Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet70.YILSAYI24SB4 S A N A T K U L T Ü R M A G A Z İ N T E L E V İ Z Y O N
Her gün gazete ve televizyonlarda gördüğümüz 900 900 ve 900'lü numaralan sizin için çevirdik
900'ler arasında kısa ama pahalı yolculuk
BERAT GÜNÇIKAN
Genç adam ya da her yaştan
yüzlerce adam, heraen henen bir-
birine yakın saatlerde uzandılar
ahizeye. Numarayı çeviren par-
maklan. beyınlerinden çol kendi-
lerinin de pek anlayamadığı "şey-
ler"in buyruğu altındaya. Par-
maklar buyrugu yerine getirip de
geri çekilince yeriru kulaLar aldı.
Karşılanna çıkan ses. jataktan
yeni çıkmışlığın mahmurluğu için-
deydi:
"Seni kendi renkli dünyuna gö-
türeceğjm... Son günlerde \denTle
Hawa üzerine çaltşryorum ama bir
türlü başlayanmorum. Bir Adem'e
Oıtiyacım >ar. Bu Adem sen olur
musun? Ya da bana Ademin nasıl
olması gerektiğini anlatır raısın?
Ne yaparsam yapayım, adun
çıkmış dokuza, inmez sekize...
Çılgın ressam. Ne yaparsam ya-
payım adım sanatımdan önce söyle-
niyor. Ben güzel bir kadınım, buiıun
da farkındayım. Öyleyse resimle-
rimde neden kendîmi kullanma-
yayım? Soyunup geçiyonım ay-
nanın karşısuıa. Boy aynası, tuva-
lim ve fırçam..."
Ses, aynı mahmurluğunda üç
dakika sürdürdüğü konuşmasını
bitirince yüzierce Adem adayı.
isimlenru. adreslenni ve telefon
numaralanru mekanık boşluğa
sığdırdı. Bunu ikinci buyruk, ikin-
ci kez ahizeye el uzatmak izledi...
Onu da diğerlen...
Bazı gazetelerin iç sayfalannda,
televizyonlann ne hikmelse yat-
maya hazırlık saatlerinde göziinü-
ze, kulağınıza dayattığı 900 900 ve
900 lü telefonlann veünımetleriydi
onlar. Peki siz hiç merak etmediniz
mi, neler anlatıhr bu telefonlar-
da?.. Bilmem kimin Amerikalı er-
kekleri naaldır? (tabii ki karakter
olarak) Bilmem kimin külodunun
uğurundaki sır nedir? Bilmem ki-
min yalnızlığıru paylaşmanın yolu
nereden geçer? Merak ediyor da
her dakika çarpı onüçbinüçyüzo-
tuzüç liranın telefon faturaruzda
yaratacağı tahribau düşünüyor-
saruz, işte size "carpıcı bir gazeted-
lik öraeği..." Yağmur San"dan.
Dehşet Tüneli'ne. Medyum Me-
miş'ten büyük penis küçük penise,
dokuzyüzlü telefonlar arasında
dolaşıp bu merakınızı gidermeye
çalıştık. Hatlar arasındaki toplam
elli dakika elü saniyelik bu gezinti-
nin alüyüzseksenalübin altıyüzelli
lira tutan giderini de gazeteniz üst-
lendi...
Hah hah ha ya da
Vampirella "hattı
Çevirdiğimiz ilk numara, 0900
909 1074. Hatün ismi, "Vampirel-
la." Korkutmayla güldürme arası-
nda. her ikisini de beceremeyen bir
"hah hah ha"yla başlıyor konuş-
ma. Bu ses Rosa'ya aıt. New York
Times'de muhabir olarak cahşan
Rosa asünda bir vampirdir. Haber
kaynaklannı yakışıklı ve zengin
işadamlanndan seçer. Haber adı-
na usul usul yanaşüğı kurbanlannı
akşam birlikte yemek yemeğe ikna
eder önce. Dayanılmaz cazibesinin
ölümcül olabileceğinin farkında
olmayan kurban, yemeğin de-
vamında da bir sakınca görmez.
Rosa, erkeğın konuşmasına bile
izin vermez, "Sus ve yalnız bu gece-
nin keyfıni yaşa". "Dur Rosa, nefes
alamıyorum" der erkek. ne şehveti
ne de korkuyu kondurabildiği se-
siyle... Rosa. bir vampir çığlığı
daha atar. "Senin de sonun diğerle-
ri gibi oldu."
Polis, birbiri ardına gelen bu
ölümlerin peşindedir. Kimdir bu
kan emici katil? Acaba Rosa'nın
kim olduğunu ögrenebilecekler
midir? Bir vampir çığlığı daha du-
yulur ahizenin öbür ucundan.
Bunu "Bizi aradığınız için teşekkür
ederiz" ızler. (4 dakika) (Devamını
merak edenler için Cumhuriyet'in
yapabileceği hiçbirşey yoktur.)
tki delikanlı birden...
Yağmur San'ın iki hattı var ilan-
larda. Bıri, "tki detikanlı birden",
diğeri. "Motoriu geoç". Tercih, il-
kinden yana. Bu kez, bir faninin
bölünmüş uykulannın sesi, soru-
yor. "Daha önceki telefonlanmı
diıdedin mi"7 Dilin ucuna gelen
"hayır", bu diyaloğun tek yanlı ol-
duğunun geç anımsanması yüzün-
den tutulamıyor. San anlauyor da
anlatıyor...
Bütün merakı, çaktırmadan in-
sanlan izlemek San'ın. Edindiği izle-
nimleri, akşam eve gelınce yazıya
döküyor. Bundan ortaya çıkansa
Türk erkek ve kadınlann ortak özel-
likleri. "Bakmaym siz erkekle-
rin turisdere nasıİ baktığına" dıyor
San, "Aslında Türk kadınları çok
güzel. Türk erkeği hep bakar, ne-
den, bilmem."
San'a göre Türk kadını güzel,
ama bakımsız. Bebek gibi kadınlar
görüyor, saç baş dağınık. Kendisi-
ne bakmıyor. Üstelik bizim kadı-
nlanmız kendilerini erkekle bir
görmüyorlar. Olur mu? Kolay elde
edilen kadın olmaktan da korku-
yorlar. Korkacak tabii... Erkekle-
re de yazık değil mi? Bakkaldan
ekmek isterken de utanılmaz ki...
Konuşmasını bir sürprizle bitiri-
yor San, "Sen de kadını anlat, ama
iki dakikayı geçmesin. En beğendi-
ğim anlatanı, çalıştığım gazinoda
ağırlayacağım. En kral masada cğ-
kneceğiz". (6 dakika. İki delikanlı
konuşmanın neresinde, biz de an-
D
MJ ilmem kimin
külodunun
uğurundaki sır
nedir? Bilmem
kimin yalnızlığmı
paylaşmanın yolu
nereden geçer? İş
bulmak için neler
yapmalı?
Her sorunun yanıtı
ahizenin ucunda.
layamadık.) Bir başka San daha
var hatlarda.
O da Melek San. Meraklısına.
numarası 0900 902 1359. Anlaşılır
gibi değil, onun da sesten yana
problemi var. Müzmin griplilere
özgü sesiyle geçen yaz Bodrum'da
yaşadığı unutamadığı anısını her-
kesle paylaşmanın hazzıru yaşı-
yor...
Almanya'da doğmuş büyümüş
Melek San. Eh. bu yüzden de Al-
mancası pek kötü sayılmaz. Geçen
yaz Bodrum'da gecelerini geçirdiği
barda üçü erkek. biri kız Alman
bir grubun garsonla anlaşmakta
güçlük cektiğini görüyor. Alman-
casını devreye sokup sorunu çözü-
yor, Almanîar'ın masaya davetini
de geri çevirmiyor. Bir süre sonra
Almanlar'dan biri kur yapmaya
başlıyor, sarhoşluktandır deyip
önemsemiyor San. Gece, yol iz bil-
meyen Almanlar'ı kaldıklan yere
götürmeyi de turiste hizmetten
sayıyor. Alman, yolda arabayı sü-
ratle ters yöne sokunca başına ge-
lecekleri anlıyor. Kendisini araba-
dan atacak, ama o hızda ne müm-
kün. Bağınp çağırmaya başbyor.
Yanlanndan geçen bir arabadaki
gençler duyuyor sesıni ve kurtulu-
yor.
Konuşmasını. "Hiç umıta-
madığım bir olayı sana anlattım.
Senin de unutamadığın anın varsa
sinval sesinden sonra anlat"la bitı-
riyor Melek San. Öpme eyleminin
sesini sinyal izliyor... (5 dakika)
Mastürbasvon sağlığa
zararlı mı?
Cinsel sorunlannıza çözüm
hatlanndan ikisini de "ne denli bi-
limseF olduklannı kavramak
amacıyla aradık. "Kadında ve er-
kekte mastürbasyon'' hattı mas-
türbasyonun zarannı, hiçbir din
adamının, ahlakçının, öğretmenin
kanıtlayamadığmı vurguluyor.
Yüzdekı sivilceler, erkeklik gücü-
nün gitmesi. zayıflama gibi sorun-
lan mastürbasyona bağlayan ger-
çek dışı savlar. kendilerinin de
mastürbasyon yaptığını gizleyerek
çocuklan üzerinde baskı kurmaya
çalışan anne ve babalara uyan gibi
konular uzman tarafından anlaülı-
yor. Aynı uzman. büyük penis-
küçük penis konusunda erkeklerin
kafalannda uyanan sorulara da ya-
nıt veriyor. (İİcisi birden 8 dakika)
Düzenleyicileri, insanlann kor-
kuyu da yaşamalan gerektiğini
düşündüklerinden olacak, bir de
"Dehşet Tüneli" yer alıyor, 900'lü
hatlarda. Tüylenmizin diken di-
ken olmasma, dehşetten çılgmlaş-
maya haarlarup çeviriyoruz nu-
marasıru. 0900 902 1354...
Hülya, işten yorgun argın eve
gelip. bir koltuğa uzanmış, günlük
Toklar
tükenirse sıra
insanlara
gelecek'
ŞEVKİ
FOÇA- Marsilya'da. Akdeniz'e
kıyısı olan 40 belediyenin
başkanlannın katıldığı "3.
Akdeniz'in Kentsel Karasal
Kirliliğe Karşı Korunması
Toplantısr'nda konuşan Foça
Beledıye Başkanı Nihat Dirim,
Akdenız'in korunması için
dayanışma çağnsı yaptı.
Akdenız'de ölüm kalım savaşı
veren foklar, Marsilya
toplantısının en önemli konusu
oldu. Toplantıda Akdeniz
Fokunun korunmasıyla ilgili
bir tebliğ sunduğunu belirten
Foça Belediye Başkanı Nihat
Dirin, şunlan söyledi:
"Marsilya'daki konuşmamda.
Akdeniz Fokunun konınmasma
iüşkin çalışmaları yurürürken,
aslında insanlık tarihi için de bir
uygarlık mücadelesi
verdiğimizin bilincinde
olduğumuzu \e koruma
çauşmalannın özünde
Akdeniz'in korunmasının
bulunduğunu söyledim.
Foça'daki fok koruma
çalışmalarının kişisel bir girişim
olmadığını. bu çalışmaları,
Çevre Bakanlığı, L lusaJ Fok
Komitesi. Yerel Fok Komitesi ve
başta balıkçüar olmak üzere
yöre halkıyla birlikte
yüriittüğümüzü anlattım.'''
Foça'da fok koruma
çalışmalannı başlattıklannda
birçok kimsenin kendilerini
acımasızca eleştırdiğini belirten
Nihat Dırim. sözlerini,
"Akdeniz Fokunun
konınmasına yöneUk
çalışmalanınızı sûrdüreceğiz.
Çünkii. çok iyi biliyoruz ki. eğer
foklar tükenirse sıra insana
gelecek "diye sürdürdü.
Foça, giderek uluslararası bir
Fok Koruma Merkezi haline
geliyor. Dünya Doğa Vakfı'nın
(WWF) Foça'da başlattığı
projeden sonra, şimdi de bir
Fok Kurtarma Merkezi
kurulması düşünülüyor. Bir
yandan yerel konutenin
hazırla>ıp, ulusal komite
tarafından onaylanan proje,
Çevre Bakanlığı desteği ile
yürütûlürken. WWF Projcsi de
koruma çalışmalannda önemli
gelişmeler sağlıyor. Her iki
projeye de balıkçılar büyük
katkılarda bulunuyorlar.
Belediyenin yardımıyla kurulan
büroda bütün çalışmalar ve
veriler bilgisayarda toplanıyor.
Çevre Bakanlığı'nın Foça'ya
verdiğı bot da gece - gündüz
denetımlerini sürdürüyor.
Foça'da sürdürülen fok
korurna çalışmalan, yöredeki
diğer koruma çalışmalanna da
katkı sağlıyor. Balıkçılar da
artık yaşamlanndan hoşnut.
Çünkü ağlar ve paraketalar
daha bereketli kalkıyor
Foça'nın mavi sulanndan...
Sonsuzluk gölgenin bittiği yerde mi başlar?
Duvar, sandalye ve ben... Neyi umar. neyi bekleriz? Bilinmez ki... Şimdi, bir mucize babasınuı elinin izinin üzerinde." Öğretmenime göre ise nereye giderseın gjdeyim, bu a
oluverse. beni sığındığım çocukluğunıdan alıp, sonsuzluğa fırlatıverse. Sonsuzluk, hiç bırakmayaeak peşimi.
gölgemin bittiği yerde mi başlar?
Büyümek istiyorum. Cislavetlerimi ayağundan çıkardığım gün, işte o gün, büyümüş
olacağım. Sonrası? "Bu duvar" diyor babam, "Senin elinin izi var onda. Babamın, onun
Bu duvar, bu sandalye, gölgem ve ben, hep birlikte olacağız. Ben yine de büyümekten
yanayım. Büyüyeceğim. göreceğim ve anlayacağun...
(Fotöğraf: BEHZAT ŞAHİN)
Gerçekten sigaradan kurtulmak istiyorsanız işte size 27 öneri
Sigarayı bırakmanın yolu çok, bırakan yok
ANKARA (UBA) - Sigarayı
bırakmak isteyenlerin işini
kolaylaştırmaİc için önerilerde
bulunuldu.
Sigarayı gerçekten bırakmak
isteyenlerin ilgisini çekecek
öneriler şunlar:
1- Sigarayı alırken sadece bir
paket ahn. biterse sigarasız kalınm
gıbı bir düşünceyi kafanızdan
çıkann.
2- Size ikram edilen sigaralan
kesinlikle almayın.
3- Her sigarayı yaküktan sonra
sigara kutusunu cebinize koyxın,
kutunun göz önünden uzak
olmasına özen gösterin.
4-Sigara ıçerken bir başka
meşguliyetiniz olmasın. Kitap
okumayın, TV seyretmeyin.
5- İlk sigarayı kahvaltıdan sonra
için.
6- Eğer sigaranız bitmişse
kimseden istememeye gayret edin.
7- Her sigara paketinden sonra
sigaranızın markasını değiştirin.
8- Her sigara aldığınızda sigara
parasına eşit bir ücreti bir yerde
biriktirin.
9- Caddelerde, sokaklarda
herhangi bir yürüyüş esnasında
sigara içmeyin.
10- Akşam ve sabahlan yatakta
sigara içmeyin.
11- Açlığınızı gidermek için hiçbir
zaman sigara içmeyin. Yerine
meyve yiyin.
12- Her sigara içişten sonra kül
tablanıa temizleyin.
13- Sigarayı içerken her nefes
çekişinizden sonra sigaranızı kül
tablasına bırakın.
14- Sigara paketinizi öyle bir yere
koyun ki her sigara içişte ayağa
kalkarak başka bir yere gitmek
zorunda kalın.
15- İş arkadaşlannızla
konuşurken sigara içmemeye özen
gösterin.
16- Çakmağınızı veya kibritinizı
kasıtlı olarak evde bırakmava
gayret edin. Sigarayı yakmak için
başkasından yardım istemeyin.
17- Araba kullanırken sigara
içmeyin.
18- Her sigaradan önce sigara
içeceğinizi düşünün. Ve sigarayı
yakmadan önce 2 dakika bekleyın.
19- Yemeğı beklerken sigara
içmeyin.
20- Bir ışle uğraşırken sigarayı
unutmaya çalışın.
21- Sigarayı yansına kadar için.
22- Eğer sigara içmek istiyorsanız
saate bakın ve sigarayı yakmadan
önce 5 dakika bekleyin.
23- Sigarayı yakmadan önce
zorunlu olarak ben bu sigarayı
içmeyebilir miyim, ben bu
sigarayı içmek zorunda mıyım
diye düşünün.
24- İçtikten sonra hemen ayağa
kalkın ve başka bir iş yapmaya
çalışın. Bu arada sakın sigara
içmeyin.
25- Sigarayı yaktıktan sonra
hemen söndürüp, bir başkasını
>akın.
26- Her iki nefesten bırini içinize
çekın.
27- Evinizde sigarayı belirli bir
yerde için ve bu yerin
oturduğunuz yer olmamasına
dikkat edin. Sigara içtiğıniz yer.
oturması rahatsız bir \er olsun.
gazeteleri okumaktadır. Birden
kapı açıhr. Her zamanki gülen yü-
züyie babası odaya girer. Hülya,
bu sahneyi daha önce de yaşadığını
düşünür dehşetle. babasının biraz
sonra neler söyleyeceğini de. Ba-
bası yanıltmaz onu. Hülya için-
den, o dışından konuşurlar bir
süre.
Aradan aylar geçtikten sonra
bir arkadaşına ardatır yaşadı-
klannı. O da aynısını yaşadığını
söyleyince rahatlar. Konuşma,
"Diğer yaşanmtş UgİDÇ olaylarda
buluşmak" dileğiyle sona erer. ( 4.S
dakika- yorumsuz)
Ney, boy abdesti ve Memiş
Devlet yönetimindeki etkinliğı,
devlet büyükleri ve poliükacılarla
yakınlığıyla "engin bilgi ve tecrü-
besüıi kamuya mal eden" Medyum
Memiş, şimdi de iş bulmaktan,
borçtan kurtulmaya, ruhsal so-
runlardan, kan-koca geçimsizliği-
ne bütün sorunlanmıza telefonda,
"hmr" gibi yetişiyor.
Son yıllarda ruhsal sorun-
lanmızın pek arttığını, haftada iki
kez dört yüzer bin lira verip psiki-
yatrlara koştuğumuzu göz önüne
alıp, "ruhsal sorunlarımız" için çe-
virdik. 0900 903 1149'u. Hüzünlü
bir ney müziğinin arasından du-
yurdu sesini Memiş. "Selamım,
sevgi ve dostlukta, selamünaley-
küm."
En büyük somnumuzun manevi
eksikh'ğimizden kaynaklandığına
inanan Memiş, hem ruhsal hem de
kan-koca arasındaki sorunlanmı-
za çözüm aramadan önce boy ab-
desti almamız konusunda uyan-
yor bizleri. Sonra da önerilerini sı-
ralıyor...
-Bir bardak suya yüzbir kez (yü-
ziki ya da yüz değil) la havle... oku-
nup hastabk iyileşinceye kadar içi-
lecek.
-Temiz ve beyaz bir kağıda yü-
zonüç kez ( yüzoniki ya da yüzon-
dört değil) besmele yazılıp has-
tanın üzerine asılacak. -Pışirilen
yemeğe bin defa (dokuzyüzdoksan
dokuz ya da binbir değil) şerifi ...
okunup kocaya yedirilince soğuk-
luk giderilecek.
-Bir erkek, kendisinden uzakla-
şan kansına üzerine la halulu...
yazdığı elmayı yedirirse kansı evi-
ne dönecek... Memiş'in son
uyansı, işinin ehli bir doktorun da
görmemezlikten gelinemeyeceğine
ilişkin...( ikisi birden 14 dakika.)
Yaşayan Ölüler Hattı...
Dehşet tünelinde dilediğinizce
karşılayamadığınız korku ihti-
yaanız için bu kez "Yaşayan Ö10-
İer Hattını" sunuyoruz size. Kan,
çürümüş beden. korku, çığlık hep-
si bu hatta...
Olayımız Amerika'nın Colora-
do kentine bağlı bir kasabada geçi-
yor. Sevgılisi Mike'la birlikte bu
kasabada yaşayan genç kadın, ka-
sabanın mistik sessizliğinden etki-
leniyor. Evin tam karşısındaki, sis-
ler arasındaki mezarlık ne kasa-
balılann ne de Mike'ın konuşmak
istediği bir konu. Kadın, sabahla-
ra kadar oturup bu mezarlığı sey-
rediyor. Bir gece mezarhktan gelen
seslere de kapılıp, üzerinde geceliği
sokağa fırlıyor.
Kadın, mezarlığı ortaladığında
sessizlikten . ürküp geri dönmeye
kalkışıyor. İşte tam da bu sırada,
mezarlar birer birer açıhyor, süzü-
lerek dışan çıkan ölüler. saldınya
geçiyor. Yardım çığlıklan
karşıhksız kalan kadını günün ilk
ışıklan kurtanyor... ( 7 dakika.)
Kim takar 900Meri...
Siz aramadınız. biz bir kereye
mahsus sizin için aradık bu hatlan.
Öyleyse neden varlar? Kimler an-
yor da mevcudiyetlerini sürdürü-
yor bu hatlar?
Bu sorunun yanıtını Alo Alo
Şirketfnin yetkilisi Kemal Duy-
sak. "Arz-talep meselesi" diye
yanıtlıyor. Başan oranı ne? Ancak
fınnanın masrafını çıkartabüdiği-
ni, ayakta durmasını sağladığını
bile söyleyemeyeceğini anlatıyor
Duysak. Amaç. basında görün-
mek, programlan olduğunun bi-
linmesi. Ençok aranan hat hangi-
si? Tabii ki "Alo Arkadaş." Cinsel
sorunlara ilişkin yaklaşık on hat-
tan üçü, orgazm, ilk gece ve mas-
türbasyona ilgi de beklenenin üze-
rinde. Duysak'ın bir önseziyle ilgi
toplayabilir diye koydurdugu hat-
lardan çocuğun cinsel eğitimi ve
AIDS'in meraklısı ise yok denile-
cek kadar az.
Bir başka sonuca daha dikkat
çekiyor Kemal Duysak, Anadolu
basınında çıkan ilanlarda ilgiyi ce-
kenler Çılgın ressam Berrin Tuncel
ve Melek San. İstanbullular'ın
gözdesi ise Yağmur San. Günde
250-300 kişi Yağmur San'ı anyor.
Alo Flash'ın en çok aranan hattı
ise Medyum Memiş. Şirketin yö-
netıcilerinden Aylin Tabii, arama-
lar hakkında bilgi vermekten yana
değil. İnsanlann psikolojik du-
rumlanna göre değişiyor aranan-
lar ve arama sayılan. Memiş, her
psikolojik durumda vazgeçileme-
ven hat...