maçõlõm dediler. Bu açõlõm değil. Tamamõyla çalõm oldu. Bu sorunlarõn hepsini halkla birlikte çözmek lazõmdõr. Kürt sorununun çözümünü bütün Türk halkõ istiyor. Ama sorun çözmek bir beceri işi. TEKEL işçilerinin direnişini ele alalõm. Dar bir işçi çevresinin direnişi gibi görünüyor. Ama öyle değil. Söz konusu olan sendikasõzlaştõrmadõr. Yarõn bu TCDD’de, Karayollarõ’nda çalõşanlarõn, kamuda çalõşan bütün işçilerin başõna gelecektir. Kazanõlmõş hakkõn geri alõnmasõ, gasp edilmesi ne demektir? Siyasi partiler ise bu sorunlardan uzak, günlerce yapay gündem maddelerini tartõşõyorlar. Son bir haftaki tartõşmalarda hiç halkõn sorunlarõ ele alõndõ mõ? Bu böyle mi devam edecek? Bence hayõr. - Medyada TDH ve Mustafa Sarıgül’le ilgili birtakım iddialar yayımlanıyor. TDH’nin AKP’nin stepnesi olduğu, Fethullah Gülen desteğiyle iktidara taşınacağı, CHP’yi bölmeyi amaçladığı söyleniyor. Siz bu konuda ne söylemek istersiniz? M.M.- Sayõn Mustafa Sarõgül Başbakan, iktidar adayõ olmak istiyor. Başbakan olmak isteyen bir kişi iktidarõ eleştirmez mi? Eleştirir. Bugün Türkiye’de ekonomi darda. Sosyal barõş zedelenmiş. Siyaset irtifa kaybetmiş. Toplumda güven bunalõmõ var. Partiler arasõndaki ilişkiler sertleşmiş. Liderler arasõnda kavga ön planda. Mustafa Sarõgül’ün bu durumda mevcut iktidara destek vermesi mümkün müdür? Mustafa Sarõgül iktidar olmak istiyor. Bugün işsizlik yüzde 19’u bulmuş. TDH bütün bu toplumsal sorunlara çare bulmaya çalõşõyor. Bugün milletvekilleri genel başkanlarõn memurlarõ. Sarõgül bu durumu ortadan kaldõrmak istiyor. Ayrõca Fethullah Gülen’le ne ilgisi var? Ben Sarõgül’e bunu sordum. Fethullah Gülen 1988’de çok sayõda milletvekiliyle birlikte Sarõgül’ü de bir iftar yemeğine davet etmişti. Ben katõlmamõştõm ama o katõldõ. “Ben o yemekte kendisini görmedim bile. Ne ilgisi var?” diyor. İsmailağa Cemaati’nin lideri Cüppeli Ahmet’le konuşan, selamlaşan Sayõn Baykal’õn kendisi. Baykal, “Uçakta Fethullah Gülen’le karşılaşırsam onunla selamlaşırım” diyor. Sarõgül’ün o yemeğe katõlmõş olmasõ Fethullah Gülen’den destek aldõğõ anlamõna gelmez. Sarõgül, “Benim ötekim olmayacak. Irk, dil, din, mezhep ayrımı yapmayacağım. Anayasanın 10. maddesini gerçekleştireceğim” diyor. Böyle birisine herkes destek veriyorsa, niye “Bana destek verme” desin? F.I.- Bu sorduğunuz konularda en ufak bir kuşku içinde değilim. Sayõn Sarõgül’le geçen gün bu konularõ konuştuk. Sayõn Moğultay’õn dediği gibi 1988’de o iftar yemeğine katõldõ. ABD’ye gidip Fethullah Gülen’den icazet almõş da, yok AKP’nin falanõymõş da, bunlar tamamõyla gerçekleri saptõrmaktõr. Halkõn kafasõnõ karõştõrmak amaçlanõyor. TDH’ye büyük bir yöneliş var. Bunu durdurmaya çalõşõyorlar. Ama güçleri yetmez.. TDH Türkiye’yi değiştirirken siyasi yapõlarõ da değiştirecektir. Ayrõca bizim CHP’ye katkõmõz olacaktõr. Yeni yüzler bulmaya çalõşacak, çare arayacak, acaba hangi yeni yüzleri getirirsek TDH’ye engel olurum, diyecek ve CHP’de çok değerli arkadaşlarõmõz göreve gelecek. Bakõn, buna bile faydamõz olacak. CHP’de, tabanda çok değerli arkadaşlarõmõz var. Uzun yõllardõr umutla bekliyorlar. Ben, “CHP müebbet muhalefet” diyorum. Biz sadece CHP’nin değil, Türkiye’nin de önünü açacağõz. Laikliğe aykõrõ eylemlerin odağõ olan AKP’nin anayasayõ değiştirmeye hakkõ yok - Ayrıca laikliğin ne anlama geldiğini biliyorlar mı? F.I.- Onu bilseler bile içselleştirmemişler. Bunu içselleştirmemişsen istediğin kadar laikliği bil, hiçbir şey ifade etmiyor. O bakõmdan bu sorun bütün toplum kesimlerinin katõldõğõ bir tartõşma ve anayasa değişikliğiyle çözülür. Bugün şartlar uygun değil. Sayõn Gül de bunu ifade etti. İpin ucunu kaçõrdõlar. Demek ki buna inanmõyorlar. Bu samimi olarak ele alõnmamasõndan kaynaklanmaktadõr. Burada oy hesabõ yapõlamaz. Burada oy hesabõyla ele alõndõğõ takdirde o eli yakar. TDH olarak biz çok ciddi katõlõmlõ bir program üzerinde hazõrlõk yapõyoruz. Bu sorunlar da programõn içinde yer alacak. Şu anda çok ham olduğu için herhangi bir açõklama yapmõyoruz. Siyasi partileşme olduğu zaman programõmõzla birlikte ortaya çõkacağõz ve kamuoyuna anlatacağõz. Türkiye’de ülkesini ve toplumunu seven hiçbir insanõn buna kayõtsõz kalacağõna inanmõyorum. - AKP Hükümeti anayasa değişikliğine hazırlanıyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? M.M.- Bu iktidarõn anayasayõ değiştirmeye hakkõ yoktur. Çünkü laikliğe aykõrõ eylemlerin odak noktasõ haline gelmiş bir siyasi partinin anayasayõ değiştirme gibi bir hakkõ olamaz. Bunlarõn referansõ anayasa değil, dincilik. Anayasa değişecekse bu Meclis kendini feshetmeli, Kurucu Meclis kurulmalõdõr. Orada sivil toplum örgütleri, hatta yüzde bir oylarõ bulunan gruplar bile olmalõdõr. Çünkü anayasa bir konsensüstür. Bu ülkenin ortak malõdõr. Alevilerin istekleri çok masum. Diyanet İşleri teşkilatõnõn A’dan Z’ye değiştirilmesini istiyorlar. Peki, Diyanet İşleri teşkilatõnõ değiştirebilecekler mi? Değiştiremeyecekler. Bu hükümetin Alevilere bakõş açõsõ değişecek mi? Değişmeyecek. Alevilerin laik devletin güvencesi olduğu saptanacak mõ? Aleviler laik devletin temelidir. Dedelik müessesesine maaş bağlanacak mõ? Bağlarsan ne olur, bağlamasan ne olur? Bunlar götürüp Aleviliği yurtdõşõnda konuşacak mõ? Okullarda Alevi öğretisi verilecek mi? Bunlarõn hiçbiri yapõlmayacak. Dolayõsõyla bunlarõn böyle bir niyetleri söz konusu değildir. Sadece Alevi, Kürt çalõştayõ topluyorlar. SÖYLEŞİ LEYLA TAVŞANOĞLU AÇILIMLAR ÇALIMLA OLMAZ - Hükümet Kürt açılımı, Alevi açılımı dedi ama altından bir şey çıkmadı. TDH’nin bu konularda ne gibi çözüm önerileri olacak? M.M.- Kürt sorunu birdenbire Sayõn Başbakan’õn çok acil bir sorunu oldu. Ama Tayyip Erdoğan bunu dile getirdi diye bu soruna kayõtsõz kalamayõz. Çünkü Kürt sorunu temelde bir demokrasi, insan haklarõ sorunudur. Türkiye hiçbir zaman demokrasiyle bölünmez. Aksine büyür. Demokrasinin temelinde de hukuk devleti vardõr. Kürt açõlõmõ hukuk devletine dayanmazsa çok tehlikeli olur. Ankara’da bir toplantõ yapõldõ. On yedi maddelik bir manifesto hazõrlandõ. Bu çözüme biz de katkõ vermek zorundayõz. Baykal’õn partisi de katõlmak zorunda. Çünkü 1989’da Kürt Raporu’nu hazõrlayan CHP’dir. Baykal’õn partisinin bugün Sayõn Başbakan’õnkinden daha ileri bir çözüm önerisi varsa bunu öne sürmek gibi bir niyetinin olmasõ lazõmdõr. Başõndan beri inkârcõ davrandõlar. Ondan sonra da Kürt Raporu’nu ortaya çõkardõlar. Ama yine toplantõya katõlmadõ. Bana göre Baykal’õn partisi Kürt açõlõmõ toplantõsõna katõlmalõydõ. Görüşlerini söylemeliydi. Gelelim Alevi açõlõmõna. Ben Alevi çalõştaylarõna katõldõm. “Siz toplumda ayrımcılık yapıyorsunuz. Laikliğe aykırı eylemlerin odak noktası haline gelmiş bir parti Alevi sorununu çözemez. Çünkü siz Sünni İslam inancına göre yetişmişsiniz. Alevi inancını kabul etmeniz mümkün değildir” dedim. Ben bugün filanca vatandaş Sünnidir diyor muyum? Ama onlar, “Mehmet Moğultay Alevidir” diyor. Ben bakanlõğõ bõrakalõ 15 yõl oldu. Ama Sayõn Başbakan her kürsüye çõkõşta benden söz ediyor. Benim referansõm anayasa değil de Alevilikmiş gibi göstermeye çalõşõyor ki bu son derece yanlõş. Ayrõca onu mahkûm eden hâkimlerden birisi de benim bakanlõğõm zamanõnda tayin olmuş. Bakõn, hâkimlik sõnavõna girmiş ve 95 puan almõş çocuk Alevi olduğu için hâkimliğe alõnmõyor. Bizim hükümetimizde imam hatip mezunu bakan Mehmet Kahraman vardõ. Biz her imam hatipliye kötü gözle bakmayõz ki. Ama bizim tepkimiz bu ülkenin laik demokratik düzenini değiştirmek isteyenleredir. Ben demokratik hukuk düzenini her zaman savunmuş bir kişiyim. Taraf gazetesinde Balyoz hükümetinin bakanõ olarak adõm geçti. Taraf’a dava açacağõm. Benim demokrasi dõşõ bir olayla yaşamam mümkün değil. F.I.- Türkiye’nin temel sorunlarõndan ikisi Kürt ve Alevi sorunlarõdõr. Devlet ve inanç ilişkileri Türkiye’nin temel sorunlarõdõr. Açõlõm ciddi bir olay. Anayasa meselesi. Bu çalõmla olmaz. Dalga geçilecek, oy hesabõ yapõlacak sorunlar değil bunlar. Kürt sorunu dağdan ineceklerin durumundan tutun, cezaevinde yatanlarõn, korucularõn durumuna kadar çok ciddi boyutlarõ olan bir sorun. Dağdan ineceklere iş bulma meselesi var. Bunlarõn bir bütün olarak ele alõnmasõ lazõm. Bu sorunun çözümle önderliğini yapmak gerekirken geride kalõp hatta engelleme gibi bir noktada olmamak lazõm. Buna katkõ vermek AKP’ye destek vermek demek değildir. Demokrat, özgürlüklerden yana bir siyasetçi bunu gerçekçi bir biçimde ele alõr ve çözmeye çalõşõr. Bu Türkiye’nin sorunudur ve bunu bu toplum çözecektir. Alevi sorununa gelince. Sen devlet olarak inançlara nasõl farklõ bakarsõn? Bu laikliğe aykõrõdõr. İnançlara farklõ davranõyorsan laik değilsin. Bana göre bu ülkede daha laiklik bile özümsenmemiş. - TDH ne zaman partileşecek? Ayrıca da Mustafa Sarıgül Şişli Belediye Başkanlığı’ndan neden hâlâ istifa etmedi? M.M.- Arkadaşlarõmõzõn da desteğiyle Sayõn Sarõgül mayõs ayõnda partisini kuracaktõr. Dilekçemizi Ankara’da çok kalabalõk bir grupla vereceğiz. Program çalõşmalarõ bitmek üzeredir. Aynõ tarihlerde belediye başkanlõğõndan istifa edecek ve genel başkan adayõ olacaktõr. Neden telaş ediliyor? Bu tartõşmanõn anlamõ nedir? F.I.- Bir değerlendirme toplantõsõ yaptõk. Orada da bu soru bize soruldu. Bunlarõn sorulmasõ hoşuma gidiyor. Demek ki toplum ilgileniyor. Sarõgül buna şu cevabõ verdi: “Yaza kadar hareket, yazdan sonra bereket.” Tabii bu kesin bir tarih değil. Ama güzel bir ifade. 50-100 bin kişiyle İçişleri Bakanlõğõ’nõn kapõsõna gidip dilekçemizi vereceğiz. O zaman “Ne zaman kurulacak” diye soranlar bakalõm ne diyecekler? - Sizler orta yaşın üzerinde siyasetçilersiniz. TDH’de gençler nerede olacak? F.I.- TDH’de gençler ve kadõnlar daha çok olacak. M.M.- Bir parti 60-70 kişiyle kurulur. Evet, şu anda Moğultay, Işõklar, Onur Kumbaracıbaşı, Hikmet Çetin, Faruk Loğoğlu görünüyor. Ama beş kişi saydõk. Öbür 50-60 kişi nerede? Çok kaliteli gençlerimiz var. Bizler mutfakta çalõşõp gençlere servis yapacağõz. Saydõğõm bu isimler belli yerlere geldi. Bizim artõk bir yere gelmek gibi bir isteğimiz yok. Biz sadece Türkiye’nin önünün açõlmasõnõ, sorunlarõn çözülmesini istiyoruz. Biz onun için bu harekete destek verdik. TDH Türkiye’nin her tarafõnda artõk var. Mayasõ tuttu. F.I.- Gençlerimiz de geleceğe yürüyecek. Hep birlikte çalõşacağõz. Herkes işin bir ucundan tutacak. Halk bu iktidardan şikâyetçi. Muhalefetten bõktõ. Halk kendini anlayan, kendine yakõn, sorunlarõnõ çözecek bir iktidar istiyor. TDH de iktidara geliyor. P O R T R E Arkadaşlarõmõzõn da desteğiyle Sayõn Sarõgül mayõs ayõnda partisini kuracaktõr. Dilekçemizi Ankara’da çok kalabalõk bir grupla vereceğiz. Program çalõşmalarõ bitmek üzeredir. Aynõ tarihlerde belediye başkanlõğõndan istifa edecek ve genel başkan adayõ olacaktõr. MEHMET MOĞULTAY Tunceli, 1945 doğumlu. Yüksek öğrenimini A Ü Hukuk Fakültesi’nde yaptõ. Siyasete CHP Çankaya Gençlik Kollarõ‘nda başladõ. 1984’te SODEP MYK üyesi oldu. 1987 ve 1991 seçimlerinde SHP’den İstanbul milletvekili seçildi. DYP-SHP koalisyon hükümetinde Çalõşma ve Sosyal Güvenlik ve Adalet Bakanlõğõ yaptõ. 1998-2001 arasõ CHP Parti Meclisi üyeliği yaptõ. 21 Şubat 2001’de parti içinde suç işleyenleri tespit ve teşhir ettiği için ihraç talebiyle Disiplin Kurulu’na sevk edildi ancak 17 Mart’ta CHP’den istifa etti. Şimdi avukatlõk yapõyor. FEHMİ IŞIKLAR Şanlõurfa, 1941 doğumlu. Kõrõkkale Makine Tekniker Okulu’nu bitirdi. Metal-İş Federasyonu yürütme kurulu üyesi ve genel sekreteri, Çağdaş Metal-İş Başkanõ, DİSK Genel Sekreteri oldu. 12 Eylül darbesinin hemen ardõndan tutuklandõ. 18. dönem Bursa, 19. dönem Diyarbakõr milletvekilliği, TBMM Başkanvekilliği ve Halkõn Emek Partisi (HEP) Başkanlõğõ yaptõ. Bir süre SHP’de siyaset yaşamõnõ sürdürdü. 2007 seçimleri öncesi SHP’den istifa ederek İzmir’den bağõmsõz milletvekili adayõ oldu. FehmiIşıklar MehmetMoğultay ‘ ‘ Halk kendini anlayan, kendine yakın iktidar istiyor [email protected]