Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8AYFA CUMHURİYET 11 HAZİRAN1992 PERŞEMBE
HABERLER
EceviHen
konferans
çajpısı
• ANKARA (AA)-DSP
Genel Başkanı Bülent Ecevit,
Türkiye'nin,eski
Yugoslavya'nın tûm
cumhuriyetlerinin ve
uluslannın temsilcilerini,
dağılma sürecindekı
sonınlara banşçı ve hakça
çözümler aramak üzere
Istanbul'da bır konferansa
çağırmasıru önerdi. Ecevit,
bugûn yayımladığı Kurban
Bayramı mesajında, çağdışı
rejimlerle yöneltilen bazı
ÎÜam ülkekrinin uzun
yıllardır Yugoslavya'daki
Müslümanlan kendi etkileri
altına almak için çaba
gösterdiklerini, fakat bu
ülkelerden hiçbirinin
Yugoslavya'nın dağılma
sürecinde milyonlarca
Müslûmana yöneltilen
saldınlara ve soykınma karşı
ciddi bır tepki ve ilgj bile
göstermediklerini ifade etti.
AyazABD'ye
gidîyop
• ANKARA (AA) - MilU
Savunma Bakanı Nevzat
Ayaz,resmibirziyaret için 14
haziran pazargünü ABD'ye
gidecek. ABD Savunma
Bakanı Dick Cheney'in
resmi konuğu olarak gezisini
gerçekleştirecek olan Milli
Savunma Bakanı Ayaz,
VVashington'da NATO
Avrupagrubunca
dûzenlenen bir konferansa
da katılacak.
DSP'den
istifalar
•fçPoütikaServisi-
Demokratik Sol Parti
İstanbul fl Genel Meclisi
üyeleri Ali Ersoy ile Zeki
Uğur DSP'den istifa ettiler.
Istifalan İl Genel Meclisi'nin
9.6.1992 günlü oturumunda
Meçlis Başkanı İstanbul
Valisi Hayri Kozakçıoğlu
tarafından meclise açıklandı.
Ali Ersoy ile Zeki Uğur,
basına verdikleri bildiride
istifa nedenlerini şöyle
açıkladılar: DSP'nin
kuruluşundan beri askeriyiz.
Demokratik Sol görüşe
inanıyoruz. Ancak
kuruluşundan bugûne kadar
Demokratik Sol Parti'de
demokratik sol birçaüşma,
bir örgütlenme olmadı.
Tabandan örgütleneceği
söylenirken tepeden
atamalarla örgüt
oluşturuldu, adaylar
saptandı. DSP parti
olmaktan çıktı. Sayın
Ecevitler'in özel örgütü
durumuna geldi.
İzmip
Barosu'ndan
tepki
• İZMİR (C umhuriyet Ege
Bürosu) - Yargı reformu
yasasını vetoeden
Cumhurbaşkanı Turgut
özal'ın, olağanûstü halin
cumhurbaşkaru olma özlemi
içinde olduğu öne sürüldü.
Izmir Barosu'ndan yapılan
açıklamada,
Cumhurbaşkanı özal'ın
vetosu eleştirilirken "Veto
edilen yasa çağdaş değer
yargılannı ıçeren, ileriye
dönük, halkımıza layık bir
yasadır. Ama bu yasayı veto
eden bir cumhurbaşkaru
halkımıza layık değıldir"
denildi. İzmir Barosu
Başkanı Sabri Kurt.
Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'ın yargıda reform
öngören yasayı vetoetmesi
ûzerine baronun görüşlerini
yansıtan biraçıklamayaptı.
Cumhurbaşkanı'nın
demokratikleşme
konusunda bugûne kâdar
aldığı tavır ve savunduğu,
temsil ettiği görüşler dikkate
alındığmda vetonun
yadırganmaması gerektigini
belirten Kurt, "Çağdaş bir
Türkiye'yi hedefleyen temel
değişikhİderi içeren yargı
reformunun veto edilmesi,
Cumhurbaşkanı'nın
kamuoyunda yerleşmiş
görûntüsü ile son derece
uyumlu düşmektedir" dedi.
Özal'ın teşkilat başkanlığına önerdiği Keçeciler'e liberal kanat karşı çıkıyor
ANAPtakavgakızışıyorANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Ara yerel seçımlerden
yenilgiyle çıkan ANAP kanştı.
Cumhurbaşkanı Turgut Özal
ve milletvekilleri, parti ûst yö-
netiminin muhafazakâr kanat
lehine değiştirilmesi için Genel
Başkan Mesut Yılmaz'a baskı
yapıyor. ANAP Başkanlık Di-
vanı üyelerine karşı parti teşki-
latlanndan ve milletvekillerin-
den gelen tepkilere Cumhur-
başkanı'nın değişiklik istekleri-
nin de kaulması, parti üst
yönetimini sıkıntıya soktu.
ANAP Genel Başkan Yardım-
cısı Fahrettin Kurt'un kendi is-
teğiyle görevinden aynlmak
arzusunu Yılmaz'a ilettiği öğre-
nildi. Diğer Genel Başkan Yar-
dımcılan LütfulJah Kayalar,
Cumhur Ersümer ve Mustafa
Taşar'ın bu görevlerinden ahn-
malan için teşkilat ve milletve-
killerirıin yoğûn baskısı olduğu
kaydediliyor. Lütfullah Kaya-
lar'ın parti genel başkanlığına
talip olması, Mesut Yilmaz ve
çevresini olumsuz etkilerken
Mustafa Taşar'ın teşkilatlarca
sevilmediğj, Cumhur Ersümer'-
in Çanakkale'de seçim kaybe-
dilmesi nedeniyle istenilmediği
dile getiriliyor.
Cumhurbaşkanı Özal'ın
Mehmet Keçeciler'in ANAP
Teşkilat Başkanlıgı'na getiril-
mesi isteği öğrenıldi. Keçeciler,
Cumhuriyet'e verdiği demeçte,
partinin vereceği görevi kabul
edeceğini belirterek, "Konuyu
Özal'ın teşkilat başkaniığına Taranoğlu yerine Keçeciler'in getirilmesini önermesi Mesut Yıl-
maz'ı sıkıntıya soktu.
Genel Başkan Mesut Yılmaz ve
MKYK'daki arkadaşlarla gö-
rüşeceğim" dedi.
ANAP Genel Başkanı Mesut
Yılmaz, seçim sonuçlannın
ANAP için oy kaybıyla sonuç-
lanmasının ardından ANAP
yönetiminde herhangi bir deği-
şikliğe gitmeyeceğini behrtmiş-
ti. Ancak Cumhurbaşkanı özal
ile milletvekiUerinin parti üst
yönetiminin değişmesini iste-
mesi Yılmaz'ı zor durumda bı-
raktı. ANAP Başkanlık Divanı
üyelerinin büyük bir kısmının
bayram sonrasında değiştirile-
ceği belirtiliyor. Mesut Yıl-
maz'ın Marmaris Okluk
Koyu'nda bayram tatilini ge-
çirmekte olan Cumhurbaşkanı
Özal'a giderek yeni değişiklik-
ler konusunu görüşeceği öğre-
nildi. Yılmaz'ın, Özal'ı küçük
çaplı bir değişiklik konusunda
iknaya çahşacağı kaydedilıyor.
ANAP Teşkilat Başkanlığı-
na Cumhurbâşkanı Özal tara-
fından önerilen Mehmet Keçe-
ciler, Cumhuriyet'in konuyla
ilgili sorulannı yanıtlarken şun-
lan söyledi:
"Ben Sayın Cumhurbaş-
kanı'nın bu konudaki görüşle-
rini dolayısıyla duydum. Seçim
çalışmalan için Konya'daydım.
Ameliyatı sonrasında da görüş-
me olanağı olmamıştı. Ben
döndüm, kendisi Okluk Koyu'-
na gitmiş. Ancak, milletvekili
arkadaşlarla konuşmuş ve be-
nim teşkilat başkanı olmamı is-
tediğinı belirtmiş. Ben de arka-
daşlardan duydum. Ben bir
göreve talip degilim. Ancak
partim bana bir görev verdiğin-
de reddedemem. O görevi yeri-
ne getirmeye çalışınm. Konuyu
kendi arkadaşlanmla, Genel
Başkanımız Sayın Mesut Yıl-
maz'la ve MKYK'daki arka-
daşlarla görüşeceğim. Halen
teşkilat başkanlığını yürüten
Ersin Taranoğlu arkadaşımı se-
verim. Kendisi benim teşkilat
başkanlığım sırasında il baş-
kanlığımı yapmıştı."
Özal'ın, ANAP'm yıldızının
parladığı dönemleri arayıp ara-
madığı sorusuna Keçeciler,
"Tabii, bu dönemlerin arzusu
İnönü, demokratikleşmeye ilişkin tasanlann tatilden önce ele alınacağını söylediı
'Özal eski partisini umıtmaz'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Devlet
Bakanı ve Başbakan Yardımcısı ErdaJ İnö-
nü, anayasa değışiklikleri ve demokratik-
leşmeye ilişkin yasa tasanlannın TBMM
tatile girmeden önce ele alınacağını söyledi.
Başbakan SüJeyman Demirel ile önccki gün
yaptıklan ikili görüşmede bu konulann da
ele alındığını doğrulayan İnönü, "Ekono-
minin toparlanması ve vergi reformu ko-
nulannda da çalışmalar yapılıyor. Bunla-
nn bir kısmı TBMM'ye de yansıyacak.
Ancak, alınacak önlemler, yağmur gjbi ye-
nı zamlar gelecek anlamına gelmemelidir"
dedi.
Geçen pazar günü yapılan yerel ara se-
çimlerde DYP ve SHP'nın aldığı sonuçla-
nn vatandaşın iki partiye ve hükümete
olan güvenlennin bir göstergesi olarak ka-
bul edilmesi gerekuğinı vurgulayan İnönü,
"Bu sonuçlar, vatandaşlann hükümeün
devamını istediklerini de gösterdi. Bu da
bize yeni bir sevk verdi" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Özal'ın ANAP'ın yö-
netiminde değişiklik istediğine ilişkin görü-
şü de sorulan İnönü, "Sayın Özal eski par-
tisini unutmaz" yarutını verdi.
Cumhurbaşkanı Özal tarafından veto
edilen Ceza Muhakemeleri Usulü Yasası'-
na ilişkin bir soruyu da yanıtlayan İnönü,
"Sayın Cumhurbaşkanfnın bir yasayı
TBMM'ye gen gönderme yetkisi var. Ge-
rekçede kendi görüşlerini söylüyor. Ama
bu yasa Meclıs'te yenıden göriişülecek ve
mutlaka çıkacak. Bızim amacımız hukuk
devletini çağdaş anlamda kurmak. Tasan-
nın karakteri değişmeyecek."dedi.
SHP'li Mesut Oztürk yıllarsonra sağ geleneğe son verdi
Van Belediyesi'ne 68'Iibaşkan
UFUKTEKfN
VAN - Van'm siyasal tarihin-
de, HEP desteğıyle de olsa sağ
geleneğe son verip sol adına
yepyeni bir sayfa açan belediye
başkanı Mesut Öztürk, daha
mazbatasını bile almadan çalış-
maya başladı. Önce kutlama
için gelenlerle ilgilendi, teker te-
ker ellerini sıkıp kucaklaşü ve
ardından ilk talimatını verdi.
Milletvekilligini tercih eden
RP'li Fetullah Erbaş'tan boşa-
lan koltuğa 7 aydır vekâlet eden
DYP'li geçici başkan Niyazi
Efeoğlu'nu arayarak "A'dan
Z'ye Van BelediyesF'ni anlatan
bir dosya hazırlamasıru istedi.
Geçici başkan Efeoğlu'na tele-
fonda "ricam olur" diyerek is-
teklerini sıralayan SHP'li Bele-
diye Başkanı Mesut Öztürk ile
yoğun bir kutlama trafıği sıra-
sında görüştük.
Van'da 1984ve 1989 belediye
başkanlığı seçimini alan RP'yi
üçüncü sıraya, 1983 ve 1987'de
miletvekilliklerini 5-0 götüren
ANAP'ı da ikinci sıraya indire-
rek büyük bir zafer elde eden
Mesut öztürk'e ilk telefon Tu-
rizm Bakanj Abdülkadir Ateş'-
ten geldi. Daha önce seçim ça-
bşması için Van'a gelen Bakan
Ateş'e nezaketi için teşekkür
eden çiçeği burnunda belediye
başkanı Öztürk, "Turizm eği-
tim merkezini unutmadınız de-
ğil mi" diye sordu. Aldığı yarut-
tan memnun telefonu kapatan
Van'ın 44 yaşındaki 2 çocuklu
belediye başkanı Mesut Öz-
türk, "Lise mezunu 250 gencin
7 ay bedava eğitim göreceği bir
merkez planladık. Yatılı eğitim
görecekler ve mezun olanlar tu-
ristik tesislerde çaiışacaklar"
dedi. Yol, su, kanalizasyon gibi
klasik belediye hizmetlerini
Başkan Öztürk kutlamaya gelenleri uğurladıktan sonra daha mazbatasını almadan kollan
snayıp çaltsmalara başladı.
yapmakla yetinmeyeceğini, bu-
nu seçim öncesinde seçmenlere
defalarca anlattığını ve bu ko-
nularda inandıncı olabildiği
için başanb olduğunu söyleyen
Öztürk, Ankara Devlet Mü-
hendislik ve Mimarlık Akade-
misi mezunu. Akademinin ın-
şaat bölümünde 1966-72 yılla-
nnda okuyan Başkan Mesut
Öztürk, kendisini "sıkı bir 68'-
h" olarak tanımlıyor. O döne-
min kültüriinü alan bir belediye
başkanmın 08.00-17.00 mesâi-
sıyle kendisini sınırlayamaya-
cak denli idealist olacağmı
vurgulayan Öztürk, ilk hedefıni
ve yapabileceklerini sıraladı:
"Amacım önce belediye ile
Van halkını banştırmak, küs-
künlüğe son vermek. Maalesef
belediye hizmeti halka götürül-
medi, belediyeye her müracaat
eden umutsuz. işi yapılmadan
ve çoğu kez terslenerek döndü.
Önce banş yapacağız halkla.
İlkhedefbu.
Ben bütün kitle örgütlerinin
ve demokratlann desteğiyle
başkan seçildim. Hizmette hiç-
bir aynm olmayacak. Halkın
belediyesini yaratmak için elim-
den gelen her şeyi yapacağnn.
Van çok pis, temizliğ^ yalnızca
18 işçi yapıyor. 250 bine doğru
yol alan nüfusa bu kadar temiz-
lik işçisi çok az, kadroyu arttı-
racağım. Belediyede 2 mühen-
dis var, bu sayı 10 bin nüfuslu
Jamanm ardından bir hatırlat-
mayı da Bakan Şahin'e yapa-
rak "Bin konutluk sözünüz
hatınnızda mı Sayın Bakanım"
diye soruyor. Yanıt olumlu, te-
lefon kapatılıyor. Dargelirlilere
ağırlık vermek üzere tam bin
konut için 100 milyar liralık bir
kaynak aynldığını anlatıyor
Mesut Öztürk.
Seçim bürosundaki sekreten,
daha önce arayanlann telefon-
lannı bıldiriyor. İçlerinde Çahş-
ma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
Mehmet Moğultay da var. Bu
kez kendisini arayıp anımsatı-
yor Bakan Moğultay'a, "Bele-
diye hastanesini gelecek yıla bit-
miş sayın efendim. Hastane do-
nanımı sözünüz vardı, unutma-
dınız değil mi" diyor.
Bakanlara vaatlerini seçıl-
dikten hemen sonra anımsatan
Van'ın çiçeği burnundaki
SHP'li Belediye Başkanı Mesut
belde için normal olabilır, ama Ö«ürk karayollanndakı 9 yıl-
• lık muhendıslık hayatındanVan'a en az 20 tane lazım. İçme
suyumuz 52 kilometre uzaklık-
taki Gürpınar'dan 1400'lük
borularla geliyor. Ama şehirde
susuzluk çekiliyor, çünkü şebe-
ke yetersiz, bozuk ve kötü. Bu-
nu düzelteceğim.
Ev kiralan Van'da çok yük-
sek. Bunu düzeltmek için Baka-
nımızdan söz aldık."
Tam da lafın burasında bir
telefon geliyor. Arayan şehırci-
likten sorumlu Devlet Bakanı
Erman Şahin. Teşekkür ve kut-
sonra düne kadar müteahhitlik
yapmış. Su, kanalizasyon. PTT
işleri almış devletten. Belediye
hizmetierine meslekten aşina
"68'li başkan" Mesut Öztürk,
beledıyecilikteçok iddialı. Ken-
disini kutlayanlara "Çok ses
çıkarmayin. rakiplerimiz incm-
mesın" diyecek kadar tevazu
sahibi Öztürk, Van'da açtığı
sayfanın farkında.
"Beni çok iyi izleyin. Günde
14 saatten aşağı çalışırsam uya-
nn."
olsa gerek, Sayın Özal'ın istek-
leri. Ben 1988'e kadar teşkilat
başkanlığı görevini yürüttüm.
O dönemden sonra sorunlar
çıktı" karşılığını verdi. Keçeci-
ler, kendisinin Cumhurbaşkanı
ile bugünlerde görüşmeyeceği-
nı, bayram tatilini geçirmek
üzere Konya'ya gideceğini söy-
ledi. Son yerel ara seçimlerde
alınan sonuçlann iktidar avan-
tajıyla kazanıldığını, her zaman
iktidann yüzde 10 fazla oy aldı-
ğıru ifade eden Keçeciler, "Şim-
di hükümetin aldığı oy oranın-
dan yüzde 10'u düşün, geçen
seçimde aldığı oy oranı çıkar.
Biz de 20 Ekim seçimleri önce-
sinde yüzde 36'lık bir oy potan-
siyeline sahipken 20 Ekim'de
yüzde 24'e düştük. 10 puan hep
oynar" dedi.
Keçeciler, teşkilat başkanlığı
görevine kendi ekibiyle birlikte
gidip gitmeyeceği sorusuna,
"Tabii, bu konular rjartinin iç
meselesi. Bu konuda size bir şey
söylemek istemiyonım. Ancak
bu konuyu arkadaşianmla, ge-
nel başkanımızla ve MKYK'-
daki arkadaşlarla görüşeceğim.
Ondan sonra bir tablo ortaya
çıkacaktır" karşılığını verdi.
ANAP, Başkanlık Divanı
üyelerinin baalan ise Cumhur-
başkanı'nın önerisine sıcak
bakmadıklannı ve genel baş-
kan Mesut Yılmaz'ın teşkilat
başkanlığına Keçeciler'i getire-
ceğini tahmin etmediklerini be-
lirttiler.
Adının açıklanmasını isteme-
yen bir Genel Başkan Yardım-
ası, Semra Özal'ın İstanbul İl
Başkanlıgı'na aday olmasına
karşı çıkan Keçeciler ve arka-
daşlanna Özal'ın ağır eleştiriler
yönelttiğini kaydederek şöyle
konuştu:
"Belkı, Keçeciler'in teşkilatı
idaresi. geçmişte başagb oldu
gerekçesiyle bu öneri yapılmış
olabilir Ama ANAP yönetimı
tarafından hıçbır zaman dışlan-
mayan MKYK'ya Yılmaz ta-
rafından seçtirilen Keçeciler'in
genel seçimlerde ve 7 Haziran
seçimlerinde Konya'daki başa-
nsı ortada. Eğer partide bir ye-
nilenme olacaksa, bu eskilerle
değil, bizden daha yenilerle ya-
pılabilir. Mesut Yıhnaz'ın Ke-
çeciler'i teşkilat başkanlığına
getireceği ya da Başkanlık Di-
vam'nda geniş çapb bir değişik-
lik yapacağına inanmıyoruz."
Bu arada, büyük İcongrede
Mesut Yılmaz'a karşı Yıldınm
Akbulufu destekleyen muha-
fazakâr grubun bayramdan
sonra toplanarak "seçimli bü-
yük kongreye gidümesi" yolun-
daki çalışmalan hızlandıracağı
belirtiliyor. Muhafazakâr
gruptan eski grup başkanvekili
Yaşin Bozkurt, Mesut Yılmaz'-
ın Özal ve aılesinin hımayesiyle
seçildığinı, MYK'nın da birkaç
isim dışında tamamen Yılmaz
yanlılanndan oluştuğunu ileri
sürerek şunlan söyledi:
"Başkanlık Divanı tümden
de değişse, yine aynı MYK için-
den yenilenecek, değişen bir şey
olmayacak. Oysa şimdiye ka-
dar görülmüştür kı ne Mesut
Yılmaz ne de MKYK, ne parti-
yi ne de milletı kapsıyor. Yapı-
lacak en iyi şey seçimli bir kong-
reye gitmek."
Cumhurbaşkanı'nın eşi
ANAP ..İstanbul İl Başkanı
Semra Özai'ın bu görevinden
aynlacağı yolundaki iddialar,
baa İstanbul milîetvekillerinin,
Semra Özal'ı istifaya çağıran
şözleriyle de doruğa tırmandı.
Özal-Yılmaz görüşmesinde bu
konunun da ele alınacağı ifade
ediliyor.
BBRBAKIMA
SERVER TA]NÜXt
Bip Ödûl Dolayısıyla...
Köyün ve köylünün edebiyatımıza girişi, Nabizâde Nâ-
zım'ın 1890da yazdığı Karabibik adlı romanı ya da uzun
öyküsüyle olur, değil mi?Nevarkiköygerçekliği, 1950'ler-
le beraber romanımızın başlıca konusu haline gelir ve 12
Mart 1971 darbesinin arkasından da edebiyattaki ağırfıklı
konumunu yitirmeye başlar.
Üstünde durulması gereken bir olaydır bu. ]
Gerçekten, 1950'lerle, bir bölümü Anadolu köy ve kasa-
balarında yaşamış ve çeşitli işlerde çalışmış, bir bölümü
de Köy Enstitüleri'nden gelen kimi yazarların derin bir
gözlem gücüyle yazdıkları eserler, yeni bir çığır açmışbr
Türk romanında. Taner Timur'un, Osmanlı-Türk Romanın-
da Tarih, Toplum ve Kimlik adlı -o büyük emek ürünü- ça-
lışmasındaki şu düşünceye katılıyorum: "Köy romanı,
toplumcugerçekçi bir yaklaşımın ürünü olmasadanesnel
olarak ana tezleri bakımından ona koşut bir akımdır. Bu
roman türüne egemen felsefe, Türkiye'nin kırsal alanında,
yoksul köylülerin, ağa ve tefeci baskısına, her türlü sömü-
rü mekanizmasına ve feodal kalıntılara karşı çıkan bir
demokratik devrim felsefesidir. Bu niteliğiyle söz konusu
eserler, Demokrat Parti'nin muhalefet yıllarında onun ya-
kınlığını kazanmış, iktidar yıllarında ise hışmına uğramış-
tır. Yalnızca bu olgu bile, gerek köy romanının, gerekse
Demokrat Parti'nin gerçek demokrasiyle ilişkilerinin do-
ğasını açıklayıcı nitelikte değil midir?
Talip Apaydın, işte o dev çığırın içinde yer alır.
Orhan Kemal, hapishanede, Nâzım Hikmet'in etkisinde
yazdıklarını heyecanla okurken, büyük şair haykırırmış:
"Kendi sesini bul!" Orhan Kemal, kendi sesini buldu son-
ra. Talip Apaydın da sesini bulmuş bir büyük yazarımızdır.'
Son yayımladığı Köylüler"\ri\ bir fırsatını yakalayıp oku-
duğumda, öteki romanlarını okurken duyduğum zevki
duydum. Bu roman, yazarın, Toz Duman İçinde, VatanDe-
diler adlı eserleriyle bir uçlemeyi tamamlıyor ve özeiliği
de bu üçlemenin, Kurtuluş Savaşı öncesinde, sırasında ve
sonrasında köylülerin yerini anlatması. istanbul'dan, An-
kara'dan, kısacası büyük kentlerden gelen yazarlar, ge-
nellikle pek anlatamamışlardır köylüyü, çünkü yakından
tanımamışlardır onu; anlattıkları subaylar, sivil aydınlar,
eşraftır daha çok. İşte Talip Apaydın, köyden gelen bir ya-:
zar olarak eğiliyor konusuna ve tarihimizin ilginç bir döne-
mini canlandırıyor üçlemesinde.
Okuyucusunu bağlayarak, sevdirerek ve ustaca... '•
Bu üçleme, 1992 Orhan Kemal Roman ödülü'nü kazandf
son günlerde; yerinde bir değerlendirmedir, hak etmişti. •
Yazarla, bu vesileyle yapılmış bir söyleşiyi okudum 28
mayıs günlü Cumhuriyet'te. Apaydın, söyleşisinin bir ye-
rinde, "Köylüden, işçiden, halktan, toplumdan söz eden
edebiyat çok arka planlara atıldı" diyor ve ekliyor: "12 Ey^
lül'ün getirdiği çeşitli türdeki baskılardan en çok toplumcu,
yazınımız zarar gördü. Çok okunan yazarları incelediği-
mizde, bireyci, kişisel sorunları anlatan romanlar okunu-
yor. Toplumcu edebiyat arka planlaı a atıldı. Ozellikle okul-
larımızda bu tür edebiyat okutulmuyor. Hem öğrenci hem
öğretmen hem okur yıldırıldı. Pahalılık da üzerine bindi.
Artık okunmaz olduk eskisi gibi. Bunun farkındayım. Hiçbir
zaman umutsuz değilim. Bir gün gelecek okuyacaklar."
Pek önemli gerçeklerin altını çiziyor yazar.
"Köy romanı"na karşı ilginin azaldığını gerçi biliyor ve
kimi nedenlerini de açıklamaya çalışıyorduk bunun. An-
cak ilgisizlik, bütün bir toplumcu edebiyatı içine alacak bir
nt>ktaya varmışsa ne kadar yazık! Bireyci, kişisel sorunla-
ra eğilen romanlar kuşkusuz okunacak; bir edebiyatın
vazgeçilmez zenginliğidir onlar. Ne var ki Talip Apaydın'ın
toplumcu edebiyatın arka plana atılmış olmasında üstün-
de durduğu, bu durumun sistemli olarak nasıl yaratıldığı-
dır. Hele 12 Eylül faşizmi ile doruğuna çıkan gericilik ve
baskı, edebiyatımızm en diri yanıyla okuyucu arasına bir
duvar örmeyi başarmıştır; okul programlarına varıncaya
değin yollar kesilmiş ve köşe başları tutulmuştur. Yazar,
"ozellikle okullarımızda bu tür edebiyat okutulmuyor" dr-
yor.
Hep sorar olduk, tekrarlayalım: Peki ne okutuluyor okul-
larımızda edebiyat adına?
Seçim sonuçlannaitirazlar sürüyor
Saıııaııchra yîne RPnîn
İç Politika Servisi-Sıyasi par-
tıler bazı beldelerde 7 Hazıran
seçim sonuçlanna itirazlannı
sürdüyor. İl ve ilçe seçim kurul-
lannın değerlendirdikleri itiraz-
lara göre bazı bölgelerde seçimi
kazanan adaylann oylan iptal
ediliyor.
İstanbul il seçim kurulu, 7
Haziran'daki seçımlerde Sa-
mandıra Belediye Başkanlıgı'-
na seçilen ve yapılan itirazlar
üzerine Kartal ilçe seçim kuru-
lunca başkanlığı iptal edilen
RP'lı Mehmet Semken'in baş-
kanlığını onayladı. Sekmen'in
başkanlığına. beldede 6 ay sü-
re>le oturma şartını yerine ge-
tırmedıği gerekçesiyle itiraz
edilmişti. Yine yapalan itirazla-
n değerlendiren il seçim kurulu.
Bahçeköy'deki Mecüs üyeh'ği-
nin 6'sının DYP'ye ait olduğu-
nu. SHP, RP ve ANAP'ın da
birer Mecüs üyeliği kzandığınj
karar bağladı.
Manisa'nın merkez ilçeye
bağlı Karaağaçlı beldesinde,
yerel ara seçimi kazanan
ANAP adayı Şerif Başkal'm
başkanlığı, sabıkalı olduğu ge;
rekçesiyle iptal edildi. Bu belde-
de başkanlık mazbatasının
Başkal'dan sonra en çok oyu
alan DYP'li aday Sabahattin
Kurt'a verileceği açıklandı.
Karadeniz esnafından, denizcilik
camiasının mümtaz siması, saygın işadamı,
kıymetli dostum
zm
KALKAVAN'ın
ölümünü teessürle öğrenmiş bulunuyorum.
Tanıyanlara, denizcüere ve kederli ailesine
başsağlığı dilerim.
YAŞAR TOPÇU
ULAŞTIRMA BAKANI