Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 HAZİRAN1992PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
• Ekonomi Servisi-
Bakanlar Kurulu,
memurlara yapılacak yılın
ikinci zammını görûşmek
üzere bugün toplaruyor.
Bakanlar Kurulu, Başbakan
Süleyman Demirel'in
Erzincan'dan dönüşünden
sonrasaat21.00'de
toplanacak. Toplanünın
ağjrlıklı gündem maddesini 7
haziran yerel ara seçim
sonuçlan oluşturuyor.
Toplantıda aynca
memurlara temmuz ayından
itibaren yapılacak zamma
ilişkin çahşmalar da ele
aunacak. Maliye ve Gümrük
Bakanı SümerOral ile Devlet
Bakaru Tansu Çiller'in
bakanhklannca yürüttükleri
çahşmalar hakkında bilgj
vermelerinden sonra zam
oranı göriişmeye açılacak
zammın, yüzde 60 olarak
öngörülen yıllık
enflasyondan daha düşük
olması bekleniyor.
Gecikme zammı
ve faiz afffı
• ANKARA(AA)-SSK
prim borçlannın tamamı ile
gecikme zammı ve faiz
borçlarının yüzde 25'i ile
Bağ-Kur prim borçlannın
ikinci taksitlerinin ödetımesi
için tanınan süre 15
haziranda doluyor. Çabşma
ve Sosyal Güvenlik Bakanı
Mehmet Moğultay, konuya
ilişkin olarak yaptığı
açıklamada, sürenin
uzatılmasının yasa gereğı
mümkün olmadığını
belirterek araya bayram
tatilinin de girmesi nedeniyle
ödemelerin son gün
beklenmeden bir an önce
yapılmasını istedi.
Tupizm
pazarlaması
• ANKARA(ANKA)-
Yurtdışıturizm
pazarlamasına yönelik
yatınmlar için seyahat
acentelerine yatınmlan ve
döviz kazandıncı hizmetleri
Teşvik Fonu'ndan
kullandınlacak krediye
ilişkin esaslar belli oldu.
Krediyi kullandıracak olan
Türkiye Kalkınma
Bankası'nın Resmi
Gazete'de yayımlanan
tebliğine göre krediden
banka tarafından öngörülen
koşullann yerine getirilmesi
kaydıyla "a" ve "b" grubu
seyahat acentesi belgesi almış
ödenmiş sermayesi en az bir
milyar lira olan seyahat
acenteleri yararlanabilecek.
İhracatçılar
memnun değil
• ANKARA(AA)-
İhracatın tüm vaatlere
rağmen, desteklenmediği öne
sürüldü. 53 şirketin üyesi •
olduğu ve Türkiye
ihracatının yaklaşık yüzde
40'ını gerçeİcleştiren Türkiye
Dış Ticaret Derneği Genel
Sekreteri Ayhan Çopur,
şubat ayında yayımlanan
Bakanlar Kunılu karanyla
Destekleme ve Fiyat İstikrar
Fonu gelirlerinin yansının
Eximbank'a aktanlması
gerektiğini anımsattı.
kısa kısa
• HajkBankası Genel
Müdürü Sezgin Taşkıran,
esnaf ve sanatkâra
kooperatiflerin tavsiyesi ile
"Mavi Kart" verileceğini
bildirdi. Taşkıran, İzmir'de
yaptığı açıklamada. esnaf ve
sanatkârlara sağlayacakları
yeni imkânlar hakkında bilgi
verdi. Şezgin Taşkıran,
"Mavi Kart"a sahip olacak
esnafın, Türkiye'nin
herhangi bir yerindeki Halk
Bankası şubesinden 25
milyon liraya kadar kredi
çekebileceğini belirterek, "Bu
spot kredi olup, sistem kısa
vadeli ihtiyaçlar için
geliştirildi.
• Türk Nippon Sigorta,
birinci kunıluş yıldönümünü
kutladı. Genel Müdür
Erdoğan Sergici ile Yönetim
Kurulu Başkanı Motoaki
Hori birer konuşma
yaparak, Türk Nippon
Sigorta'nın geleceğe güvenli
adımlarla ilerlediğini
vurguladılar. Türk Nippon
Sigorta'nın kârı 1992 yılının
ilk üç ayında 3 milyar 146
milyona ulaştı. Şirketin
acente sayısının 30'u, aynı
devredekı prim üretiminin de
6 milyar lirayı aştığı
yetküilerce bildırildi.
• Isviçre Sigorta Yeni
hizmet binası eğiüm
salonlannda acentelerine bir
hafta süren ve genel
sigortaalık konulannın
işleneceği bir seminer verdi.
Periyodik olarak sürecek
semınerlerde uygulamada
karşlaşılan aksaklıklar, yeni
ürünler ve sektörün son
yülarda gösterdiği gelişmenin
beraberinde getirdiği
sorunlar işlenecek.
Çiller İktisat Kongresi'nin son gününde önümüzdeki 10 yılın hedeflerini açıkladı
Sermaye piyasasıylakalkuımaEkonomi Servisi - 3. İzmir İk-
tisat Kongresi siyasi parti tem-
silcilerinin katıldığı kapanış pa-
neliyle sona erdi. Panelde hükü-
met adına konuşan Devlet Ba-
kanı Tansu Çiller, Türkiye'nin
dünyadaki bütünleşmeye talip
olduğunu belirterek önümüzde-
ki 10 yılın hedefinin 'istikrarlı
büyüme içinde enflasyonun dü-
şürülmesi' olduğunu söyledi.
Çifler, konuşmasının başlan-
gıcında dünyadaki gelişmeleri
değerlendirerek dünyanın 're-
kabete dayanan, isükrarh bü-
yüme içindeHek pazar, tek ser-
maye piyasası ve tek para bi-
ranine doğru gıttiğini"T»elirtti.
Dünyanın aşamah bir şekilde
10 yılda önüne koyduğu hedef-
lerin bunlar olduğunu kayde-
den Çiller, "Türkiye, dünyada-
ki bütünleşmeye talip olmuş bir
ülkedir. Bunu gerçekleştirehil-
mek için de bizim önümüze
koyduğumuz hedef istikrarlı
büyüme ve enflasyonun yüzde
10'un altına indirilmesidir. Fa-
izler de ve kamu açıklan da öy-
le. Faizleri de yüzde 10'un altı-
na çekmelıyiz. Kamu açıklan
da milli gelirin yüzde 3'e düşür-
meliyiz. Çünkü, bunun konul-
muş standartlan var" şeklinde
konuştu.
Dünyada küçülen devletin
hedeflendiğini, devletten devle-
te kredilerin azalma gösterdiği-
ni belirten Tansu Çiller, banka-
lann devletlere açüğı kredilerin
de geçen yıl yüzde 87 azaldığını,
buna karşılık dünyada sermaye
piyasası yoluyla sağlanan kay-
naklarda yüzde 17'ük artış kay-
dedildiğini bildirdi. Çiller şöyle
konuştu:
"Dünya borcu unutulmakta-
dır. Ama dünyada kaynak ser-
maye piyasalanndan sağlana-
cakür. Bundan sonra kaynak
bulmak ancak sermaye piyasa-
sından olacakür. Türkiye, dış
sermaye piyasalanndan kay-
nak sağlayabilecek bir ülkedir.
Biz onun içinSermaye Piyasası
Kanunu'na bu kadar önem
verdik."
Türkiye'nin enflasyonu dü-
şürebilmesinin kamu açıklannı
azaltması gerektiğini belirten
Tansu Çiller, bunu sağlayabil-
mek için hedefahnacak önlem-
leri şöyle sıraladı:
• Kamu açıklarmın finansma-
nında kısa vadeli iç borç ve kısa
vadeli avanstan kaçınmak.
• Vergi kaçaklannı önleyerek
ek kaynak toplamak.
• Fonlann birleştirilmesi ve
tek merkezden yönetilmesiyle
ilave bir kaynak sağlamak.
• Sermaye piyasasını geliştire-
rek kaynak yaratmak.
• Gelişen sermaye piyasasında
özelleştirmeye giderek kaynak
sağlamak.
• Sermayeyi tabana yayarak
gelir dağılımını düzeltmek.
• Kapanış panelinde Doç. Dr.
Tevfık Ertüzün DYP, Işın Çele-
bi ANAP, Algan Hacaloğlu
SHP, Abdüllatif Şener RP, Rı-
za Müftüoğlu MÇP, Nami Ça-
ğan da DSP adına görüşlerini
dile getirdiler.
SOSYAL GELİSME STRATEJİLERİ
Eğitim ve sağlık
özelleştirilemez
İzmir 3. İktisat Kongresi 'nin son gününde Devlet Bakanı Tansu Çiller 10 yılın hedeflerini beüriedi.
tZMİR (CumhuriyetBürosu)
•£umhurbaşkanı Turgut
Özal'ın eğitim ve sağhğın özel-
leştirilmesi yönündeki önerisi-
ne şiddetle karşı çıkan Prof.Dr.
Korkut Boratav, "Türkiye'nin
yeni bir krize girmesi istenmi-
yorsa, bu alanlarda özelleştir-
meden söz edilmemeli" dedi.
Boratav, geçen 10 yılda bürok-
rasinin yetkisizleştirildiğini,
Türkiye'de yeni bir bürokratik
yapı oluşturulması gerektiğini
kaydetti.
Ankara Üniversitesi Siyasal
Bilgiler Fakültesi öğretim üye-
lennden Prof.Dr. Boratav, Tür-
kiye'de farklı toplumsal sınıflar
arasında uzlaşmanın gerektiği-
ni belirterek, 1970'li yıllarda,
bunun sağlanamadığını söyle-
di. tşveren kesiminin şiddetlere
karşı çıktığı iş güvencesi tasla-
ğının yasalaşmasının bu uzlaş-
ma içinde yer alınması gerekti-
ğini de savunan Boratav, şunlan
söyledi:
"Geçen 10 yılda emek baskı
altında tutularak bu uzlaşma
sağlandı. Dışa açılma bugüne
kadar reel ücretler ve kurlar dü-
şük tutularak gerçekleştirildi."
iktisat Kongresi'nden yeni bir ekonomik blok
Türk cumhuriyetleri ekonomikProf. Dr. Erol Manisalı Türk Cumhuriyetleri
arasında ekonomik bölge kurulması önerisinde
bulundu. Manisalı "Önümüze çıkan tarihi fırsatı
değerlendirmeliyiz " dedi.
ABDURRAHMAN
YILDIRIM
tZMİR - Türkiye'nin ve Orta
Asya Türk cumhuriyetlerinin
uzun vadeli ekonomik ve siyasi
çıkarlan için "Türk cumhuri-
yetleri ekonomik bölgesi" oluş-
turulması önerildi.
3. İzmir İktisat Kongresi'nde
"Türk cumhuriyetleri arasında
ekonomik ilişkılerin geleceği"
ele ahndı.
Panelde ortaya aülan en ılgı
çekici öneri ise "Türk cumhu-
riyetleri ekonomik bölgesi"nin
oluşturulmasıydı. Eğer, bu öne-
ri de gerçekleşürilebilirşe, Ka-
radeniz Ekonomik İşbirliği
Bölgesi'nden sonra Türkiye son
yıllarda ikinci bir ekonomik
bloklaşmanın öncülüğünü ya-
pacak. Öneriyi, Avrupa ve Orta
Doğu Araştırma Merkezi ile
KKTC Araşürma Merkezi
Başkanı Prof. Dr. Erol Mani-
salı yaptı. Manisalı, önerisinin
gerekçesini de şöyle açıkJadı:
"Önümüze çıkan tarihi fır-
satın değerlendirilmesi, Tür-
kiye'nin ve bu ülkelerin siyasi
ve ekonomik ağırlığının art-
ması bakımından bu proje
önemlidir Bunu gerçekleştir-
meye de şimdiden başlamalıyız.
Yoksa 4-5 yıl sonra iş işten geç-
miş olacakür. Ertelenecek bir
strateji değildir. Bunu hemen
yann yapmazsanız, aradan za-
man geçerse uluslararası güçler,
bu boşluğu doldurur ve bunu
engeller. Bu proje uzun vadede
ekonomik ve politik çıkarlar
için gereklidir. Yoksa bu cum-
huriyetler büyük ekonomik
güçlerin birer ekonomik par-
çası haline düşecektir. Bunu
yapmazsak. bu ülkeler ya Rus-
ya Federasyonu'nun ya da
dünyanın başka devletlerinin
ekonomik ve siyasi nüfusuna
girecekler. onlann sömürgesi
olacaklar."
Prof. Erol Manisalı, henüz
bu ülkelerin Moskova'ya ba-
ğunhlıklann ve kendi arala-
nnda sorunlann, projenin ger-
çekleştirilmesinde zorluklar do-
ğurabileceğini, ama önümüzde-
ki zaman içinde bunlann aşıla-
cağını söyledi. Projenin bugün-
den hayal gibi görulebileceğini,
ama bu bölgedeki değişmenin
çok hızlı olduğuna dikkati çe-
ken Erol Manisalı, "Türk cum-
huriyetleri ekonomik bölgesi'-
nin kurulması için bugünden
adım atılması gerekir" dedi.
Alet olmayalım
Prof. Erol Manisalı, yaban-
cüanıı Türkiye üzerinden bu ül-
kelere yatınm yapmalan konu-
sunda da şu uyanda bulundu:
"Orta Asya cumhuriyetleri,
petrol ve doğalgaz zenginlik-
lerinden dolayı ekonomik ve
politik güçlerin fazlaca ilgi
alanına giriyor. Evet, Türkiye,
bu ülkelere giderken, para ve
teknoloji bakımından yabancı-
larla işbirliğine ihtiyacı var.
Ama Türkiye, bu ülkelerde te-
kelleşmeyi sağlayacak büyük
projelere alet olmamalı. Türk
cumhuriyetleriyle ekonomik ve
politik ilışkilerinin uzun vadeli
gelişmesine engel olacak ilişki-
lere Türkiye alet olmamalıdır.
Böyle ilişkileri engellemelidir.
Yoksa bu ülkeler, Orta Ameri-
ka ülkelerine dönerler. Bunu
yaparsak, günahını da kimse
ödeyemez."
Panel başkanı Şükrü Elek-
dağ ise tarihin Türkiye'ye 'gül-
düğünü' ve bu tarihsel fırsatın
değerlendirilebilmesi için bu
cumhuriyetlere yönelik uzun
vadeli stratejilerin saptanması
gerektiğini söyledi. Türkiye'nin
üzerine düşen rolü üstlenebü-
mesi için ekonomik ve iç siyasi
sorunlannı çözmesi gerektiğini
vurgulayan Şükrü Elekdağ, bu
nedenle ulusal bir uzlaşmanın
sağlanmasının zorunluluğuna
işaret etti ve siyasi liderlerin bü-
yuk fedakârlıklarda bulun-
masının altını çizdi.
7.5 milyar dolariık proje
Türk-BDT İş Konseyi Başkanı
Nihat Gökyiğit, Türkiye'nin
bölge içinde dünya ile entegre
olmuş tek devlet olmasının
Orta Asya Türk cumhuriyetle-
rine yönelik yatınmlar konu-
sunda platform haline getirdi-
ğini söyledi. Bunun için Türki-
ye'ye büyük bir ilgi başladığını,
önce ABD'lilerin geldiğini,
Fransız ve Japonlann da Türk-
ler ile birlikte bu bölgeye girme
isteklerinin bulunduğunu belir-
ten Nihat Gökyiğit, teknoloji
ve sermaye yönünden Türkiye'-
nin bu partnerlere ihtiyaç duy-
duğunu kaydetti. Türk cum-
huriyetlerinin ekonomik
kalkınmalan için önce gelire
kavuşmalan gerektiğini bildi-
ren Nihat Gökyiğit şöyle de-
vam etti:
"Bunun için petrollerinin de-
nize, doğalgazlannın Avrupa'-
ya ulaştınlması gerekiyor. Bu
ülkelerin şimdi en önemli mese-
leleri bunlardır. Türkiye, bunu
dünya finans çevrelerine ak-
tanr ve gerekli finansmanı sağ-
layabilirse en büyük işi yapmış
olur. Ekonpmileri ancak böyle
canlanır. Önümüzdeki 5 yılın
en büyük projesi budur. Sadece
doğalgazın Avrupa'ya ulaştın-
lması projesi 7.5 milyar do-
lardır. Ve Türk müteahhitlik
şirketleri konsorsiyum kurarak
bu projeye girebilirler."
Türkiye'nin bu cumhuriyet-
lere gjrmesinde küçük müteşeb-
bislerin öncülük görevini yapa-
cağını, tamirci, lokantacı, otel
işletmecisi, bakkal, esnaf gjbi
bu müteşebbislerin bir şekilde
teşvik edilmesini isteyen Gökyi-
ğit, sözlerini şöyle tamamladı!
"Bu ülkeler şu anda sıkıntı
içidedirler. Reform ve transfor-
masyon içinden geçmektedir-
ler. Ama çok ileri derecede eği-
tilmiş insan gücü ve çok büyük
doğal kaynaklan bu zorluğu
aşacak niteliktedir.
I • • •
DUŞUNCELER
SALİH N. NEFTÇİ
BirTekrap
Ocak ayından bu yana gerek gazetelerde, gerek konfe-
ranslar arasında ekonomiyle ilgili bir dizi analiz ve tah-
minde bulunmaya çalıştım. Bunlar, günlük olay ve veriler-
den öte, iktisat biliminin çizdiği belli bir mantıktan hareket-
leyapılantahminlerdi.
Bugün bu görüşlere bir kez daha değineceğim.
• • •
• İç borcun bir sınırı vardır. Hazine borçlanmaya uzun
süre devam edemez.
Türkiye'de enflasyonun başlıca nedeni, özellikle 1989yı-
lından bu yana izlenen politikaların "parasal disiplini" cid-
di bir şekilde bozmuş olmasıdır.
Bir önceki yönetim bütçe açıklannı bono ve tahvil sata-
rak kapatıyordu. Ocak 1992debu politikadeğişti. Merkez
Bankası kaynaklarına başvuruldu. Merkez Bankası elin-
deki dövizin yüzde 40'a yakınını satıp, Hazine'ye avans
olarak verdi. iç borç, reel anlamda azaldı. Faizler düştü.
Ama bu devam edilmesi imkânı olmayan bir politikaydı,
çünkü Merkez Bankası'ndaki döviz rezervleri kısıtlıydı.
Döviz satmayı sürdüremezdi. Rezervler azalınca geçen
ay yine iç borçlanmaya geri dönüldü.
Bu durumda reel faizler yükselecek, bu politikadan da
vazgeçilmek zorunda kalınacaktır.
örneğin, geçen hafta Hazine ani olarak açtığı bir "ek
ihalede" iki ay vadeli bono satmak zorunda kaldı. Bileşik
faiz yüzde 103'lere çıktı. Çok değil, iki ay sonra Hazine bu
yüksek faizi ödemek için de borç alma zorunda kalacak.
Yani borç bir kartopu gibi büyüyerek gidecektir. Kalkınma
hızı yüzde 4'lerde gerçekleşse bile ekonomi bu çeşit bir ek
tasarrufu Hazine'ye ancak bir süre daha aktarabilir. Sonra
sınıra vurulur. (Meksika bu sınıra 6-7 yılda vurmuştur.)
• • •
• Monetizasyon baskıları artacaktır.
Monetizasyona gitmek, bütçe açıklannı şu veya bu şekil-
de para basarak kapatmak anlamına gelir.
Kronik enflasyon ülkelerinde faizler fazla yükselince hü-
kümetler gelen baskılara dayanamıyor ve monetizasyona
yöneliyorlar. Çünkü yüksek (reel) faiz, düşük kalkınma hızı
demek oluyor.
Ama monetizasyona gitmenin bir tehlikesi var: Tasar-
rufçu dövize kaçabiliyor. Döviz piyasasında denge bozulu-
yor.
Bunun bilen hükümetler monetizasyona gitmeden önce
dövize endeksli tahvil, bono veya tasarruf hesabı gibi yeni
yatınm araçları gelıştirmeyeçalışıyorlar. Bu seçeneklerin
var olması durumunda, döviz krizini uzunca bir süre erte-
leyebiliyorsunuz. Kişiler döviz yerine, kısmen bu yeni yaü-
rım araçlarına yöneliyorlar.
Monetizasyona gitmek kolaylaşıyor.
Dövize endeksli yatırım araçları Güney Amerika'daki
yüksek enflasyon ülkelerinin en iyi bilinen özelliklerinden
biri.
• • •
• Döviz piyasası faizler yükseldiği müddetçe durgunla-
şacak, monetizasyona gidilirse hareketlenecektir.
Yatırımcı basit bir hesap yapar. Çeşitli yaürım araçları-
nın getirisini hesaplar, bundan vergileri ve risk payını çıka-
rıı Bu hesap sonunda en yüksek getirili yatırıma yönelir.
Dövizinin tahmini getirisi bugün enflasyon oranından
fazla düşük değildir. örneğin marka baktığımızda reel de-
ğerinin fazla yükselmediğini görüyoruz. Markın reel değe-
rini daha da düşürmek güçtür. Kısacası, bugün dövizin ge-
tirisi hemen hemen enflasyonla aynı orandadır.
Demek ki yatırımcının dikkatle izlemesi gereken değiş-
ken, faizler oluyor.
Oysa bütçe açığı iç borçlanmayla finanse edildiği süre-
ce, faizler uzun vadede yükselecektir. Bu döviz piyasasını
durgunlaştıracaktır. Monetizasyona dönüldüğü anda faiz-
ler reel olarak gerileyecek, vatandaş yine dövize yönele-
cektir. (Aslında bu analizi yaparken monetizasyonun ge-
rektirdiği risk primini nominal faizlerden düşmek gerekir.
Şimdiye kadar bu teknik konulara girmemeyi daha doğru
buldum.)
• KİT zamları yine başlayacaktır.
Ocak ayı zamlarından sonra KİT ürünleri fiyatları müm-
kün olduğunca sabit tutulmaya çalışıldı. Bu birkaç ay enf-
lasyonu düşük gösterdi. Ama Hazine'nin üzerindeki yük
de arttı.
MArkasıSa.l7,Sü.6'da
Coca-Cola tüketimini az buldu
BÜLENT ECEVİT
ANT ALYA - Dünyanın sayı-
lı büyük firmalanndan ve
ABD'nin 6 büyük firmasından
biri olan Coca-Cola'nın Başka-
nı Donald R. Keough, Trabzon
ve Antalya'da Coca-Cola fabri-
kalannın ek tesislerini hizmete
açtı. Keough, Türkiye'de 1964
yıhndan beri bulunduklannı
hatrrlatırken, "Türkiye'de giri-
şımcılığin uzun tarihiyle birükte
oluşan yaratıcılık, akılcı liderlik
ve ekonomik iyileşme kacınıl-
maz olacakür" diye övgülerini
aktardı. 100 milyon dolann
üzerinde yatınm yapükJannı
anlatan Keough, 10 bin kişiye
de iş olanağının sağlandığını
belirtti. Türkiye'nin de arala-
rında bulunduğu Doğu Avrupa
ülkeleri ile Türki cumhuriyetle-
re Coca-Cola, önümüzdeki 3 yıl
içinde 1 milyar dolariık yatınm
yapacak.
'Satış ve pazarlama ilkeniz
neye dayanıyor" sorusuna Ke-
ough'uı yanıtı şöyle:
"Dünyanın en iyi bilinen
markası Coca-Cola'nın sistemi;
bu gezegenin neresinde olursa-
nız olun, herkese bir anlık fe-
rahlık vermek ilkesine dayanan
müşteri hizmeti üzerine kurul-
muştur."
-Mr. Donald R. Keough ho-
bileriniz var mı?
Keough- Hayatımın büyük
bir bölümünü aileme ayınyo-
rum. Ve kalanı da Coca-Cola'-
ya gidiyor. Geriye de pek bir
şey kalrnıyor. Aynca The Was-
hington Post Gazetesi'nin yö-
netim kurullannda görev yapı-
yorum.
Keough kokteylde bir saat
kaldıktan sonra özel uçağı ile
Coca-Cola'nın merkezi Atlan-
ta'ya hareket etti. Keough'ın
yardıması Robert P. Wilkin-
son sorulanmızı şöyle yanıtla-
dı:
-Coca-Cola çok büyük bir
uluslararası şirket. Türkiye
ekonomisı konusunda ne düşü-
nüyorsunuz?
Wilkinson- Türkiye, Coca-
Cola için son derece potansiyeli
olan bir ülke. Ve bizim Av-
rupa'daki pazar payımızın ve-
ya tüketim miktannın büyüme-
sinin en uygun olduğu ülkeler-
den biri.
Türkiye tek başına bir ülke
değil. Bizim ileriye dönük ümit-
lerimizin taşındığı bir grubun
içindeki ülke. Bu grubun içinde
Türkiye'nin yanı sıra Türk
cumhuriyetleri var. Ve
önümüzdeki 3 yıl içinde Tür-
kiye'nin de dahil olduğu bu
gruba Coca-Cola 1 milyar do-
lann üzerinde yatınm yapacak.
Bu grup, Polonya, Çekoslovak-
ya, Macaristan, Romanya, Yu-
goslavya, Arnavutluk, Bul-
garistan, Türkiye ve Türk cum-
huriyetleri.
-Başannızı neye bağlıyorsu-
nuz?
VVilkinson- Bizim başanh ol-
mamızın en büyük sebeplerin-
den biri de, ilk defa 1918 sene-
ÇAPRAZ
1.5S90
1.3098
11.2225
32.6950
&1260
43312
5.3560
1.7910
100.20
5.7421
1.4512
121050
12655
1.1950
6.2050
3.7500
1 Stsriin:
1 ECU:
SOR:
SDR:
KURLAR
1 ABD DOLARI
Alman Markı
Avustralya Doları
Avusturya Şilini
Belçika Frangı
Danimarka Kronu
Fin Markkası
Fransız Frangı
Hollanda Florini
İspanyol Pezetası
İsveç Kronu
İsvlçre Frangı
İtalyan Lireti
Japon Yeni
Kanada Doları
Norveç Kronu
S.Arabistan Riyali
1.8340 ABD Doları
1.2898 ABD Dolan
1.4059 ABD Dolan
9649.85 Türk Lirası
MERKEZ BANKASI KURLARI 6 HAZİRAN 1992
CINSI
1 ABD Doları
1 Alman Markı
1 Avustralya Dolan
1 Avusturya Şilini
1 Belçıka F^angı
1 Danımarxa Kronu
1 Fin Markfcası
1 Fransız Frangı
71 Hollanda Flonnı
' 1 İspanyol Pezetası
1 Isvec Kranu
1 Isviçre F-angı
100 İtalyan Lireti
1 Japon Yem
1 Kanada Doları
1 Norveç Kronu
1 Sterlin
1 S Arabistan Riyali
DÖVİZ
ALIŞ
6850.27
4311.06
5230.18
610.40
209.52
1118.23
1581.61
1278.99
3824.84
68.36
1192.99
4720.42
570 14
53.96
5732.44
1103.99
12563.40
1826 74
SATIŞ
6864.00
4319.70
5240.66
61163
209.94
1120.47
1584.78
1281.55
3832.50
68.50
1195.38
4729.88
571.29
54.07
5743.93
1106 20
12588 58
1830 40
EFEKTIF
ALIŞ
6843.42
4306.75
5151 73
609.79
207.43
1107.05
1565.79
1277.71
3821.02
66 99
1181 06
4715.70
564.44
53.15
5646.45
1092 95
12550 84
1799 34
SATIŞ
6884.59
4332.66
5256.38
613.46
210.57
1123.83
1589 53
1285.39
3844.00
68.71
1198 97
4744.07
573.00
54.23
5761 16
1109 52
12626 35
1835 89
sinde Coca-Cola'yı bir başka
kişiye, şişeleyip satma işini ver-
mek oldu.
Yerel başanh işadamlan ile
ortaklığa girerek Coca-Cola'yı
yaygınlaştırmaya başladık. Bu-
radabiryandankârlarartarken,
o kârlar o ülkede kalarak yeni
yaünmlara girildi. Biz uluslara-
rası şirket olarak ticari sistemi
global olarak getirebiliriz, ama
yerel şişeleyiciler yerel ticareti
çok daha iyi bildikleri için on-
larla birlikte el birliği ile başan-
ya koşuyoruz.
-Coca-Cola'nın yılda harca-
dığı reklam tutan ne kadar?
VVilkinson- Bu soru 1886 yı-
hndan beri soruluyor. Takdir
edersiniz ki bu oldukça büyük
miktar. Bunu ülkelere göre böl-
mek pek doğru olmaz. Mühim
olan pazar ne istiyor, tükeüci-
nin talebi ne? Her yerde bulu-
nabihnesi için neler yapılması
gerekiyorsa yapıyoruz. Bir yer-
de piyasanın şartlan, bizim rek-
lam harcamalanmızı şekillendi-
ren bir unsur oluyor. Bu ürünü
pazarda desteklemek için ne ya-
pıhnası gerekiyorsa onu harcı-
yoruz.
-Dünyada girmediğiniz kaç
ülke var?
VVilkinson- 185'ten fazla ül-
kede faaliyetteyiz. Pek az ülke
var girmediğimiz çok az bir ül-
ke kalmış demektir bu. Ameri-
kan kanunlanna göre Ameri-
kan şirketi olduğumuzdan iş
yapamayacağımız ülkeler var.
Mesela Vietnam, Küba.
-Mr. Keough ve siz Antalya'-
yı sevdiniz mi?
VVilkinson- Antalya inarul-
maz güzelhkte bir yer ve burada
gördüğümüz ev sahiphği de
dehşet bir boyutta. Ve şunu da
söyleyeyim burada gördüğü-
nüz bu fabrika, Avrupa'da çok
az sayıda var. Bu fabrikanın sa-
hipleri olan Özgörkey ailesi de
işlerine kendilerini adamış in-
sanlar.
SiZE 2 . SüRPRİZİMİZ.
Bu Hafta
BAROMETRE ninın
5.sayfasında
Uikkatle Izleyin
BAROMETRE
"En çok okunan ekonomi gazetesi"
Barometre Yayıncılık San. ve Tic. A.Ş.
Meşrutiyet Cad. 164/3 80050 Şişhane / İstanbul
Tel: 252 72 00 (4 hat) Faks: 252 64 20