12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 ARALIK 1991 HABERLER CUMHURİYET/5_ Başbakan'dan dış dünyaya mesaj: Insan hakları ihkdlerinin üzerinegideceğim Demirel: OzaPla barış sağladık Başbakan Demirel, Ankara'da yabancı gazetecilere düzenlediği basın toplantısında, 'Türkiye ve Yeni Dünya Düzeni' başhklı bir metin dağıttı. Demirel, Avrupa ve AT ilişkilerine ağırhklı olarak değinerek "Türkiye'siz bir Avrupa, Avrupa'sız bir Türkiye'nin olamayacağını" söyledi. ANKARA (Cnmhuriyet Bürosu)— Başbakan Soleyman Demirel, hükümetin güvenoyu alma- sından 11 gün sonra dün Ankara'da yabancı ga- zeteciler için bir basın toplantısı düzenledi. De- mirel, basın toplantısında, Türkiye adına son günlerde özellikle insan haklan ve Güneydoğu konulannda verdiği taahhütleri bir kez daha yi- neledi ve insan haklan ihlallerinin üzerine hızla ve kararlıLkla gideceğini söyledi. Demirel, Kıb- ns sorunu, Irak ile ilişkiler, Çekiç Güç'ün gele- ceği, Türkiye'de idam cezasının kaldınlması ve Gûneydoğu'da kaybolanlar gibi konuların da da- hil olduğu geniş bir yelpazedeki birçok konuya değindi. Çok sayıda yabana gazetecinin yanı sıra An- kara'da görevli birçok büyükelçi ve diplomatın da davetli olarak hazır bulunduklan basın top- lantısında Başbakan DemirePin "Paris Şartı"na sık sık atıfta bulunduğu gözlendi. Demirel'in bir soru üzerine Türkiye'de enflasyon ve terör gibi önemli meselelerin bulunduğunu, bu nedenle Cumhurbaşkanı özal ile şimdilik "bans sagladıklannı" belirtmesi ise salondakileri gül- meye sevk etti. Demirel'in yapuğı açıklamalarda dikkat çeken bir diğer unsur da Soyyetler Birliği'ndeki başa- nsız darbe girişimine işaret ederek anayasal dü- zenin zorla yıkümasma yönelik girişirnJerın AGİK çerçevesinde artık kararlılıkla kınandığı- nı hatırlatması oldu. Demirel, aynca Avrupa ve AT ile ilişkilere de ağırhkh olarak değinerek "Tiirkiyesiz bir Avrnpa ve Avnıpasız bir Türkiye'nin" olamayacağı mesajmı verdi. Kıbns konusunda hükümetinin görüşlerini dile getiren Demirel, Türkiye'nin bu sorunda banşçı çözüme vanhnası için elinden geleni yapacağını vurgu- layarak buna "dörtlii zirve"ye gidilmesi seçene- ğinin de dahil olduğunu dolaylı sözlerle belirtti. Bu yaklaşımın Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin'in son günlerde verdiği bir demeçte dörtlii zirve se- çeneğine soğuk baktıklannı çağnştıran sözleriyle "akortsuz" olması ise ilgi çekti. Türk basınının "dinleyici" sıfatıyla davet edil- diği basın toplantısında Başbakan Demirel, so- rulan yanıtlamadan önce "Türkiye ve Yeni Dünya Düzeni" başlıklı bir metni Ingilizce okudu. Demirel daha sözlerinin başında, yıllardan beri Başbakan Suleyman Demirel'in 20 ekim seçim kampanyasında va- at ettiği "iki anahtar", yabancı gazetecilerin de merak konusu ol- du. Demirel, dün bir yabancı basın mensubunun "Anahtarlan ne zaman vereceksiniz?" sorusu- na karşılık olarak önce "lşte, size verebilirim" diye kendi anahtarlarını uzattı, sonra da soruya sorulaıia yanıt verdi: "Bu iilkede herkes kendi evine sahip olmalıdır. Bu yanlış mı? Avnıpalıların otomobiüeri var. Benim insanlarımın olmasın mı?" (Fotograf: AA) savunagelinUen değerlerin uluslararası hukuk bel- re sonra darbe konusuna değinmesi salondaki ga-ğ gelerine geçtiğine tanık olunduğu bir dönemde yaşanmakta olduğuna işaret ederek şunları söyledi: Ekim ayı içerisinde Moskova'da sonuçlandı- Gl ğ g zeteciler ve diplomatlar arasında farklı yorum- lara neden oldu. Demirel, anayasaların her alanda gerçek katı- hm ve şeffaflık sağlayacak yapıya sahip olmala- inlan AGIK insani boyut toplantısı kapanış bil- n gereğinden söz ederek "Çağdaş dış politika dü-ş dirisinde, Paris Şartı'nın imzacısı olan devletier, serbest ve adil seçimler oeticesinde tecelli eden balk iradesine dayalı anayasal düzenin gayri meş- nı yöntemlerie ortadan kaldınlmasına karşı çı- kacaklannı taahhut etmişlerdir. Bo>lece demok- rasi, kanunun hâkimiyeti, temel ozgürlukler ve insan haklannın uluslararası toplumun sorum- luluğunda olduğu ve uluslararası düzenin tetne- lini teşkil eden bu ilkelerin sınırlanmasının ka- bul edilemeyecegi ilan edilmiştir." Demirerin, sözlerine başladıktan kısa bir sü- Ç ğ ş ş zeyi böyle bir anayasal çerçevede yakalanabilir. TBMM'nin dış politika alanında etkinliğini ol- ması gereken duzeye yükselterek dış politikada demokratikleşmeyi gerçekleştinnek ilk hedefle- rimiz arasındadır" diye konuştu. Uluslararası ilişkilerin yeni yapısınm, demok- rasi, insan hakları, karşılıkh saygı, diyalog, or- tak çıkarlara hizmet edecek işbirliği, hukukun üs- tunlüğü ve barış ilkelerinın üzerinde yükseldiği- ni kaydeden Demirel, "Dış politikamızı bu ilke- ler ışıgında yürütecegiz" dedi. YABANCI GAZETECİLERİNBAŞBAKANDEMİREL'ESORULARI: Türkiye'ninBAB dışındakalmasıtehlikelideğil — Türkiye ile Irak arasındaki ilişkiler hâlâ iyi degfl. Bagdat Ue ilişkileri iyileştirmeyi düşunü- yor masunnz? DEMİREL — Biz uluslararası camiarun bir parçasıyız. Sadece ülkemizin çıkarlanmn mese- îesi değildir bu. Biz Irak'a karşı uluslararası top- lum ile birlikte hareket ettik. Irak ile ılişkileri- mizi düzeltirsek, uluslararası camia Ue ilişküe- rimizi bozarız. Sorunlann banşçı yollardan çö- zümüne bağlıyız. Türkiye'nin Irak ile sorunu yok, uluslararası camiarun Irak ile sorunu var ve bu nedenle bizim de Irak ile sorunumuz var. — PKK, sınırdan saldınrsa sınır ötesinde ha- rekflt düzenler misiniz? DEMİREL — Irak ile sınınmızda Türk or- dusu var. Kuzey Irak'taki durum ise belirsiz. Biz suurlanmızm içindeyiz. Bu bölgede Irak yöne- timinin otoritesi yok. Kim var bilinmiyor. Ke- sinlikle söyleyeyim, eğer bazıları sımrı geçip as- kerlerimizi taciz ederse, yurttaşlanmızı korumak için oturup bekJemeyiz. Yurttaşlanmızı korumak için gerekeni yapanz. Bunun için Irak'ın iznine gerek yok, çünkü orada otoriteleri yok ki. — En&enistan'ı tanıyacak nusınız? DEMİREL — Kimseye düşmanlığımız yok. Devletler devletlere düşraan olmaz. Sorunlar çö- zülmeye çalışüır. SSCB dağüırsa, Orta Asya'daki cumhuriyetler bağımsız olursa... Bu durumda, Türkiye Türkmenistan'ı tanırsa Ermenistan'ı ni- ye tanımasın? Türkiye Ermenistan'ı tanımazsa bunu dünya kamuyouna nasıl acıklayabUir? Bi- zim Ermenistan'a karşı bir düşmanhğımız yok. Ermenilere karşı da yok. Bizi rahatsız eden, öl- dürme olaylandır. Baa Ermenilerin yaptıkİan- dır Türk görevlilere karşı. Kim yaptıysa bunla- n, biz onlara düşmanca bakanz. Türkiye'de Er- meni yurttaşlanmız var ve onlar iyi yurttaşlar- dır. Toplumumuzun iyi bir parçasıdırlar, uyum içindedirler. Devletler, devlet gibi davranmalıdır. — İdam cezası kalkacak mı? DEMİREL — Bir insanın öldüriilmesi gerek- tiğine inanmıyonım. Birisi birini öldürürse ölen de korunmalıdır. Bu konu siyasi bir olaydır. Eğer bu konu Türkiye'nin gündemine gelirse tartışı- lır. Şimdilik gündemde değil. — Çekiç Güç'ün süresini uzatacak nusınız? DEMİREL— Konuyu inceliyoruz. 11 gunlük yeni bir hükümetiz. Konuyu inceliyoruz. — Türk ordusu, Irak ordusunun oiası saldı- nsı hatinde Knrtler'i korumak için Kuzey Irak'a girer mi? DEMİREL — Seyirci kalamayız. Halepçe'de sadece seyrettik. Ama bir şey yaparsak tek ba- şına değil, uluslararası camia ile birlikte yapa- nz. Eğer uluslararası camia bir şey yapmaz der- seniz, ben de bunun bir varsayım olduğunu söylerim. — Daha önce Irak, Suriye ve Imn'ın terör ör- gütü PKK'ya yardım ettiğini söylemiştiniz, Bu ülkelerie ilişkileriniz nasıl olacak? DEMİREL — Onlar yardım ettiklerini red- dediyorlar. Irak zaten kuzeyini denetleyemiyor. Iran ve Suriye ise bölücü terör örgütü PKK'ya yardım etmediklerini söylüyor. Peki bu insan- lar nereden geliyorlar? Havadan değil herhal- de... Bu ülkelerie konuşmaya görüşmeye devam edecegiz. Komşusunu rahatsız etmek kimsenin yaranna değildir. — Cdal Talabani Ue görnştünüz, Abdullah Ocalan ile de göruşür müsünüz? DEMİREL— Talabani ile öcalan'ı mukayese edemezsiniz. Talabani, Türkiye"deki katliamla- n desteklemiyor. Talabani, buna karşı ve bölü- cü örgüt PKK ile bir ilgisi yok. Diğeri, öcalan ise PKK'ıun başı. Bir öldürme örgütünün başı. Bir devletin böyle bir kişiyle masabaşma otur- ması diye bir şey olamaz. — Baü Avrupa Biriigi'nin (BAB) dışında kal- mak gibi bir durumu tehlike olarak goröyor musuouz? DEMİREL — Hayır. Tehlike olarak görmü- yorum. Avrupa'nın bir parçasıyız ve oyle kalmak istiyoruz. Avrupa'daki tüm kuruluşlarda yer al- mak istiyoruz. Türkiye, Ulkesi, haikı ve devle- tiyle bunu istiyor. BugUn içinde bulunmadığı- mız bir kuruluş varsa, yann yer ahnak istiyo- ruz. Türkiyesiz bir Avrupa'mn Avrupalılann ya- ranna ya da çıkanna olduğuna inanmıyorum. Avrupa'da aktif olarak yer alıyoruz. Eğer isten- miyorsak, bunun nedenlerini bilmeliyiz. Man- tıksal bir neden olmalı, böyle bir neden de gö- remiyorum. — Kıbns için öneriter, öraegin 4'liı toplantı hakkıodaki görüşleriniz nelerdir? DEMİREL — Kıbns sorununu siyasi olarak çözecek tüm diyalog yollanna açığız. Bu ama- ca yönelik olarak tüm yaklaşımlan benimseriz. Banşçı bir çözüm için çabalar sürmelidir. Biz banşçı çözümden yanayız. Yeni dünya düzeni- nin temelinde banşçı çözüm yatmaktadır. AT VE NATO Tam üyelik hedef "AT Ue Uişkilerimizi tam üyelik hedefı doğ- rultusunda geliştirmek hususunda ülkemizde toplumsal bir mutabakat mevcuttur. Türkiye1 - nin ATye tam üyeliğinin önündeki engellerin ve güçlüklerin bilincindeyiz. Ancak bu güçlüklerin, geçmişin korunması ve savunulması yerine, ge- leceğin inşası perspektifinde değerlendirilerek aşılabileceğine ve boylece her iki tarafın, yani hem topluluğun hem Türkiye'nin çıkarlanmn daha iyi gözetilebileceğine inamyoruz. Yeni Av- rupa mimarisi şekUlenir, kurumlan tanımlanır- ken, AT Ue Türkiye'nin ortak çıkar ve eylem alanlan her gün daha belirginleşmektedir. ATnin siyasi birlik hedefı doğrultusunda gü- venlik ve savunma kimliği geliştirme arzusunu, tam üyeliği amaçlayan bir ortak üye sıfatıyla an- layışla karşılamaktayız. Ancak Avrupa'nın or- tak geleceğdnin inşası doğrultusunda atılacak adımlann bölünmeye yol açmaması gerektiğini düşünüyoruz. NATO, kuşkusuz, Avrupa Kon- seyi ve AGtK gibi kumluşlarla birlikte yeni Av- rupa ve Yeni Dünya Düzeni'nde istikrann gü- vencesi olma niteliğini devam ettirecektir. ABD İLE İLİŞKİLER Özel önem vereceğiz ABD Ue çok yönlü işbirliğine her zamanki gibi 'özel bir önem verUecek. Her Uci ülkenin yük- sek çıkarlan, Uişkilerinin kişisel çerçevenin öte- sinde kalıcı ve kurumsal bir yapı içersinde yü- rütühnesini gerekü kılmaktadır. ABD ile Tür- kiye'yi birbirlerine bağlayan, savunduklan or- tak değer ve ideallerdir. ABD ile ortak uişkile- rimizi işte bu ortak değer ve idealler zemininde daha da geliştirmek konusunda kararlıyız. S. BİRLİĞİ VE BALKANLAR Cumhuriyetlerle ilişki Türkiye'nin kuzey komşusu Sovyetler Birliği'nde cumhuriyetler ile merkez arasındaki ilişki halen tammlanmakta. Buna karşın cum- huriyetlerin uluslararası hukukun muhataplan olduklan bir durum öngörülebilir..Türkiye bu cumhuriyetlerle ilişkilerini geliştirmek isteğinde ve bunun da 'merkez' ile olan mevcut bağlara olumhı katkıda bulunacağına inanmakta. Bul- garistan'la UişkUerdeki 'hızlı normalizasyon'dan | memnunuz. Türkiye, AGlK ilkeleri çerçevesin- j de Yugoslavya'da bir diyalog ortamının yaratıl- j masına çahşmaya devam edecek. KIBRIS Siyasi eşitlik şart Türkiye, Yunanistan ile mevcut sorunlanm, Yeni Dünya Düzeni'ne yön veren ilkelere uygun biçimde, diyalog ve ortak çıkarlara hizmet ede- bilecek bir anlayış içinde çözmek istemektedir. Kıbns sorununun çözümü, Birleşmiş Millet- ler Genel Sekreteri'nin iyi niyet görevi çerçeve- sinde sürdünllecek toplumlararası müzakerelerle tarafların siyasi eşitliğine dayanan iki toplumlu ve iki kesimli bir federasyonun kurulmasıyla mümkündür. BM Genel Sekreteri'nin iyi niyet görevinin çerçevesi belhdir. Türkiye, Kıbns'taki iki eşit taraf arasında serbestçe müzakere edil- miş, karşılıkh olarak kabul edilebilir siyasi eşit- liğe dayalı bir çözum sağlanması için üzerine dü- şeni yapmaya devam edecektir. KOMŞU ÜLKELER Terör himaye edilmesin BalkanlarMan Akdeniz'e, Karadeniz'den Kaf- kasya'ya, Ortadoğu'dan Orta Asya"ya uzanan bu bölgelerin her biriyle ülkemizin mevcut tarihi ve kültürel bağlan gözönüne alındığında, Türkiye demokrasi ve çağdaşlık modeli oluşturma, Ye- ni Dünya Düzeni'nin sözcüluğünü yapabüme bi- rikim ve imkânına sahip bulunmaktadır. Türk- iye'nin böyle bir yaklaşım ile Turkçe konusan ve hatta Müslüman olan bir nüfusa ilgi göster- mesi de doğal karşılanmalıdır. Ülkemize yönelik terör faaliyetlerini destek- leyenler bunun sonuçlanna da katlanmak zorun- dadır. Uluslararası terörün himaye edilmesi biç- bir şekilde kabul edilemez!' Edıbalı Demirel bölucülenn oyunnna geldi A N K A R A I (AA) — Refah Partisi Kayseri MilletvekUi eski tDP Genel Başka- m Aykut Edibali, "Devletin kürsü- slndea böltcmiiik yapıüyor" dedi. Edibali, yaptığı açıklamada, DYP Genel Başkanı ve Başba- kan Suleyman Demirel ile SHP Genel Başkanı ve Başba- kan Yardımcısı Erdal tnönü- nün Güneydoğu Anadolu Böl- gesi'ne yaptıklan gezinin, ülke acısından pek yararlı olduğu- nu söyleyemeyeceğini bUdirdi. Suleyman Demirel'in bu gezi sırasmda Kürt halkına Uişkin sözlerini "tatthsizlik" olarak yorumlayan Edibali, "Demirel de bölöcnlerin oyunnna gekü" diye konuştu. Türkiye'nin Laa, Çerkezd, Türkü, Kürdü Ue bir bütün ol- duğunu anlatan Edibali, TBMM kürsüsünden yapılan konuşmalarda, Kürt halkı Ue Ugili sözlerde bölüculük yapü- dığmı kaydetti. Aykut Edibah, RP yöneti- minin Güneydoğu Anadolu konusundaki görüşlerine de katdmadığını açıkladı. MESUT YÜMAZ'TN YEMEĞİNDENNOTLAR ANAP'ta fırtuıa öncesi sessizlikCANAN GEDİK ANKARA — Mesut Yılmaz'm ısrarlar üzerine Sheraton Oteü'nde milletveküleri için verdiği yemek, ANAP'ta 'fırtı- na öncesi sessizligüT âdeta ipuç- lannı ortaya koydu. tstanbul tl Başkanı ve MKYK üyesi Semra Özal Senegal'de ol- duğundan yemeğe gehnemişti, ancak eski Başbakan Yıldınm Akbolut ile'Yılmaz'a genel baş- kanhk yolunu açan Ekrem Pak- demini'rıin kaulmama mazeret- leri ne olabilirdi? Kongre müca- delesinde Ydmaz'a omuz veren- lerden Mükerrem Taşçıogla da yoktu, Istanbul Milletvekili Leyla Veniay Köseofilu da... Yılmaz'ı grupta 'Bize canım demeyin' diye eleştiren Istanbul Milletvekili Naci Ekşi de gelme- meyi yeğlemişti. ANAP'lılarla tamşma ve kaynaşma düşünce- siyle eşleriyle birlikte gelen ye- ni milletvekilleri hayal kınkhğı- na uğradılar. Hüzünlü havayı dağıtmaya, Mesut Yümaz'm eşi Berna Yümaz'm sıcak yaklaşım- lan da yeterli olamadı. tmren Aykut sıkıntılıydı. ts- tanbul'a yerleşme karan alan Aykut, YUmaz'ın ısrarlı arama- lan üzerine geldiği yemekte içi- ni döktü: —"Birtakım sıkıntılar olduğu için grup yönetim kurulundan istifa ettim. O yapuun içinde yer almak istemedim. Sıkıntılar, ge- nel başkandan kaynaklanıyor. Ben bu partiye çok emek ver- dim. Henüz aynlma noktasmda değilim. Ama bu sorunlar daha şiddetli boyutlarda yaşanırsa partiden de ayrüınm. Yapıla- mayacak iş değil." Yemek servisi başladığında büyük ekrana Uğur Dündar'm 'lşte Hayaünız' programı geldi. Mesut Yılmaz, ciddi bir yüz ifadesiyle milletvekilleri ile bir- likte dev ekrandan kendini izle- meye başüyor. Dündar'ın Uk so- rusu, "Politikaya atılırken ge- nel başkan oJacagmızı düşündü- nüz mü?" türünden bir soru. Yıhnaz yine ekrandan yanıt ve- riyor: —Her poütikacının aHinrian bu geçer. Artık Yümaz'la aralan soğuk olan eski bir bakan yamndaki- lere fısıldıyor: —Herkes bu kadar kendini bil- mez değil ki. Ben hiç genel baş- kanlık falan duşünmedim. Yayın bittiğinde bazı masalar boşahyor. Daha yemek bitme- den Ibrahim özdemir eşiyle bir- likte aynhyor. tmren Aykut da genel başkanla vedalaşmadan kalkıyor masadan.. Mesut Yılmaz ve eşi Berna Yıhnaz, orta masada oturuyor- lar. MUletvekiUeri, Yıhnaz'm masasına hiç ilgi göstermiyor. Özal'ın yemeklerinde, genel başkamn oturduğu masada ya- şanan kargaşa ve izdihamdan hiçbir iz yok... Yüksel Uzel bile sıkıntıh ha- vayı dağnmakta başanlı olamı- yor. Mikrofondan, 'geç bul- dum, çabuk unuttu, hüsran ol- du hayat bana' nağmeleri yük- Aydınlardan htiktimete destek çağrısı ANKARA (AA) — Yurtdışmda yaşayan 24 Türk aydım, Alman basın ve yaym organlan ile siyasi partilere, Türkiye'de yeni kurulan koalisyon hükümet hakkında bir mektup yolladı. Aralannda Adnan Binyazar, Aras Ören, Yüksel Pazarkaya ve Ganay Dai gibi ressamların, Mehmet Güler ve ismaO Çobaa gibi ressamların bulunduğu aydınlar, Demirel hükümetine destek çağnsında bulundu. Mektupta şöyle denildi: "30 yıl aradan sonra yeniden kurulan büyük koalisyon hukümeti, Türk toplumunun çok bü>ük bir kısmınm özlemini yanatıvor. Herkese, önyargısız olarak bu koklu yenilenmeye bir şans tanınması ve destek verilmesi için çağnda bulunuyoruz. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Uk kez, yeni hükümet tarafından Kürt etnik ve kültürel kimliği resmen tamnmaktadır. Türkiye'de suregelmekte olan terörie - demokratik hukuk devleti ilkelerine ve insan haklanna baglı kalınarak - mücadele edileceği kesin bir kararlılıkla açıklanmaktadır. Türkiye'de demokratik ve sosyal bir hukuk devletinin tam olarak gercekleştirilmesi için bu yeni dönem ortaya bir görev ve şans getirmektedir." Öğretim üyeleri, hukukçular, gazetecüer ve sendikacılann da imzaladığı mektupta, daha sonra şu görüşlere yer verüıyor: "Yurt dışında yaşayan Türk aydınlan olarak, günumüze defin insan haklan ve demokrasi konusunda Türkiye'deki noksanlanmızın, yaşadıgımız ülkelerde büyük ezikligini duyduk. Artık Türkiye'de yapdacak haksu ve çıkar politikalannın gereği suçlamalara karşı çıkabilmek istiyoruz." seliyor. ANAP'hlar, daha bir hüzünlü. Yüksel Uzel şarkısım tamamladıktan sonra ANAP'- hlara moral vermek çabasmda: —Ister iktidar ister muhalefet- te olsun, miliet ve memleket için hayırhsı ne ise o olur. Verdiği- niz çok hizmetler var. tnkâr ederse Allah çarpar. tnşallah daha güzeUerini Allah bize na- sip eder." Masalardan birkaç cüız alkış yükseliyor. Uzel, Mesut Yümaz'm masa- sımn hemen önünde. Yümaz, hafifçe gülümsüyor. Uzel, bu 'ender gulümseyi' yakalamış ol- maktan mutlu, ANAP'Ulara sesleniyor: —"Tüm dişlerinizi, tebessümü- nüzü artık Türkiye biliyor. Te- bessümünüz hiç eksik olma- sın." Zenger'in eşi Ayten Zenger, Yüksel Uzel'ın ısrarları üzerine 'Yine canlandı hatıralar' şarkı- sına eşlik ederken kısa soluklu alkışlar yükseliyor, ama hüzün- lü havayı dagıtmak bir türlü mümkün olamıyor. Yüksel Uzel de 5 şarkıdan sonra 'pes' ediyor: "Saym Başbakan erken seçim karan almıştı ya, ben de erken final karan aldun." Bir zamanlar ANAP'ulan ayaga kaldıran 'Anm balım petegim' şarkısı bile milletvekil- lerinin üzerindeki ölü toprağını atmalanna yardımcı olamıyor. SENEGAEDEN AHMET TAN Özal, herhalde, bir Türk cumhurbaşkanı ile bir Türk başbakanımn görüşleri arasında en fazla, "benzerlik değil, paralellik olması gerektiğini" gösteriyor. Göçmüş İmparatorluklar Bançesı'nden Kareler DAKAR — Geçmiş zaman •filmlerinin kaybolmuş karele- rinden birindesiniz. Tepenizde gece, taftadan lacivert bir şal gibi, uçsuz bu- caksız, dalga dalga, ışıl ışıl... Işıltı, tarçın kokulu kıyıları ilahi bir sabırla döven okyanu- sun kar beyazı dalgalarından değil. Gökyüzünün lacivert şahna takılı hilalden... Hilal, sevgilinin göğsünde gibi. Eski zaman gümüşlerine kakılmış, eski zaman pırlantalarından bir broş. Soluk alıp ve- riyor... llık bir rüzgâr esiyor. Ananas ve hindistancevizi ağaçlarının hışırtısı bu soluğa karışıyor... Hiç bitmeyecek bir eski zaman filminde misiniz, yoksa bir Afrika masalımn orta yerinde mi? Derken... Bir ses, her şeyi bıçak gibi kesiyor: "— Sayın Cumhurbaşkanımız." Bir bahçedesiniz. Bahçe, sefaretinizin bahçesı. Balkanlar'daki yaylalardan Orta Asya steplerine uzayan bir coğrafyamn ınsanları. burayı bir Göçmüş İmparatorluklar Bahçesi'ne dönüştürmüşler. Yunanistan'ın İskeçe Müftüsü sarıklı Mehmet Efendi, Ka- zakistan Dışişleri Bakanı Muratbeyov'a Trakya Türkçesi ile so- ruyor: — Abe, bu Ruslar ne olacaktır beyav? Muratbeyov, çekik gözleriyle kısık kısık gülüyor: "Gldişatın yahşiliğinden sual edilmez." Azerbaycan Cumhurbaşkanı Yardımcısı, bağımsız devlet olmanın sevinci içinde... Ama yine de karşısındaki Kafkas Şeyhülislamına hürme- tinden kadeh kaldırmıyor. Yemekte hepsi aynı masadalar. Ortalarında, "tarihteki son Türk devletinin" Cumhurbaş- kanı ite son Dışişleri Bakanı var. Cumhurbaşkanı, "son Türk devletinin başı" olma unvanı- nı seve seve ötekı Türklere devretmeye hazır gibi: "Sovyetler çözüldü" diyor, "önumüzdeki aylarda beş-altı tane yeni Türk devleti daha kurulsa fena mı olur?.." "Fena olmayacağı", Azerbaycanlı ve Kazakistanlının tebes- sümleriyle anında görüntüleniyor. Masada Denktaş yok. O, gecenin yarısı olduğu halde sürmek- te olan İslam Konfe- ransı'ndaki konuşma sırasını bekliyor. KKTC liderınin dev- let olma azmi, Orta As- yalıları gerıde bıraka- cak güçte. Denktaş, bu azmini Senegallilerden Ma- lezyalılara dek tüm İslam dünyasına gösterme inadında. Masada başka inatçılar da var: Yunanistan Parlamentosu 1 nun Türk millet'ekilleri Ahmet Sadık ve Ahmet Faik. İki Ahmet'ler bağımsız devlet olma düşü kuramıyorlar. Ama onların hedefi daha evrensel. Ahmet Sadık, Avrupa Parlamentosu milletvekili seçilme amacında. Boylece Yunanistan'ın AT içinde eriyeceğini, Türk azınlığın da kurtuluşa ereceğini umuyor. Cumhurbaşkanı, yemekten sonra Türkiye'den gelen gaze- tecileri masasına buyur ediyor. Amacı, devlet olmak isteyen Asyalı, Kafkasyalı soydaşlara "Türk devleti"nin uğraştığı konular hakkında tipik bir "demostrasyon" sunmak âdeta... Önce "imparatorluk bakiyesi devlet olmanın zorluklarını" dile getiriyor. "İmparatorluk bakiyesi" derken, hem Osmanlı İmparator- luğu'nu kastediyor hem de çözülmekte olan Sovyet impara- torluğunu. Çünkü masada iki imparatorluğun da "zede'ierı var. İç politika ile ılgili sorular, konuk soydaşların canım sıkar diye düşündüğünden olmalı, bu konudaki yanıtlarını genel- leştiriyor ya da evrenselleştıriyor... Irkların değil, dinlerin zıtlığının daha zor aşılacağım anla- tıyor: • '— Ehli sünnetseniz, diyor, kız alıp vermeyle toplumlar ka- rışır..." Bu sozler, yeni kurulacak Türk devletlerine bir sinyal mi? Acaba Özal, bu devletler arasında "çöpçatan firmalan" oluş- turarak yeni bir süper Türk devleti yaratılması vizyonunun Uk sinyalini mi veriyor? Belki de evet. Çünkü, Cumhurbaşkanı şöyie diyor: "Büyük oynamazsanız hiçbir zaman büyük olamazsınız." Cumhurbaşkanı, soydaş din ve devlet adamlarına Türki- ye Cumhuriyeti'nin iç politikasıyla ilgili kesitler de sunuyor: "Suleyman Bey'in" diyor, "Güneydoğu Anadolu bölgesin- deki görüşleriyle benimki arasında benzerlik yok. Paralellik var." Özal, herhalde, bir Türk cumhurbaşkanı ile bir Türk baş- bakanımn görüşleri arasında en fazla, "benzerlik değil, pa- ralellik olması gerektiğini" gösteriyor. Bunun anlamı şu: Benzerlıklerin sonu ayrılıklara varır. Ama paralelliklerde bir kesişme söz konusu olmadığından hiçbir zaman aynı nok- taya varılmaz. Cumhurbaşkanı, soydaşların Türk olduklannı ve her Türk gibi sonunda şu veya bu biçimde "Avrupah" ya da AT'li ol- ma sevdasına kapılacaklarını düşündüğünden olacak, hayat bilgisine ek olarak biraz da AT bilgisi sunuyor: "AT'ın" diyor, "AT diye ordu kurması, ABD'nin desteği ol- madan bir neticeye ulaşmaz. Yalnızca Yunanlılarla Türkiye arasında yeni bir mesele çıkarır. Onu can kulağıyla dinlemeleri, kendi çizecekleri siyasi ro- taların ipuçlarını yakalamak umudundan... Hepsi taze başlangıçlar yapma düşünde. Göçmüş İmparatorluklar Bahçesi'nin dekorunu tamamla- yan gökyüzünün laciverdine asılı hilal, yükseklerden, bu ta- ze başlangıçlara tebessümler gönderiyor. İçişleri Bakanı Van'da • VAN (AA) — Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki illerde inceleme ve denetlemelerde bulunan İçişleri Bakanı Ismet | Sezgin, gezisinin ücüncü gunünde Van'a geldi. İçişleri Bakanı lsmet Sezgin, Jandarma| Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis, Olağanüstü Hal Bölge Valisi Necati Çetinkaya, Jandarma Asayiş Kolordu Komutanı Korgeneral Necati Ozgen ve Emniyet Genel Müdürü Ünal Erkan'a Tugay Komutanı Tuğgeneral Hâkkı Kılınç tarafından bir brifing verildi. İçişleri Bakanı tsmet Sezgin ve beraberindekiler, brifingden sonra helikopterle Hakkâri'ye geçtiler. SBP'nin yeni MYK tiyeleri • ANKARA (AA) — Sosyalist Birlik Partisi Genel Yönetim Kurulu, MYK'dan istifa eden üyelerin yerine seçim yaptı. SBP'den yapılan açıklamaya göre görevlilerden istifa etmemiş olan Genel Başkan Prof. Sadun Aren, Genel Başkan Yardımcısı Akın Birdal ve Genel Sayman Serhat Salihoğlu dışında, kalan 12 MYK üyeliği için yapılan seçim sonucunda şu isimler belırlendi: Atilla Aytemur, Sıtkı Coşkun, îbrahim Aksın, Halil Çamalan, Naciye Babalık, Çetin Erbolu, Ali Faik Cihan, Nesrin Toker, Hürriyet Saygı, Saffet Uygur, Güner Eliçin ve Hürriyet Karadeniz. Daha sonra Uk toplantısını yapan Merkez Yürütme Kurulu, Atilla Aytemur'u, genel başkan yardımcılığına getirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle