18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 HAZİRAN 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR [email protected] 8 Nisan - 5 Temmuz 2009 Bankalar (Voyvoda) Caddesi 11 Tel: 0 212 334 22 70 David Carradine nasıl öldü? Kültür Servisi - Amerikalõ oyuncu David Carradine’õn Bangkok’ta bir otel odasõnda intihar mõ, cinayet mi, kaza mõ olduğu hâlâ netlik kazanmayan ölümündeki belirsizlik sürüyor. Tayland polisinin yaptõğõ açõklamaya göre şimdilik Carradine’õn intihar ettiğine dair kesin bir bulgu yok. Otelin güvenlik kameralarõndan tespit edildiği üzere odaya hiç kimsenin girmemiş olmasõ, herhangi bir zorlama ya da darp izinin bulunmamasõ, Carradine’õn boynuna ve penisine bağlanmõş iplerle tuvalette bulunmasõ sebebiyle oyuncunun havasõz kalarak ya da orgazm sõrasõnda kalp krizi geçirerek öldüğü üzerinde yoğunlaşõlõyor. Otta Santral sezonu kapıyor Kültür Servisi - Funk, soul, breakbeat ve electro’yu harmanlayan ve dans müziğine yeni bir yorum getiren Hollandalõ grup Kraak & Smaak bu akşam saat 23.00’te Otto Santral’da izleyiciyle buluşacak. 6 kişilik bir ekiple sahneye çõkacak olan topluluk, aynõ zamanda Otto Santral’daki sezonun kapanõş konuğu. Kraak& Smaak’in gösterisi, Dj setiyle son bulacak. Biletler ise Biletix’ten temin edilebilir. Yalçıntan İstanbul Söyleşileri’nde Kültür Servisi - Osmanlõ Bankasõ Müzesi, Voyvoda Caddesi Toplantõlarõ kapsamõndaki “İstanbul Söyleşileri”nde, Doç. Dr. Murat Cemal Yalçõntan’õ konuk edecek. Kentsel dönüşüm süreçlerine farklõ motivasyonlarla karşõ çõkan muhalefeti, kent hakkõ kavramõ õşõğõnda anlatan “Kentsel Dönüşümü ve Kentsel Muhalefeti, Kent Haklarõ Üzerinden Düşünmek” başlõklõ söyleşi, 10 Haziran saat 18.30’da yapõlacak. (0 212 233 22 38) TAY Projesi Kültür Servisi - Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri (TAY) Projesi, “Yok Edilen Zamanõ Belgelemek” başlõğõ altõnda 2008 yõlõnda gerçekleştirdiği “Marmara Bölgesi Bizans Dönemi Yapõlarõ Keşif Gezisi”nin ilk sonuçlarõnõ ve tahribatõn boyutunu 9 Haziran’da saat 19’da Pera Müzesi Oditoryumu’ndaki konferansla açõklõyor. Etkinliğin konuşmacõlarõ ise sanat tarihçileri Engin Akyürek ve Özgen Kurt. (0212 334 09 00) Adnan Ataman’a saygı gecesi Kültür Servisi- Ünlü Türk Halk Müziği sanatçõsõ Adnan Ataman’a Saygõ Gecesi Cemal Reşit Rey (CRR) konser salonunda, bugün saat 20.00’de düzenlenecek. Saygõ Gecesi’nde Esat Kabaklõ da bir konser verecek. Ünlü sanatçõ Sadi Yaver Ataman’õn oğlu Adnan Ataman müzik eğitiminden sonra İstanbul Belediye Konservatuvarõ bünyesinde kurulan Folklor Tatbikat Topluluğu’nun saz sanatçõsõ oldu. Ardõndan bu topluluğun şefliğine ve yöneticiliğine atandõ. N ew York Modern Sanat Müzesi (Mo- MA) Direktörü Dr. Glenn Lowry... St. Petersburg Hermitage Müzesi Di- rektörü Prof. Dr. Mikhail Piotrovsky… Lon- dra Kraliyet Akademisi Sergiler Yöneticili- ği’ni yõllarca sürdürmüş Sir Norman Rosent- hal… Berlin İslam Sanatlarõ Müzesi’nin eski müdürü ve Berlin Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Claus-Peter Haase… Paris Guimet Müzesi Direktörü Prof. Jean François Jar- riage… Princeton Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oleg Grabar... Birbirinden değerli bu bilim adamlarõ, kültür ve sanat insanlarõ geçen hafta İstanbul’daydõlar. Onlarla bir arada olma fõrsatõnõ yakaladõğõm için mutluyum. Kimiyle Türkiye’yi yurtdõşõnda temsil eden sanatçõlar üzerine, kimiyle İstanbul ve İstanbul’un müzeleri üzerine sohbet etme fõr- satõ buldum. Sohbet ve söz hep gelip iki kadõ- nõn başarõsõna kilitlendi. Sakõp Sabancõ Müze- si Direktörü Nazan Ölçer ve ona sonuna dek destek olan Güler Sabancı’ya. Yukarõda isimlerini saydõklarõm, Sakõp Sa- bancõ Müzesi’nin danõşma kurulu üyeleri. Bun- ca önemli ismi bir araya getirmek hiç kolay de- ğil. Onlar, bir araya gelmekle kalmadõ, Sabancõ Müzesi’nin son bir yõllõk bilançosunu, ço- cuklara yönelik eğitim faaliyetlerini, sos- yal sorumluluk projelerini inceledi, önü- müzdeki yõllarõn programlarõna ilişkin önerilerde bulundular… Zaten önemli olan, bu ilişkiler ağõnõ canlõ tutup müzeler ve sergiler için yeni olanaklar yaratmak. BİZANS SERGİSİ Nazan Ölçer haklõ olarak, artõk gü- nümüzde bu ekonomik koşullarda hiç- bir müzenin tek başõna çok büyük proje- lere imza atmadõğõnõ, mutlak uluslararasõ ortaklõğa yöneldiğini vurguluyor. Bu or- tak projeler sadece sergileri değil, eği- timcilerin, uzmanlarõn değiştokuşunu da kap- sõyor. Sabancõ Müzesi’nde ileriye yönelik önemli sergilerden biri, birçok müzenin işbirliğiyle dev bir Bizans sergisi olacak! Üzerine yerleştiğimiz bu şehrin fazla bilinmeyen geçmişini irdeleye- cek bir sergi. (Şu tek tümcelik haber bile beni heyecanlandõrmaya yetiyor!) Halen “Batı’ya Yolculuk-Türk Resminin 70 Yıllık Serüveni” sergisinin devam ettiğini (30 Haziran’a dek) anõmsatayõm. Danõşma kurulu- nun tam da bu sergi sõrasõnda burada bulunmasõ (rastlantõ ya da akõllõca düşünülmüş olmasõ fark etmez) bence çok isabetli bir seçim. Başlõğa bakõp, Sir Rosenthal’i ya da Oleg Gra- bar’õ ya da birbirinden ünlü uzmanlarõ çiçeğe benzettiğimi sanmayõn! Hayõr, “çiçek açma”yla sosyal sorumluluk projelerini (Emirgânlõlara “Komşu günü”, “Gezmek sizden çaylar biz- den günü” vb.), özellikle çocuklara yönelik hem eğitici hem çok eğlenceli programlarõ ve et- kinlikleri kastediyorum. Çocuklar için sanatõn serüveni şimdi de Türk ressamlarla devam edi- yor. Sabancõ Müzesi’nde yine çocuklara yöne- lik “Ben Rodin”, “Ben Picasso”, “Ben Dali”, “Ben Halı” vb. gibi kitaplar tadõna doyulma- yacak nitelikte... ÇOCUKLARA YÖNELMENİN ÖNEMİ Çocuklara yönelen bir başka müze İstanbul Modern. Daha önce bu sayfalarda İstanbul Modern’in beşinci yõldönümü haberlerini okudunuz. Ken- tin simgesi haline gelen bu müze, beşinci yõlõnda koleksiyonunu yeniledi ve genişletti. “Yeni Ya- pıtlar, Yeni Ufuklar” sergisiyle, heyecan ve- rici biçimde yeni ve yenilikçi eserler sergilemeye başladõ. Hüseyin Çağlayan’õn duvarlarõ delen uçaklarõndan, Kutluğ Ataman’õn videolarõna, Nil Yalter’in “Göbek Dansı”, Serhan Özkaya’nõn “Yumurtacı Çırağı”nõn ha- vada uçuşan yumurtalarõndan, Yoko Ono’nun “Ex it”ine birbirinden ilginç eserler… Resim, heykel, video, enstalas- yon derken çağdaş bir kimlik ortaya ko- nuyor. “Genç İstanbul Modern” başlõğõ altõn- da, Paris’in Georges Pompidou Merke- zi’nin işbirliğiyle, 6-16 yaş arasõ çocuk ve gençlerle atölyeler düzenliyorlar. Matisse ve Picasso’nun atölyelerini çağrõştõran “Kuş Kafesi”, “Çizginin Dinamiği”, “Renklerin Gizemi”, “Biçimler Evreni” ve “Yapı- Yapıbozum” adlõ interaktif oyun alanlarõy- la, sanatçõlarõn yaşamlarõna ve eserlerine õşõk tutuyorlar. Müzelerde çocuklara yönelmenin teme- linde geleceğin sanatla haşõr neşir kuşağõnõ, ge- leceğin sanat izleyicisini yetiştirmek var. Şöyle özetliyeyim: Amaç sanatçõ yetiştirmek değil; amaç, ilkeli, evrensel, çağdaş değer öl- çülerine sahip bireyler yetiştirmek. Bakõnca, gör- meyi, gördüğünü kavramayõ, değerlendirmeyi, eleştirmeyi, sorgulamayõ, tartõşmayõ becerebi- len birey yetiştirmek! Çocuk ve gençlere yönelik etkinliklere katõl- mak için çok önceden yazõlmak gerekiyor, ay- rõntõlõ bilgiyi müzelerden alabilirsiniz. Siz siz olun, çiçek açan iki müzeyi de yeniden ziyaret edin. Hele sergileri birbiri peşi sõra izlediniz mi, tadõna doyulmaz bir yolculuğa çõkmõş gibi olu- yorsunuz. Anõlarla keşifler arasõnda eşsiz bir yol- culuk… [email protected] Faks: 0212. 257 16 50 Sakõp Sabancõ Müzesi ve İstanbul Modern, çocuk ve gençlere yönelik etkinliklerle dikkati çekiyor: İstanbulmüzeleriçiçekaçtõ... ELİF BEREKETLİ 30 yõldan fazla bir süredir Ankara Devlet Ti- yatrosu’nda hem oyuncu hem yönetmen olarak çalõşan Ayşe Nil Şamlõoğlu artõk İstanbul Bü- yükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrolarõ’nõn genel sanat yönetmeni. Şamlõoğlu uzun yõllarõnõ Devlet Tiyatrolarõ’na vermiş vermesine, ancak İstanbul Şehir Tiyat- rolarõ ile gönül bağõ çok daha eskilere dayanõ- yor. “Çocuktum, fırına giderken yol üzerin- deki Şehir Tiyatrosu afişlerine her seferinde bıkıp usanmaksızın hayran hayran bakar- dım” diyor 53 yaşõndaki tiyatrocu. “Sonra yıl- lar geçti ve birkaç yıl önce Şehir Tiyatrola- rı’nda ‘Gayriresmi Hürrem’i sahnelerken duygulanıp salonun bir köşesinde ağlamıştım, bunu kimse bilmedi. Bugünse bu koltukta, ‘İstanbul’un tiyatrosu’nu yönetmek için gö- revlendirilmişim. Öyle büyük bir onur ki!” - İstanbul Şehir Tiyatroları son zamanlarda hep çalkantılı ortamlara sahne olageldi: Özerk yapının yokluğu, sanat yönetmenle- rinin kısa ömürleri ve görevden alınma yön- temleri şiddetli eleştirilere maruz kalıyor. Siz- se böyle bir ortama yönetici olarak geldiniz. Tüm bunlar tatsõz şeyler tabii. 2014’te 100. yõ- lõnõ kutlayacak olan bu tiyatronun hâlâ bir ya- sa yerine yönetmeliklerle idare ediliyor olma- sõ tüm bu sorunlarõn temelinde yatan neden. Sis- temsizlik hâkim. Tiyatro bağlõ ve bağõmlõ. Ama elbette herhangi bir yasa değil, özellikle ça- ğa uygun bir yasa işimize yarayacak olan. DT yasasõndaki eksiklikler olmamalõ; o yasa tek bir bina, az sayõda oyuncu için, DT henüz küçük bir oluşumken hazõrlanmõş. Ancak bu kurum bugün adeta bir ahtapot gibi her yere yayõlmõş durumda. Bu da ciddi sorunlar yaratõyor elbette. Bence üni- versitelerdeki gibi özerk bir yapõ, hatta daha ge- lişmiş bir yapõ kurulmalõ ve sanat yönetmenleri de rektörler gibi seçilmelidir. Görev süreleri do- lunca da bayrağõ devreder ya da yeniden seçilir- ler. İdeal sistem budur. Bu sorunlarõ, yönetimde kaldõğõm sürece, en iyi biçimde, gücüm ne ka- darõna yeterse ve bürokrasi ne kadar izin verir- se çözümlemeye çalõşacağõm. - Gelecek projeleriniz az çok şekilleniyor mu? Ve tüm sözünü ettiğimiz sorunlar nasıl etkiler bunları? Geçen dönemden kalan başarõlõ ve seyircisi bol çalõşmalarõn devam etmesini istiyorum. Tiyatro Araştõrma Laborotuvarõ’nõn (TAL) tekrar başla- tõlmasõnõ ve bir dans tiyatrosu tahsis etmeyi is- tediğimi söylediğimde öğrendim ki Orhan Bey zaten bunlarõ gündemine almõş. Aklõn yolu; sa- natõn, tiyatronun istekleri bir ne de olsa. Genç Günler’in 10 günlük bir festival olmasõndansa mevsime yayõlan bir yapõsõ olmasõ, küçük projeler yapmaktan çok daha büyük, masraflõ, geniş kadro isteyen işlere yönelmek, gençlere yurtdõ- şõnda eğitim olanaklarõ sağlamak, şartlar elverirse de bir yasa komisyonu kurmak ve kukla ve göl- ge tiyatromuzla ilgili girişimlerde bulunmak kafamdaki tasarõlar. Yeni sahneler de planlarõmõz arasõnda olacak tabii. Kadir Topbaş’õn mimar olmasõ bu konuda işimizi biraz kolaylaştõrõyor as- lõnda. - Sonra ne değişti de bugün burada yöneti- ci koltuğunda oturuyorsunuz? Yaşõm 53 oldu, galiba bunun çok büyük bir et- kisi var! Oyunculuk ve yönetmenliğe uzun yõl- lar verdim. Daha fazla kaçõp kaçõnmayarak bu- nun bir görev olduğuna inandõrmaya başladõm kendimi. Bunu benden birden fazla kez istedi- lerse, bir zorunluluk olmuştur artõk! İstanbul Şehir Tiyatrolarõ Genel Sanat Yönetmenliği’ne atanan Ayşe Nil Şamlõoğlu ‘Mamutlardan kalma idealistleriz’ Ş amlõoğlu’na göre Muhsin Ertuğrul’dan kalma bu bayrak yarõşõnda odak noktasõ Türk tiyatrosu olmalõ: “Bunca zorluğa rağmen tiyatro için atan bir avuç kalbin sahibiyiz şunun şurasõnda. Bu mamutlar çağõndan kalma idealistlerin biri gider biri gelir, ayakta kalacak olansa tüm kurumlardan bağõmsõz, Türk tiyatrosudur.”  Barok Trompet Galası, şef Erden Bilgen yönetiminde barok dönem yapõtlarõndan bir seçki (A. Vivaldi, G.F. Haendel, A. Scarlatti, Georg Philipp Telemann ve Henry Purcell), Süreyya Operasõ, 20.00. Kültür Servisi - Bu yõlõn Orange Roman Ödülü’nün sahibi ‘Home’ (Yuva) isimli üçüncü romanõyla Marilynne Robinson oldu. Önceki akşam (3 Ha- ziran) Londra’da düzenlenen törende diğer beş ada- yõ geride bõrakarak 30.000 pound’luk ödülün de sahibi olan Amerikalõ Robinson için jüri başka- nõ Fi Glover, “sıradışı ve mükemmel” yorumunu yaptõ. Orange Ödülü, 1996’dan bu yana dünya ça- põnda başarõlõ kadõn romancõlara veriliyor. Orange ödülünü Robinson kazandõ Kültür Servisi- Britanya’nõn en önemli belgesel festivali sayõlan Sheffield Doc/Fest’in program yönetmeni Hussain Currimbhoy Documentarist’in konuğu olarak İstanbul’da.Currimbhoy’un katõlacağõ “Belgeselde Yeni Yapım Olanakları ve MeetMarket” konulu panel, bugün saat 15:00’te, Beyoğlu Belediyesi Sergi Salonu’nda gerçekleştirilecek. Hussain Currimbhoy İstanbul’da Kültür Servisi - Türkiye’nin ilk kadõn orkestra şefi olan ve Antalya Devlet Senfoni Orkestrasõ’nõn kurucularõ arasõnda yer alan İnci Özdil’in yaşadõğõ ‘tayin krizi’, sivil toplum kuruluşlarõnõn destek kampanyalarõyla ses getiriyor. İnci Özdil, yaklaşõk iki ay önce Antalya’da bulunmadõğõ bir sõrada üç kere Antalya Devlet Senfoni Orkestrasõ Yönetim Kurulu toplantõsõna katõlmadõğõ gerekçesiyle önce geçici görevle İstanbul’a gönderildi, ardõndan tekrar Antalya’ya, 53 gün sonra da Bursa’ya tayin edildi. Tepkilerini dile getirmek için Türk Üniversiteli Kadõnlar Derneği Konyaaltõ Şubesi’nde basõn toplantõsõ düzenleyen 23 sivil toplum örgütü, Kültür ve Turizm Bakanlõğõ’na “İnci Özdil’i geri istiyoruz” çağrõsõnda bulundu. Özdil, 2007’deki cumhurbaşkanlõğõ seçiminden önce “cumhuriyet konseri” düzenlemişti. STK’LARDAN TAYİNE TEPKİ İnciÖzdil’edesteksürüyor CMYB C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle