15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Hnrtayantar Nllay Yılmaz, Aytül Akal, Mavisel Yener, Çiğdem Gündeş, Mustafa Oelioğlu. ÇOCUKGENÇLİK Sıradanlaşmadan, kolaycılığa kapılmadan yazılmış, lyl resimlenmlş çocuk kltaplannın, dilimize başanlı çevirllerle kazandınldığını görmek sevindirici. Mantıksal temele dayanmayan inanç ve davranışlan büyütece alan bir çocuk kitabı var elimde. Hlda Elmaçeklrdeği serisinden "Herkes çok $anslı" alt başlıgıyla yayımlanmış bu yapıt. kltap kurtlannın karnını tıka basa doyuracak. OMavlselYENER Adı: Tilda Soyadı: Elma Çekirdeği le okulöncesi dönem çocuklannın gözdesi olacağa benzer. Tilda Elmaçekirdeği serisinin Ne Kadar Cesursun alt başlıklı kitabında korku teması başanyla işlenmiş. Tilda Elmaçekirdeği arkadaşı ayıya birkaç kurabiye götürmek için yola çıktığında gok gürlemeye başlar, şimşekler ardı ardına çakar. Tilda arkadaşına vardığında fırtına çoktan patlamıştır. Ayı gibi iri bir hayvandan hiç beklemezsiniz ama o, korkağın biridir. Fırtınanın gümbürtüsünden öyle çok korkmuştur ki, soluğu taburenin üstünde alır. Tilda, sesleri duymaan diye onun kulaklanna mendil tıkayıverir. Arkadaşına bir bardak çay yapmak için mutfağa gfder. Salona döndüğünde bir de ne görsün, arkadaşı fark etmeden şemsiyesinin üstüne oturmuş ve onu eğri büğrü yapmıştır. Tilda bağınp çağınr mı dersiniz? Hayır! Çünkü o çok sabırlı ve hoşgörülü bir faredir. Fırtınanın ardından havaya tatlı bir serinlik gelir, dışan çıkmanın tam zamanıdır. Ne var ki, ayı gördüğü her su birikintisinden korkar, yuzme bilmediğini öne sürer. Tılda, korkulannı yenmesi için ayıcığa yüzme kolluklan takıverir. Fakat ayının korkulan bitmek bilmez. önce ırmaktaki kurbağalardan, sonra karanhktan ve koyunlardan korkar. Tilda arkadaşına nasıl yardım edip onun kendine güvenmesini sağladıysa bu kitabın okurian da dostlanna benzerini yapacak kuşkusuz. Ayının düştüğü komik durumun karşısında Tilda'nın onunla özdeşim kurabilmeyi başarması, aynntılara dikkat edip arkadaşını yüreklendirmesi öylesine başanlı bir kurgu içinde anlatılmış ki, kitabın öğreticilik amacı satır aralannda görünmez kılınmış. Ayının olaylar sırasındaki davranış ve eylemleri, konuşmalan,fizikselgörünüşü başanyla aktanlmış, onun kişilik özellikleri verilmiş. Andreas H. Schmachtl, Tilda karakterini yaratırken onun yaşamdaki önceliklerini belirlemiş ilkin. Tilda uyum içinde yaşamayı, farklılıklara saygı gostermeyi, yol arkadaşlannın başansını önemseyen bir tip. Tilda öyle sakin ki, acaba yazan da mı böyle biridir, diye bir söyieşisinde sorulmuş. Schmachtl pek öyle sakin biri olmadığını vurgulamış ve yine de bir yazann betimlemelerinde mutlaka kendinden de bir parça olduğunu söylemiş. Andreas H. Schmachtl bir hayvan dostu. Yarattığı karakterierle arasındaki ilişki sorulduğunda bakın nasıl yanıtlamış: "Hayvan karakterlerim heryerde karşımıza çıkabilecek gerçek hayvanlar. Hayvanlann, insanlar tarafından ne denli Işkence görduğunü, kötü muameleye manız kaldığını anlatamam. Dayanılmaz bu. Sayısız hayvanının trafik kazalannda nasıl katledildiğini öğreniyorvm. Tek umudum çocuklanmızın bizden daha akıllıca davranmalan. Şöyle düşünmeUler. bugun arabamı almayacağım ki, sevgili kadim dostum Rupert youara çıkabilsinr (http://www.tildaapfelkern.de) Tılda Elmaçekirdeği'nin 1971 doğumlu yazan Andreas H. Schmachtl'e öykü yazmak mı yoksa resimlemek mi daha zevkli, diye sorulduğunda şunlan söyiüyor:" Yazılanm ve resimlerim arasındaki ilişkiden keyif alıyorum. Her iklsini de yapabiliyor olmak da büyük bir ayncalık, bunun farkındayım. Her iki işim de beni daha özgür kılıyor ancak bir o kadar da stresliler. Bazı günler kendimi durduramıyorum ve sadece resim yapıyorvm. Ama yazmayı yeğlerim." Arkadaşlık ve birtikte var olabilmenin sevinci anlatılırken Tilda'nın sabn, yardımseveriiği ve hoşgörüsü onun idealize edilmiş bir kahraman olduğu kaygısını uyandırabilir. Belki dizinin sonraki kitaplannda onun da sabnnın tükendiğini görüruz, kim bilirl Onun bununla nasıl başa çıktığını, nasıl direnebildiğini de öğrenmek ister Tilda hayranlan. Doğum Günün Kutlu Oteun, Biz Aynlamayız, lyi ki Geldin serinin Türkçeye çevrilen diğer kitaplan. Kitabın boyutu, seslendiği yaş grubunun boyutuyla orantılı olunca ortaya pek şirin bir tasanm çıkmış. Andreas H. Schmachtl, Tilda, Rupert ve diğer kahramanlarla birtikte yepyeni öyküler anlatacağını da muştuluyor. Her gün yeni karakterler yarattığını, dizinin süreceğini söylüyor. Dileriz sevimli Elmaçekirdeği'nin serüvenleri dilimize çevrilmeye devam eder. Sevecen Tilda'nın eğlenceli, sevgi dolu dünyasına giren, onun felsefesini fark eden çocuklann yakalayacaklan güzellikler onlan kitap dünyasına davet edecek. Tilda Eimaçekirdeği'yle tanışabilseydim, ona öyle çok şey sorardım ki... Ya siz? • www.maviselyener.com * Tilda Elmaçekirdefli, Ne Kadar Cesursunl/ Yazan, reslrnleyen: Andreas H.Schınachtl/ Çavlron: llknur Özdemlr/ Oenç Turkuvaz Yayıntan/28s./4+ * Tilda Elmaçeklrdeğl, Herkes Çok ŞanaM/ ı: Andı Yazan, resimleyen:Andreas H.Schmachti/ '/ Çevtren: llknur Özdemhv Oenç Turkuvaz Yayınlan/28s74+ T ilda Elmaçekirdeği'nin "Ne Kadar Cesursun" ve ''Herkes Çok Şanslı" adlı iki kitabı bile Tılda'yta dost olmamız için yeterii. Tılda, şirin mi şirin, beyaz bir fare. Tilda'nın yakın dostu Rupert ise bir kirpi. Onlann serüvenleri hem komik, hem düşündürücü. Herkes Çok Şanslı, Rupert'in hiç de hoşlanmadığı bir günde, pazartesi günü başlıyor. Yüzünü yıkarken gözüne sabun kaçması yetmezmiş gibi evde süt kalmadığını fark ediyor. Çözüm aramak için dışan çıkinca ayağı takılıp yere uzanıvermez mi. Arkadaşı Tilda'nın yanına vardığında siitünü yine içemiyor, çünkü bu kez de fincan elinden düşüp kınlıyor. Rupert o gün şanslı gününde olmadığına karar veriyor. Tllda'ya göre cam kınlması şans getiren bir olay ama Rupert'in daha çok şansa gereksinimi olduğunu düşünmeden de edemiyor. Belki de Rupert merdiven altından geçmiştir. Ah, karanlık olsa hemen kendine bir uğur yıldızı seçiverir, böylece şansını geri çağınr, ama ne yazık ki bunu da yapamıyor. Uğurlu bir taş, ugurböceği, dört yapraklı yonca... Acaba şanssızlığını hangisiyle yenebilir? Rupert sonunda en büyük şansının ne olduğunu fark edecektir. Tilda Elmaçekirdeği, arkadaşının kötü geçen gününü güzel bir güne çevirirken sıcacık öyküsüne okuru konuk ediyor. Herkes Çok Şanslı, aslı astan bulunmayan, zamanla insanlann uydurduğu asılsız şeyler olan batıl inançlaria ilgili iletisinin yanı sıra çocuklara çok eğlenceli bir okuma sunuyor. Kişileştirilmiş hayvan ve nesnelerin kahraman olduğu kitaplar özellikle üç yaş üstü çocuklan gülümsetir. Tilda ve Rupert öylesine sevimli çizilmiş ki, özeilik SİHİRLİ KONUK "Güvercin'in Saati" jOTÜIInTANKUT S eza Kutlar Aksoy'un "Güvercin'in Saati" adlı romanı (1. baskı 2003, Pencere Sey) iki bölümden oluşuyor. Birinci Bölümde Güvercin beş yaşındadır. Küçük kızın saat tamircisi olan büyükbabası yeniliklere açık, çok okuyan, torunuyla diyalog kurabilen, bilge bir kişidir. Büyükbaba torun birtikte deneyler yapartar. Ancak Güvercin farklı etkileşimler altındadır. Ailenin diğer üyeleri Babaanne, Anne, Baba diyaloga kapalıdır; yalnızca onu eleştirmek için ağızlannı açartar. Güvercin "sesini büyüklere duyurmak için" (s.35) bir buluş yapar. Beş yaşındaki bir çocuğun kendini ifade etmesinin zorluğu göz önüne alındığında bu girişim evdeki baskılara isyanın dışa vurumu olarak da okunabilir. Güvercin okula başladığında da değişen bir şey olmaz. öğretmeni çocuklann baskı yoluyta eğitilmesinden yanadır. Güvercin'den de "cici kız" olmasını bekler. Ikinci Bölümde artık o on yaşındadır. Sınıf arkadaşı Reyhan, batıl inançlannı ona da aşılamıştır. Üstelik bundan kimseye söz etmemesini tembihlediginden sımnı büyükbabasına bile açamamaktadır. Ama öğretmeniyle ilgili sorunlan büyükbabasıyla paylaşır. Onun yardımıyla sınıfını değiştirir. Gül öğretmen tam onun istediği gibidir. Oğrencilerine çok yönlü düşünmeyi öğreten, yaşamı değişik yönleriyle tanıtan... (Birlikte kenti keşfetme gezileri yaparlar) En önemlisi, çocuğa kendinde olanı dışa vurması için destek verir. Peki ya Güvercin'in korkulan? Batıl inancın yol açtığı bu çıkmazdan kurtulabilecek midir? Yeni çevresiyle yoğun etkileşimi onu sürprizlerle dolu serüvenlere sürükler. Ama o, batıl inançlara teslim olmuş eski arkadaşlan Reyhan'ı ve Seden'i unutmaz; hep birlikte aşama yapmalannı arzular. Uluslar arası ALMA (Astrid Undgren Memorial Avvard) ödülüne, 2011 yılında Türkiye'den aday gösterilen Aksoy, sorgulayıcı üslubuyla tanınan bir yazar. Bu kez zihinlerimizi tutsak eden batıl inançlann üzerine gidiyor. Belli ki batıl inançlara, yanlış bilgilere yönlendirilen çocuklanmızın enerjilerini bunlarla boğuşmaya harcamasından rahatsız. Bu konuda medyanın sorumsuzluğuna da değiniyor. (" ruh çağırmalar... medyumlara geleceği soran koskoca devlet başkanlan." s.65) Peki, batıl inançlar nasıl çürütülür? Yazann buna yanıtı net: bilimsel düşünme alışkanlığının edinilmesiyle. Aksoy'u asıl kaygılandıran ise çocuklanmızın akıl ve bilime karşı giderek duyarsızlaşmalan. Bunda küresel kültürün de payı olduğunu vurguluyor. Dogmalarta, mistik korkularla bireyin çağdaş toplumdaki yerini alamayacağını hatıriatıyor. Aklı bir sorgulama aracı olarak değerli bulmakla birlikte, aklın kötüye kullanımını otumlamyor; Güvercin'in sınıf arkadaşı Yavuz'un aklını gündelik çıkartan uğruna çalıştırması ömeğinde olduğu gibi. Dünyayı sorgulamak için bilimin yol gostericiliğine güveniyor. Ama bilimsel ve teknolojik ilerlemelerden insanlığın refah ve mutluluğu için yarartanılmalı, silah sanayini geliştirmek için değil, iletisini veriyor. Yazann Güvercin ve Büyükbaba'nın deneylerine gerçekçi yaklaşımı da toplumumuza bir uyan niteliğinde. Ülkemizde teknolojik buluş yapmanın nesnel zeminin henüz yeterince oluşturulamamış olmasını üstü kapalı eleştiriyor. ( Yazara hak vermemek elde değil. OECD'ye üye ülkelerde kişi başına bilim ve teknoloji harcamalan istatistiğinde (2008) ortalama değer 738 dolarken Türkiye'de yalnızca 97 dolar) Eleştiri oklannı eğitime yöneltiyor. Zihnin gereksiz bilgilerle doldurulmaktan giderek atıl hale gelmesi; televizyonun çocuklar üzerinde merakı körettici bir etki bırakması, kültürümüzde çocuğa sorumluluk verilmemesi vb. can alıa sorunlara parmak Eğitimdeki cinsiyet aynmcılığıysa romanda ağırlıklı bir yer tutuyor. Aksoy, zihinlere çocuk yaşta kazınmış erkeğin üstüniüğü miti, kız çocuktaki özgüven eksikliği (Oğlanlar kızlan ders çalıştınyor.), ders kitaplannın cinsiyetçiliği (" Anne, evi temizler, yemek yapar..." s.61), aynı zamanda yaşamdan kopukluğu ("Benim annem ev işinden nefret eder." S. 63) vb. ömeklerden sonra, kız çocuklannın zayıf ve korunmaya muhtaç olduklan önyargısını kırmaya girişlyor. "Yavuz ne derse Güvercin onu yapar." (s.71) Ama bu başlangıçta böyledir. Cöha sonra "Ben heykeltıraş olacağım" der Alper'e (s.93). Güver cin'in esin kaynağının llhan Koman'ın" Akdeniz"adlı heykeli olmaa, yazann kültür sanatı bireyi geliştiren dönüştürücü bir güç olarak önemsediğine işaret eder. Aksoy her şeye karşın çocuklanmızdan umutludur. Güvercin ve arkadaşlannın, Büyükbaba'nın yurttaşlık görevini yaparken başına gelenleri (tehdit telefonları), inşaat sektöründeki yozlaşmayı, doğa katliamını, yasadışı uygulamalan fark etmeleri, yazann deyişiyle anlamalan, onlann eleştirel bir bilinç geliştirmekte olduklannı göstermektedir. öte yandan Aksoy'un özgürtüğü başına buyrukluktan, aylakhktan ustalıkla ayırdığını, Gül öğretmen aracılığıyla, oğrencileri disipline sokacak etkinliklerin önemi üzerinde durduğunu görüyoruz. Bir diğer özelliği romanı karşıtlıklar üzerine kurmuş olması. Doğakültür, akıl akıldışı karşıtlığından aile birey, gerçekliğe yaklaşım konusunda yetişkin çocuk, emekçi büyükbaba patron (yanlışlıklar komedisi), Cangül Gül, Alper Yavuz karşrtlığına kadar uzanıyor. Böylece okuru ürkütmeden uyanık tutmayı başanyor. Biçem özellikleri de kitabı ilginç kılıyor. "Akıl kutusu", çelişkileriyle hoş bir buluş. Istanbul'un metafortaştınlmas), saatin simgeselliği, beş yaşındaki Güvercin için özel bir dil oluşturulması (" güneşi beynine depolayıp" s.26, "Hiçbir şey tatlı değildi. Umon sıkılmış gibi ekşiydi.'s. 36), saymakla bitecek gibi değil. "Güvercin'in Saati" 2003'te basılmış. Ama cinsiyet ayrımcılığının, muhafazakariığın tırmanışa geçtiği günümüzde güncelliğlni koruyor. • GuVereinkı Saati, Seza Kutlar Aksoy, PencereSey Yayınlan, 2003 Nllay Yılmaz • Istanbul Klgl Onrversltegl • Inönu Cad No: 28 Kuatepe/ ktanbul Tel: 0216 38117 50 • www.nllayy1lmaz.com • «miriMegrtefccumhurtyetOgmall.corn" SAYFA 24 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1082
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle