Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Imtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç
# Genel Yayın Koordınatörü Hikmet
Çetinkaya • Yazuşlen Müdürü. lbrahim
Yüdız • Sorumlu Mudür- Fikret tlkiz
0 Haber Merkezı Müdûru Hakan
Kara • Görsel Yönetmen: Fikret Eser
tstihbarat Cengiz Yddınm • Ekonomı Özlem
Yüzak • Kultur Hrnıdan Şenköken • Spor
Abdülkadir Yücelman # Makaleler Sami
karaören # Dûzeltme Abdullah Yazıcı •
Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bügı-Belge:
Edibe Boğra • Yurt Haberlen Mehmet F»raç
Yayın Kurulu Ilhan Selçnk
(Başkan), Orhan Erinç,
Hikmet Çetinkaya, Şökran
Soner, Ibrahim Yıktaz, Orfaan
Bursalı, Mustafa Balbay,
Hakan Kara.
Ankara Temsılcısı. Mustafa Balbay Atatüık Bulvan No:
125,Kat:4,Bakanhklar-AnkaraTel-4195020(7hat), Faks-
4195027 • lzmır Temsılcısı. Serdar Kmk, H. Zıya Blv
1352 S.2<3Tel:4411220, Faks.4419117» AdanaTemsıkısr
Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd. 119 S No.l Kat.l, Tel: 363
12 11,Faks:363 12 15
Müessese Müdürü: Üstün
Akmen # Koordınatör
Ahmet Korulsan •
Mubasebe- Bülent Yener
• Idare. Hüseyin Gürer
• Satış: Fazüet Knza
MEDYA C: • Yöneüm Kunılu
Başkanı - Genel Müdür. Gnlbia
Erdurın # Koordınatör Reha
Işıtmıa # Genel MüdürYardımcısı.
SevdaÇob»o Tel 514 07 53 -
513 95 80-51384«^61,Faks: 5138463
Yı>ımla>ın \e Buan: V enı Gun Haber Ajansı, Basın vc Yayıncılık A Ş
TMcocagı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 lstanbul PK 246 - Sifkecı 34435 Istanbul
Tel (0/212) 512 05 05 (20 hat)
Faks (0/212)513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 3 OCAK 2000 lmsak:5.49 Güneş: 7.22 Öğle: 12.15 İkindi: 14.33 Akşam: 16.54 Yatsı: 18.22
Bin dolara
yeniyıl
• Haber Merkea - Sinema
ve sahne sanatçısı Barbara
Streısand yeni bin yıla
gınlen 31 Aralık gecesi Las
Vegas'taki MGM Grand
Hotel'de sahne aldı. Bılet
fıyatlannın bin dolardan
fazla ohnasına karşın
sanatçıyı dinleyerek yeni
yıla girrnek isteyenler
biletleri kapıştı.
Tren kazası:
2/dşiöldü
• ESKİŞEHÎR(AA)-
Eskışehtr'ın Beylikova
ilçesinde, dün saat 13.00
sıralannda Başkent
Ekspresi'nin bir kamyona
çarpması sonucu meydana
gelen kazada 2 kışi öldü.
Tren kazastndan sonra
kapanan Istanbul-Ankara
demiryolu, saat 22.30
sıralannda ulaşıma açıldı.
Yaklaşık 10 saat ulaşıma
kapanan Istanbul-Ankara
demiryolunun yapılan
çalışmalar sonucunda
açılmasıyla Polath'da
bekletilen Güney ve Doğu
ekspresleri ile
Eskişehir'de bekletilen
Doğu Ekspresi'ne yol
verildi.
istanbuVda
karyağışı
• Haber Merkeri-
tstanbul'un yüksek
kesımlerinde dün akşam
başlayan kar yağışı
yaşamı olumsuz etkıledi.
Kar yağışı kentte ulaşımı
olumsuz etkilerken
lstanbul Büyûkşehir
Belediyesi'ne bağlı
ekipler buzlanma; a karşı
yollarda tuzlama
çalışması yaptılar.
Kadir
Gecesi
• ANKARA (AA)-
Diyanet tşlen Başkanı
Mehmet Nuri Yılmaz, bu
gece kutlanacak Kadir •
Gecesi nedenıyle bır mesaj
yayımladı. Yılmaz
mesajında, "Bunalan. bir
türlü hak ettiği huzur
ortamını yakalayamayan
insanlığın, Kadir
Gecesi'nde, âlemlere
rahmet olarak gönderilen
Hz. Muhammed'e inmeye
başlayan Kuranıkerim'in
evrensel mesajlanna
ihtiyacı" olduğunu belirtti.
Zeplin
bulunamadı
• lstanbul Haber Scnis-
tstanbul'da yaşanan şiddetli
lodos firdnasında bağlı
bulunduğu Özel Hezarfen
Havaalanı'ndan
havalanarak kaybolan Koç
Holding'e ait zeplin hâlâ
bulunamadı. Yetkililer,
arama çaiışmalanna
havadan ve karadan devam
edildiğını belirterek
zeplınin Karadeniz
üzerinden Rusya'ya doğru
gittiğini tahmin ettiklerini
bildirdiler. Yetkililer, 4
milyon dolar değerindeki
zeplinin sigortalı olduğunu
da kaydettiler.
Ceptelefonu
tehdidi
• ANKARA (ANKA)-
Ankara Üniversitesi
Yeteriner FakûltesiÖğretim
Üyesi Prof. Dr. Ayhan
Ozkul, binanın
çatısına yerleştirilen cep
telefonlan antenlerinden
yayılan mikrodalgalann,
bilimsel deneyleri olumsuz
yönde etkilediğini
belirterek antenlerin
kaldınlması için Ankara
1 'inci Bölge Idare
Mahkemesi'ne başvurarak
davaaçtı.
Üniversitelerin aksine Bakan Ersümer, Akkuyu Nükleer Santralı'nın deprem bölgesinde olmadığını söylüyor
kkuyuVla depremçeBşkisi• Dokuz Eylül Üniversitesi yaptığı
araştırmada, denize kadar uzanan ve
aktif olan Ecemiş fay hattının
Akkuyu'ya 25 kilometre uzaklıkta
olduğunu saptadı. Ancak bakanlık bu
araştırmayı görmezden geldi.
ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)
- Türkiye Elektrik Üretim Iletim
AŞ'ce (TEAŞ) hazırlanan teklif is-
teme şartnamesinde, ihaleye katı-
lan konsorsiyumlann Akkuyu'da ya-
pılması planlanan nükleer santrah 6.4
büyüklüğündeki depreme göre inşa
etmesi istenirken, Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersü-
mer çelişkili açıklamalar yaptı. Er-
sümer, "Santral, 9-10 büyüklüğün-
deki deprem olashğı dikkate ahna-
rak yapdacak" dedi.
Hükümetin deprem hassasiyen ne-
demyle teklif değerlendirme süresi-
ni 1 ay uzattığı Akkuyu Nükleer Sant-
ralı'na ılışkin çelişkili açıklamalar
yapılıyor. Dokuz Eylül Üniversitesi
Deniz Bilımlen Enstitüsü öğretim
üyesi Prof. Dr. Atilla Uzun, Prof. Dr.
SunguGökçen, öğretim görevusı Er-
deniz Özel ve Ingiltere'den Keele-
StafTs Oniversitesi Jeoloji AnaBilim
Dah'ndan Prof. Dr. Gilbert Keffling'in
yaptıklan araştırmada, denize kadar
uzanan ve aktif olan Ecemiş fay hat-
tmm Akkuyu'ya 25 kilometre uzak-
lıkta olduğu saptandı. Ancak Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, söz
konusu araştırmayı reddetti.
TEAŞ'Ia da ters dfiştü
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakam
Cumhur Ersümer, Cumhuriyet'e yap-
tığı açıklamada, Akkuyu'nun Ece-
miş fay hattmm ve Kıbns'tan geçen
Misis fayının 160 kilometre uzagın-
da bulunduğunu öoe sürdü.
22 yıldır bölgede sismik araştır-
malaryapıldığını kaydeden Ersümer,
"6O'« yakın kuruluşun bu konuda
verdiği raporhr var. Hiçbir raporda,
depreme ilişkin olumsuzluk geçmi-
yor. Akkuyu ile Ecemiş fayuım bitti-
ği nokta arasında 160 kilometre var"
dedi.
Ersümer, santrahn 9-10 büyüklü-
ğündeki olası depreme göre yapıla-
cağıru öne sürerek TEAŞ bürokrat-
lanyla çehşti. Akkuyu için 6.4 büyük-
lüğündeki depreme göre 0.25 g yer
şiddeti ivmesi belirleyerek ihaleye
çıkan, daha büyük şıddettekı depre-
me göre yapılacak santralın "maliye-
ti gereksiz yere artoracağuu öne sü-
ren" yetkılılenn aksı yönünde açık-
lama yapan Ersümer, "Bflmmesi ge-
reken şey, hiçbir riskin ounadığıdır.
Santrahn her bölgesi farkh büyük-
lükteki depremegöreyapdabflir" gö-
rüşünü savundu. Ersümer, hüküme-
tin Akkuyu'da yapılacak nükleersant-
ralın depreme dayanıkhhğı konusun-
da da hiçbir kuşkusu ohnadığmı sa-
vundu.
Teklif değerlendirme süresinin er-
telenmesının Akkuyu'da nükleer sant-
ral yapılmayacağı anlamına gelmedi-
ğinin altrnı çizen Ersümer, "Elekt-
rik ihbyacımızı dikkate ahnak zorun-
dayız" dedi.
Maüyet tarnşması
TEAŞ'ın çıküğı ihalede teklif is-
teme şartnamesinde, konsorsiyum-
lardan 6.4 büyüklüğündeki depreme
göre santral yapılması istenmişti. TE-
AŞ yetkilileri, Akkuyu'da bugüne
dek olan deprem büvüklüğünün 2 ol-
duğunu ileri sürerek "Buna karsm
şu ana kadar ohnuş deprem büyük-
lüğünün 3 katını dikkate alarak sant-
ral yapacağız. Daha büyük depreme
göre yapılacak santral, manyeti ge-
reksiz yere arttuır" demişlerdi.
17 Aralık 1996 'da uluslararası iha-
leye çıkan Akkuyu Nükleer Santralı
için 15 Ekim 1997'de teklifler alın-
mışü. Türkiye'nin sismik açıdan en
güvemlir bölgesi olduğu öne sürü-
len Akkuyu'da yapılacak santrahn
soğutma suyunu da denizden sağla-
ması isteniyor. Kurulacak santral,
Türkiye elektrik gereksiniminin sa-
dece yüzde 2'sini karşılayacak.
En düşük ünitenin gücü 600 MWe,
en düşük nükleer santrahn gücü 800
MVVeolacak. j.-
Geleceğinydhsımaları
Catifornia'nın Pasadena bölgesinde bu
yd lirincisi düzenlenen Tournament
of Roses, (Güllerin Tunıuvası)
1 Ocak'ta rengârenk etknüUderie
başladı. Gösterinin teması olarak
betirienen "2000 Kuüamalan:
Geleceğin Yansunalan" sloganı
gerçekten de yapılan gösteriler ve
resmi geçide kablan birbiriııden güzel
ve uçuk çiçek düzenlemeleriyle
örtüştü. "Hayaflere doğru" admı
taşıyan ve 35 bin adet karanfil, kadife
çiçeğt ve gülden oluşan düzenieme,
turnuvada ödüle layık görüldü. Öte
vandan Pasadena'da aynı gösterUerde
250den fazla sporcu, bisikletle
yapacaklan dünya turu için bir araya
geldl Bisikletle yapılacak dünya
turunun bir yıl sürmesi, bu bir yd
içinde 45 ülke gezihnesi ve 20 bin
kilometre yol katedilmesi hedefkniyor.
lurnuvava kaülan v^nşmacılar bir yıl
sonra, 1 Öcak 2001 'de tekrar
Pasadena'ya dönecek. .- :
e-posta : tan @ prizma. net. tr
'Çeşme' adlı yapıtı, adı açıklanmayan bir sanatsever aldı
Bir trilyona pisuarÖZGENACAR
ANKARA- Çağdaş sa-
natı etkileyen 1917 yapı-
mı bir "pisuar"rn (sidik-
lik) 1964 kopyası New
York'ta bir müzayedede
bir milyon 762 bin dola-
ra (yaklaşık bir trilyon li-
ra) satıldı.
Fransız sanatçı Marcel
Duchamp'ın "Çesme''adı-
nı verdiği bu yapıtın sanat
tarihini etkileyen bir öy-
küsü var. Duchamp, 1917
yıhnda New York'ta J.L.
Mott Iron \Vorks Comp
adlı bir hırdavatçıdan be
yaz renkli bir armatür sa-
tın alır. Siyah boyayla " R
Mutt 191T diye takma bir
adla unzaladığı bu arma-
türii "BağunsızSanatçüar
Topluluğu" adlı grubun
sergisine çıkanr.
Amacı ahşıhnış sanat ve
güzellik kavramlan dışın-
da sanatın farkh bir boyu-
tunu, bir başka de>imle in-
sanlann "acajip bir yaprt"
dedikleri bu nesneyi ah-
şılmış ortamından çıkanp
yeni ve değişik bır ortama
yerleştirmektir.
Seksen yıl önce ınsanlar
çağdaş sanatın bugünkü
boyut ve sürprizlerine he-
nüz alışık olmadıklan için
Duchamp'a tepki göstenr-
ler. Sanatçı da bu toplu-
luktan istifa etmek zorun-
dakalır.
Bu olay "hazımesne'' ile
"buhmtu nesne" kavram-
lan arasındaki farkı orta-
ya ko>Tnakla kalmaz pek
çok çağdaş sanatçıya da
esin kaynağı olur. Duc-
hamp, kendıni "Bay
Mutt'un yapıü kendi elle-
riyle yapm yapmadığı de-
ğil, bunu seçmiş olması
önemlidir" sözleri ile sa-
vunur. Sanat tarihçilerine
göre Duchamp'uı bu dav-
raruşında yaratmak değil,
düşünce ve seçim önemhy-
di.
Dadaızm, Sürrealizm ve
50'li yıllardan sonra pop-
artı etkileyen bir sanatçı
olan Duchamp, bu yapıü-
nı birkaç kez daha yinele-
di. 1964'te77yaşındadör-
düncü kopyasıru Milano'da
Galeri Scwarz'ta da sergi-
ledi. Bu sonuncu yapıt Sot-
heby's Müzayede evince
New York'ta açık artnrma-
ya çıkanldı.
Müzayedeye telefonla
"L081" koduyla kanlan ve
adı açıklanmayan bir kişi
1.6 miryon dolar, komisyon
ve vergisi ile bir milyon
762 bin dolara "Çeşme"yi
sarın aldı. Müzayedeyi iz-
leyenler, "Böyle bir kod
adh kişinin bu yapm alma-
sı sanatçıya ayn bir sevinç
kaynağı oluşturabilirdi"
dediler. Müzayededen iki
gun önce sanatçının öteki
yapıtlan ve sanaü ile ilgi-
li olarak konferanslar
düzenlenmişti.
53. VEREM EĞİTtMİ VE PROPAGANDA HAFTASI
Veremle savas bittnediANKARA / İSTANBUL (Cumhu-
riyet) - Dünya Sağlık Örgütü'nün
(WH0) araştrrmalanna göre, dünya-
da her yıl 8 milyon kişi verem hasta-
hğına yakalanıyor, 3 milyon kişi, ve-
rem nedeniyle hayatını kaybediyor.
53. Verem Eğitimi ve Propaganda
Haftası başladı. 10Ocak2000tarihi-
ne kadar sürecek hafta boyunca verem
hastalığı ile mücadele ve korunma
yollanyla ilgili çeşitli etkinhkler dü-
zenlenecek. Cumhurbaşkanı Süley-
man Demirel, vereme karşı sürekli ve
dikkatli bir mücadele yürütülmeye
devam edihnesi gerektığıni belirte-
rek "Bu mücadeledeki kesintinin, ve-
remhastahğmmyenidenortayaçıkma-
sma sebep ofaıcağı unutuhnamalıdır"
dedi.
Sağhk Bakanhğı'ndan yapılan açık-
lamada, verem hastalannın yüzde
75'inin, sosyo-ekonomik bakımdan
geri kalmış 13 ülkede ortaya çıktığı
behrtildi.
"lstanbul II Sağlık Müdürü Mecit
Çahskan, Istanbul'da yılda ortalama
11 bine yakın verem (tüberküloz) has-
tasınıntedavi gördüğünü, bunun yak-
laşık 4 bin 200'ünün yeni vaka oldu-
ğunu belirtti.
Çahşkan, Verem Eğitimi ve Pro-
paganda Haftası nedeniyle yapügı ya-
zılı açıklamada, tüberküloz hastalı-
ğının hâlâ halk sağhğnu tehdit ediyor
ohnasınm, bu haftaya özel bir önem
kattığını kaydetti. fstanbul'da halen
ortalama yüda 11 bine yakuı hastanın
tedavi gördüğünü belirten Çahşkan,
bunun yaklaşık 4 bin 200'ünün yeni
vaka olduğunu bildirdi.
Hasta sayısırun fazlahğı nedeniyle
lstanbul genelinde 25 Verem Savaş
Dispanseri ve 3 büyük yataklı tedavi
kurumu ile hizmet verildığini ifade
eden Çahşkan, geçen yıl yeni doğan
tüm bebeklerin verem aşısı ile aşılan-
dığmı ve aynca Ukokul binnci srnıf-
larda 2. aşı uygulamalannın devam et-
tığını belirtti.
Çahşkan, verem savaş dıspanserle-
rinde geçen yıl 460 bin 718 kişinin mu-
ayenesinın yapıldığını, bunlann 442
bin 873'üne radyolojik, 20 bin 811 'ine
baktenyolojık muayene uygulandığı-
nı da kaydetti.
Korunma 5nemB
Hastalığın tedavısuun, korunma-
dan çok daha pahahya mal
olduğunu hatırlatan Çahşkan, korun-
ma yöntemlerine büyük önem veril-
diğrni vurguladı.
Mecit Çahşkan, hastalığa ılişkin
koruyucu önlemleri ise şöyle sırala-
dı "Kalabalık ve benzeri enfeksiyon
tehlikesmiartbran sosv'alkoşuBarm dü-
zettümesL Hastalann, aile bireyleri-
nin vekuşkuhıtanninceknmesiiçin me-
dikal, laboraruvar, röntgen imkânla»-
nnm sağlanması. Hastalannerken te-
davileri Sosvoekonomik seviyesi dü-
şük kesimlerde hastahğın bulaşmayol-
lan ileilgilihalkm eğitiunesi Koruyu-
cu aşüann zamannıda uygulanmasL
Yeni doğan bebeklere 8. haftasmda
BCG aşremmuygubnması, ilkokul bi-
rincismıflaki öğrencOerin2. asüannm
yapünlmaa."
SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN
'Çağdaş Uygarlık Diizeyi': Nükleer Teknoloji'dip
Hüseyin Avni Bey yazıyor: 1881 'de, Mekteb-
i Mülkiye-i Şahâne'de (Siyasal Bilgiler Fa-
kültesi) llm-i Servet-i Milel hocası (Iktisat Profe-
sörü) bulunan, Sakız'lı Ohannes Paşa, ne dermiş
bilirmisiniz? "Yerli sanayiinin, himâye usulleriy-
le geJişmesine taraftar olmadığını!" Zira "... her
ne kadar yüksek gümrük resimlerinin, devlet
hazinesine bir menfaat getirmesi gerçek ise de,
'himaye sistemi' serbest ticareti' önlemekte"
imiş, "halbuki zamanın ithâlat ve ihrâcat reji-
mi, 'mâkûl bir rejim' imiş!
Sakız'lı Ohannes Paşa'nın beğendiği ve vaz-
geçemediği ihrâcat ve ithâlat sistemi, Osmanh'yı
penceleri arasına almış da ezmekte olan 'emper-
yalist ekonomi sistemi' idi, 'açık kapı' politikasıy-
la "mülkün' içine sızmışlar, lonca sistemini ve es-
nafocaklannı duman ederek, ekonominin belinikır-
mışlardı. Ömek mi, yıne Hüseyin Avni Bey'den:
"...1800 ve 1820 yıllannda Istanbul'da kumaş
esnafının 2.750 ve kemahçı (havsız kadife) es-
nafının da 350 tezgâhı vardı. Bütün bu tezgâh-
larda 5.000'den fazla insan çalışıyordu. 1868 yı-
lında, yerli sanayiinin ıslahı için hazırlanan bir
inceleme raporunda, bu kumaş tezgâhlann-
dan ancak 25 (evet yanlış okumadınız beylar ha-
nımlar, yirmi beş!) tane kaldığı esefle kaydedil-
mektedir. Bu raporun yazıldığı devrede, Avru-
pa sanayiinin dokuma eşyası bol bol ve ucuza
gümrük kaptlanndan giriyor ve yerli imalâtha-
neleri tazyik ediyordu. Zamanla imalâthaneler
kapanıyor, bunlann yerine Avrupa malı satan
mağazalar açılıyordu..." (Bkz. 'Yan Müstemleke
Oluş Tarihi')
Üç bin küsurtezgâhın 25'e indiği yıl, 1868; Ohan-
nes Paşa, 'mevcut ithâlat ve ihrâcat rejimini',
1881 'de bile öve öve bitiremiyor, oysa, ülkesinin na-
sıl battığını yaşamış. Onu böyle konuşturan nedir?
Azınlıklardan oluşu mu, sanmam; 'Avrupa kültû-
rt/'ne fazlaca inanması, bu kültürün emperyalist
kültürü olduğunu farkedemeyip, 'çağdaşlaştığını'
sanarak, memleketini tutsak etmesi! Tanzimat son-
rası Osmanlı aydını, ister Türk ister başka asıllı ol-
sun, çağdaş olmayı, liberal olmak anlamıştır. Ube-
ral olmak da ne, siyasal düzeyde özgüriükçülük ol-
duğu kadar, ekonomik düzeyde de özgüriükçülük,
yâni 'açık kapı siyaseti'! lyi ama senin 'mülkün',
gelişmiş Batı'lı emperyalist devletler kadar sana-
yileşememiş de, onlann mallan senin ekonomini bir
kaşık suda boğabilecek güçte ise?..
Gerçekte o dönemde, bu anlamda 'asrilik', dü-
pedüz ihanet idi.
Amaç. 'çağdaş medenlyet seviyesi
1
İse...
Cumhuriyet 'Maarifi', 'yeni rejimin' bütün ne-
sillerine, temel gerçekleri tekrar tekrar öğret-
memiş midir?
"... Osmanlı üç kıt'aya yayılmış 'cihangir
1
bir
devlet olduğu halde çökmüştür; çünkü ne silahlı
kuvvetlerini çağın icaplanna göre yenileyebilmiş-
tir, ne teknolojisini: 'tımar sipahisi', BatTc/a 'ateş-
li silahlann' kullanılmasından itibaren, etkisiz kal-
mıştı; üstelik, matbaa gibi, buhargibi, elektrik gi-
biyeni teknolojiler, 'gâvur icâdı' diye ülkeye sokul-
muyordu. Matbaanın gecikmesi cahilliği pekiştir-
miş, buharve elektrik teknolojisine 'yan oturmak',
Osmanlı'da sanayileşmenin geri kalmasına yol
açmıştr. Buhar ve elektrik, bu iki teknoloji, Batı
Avrupa'n/n 'yükselişi', ilk 'Kaprtalist Devrimi'; ve
nihayet, 'Emperyalizm' demektir ki, Batı Avru-
pa'n/n yeryüzü egemenliği anlamına gelir..."
"... Osmanlı, olayın önemini ancak, batacağı
yıllara doğru, o da 'ecnebi sermaye'n;n bastırma-
sıyla anlayabilmişti: Buhar ve elektrik teknolojisi Os-
manlı'y/ daha iyı sömürebilmek için, yüzyıllar son-
ra Tazminat'/a geniş ölçüde yurda sokulmuş, bu
da Hüseyin Avni BeyVn ömeğinde görüldüğü gi-
bi, Osmanlı ekonomisini çökertmiştir. O halde
Cumhuriyet rejiminin en büyük niteliği çağdaş
olmak, 'çağdaş medeniyet seviyesi'nde bulun-
mak, hatta bu seviyeyı aşmak olmalıdır, zira Os-
manlı'n/n 'yeni teknolojileri' kabul, -daha önem-
lisi- ondan Veriisini' yaratamayışı, o cihangir im-
paratoriuğun batma nedenlerinden birisi, belki de
başlıcası olmuştur..."
Bu mantığın ve düşünce tarzının, 'yeni' ve Ba-
tı'lı Türk aydınına, çıktığımız yüzyılın ikinci çeyre-
ği boyunca, (1925-1950) hâkim olduğunu, hangi-
miz inkâr edebilir? Yüzyılın ikinci yansı başlayın-
ca, 'demokrasi havarisi' siyasi liderlerimiz, davra-
nışlan ve uygulamalanyla, ne kadar çelişirse çeliş-
sin, 'çağdaş medeniyet seviyesi'ni tutmak ide-
alini, dillerinden düşürmemişlerdir. Bu da bir ger-
çek. Şu anda yeni bir yılın, olmadı, yeni bir yüzyı-
lın, yine olmadı, yeni bir binyılın başında; yine ay-
nı şekilde düşünüyor, yine dillerinden, aynı parola
düşmüyor. O zaman, 'alafranga' ve 'seçkin' Türk
intelligentsia'sının, üstelik bu intelligentsia için-
de en 7/eric/"geçinenlerin; çağdaş teknolojilerin en
önde gelenlennden birisi olan nükleer teknolojiye,
-aynen Osmanlı'nın dar kafalı softalan gibi- diren-
mesini, direnmek de laf mı?- ona karşı çıkmasını,
nasıl izah edersiniz?
Hele bir düşünün!
Sibernetik, biyonik vb. gibi; bilgisayar teknolo-
jisi, uzay teknolojisi, nükleer teknoloji, 'çağ-
daş medeniyet sewyes/'nin tayin edici parametre-
lerinden birisidin dakika başı, 'çağdaş medeniyet
seviyesi'ni dilinden düşürmeyen 'alafranga ilerici-
terimizin, ona direnmesi, ya da karşı çıkması; aca-
ba kimlerin ekmeğine yağ sürmüş oluyor? O 'te-
keli' elinde bulundurmak isteyen güçlerin değil mi?
Çünkü o 'tekeli' elinde bulundurmak, hem 'süper
güç' olarak kalmanın gereklerinden başlıcastdın hem
de, elde etmeye heves edenleıi, dışardan olduğu
kadar içerden engellemek, öteden beri kullanmak-
tan hoşlandıklan bir yöntemdir.
XX. y/ın sonunda, XIX. y/ın sonunda olduğu
gibi, yeni teknolojiye geçmemek, ona karşı çıkmak;
Sakız'lı Ohannes Paşa gibi -'Osmanlı sanayiini,
göz göre göre batırdığı halde-, onun 'ecneb/'nin
'tekeli'nöe kalmasını savunmak, anlamına geliyor
mu, gelmiyor mu?
Hele bir düşünün!
http://www.prizma.net.tr/AILHAN
http^/www.bilgiyayınevi.com.tr7ailhan
Faks/0-212/26019 88