Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 ARALIK 1990
Azerbaycan'da
seçim
• MOSKOVA (AA) —
Azerbaycan'da 28 eylülden
beri yapılan üç tur
oylamada da Cumhuriyet
Parlamentosu, hâlâ tam
olarak oluşturulamadı.
Azerbaycan Merkezi Seçim
Komisyonu, 16 aralık
tarihinde 55 seçim
bölgesinde yapılan
oylamanın sonuçlannı
açıklarken, bu oylama
sonucunda Azerbaycan
Yüksek Sovyeti'ne 37 üye
daha seçildiğini, ancak boş
bulunan 35 üyelik için bu
hafta sonunda yeniden
sandık başına gidileceğini
bildirdi.
Surinanicla
istifa
• PARAMARIBO (AA)
— Surinam'da Devlet
Başkanı Ramsewak Shankar
ve kabinesi, parlamentoya
istifalannı sundular.
Surinam Parlamentosu'nda
dün yapılan toplantıda,
Devlet Başkan Yardıması
Henck Arron da istifasını
sundu. Ülkede yeni geçici
devlet başkanı ve
yardımcısınm bugün
atanması bekleniyor.
Shankar ve kabinesi, Noel
arifesinde ordu tarafından
yönetimden
uzaklaştınlmıştı. Ordu, 100
gün içinde ülkede genel
seçimlere gidileceği
vaadinde bulunmuştu.
Papastamkos
atandı
• ATİNA (AA> —
Yunanistan'da önceki gün
Yorgo Papulyas'ın istifası
ile boşalan AT işlerinden
sorumlu dışişleri bakanı
yardımcılığına Ulusal
Ekonomi Bakanı Yardımcısı
Yorgo Papastamkos
getirildi. Kabinesinin en
genç üyesi olan 35
yaşındaki Papastamkos'un
yemin töreninden sonra
Başbakan Konstantin
Mitçotakis, olayın bir görev
değişiminden ibaret
olduğunu belirterek
hükümet değişikliğinin söz
konusu olmadığını söyledi.
Hukuk öğrenimi gören
Papastamkos, ilk olarak
1989 haziran seçimlerinde
Yeni Demokrasi
Partisi'nden milletvekili
seçilmişti.
Angola'da
patlama
• LUANDA (AA) —
Angola'nın Başkenti
Luanda'da, havaalanında
önceki gece şiddetli bir
patlama meydana geldi.
Televizyonun haberine göre
tahrip gücü yüksek bir
bombanın patlaması
sonucu, havaalanı bekleme
ve protokol salonlarının bir
bölümü tahrip oldu.
Angola Televizyonu,
saldırıyı Jonas Savimbi
yönetimine karşı silahlı
mücadele veren UNITA
örgütü'nün
gerçekleştirdiğini öne sürdü.
Patlamadan sonra,
havaalanı trafiğe kapatıldı.
Sihler
görüşmeye
hazır
• YENİ DELHİ (AA) —
Hindistan'ın kuzeyindeki
Pencap eyaletinde bağımsız
bir Sih devleti kurmak
amacıyla mücadele eden
Sih militanlann liderleri,
hükümetle koşullu olarak
banş görüşmelerine
başlamaya hazır olduklannı
bildirdiler. Pencap'ta
aynlıkçı Sih'lerin yol açtığı
şiddet olaylannda bugün de
16 kişi ölürken, bağımsız
Sih devleti 'Halistan'ı
kurmak için silahlı
mücadeleyi savunan
'Panthic Committee'nin
liderleri, banş
görüşmelerine başlamak
için hükümetin kendilerine
önceden yaalı bir gündem
vermesini şart koştular.
Keşmirde
olaylar
• JAMMU (AA) —
Hindistan'ın kuzeyinde
bulunan ve bir süredir
uygulanan genel grev
sebebiyle hayatın felce
uğradığı Keşmir eyaletinde
dün meydana gelen
olaylarda 8 kişinin öldüğü,
5 kişinin de yaralandığı
bildirildi. Polis, Keşmir
eyaletinde güvenlik
kuvvetleriyle bağımsızlık
yanlısı militanlar arasında
çıkan catışmalarda, 8
kişinin öldüğünü söyledi.
Keşmir'in hayati önem
taşıyan tesislerine
bağımsızlık yanlısı
militanlarca
düzenlenebilecek muhtemel
saldırıları önlemek
amacıyla bölgedeki
guvenlik kuvvetlerinin en
flst düzeyde alarma
geçirildiği kaydedildi.
DIŞ HABERLER CUMHURtYET/U
Dünyada demokrasinin 20 yıllık gelişimi
f~l» Seçilmemis hûkümeöer 1990
• Seçilmış hûkümeöer 1970-1990
w kuştaıhı A
otoriter
sömürgeci
kurulan demokrasıler
E n M n
seçm*r: gerçek
Eski reıim ^ k o m û n j s t
Demokrasıye yeniden dönûş
— Demokrasinin ortadan kaldınlması
POIJTIKADA
dergisi, demokrasinin 20 yıllıkgelişiminiirdeledi
6
Sandık9kurşıınu yendTDergi, SSCB'nin 1990'da demokrasi yolunu açtığım, Doğu
Avrupa halklannın sandıklara hücum ettiğini vurguluyor.
Economist, Türkiye için ise "Çok yakında bir darbe yaşadı.
Ancak şimdi seçimlerle iktidara gelen hükümete sahip"
değerlendirmesini yaptı.
Dış Haberkr Servisi — Dünya, 1990
yıhnı, dört bir yanını etkisi altına alan
demokrasi fınınasının eşliğinde geride
bırakıyor. 1990 yıhna bakıidığında özel-
likle Doğu Avrupa'da, SSCB'de, Güney
Afrika'daki demokratik dönüşümler
dikkat çekiyor. Ekonomist dergisi, 1970
'yüından başlayarak bugüne kadar geçen
sUre içinde, dünya üstünde demokrasi-
nin aldığı yolu şöyle irdeliyor:
1990'da Sovyetler Birliği yolu açtı ve
Doğu Avrupa halklan -eski bildik Po-
lonya, bezgin Romanya ve küçücük
Letonya- sandıklara hücum etti. Komü-
nizm yıkılınca, demokrasinin parlak
günleri geldi. Son 20 yılda dünyanın di-
ğer köşelerindeki uluslar da otorite yö-
netünleri terkettiler.
Rusya lmparatorluğu'nun çöküşü
inanılmaz bir düş gibi görünürken de-
mokratik dalga yükseliyordu. Demok-
ratik süreç Avrupa'da yirmi yıl önce baş-
lamıştı. tspanya ve Portekiz 1970'de hâ-
lâ otoriter rejimler tarafından yönetili-
yorlardı. Yunanistan bir askeji darbe-
den gecmiş, Türkiye de yakında bir dar-
be yaşamıştı. Dört ülke de şimdi olduk-
ça düzgün seçimlerle iktidara gelen hü-
kümetler tarafından yönetiliyorlar.
Latin Amerika'nın sırtındaki yük
Iberya diktatörlük geleneğiydi. Son yir-
mi yılda Latin Amerika kıtasmda, Ko-
lombiya, Venezüela, kuçuk Kosta Rika
ve minicik Belize bir yana bırakılırsa bü-
tün ülkeler bir dönem için de olsa oto-
riter bir yönetim altında kalmışlardı.
1980'li yıllarda demokrasi kıtada atak
yaptı.
Afrika'da 1960'dan sonra Avrupa'lı
imparatorlukların yıkıhşı, demokrasiyi
değil ve fakat yerli otoriter yönetimleri
doğurdu. Yine de oy kullanma denme-
se bile oy modasının Afrika'da yayıldı-
ğı söylenebilir.
Arap dünyasında geleneksel yönetici-
ler, Bağdat'taki diktatör düşmanları ile
karşı karşıya geldiler. Ancak 1990'da
BaU'nın Arap dünyasına yaklaşımı de-
mokratik sirayet biçiminde oldu. Mısır'-
dan başlayan bu hareket, Tunus ve Ce-
zayir'e yayıldı. Islamcı Sudan'da aske-
ri Cunta silaha iyice sanldı ve halkını
yoksullaştırdı; bu, askerlerin en saçma
sapan demokratlardan bile işleri daha
kötü yaptığını ortaya koydu.
Asya'da da iktidar, halkın eline doğ-
ru kayıyor. Gttney Kore (dramatik bi-
çimde) ve Tayvan (parmak ucunda) re-
fahın bir uzarrtısı olarak demokrasi ile
kucaklaşıyorlar.
Demokrasinin zaferleri solabilir. Fi-
lipinliler askerlerin, 1986'da seçtikleri
başkanın kapısını çaldığını görüyorlar.
Demokrasinin, dev, yoksul ve çok çeşit-
lilik arz eden, ülkeleri için bilen en ıyı
yönetim olduğunu 40 yıldır göstenniş
olan Hindistan, tarihinin en zayıf baş-
bakam tarafmdan yönetiliyor.
Eğer 1991'de demokratik ülkelerin sa-
yısı artarsa bu, demokratik olmayan bi-
çimde yönetilen iki federasyonun bölün-
mesi biçiminde olacak. Bu federasyon-
lar Yugoslavya ve Rusya.
Sovyetler Birliği'nde demokrasiye de-
ğil, ancak demokratik bölümlere sahip
15 cumhuriyetten dokuzu, az çok özgür
seçimler yaptı, ancak Orta Asya'daki
cumhuriyetler İslam dünyasının geri ka-
lan böliimleri gibi demokrasiden uzak
dunıyorlar.
Demokrasi rüzgân Yugoslavya'yı da
bölünmenin eşiğine getirdi.
özgürlük şarabı başağnsı yapabiliyor.
Çünkü tecrübesiz yöneticiler otoriter yö-
netimlerden sonra iyi şeyler yapmanın
sıkmtısıru yaşıyorlar. 1990'm tercübesi,
halkın desteğini alamamış hükümetlerin
baskıcı rejimler kadar yetersiz kaldığı-
nı, sandığın kurşundan daha iyi bir yol
olduğunu ortaya çıkardı.
POLONYA
Walesa
başbakan
arıyor
Dış Haberler Servisi — Po-
lonya'nın yeni Devlet Başkanı
Lech VValesa bü^uk sorunlarla
karşı karşıya bulunan ülkesine
başbakan arıyor. Walesa ile es-
ki Başbakan Tadeuz Mazowiec-
ki arasında yapılan ve 70 daki-
ka süren görüşmeden bir sonuç
çıkmadığı bildirilirken her iki
politikacının iki gün sonra yeni-
den bir araya gelecekleri
açıklandı.
Bu arada Waksa'nm basın
sözcüsü Andrej Drzycimski,
cumhurbaşkanının, başbakan
adayları arasında yer alan
Gdansk Liberal Parti Başkanı
Bielecki, VValesa'nın kurmay
başkam Jacek Merkel ve Daya-
nışma hareketinin Varşova lideri
Mkhael Boni ile de ayn ayn gö-
rüşmeler yaptığını duyurdu.
Walesa daha sonra ünlü Polon-
ya aydınlarından tarihçi Adam
Mkhnik ile de bir görüşme yap-
tı. Bu görüşmelerden sonra Wa-
lesa fabrikaları dolaştı ve işçile-
rin görüşlerini aldı.
SÜRPRİZ ZİYARET — Polonya'nın çiçegi burnunda Cumhurbaşkanı Lech VValesa, fırsat buldukça fabrikalara sttrpriz ziyaret.
ler düzenleyip, isçilerle sohbet ediyor. (Fotoğraf: AFP)
SORUNLAR
ERGUNBALa
Savaş Çıkarsa Çok
Kanlı OlacakKörfez krizine diplomatik çözûm bulunamaz da savaş çı-
karsa, öyle anlaşılıyor ki bu 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana
en kanlı savaş olacak. Belirli bir sürede meydana gelen yı-
kım açısından ele alındığında Körfez Savaşı'nın 2. Dünya Sa-
vaşı'ndan bile daha- kanlı olacağı öne sürülebilir.
Savaş önce askerlerin, tankların korunacak, saklanacak
bir yerleri olmadığı açık arazide, çölde olacak.
Ama bundan önemlisi, ABD, Körfez Savaşı'nın, 2. bir Vi-
etnam'a dönüşmemesi için elinden gelen her şeyi yapma ka-
rarında. Bunun için de modern teknolojinin en yeni, en kor-
kunç silahlannı kullanacak. Irak, kimyasal silah kullandığı tak-
dirde büyük bir olasılıkla çok daha etkili biçimde karşılık ve-
recek
Bir görüşe göre savaş uzayıp Amerika'ya cesetler gelme-
ye başladıgında, içeridekı baskının etkisi ile VVashington'un,
çarpışmaları sürdürme kararlılığı zayıflayacak ve Saddam'ı
Kuveyt'ten çıkarma hedefinden vazgeçmek zorunda kalacak.
Bizim Amerika, basınından izlediğimiz kadarı ile bu olgu
savaş çıkıncaya kadar söz konusu olabilir. ABD, Irak'la son
anda bir pazartık yapıp koşullarını yumuşatabilir. Ama bir kez
silahlar patlayıp Amerikan askerleri ölmeye başladıktan sonra
VVashington elindeki modern teknolojinin tüm olanaklarını
Irak'ı ezmek için kullanacak.
26 aralık tarihli International Herald Tribune gazetesinde
ilginç bir haber verdi. Başlığı "Amerikan silahları için labo-
ratuvar: Körfez" şeklinde olan habere göre Pentagon, Kör-
fez'deki Amerikan birliklerine en son model silahların sevki-
yatını hızlandırmıştır. Bunlar arasında yeni havadan havaya
füzeler, uzun menzilli konvansiyonel füzeler; televizyon gü-
dümlü bombalar; gece hedefleri tam ısabetli bombalamayı
sağlayan yeni sistemler bulunuyor.
Askeri danışmanlardan Albay, Trevor Dupuy, Temsilciler
Meclisi Silahlı Hizmetler Komitesı'nde verdiğı ifadede şöy-
le diyor: "Büyük miktarda yeni silahlarımız var. Bunlar daha
önce hiçbir savaşta kullanılmadı. İlk kez Körfez'de kullana-
cağız."
Herald Tribune'e göre ABD'nin savaşta Irak'a karşı dene-
meyi tasarladığı yeni silahlar arasında şunlar bulunuyor:
• Orta menzilli yeni havadan havaya füze.
• "Lantrin" adlı yeni bir hedef saptama sistemi. Bu sistem
sayesinde gece saldırılarında karadaki hedefler isabetli bi-
çimde vurulabiliyor.
• AGM-130 adlı, televizon güdümlü yeni bir bomba. 65 ki-
lometre menzilli bu bombanın tahrip gücü çok yüksek.
• Taktik Füze Sistemi adlı uzun menzilli yeni bir füze. Bu
silahın da görevi cephenin çok gerisindeki Irak birliklerini im-
ha etmek.
Bunlar ABD'nin Irak'a karşı kullanmayı tasarladığı yeni si-
lahlardan bırkaçı. Amerikalı yetkililer Irak ordusunun sayısal
üstünlüğünü, teknolojik üstünlükle etkisiz hale getirmeyi
amaçladıklarını söyiüyorlar. Bu arada Vietnam, herkesin ak-
lında ve ağzında. Irak, Kuveyt'in ABD için ikinci bir Vietnam
olacağını öne sürüyor. VVashington ise ikinci bir Vietnamia
karşılaşmamak için modern teknolojinin en korkunç silahla-
nnı Körfez'e yığıyor. Bir kez silahlar patlar, Irak da ABD'ye
karşı kimyasal ve biyolojik silahlannı kullanırsa, Körfez sa-
vaşı, belirli bir sürede yol açtığı yıkım açısından yüzyılın en
kanlı savaşı nitelığine burünebilir. Durduruluncaya kadar da
(eğer durdurulabilirse) çok geç olur. ABD yetkilileri, Irak kim-
yasal ve biyolojik silah kullandığı takdirde nükleer opsiyonu
bile açık bırakmaktadırlar. Savunma Bakanı Richard Cheney,
bu yönde Amerikalı gazetecilerden birkaç kez gelen sorula-
n "Bu konuda karar vermek yetkisi Başkan'a aittir" diye ya-
nıtlamakla yetinmiştir.
Bunları neden yazıyoruz? Türkiye'de biraz "erkekçilik" oy-
namak isteyen bazı çevrelere hâlâ şaka gibi gelen olay, yüz-
yılımızın en büyük felaketlerinden birine dönüşebilecek ni-
teliktedir.
Türkiye'nin özgüvenliği tehdit altında olmadıkça, kimsenin
ülkeyi böyle bir maceraya sürüklemeye hakkı yokiur.
Savaş ve askerlik, Türklerin en ufak bir kompleks ve kuş-
ku duymalarına gerek olmayan belki de birincil konudur. Ta-
rihimize bir göz atmak bu gerçeği anlamaya yeter.
Onun için bırakalım, böyle 'erkeklik' oyunlarını kendilerin-
den kuşku duyanlar, tarihlerini yetennce savaşçı ve erkekçe
bulmayanlar oynasınlar.
BATI TRAKYA
Gümülcînede
müftü seçimi
Yunanistan'da Batı Trakya Türklerinin
Gümülcine'de kendi müftülerini belirlemek
için yaptıkları seçim, provokasyon
iddialarına karşın sakin geçti. Oylamanın ilk
şonuçlarına göre üç müftü adayından
İbrahim Şerif farkh bir biçimde önde.
GÜMÜLCtNE (AA) — Yu- sayısında da azalma olduğu gö-
nanistan'da çeşitli baskılara
rağmen Batı Trakya Türkleri
rüldü.
Oylamanın ilk sonuçlanna
dün Gümülcine'de kendi müf- göre üç adaydan İbrahim Şerif
tülerini kendileri belirlemek farkh bir şekilde önde gidiyor.
YUNANISTAN
amacıyla seçim yaptılar.
Gümülcine'de olağanüstü
gerginük olduğuna dair iddia-
lar ve "her an büyük bir oiay
çıkacak" havası yaratılarak ek
polis güçleri getirtilmesine rağ-
men Türk azınlık hiçbir provo-
kasyona izin vermedi.
Cuma namazından sonra ca-
milerde yapılan oylamaya po-
lis müdahale etmedi. Aynca
namaz saati yaklaşırken daha
önce bazı camilerin etrafına
yerleştirilen guvenlik güçlerinin
Samaras: Maraş'tan taviz yetmezYunanistan Dışişleri Bakanı Andonis Samaras, Irak askerlerinin
Kuveyt'ten çekilmesi durumunda Türk askerlerinin de Kıbrıs'tan
çekilmesi gerektiği görüşünü savundu.
ATİNA (AA) — Yunanistan
Dışişleri Bakanı Andonis Sama-
ras, Maraş'ın yerleşime açılma-
sınm, Kıbns sorununun çözümü
için yeterli olmadığını söyledi.
Samaras, devlet televizyonu-
na, verdiği demeçte, Maraş'ın
yerleşime açılmasırun sadece çö-
züm için bir "ilk adım" oluştu-
racağını öne sürerek "Maraş
Elendir. Yülardır geri almak için
çaba gösterdiğimiz bir bölgedir.
Maraş'ın geri alınması, Kıbns
sorununun sadece bir safhasını
oluşrurur" iddiasmda bulundu.
Körfez krizinin Kıbns konu-
sunda uluslararası kamuoyun-
daki duyarhlığı arttırdığına
inandığını ifade eden Samaras,
Kıbns ve Kuveyt arasında bir de-
fa daha benzerlik kurarak "Irak
askerleri Kuveyt'ten çekilirse biz
de Türk askerlerinin Kıbrıs'tan
cekiimesini istejeceğiz. Sorunun
nifaai çözömü için bizim açımız-
dan değişmez istek, tum Türk
askerlerinin adadan çekilmesi-
dir" dedi.
Dışişleri Bakanı Samaras, se-
kiz aylık görev süresi içinde en
önemli amaçlarının Yunanis-
tan'm yitirdiği inandırıcıhğı ye-
niden kazanması olduğunu kay-
detti. Samaras, "Dublin'de Kıb-
ns konusunda önemli kararlar
alınması, Ankara'nın toplulu-
ğun Akdeniz politikasmın dışın-
da bırakılmaa ve dördüncii mali
protokol konusunda Atina'nın
görüşlerinin güçlenmesi, sekiz
aylık iktidarımız suresince hü-
kümetin önemli icraatlan ara-
sında yer alır" dedi.
Atina'nın Balkan politikasına
da değinen Samaras, Bulgaris-
tan ile kuvvetli dostluk bağları,
Romanya ile eskiye oranla daha
yakın ilişkiler kunılduğunu be-
lirtti. Samaras, Amavutluk'taki
demokrasiye geçiş sürecinin de-
vamını arzuladıklanm belirterek
bu ülkedeki Yunan azınlığın
bölgenin "Elen karakterinin ko-
runması için" Arnavutluk'ta
kalması taraftan olduklannı
söyledi.
Yugosîavya'daki gelişmeleri
endişe ile izJediklerini de kayde-
den Samaras, Yuaanistan'ın
Türk azınlık politikasını Anka-
ra'nın dikte ettiremeyeceğini
söyledi. Yunan Dışişleri Bakanı,
bu konuda hiçbir ülkenin iç iş-
lerine karışmasına müsade et-
meyeceklerini sözlerine ekledi.
Yunanistan'da, AT işlerinden
sorumlu Dışişleri Bakan Yar-
dımcısı Yorgo Papulyas, önceki
gün görevinden istifa etti.
Papulyas'ın, Başbakan Kons-
tantin Mitsotakis'e gönderdiği
mektupta belirttiği istifa neden-
leri hakkında basına herhangi
bir acıklama yapılmadı.
Ulusal Ekonomi Bakanı Yor-
go Suflias, eylül ayında sağlık
nedenleriyle üç aylık izne ayrıl-
mış, bu görevi vekâleten AT iş-
lerinden sorumlu Dışişleri Baka-
nı Yardımcısı Eftimios Hristo-
dulu üstlenmişti. Yunanistan'ın
Londra Büyükelçisi olan Papul-
yas da vekâleten Dışişleri Bakanı
Yardımcılığı'na getirilmişti.
Atina'da verilen haberlerde,
Hristodulu'nun eski görevi AT
işlerinden Sorumlu Dışişleri Ba-
kanı Yardımcıhğı'na döneceği,
Suflias'ın da yeniden kabineye
gireceği belirtildi.
Dışişleri Bakanlığı Yardımcı-
lığı yaptığı üç ayhk süre içinde
Yunanistan'ın Londra Büyükel-
çiliği görevini de yürüten Papul-
yas'ın her iki görev için ayrı ay-
rı maaş alması Yunan basının-
da eleştirilere yol açmıştı.
Yorgo Papulyas, daha önce
Dışişleri Bakanı ve Yunanistan
1
ın Ankara Büyükelçisi olarak da
görev yapmıştı.
Kesin sonuçlar Gümülcine'nin
köylerinden de oyların gelme-
sinden sonra belli olacak.
Tatil günü alelacele çıkartı-
lan iki kararnameye gösterile-
cek doğal tepkileri örtbas et-
mek için bölgede suni bir ger-
ginük havası yaratmaya calışan
Yunan basınının iki gündür
sürdürdüğü yayınına paralel
olarak dün sabahın erken saat-
lerinden itibaren güvenük güç-
leri camilerin etrafına yerleşti-
rildiler.
Yunan gazeteleri önceki gün
olduğu gibi dün de Ankara'nın
Batı Trakya'da "tahrik edici
bir politika izledigi" ve "böl-
genin her an bir olay çıkacak
kadar gergin olduğuna" dair
iddialannı sürdürdüler. Gerek
hükümet, gerekse muhalefet
yanhsı gazeteler Gümülcine Ba-
ğımsız Milletvekili Sadık Ah-
mel'i tahrikçilikle suçladılar.
Yunan basını
Epikerotüa gazetesi, Dışişleri
Bakanlığı'ndaki kaynaklarına
dayanarak "Ankara'nın tah-
rikçi politikasını siirdünnesi
balinde" Atina'nm, Türkiye'-
nin Gümülcine Başkonsoloslu-
ğu'nu kapatma olasılığıru bile
göz önünde tuttuğunu yazdı.
Gazete, buna karşılık Türki-
ye'nin de Yunanistan'ın Istan-
bul Başkonsoloshı'ğunu kapat-
masına razı olacağını öne süre-
rek Dışişleri Bakanı Andonis
Samaras'ın "daha sert bir po-
litikadan yana olduğunu" id-
dia etti.