Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/10 DIŞ HABERLER 29 ARALIK 1990
Kamboçya
soraınıı
• PEKİN (AA) — Çin,
Vietnam'dan ve
Kamboçya'daki Vietnam
yanlısı hükümetten,
Kamboçya sorununun
çözümü için 'somut
önlemler' almasını istedi.
Çin Dışişleri Bakanlığı
Sözcüsü, Pekin'deki basın
toplantısında, "Vietnam ve
Phnom yönetimin,
günümüzdeki uluslararası
gelişmelere uygun bir
şeküde davranacaklannı ve
Kamboçya sorununun bir
an önce siyasal yollardan
çözümlenmesi için somut
önlemler alacaklanm
umuyoruz" dedi.
Erşad ile eşi
tutuklandı
• Dış Haberler Servisi —
Bangladeş'in görevden
alman eski Devlet Başkaru
Hüseyin Muhammed Erşad
ile eşi Rashan, yolsuzluk ve
iktidan kötüye kullanma
suçlanndan tutuklandılar.
Bangladeş Birleşik Haber
Ajansı tarafından
bildirildiğine göre Erşad ve
eşi hakkındaki tevkif
müzekkeresinde, 1974'ten
beri geçerli olan özel Yetki
Yasası uyarınca "katnu
çıkarlan" gerekçe olarak
gösterildi. Erşad ve eşi, 12
aralıktan bu yana evlerinde
göz hapsinde
tutuluyorlardı.
Sofya Lenin'e
veda ediyor
• SOFYA (AA) —
Bulgaristan'ın başkenti
Sofya'da bulunan Rus
Devrimi lideri Vladimir I.
Lenin'in heykelinin
kaldmlacağı bildirildi.
Bulgaristan resmi haber
ajansı BTA, Komünist
Parti'nin eski binası
karşısında bulunan dev
heykelin kaldırılması
kararının, Sofya Şehir
Konseyi geçiş dönemi
komitesi tarafından
alındığım açıkladı. Heykeli
ne zaman kaldınlacağmı
beürtmeyen ajans,
yetkililerin heykel totaliter
sanatın ürünü olarak
"uygun bir yerde"
muhafaza etmeye karar
verdiklerini kaydetti.
KKTCde yeni
parti
• LEFKOŞA (Cumhuriyet)
— KKTCde Cumhuriyet
Meclisi'nde Ulusal Birlik
Partisi ile Yeni Doğuş
Partisi'nden başka temsil
edilecek Hür Demokrat
Parti adında yeni bir parti
kuruldu. Meclisteki
bağımsız milletvekillerinden
Magosa Milletvekili Ismet
Kotak'ın kurup mecliste
temsil edeceği yeni parti,
sosyal demokrat ükeleri
savunacağını açıkladı.
KKTC Meclisi'ndeki ikinci
bağımsız miHetvefcili Ergün
Vehbi de önceki gün KKTC
Cumhurbaşkaru Rauf
Denktaş'ın trafık kazası
sonucu ölen oğlu Raif
Denktaş'ın kurduğu Sosyal
Demokrat Parti'ye katılarak
bu partiru'n de mecliste
temsil edılme olanağı
yarattı.
Ciıntacılara
özgürluk
• ATİNA (AA) —
Yunanistan'da, Başbakan
Konstantin Mitçotakis ve
Cumhurbaşkam Konstantin
Karamanlis, Dimitrios
Yuannidis haric, halen
hapiste bulunan tüm cunta
liderlerinin serbest
bırakılmaları konusunda
görüş birliğine vardılar.
Başbakan Mitçotakis, dün
Cumhurbaşkam Konstantin
Karamanlis ile yaptığı 45
dakikalık görüşmeden
sonra gazetecilere verdiği
demeçte, "Sayın
Cumhurbaşkanına,
hükümetin Yuannidis hariç,
diğer cunta liderlerinin
insani nedenlerden ötürü
serbest bırakılmaları için
önerge hazırlama niyetini
açıkladım" dedi.
Kral Michael'in
çagrısı
• MÜNİH (AA) —
Romanya'nın sürgündeki
Eski Kralı Michael, Rumen
halkına ülkenin 'Hukuk
Devleti' haline getirilmesi
için mücadeleye devam
etmeleri çağrısında
bulundu. Hür Avrupa
Radyosu'nun Münih'de
yayımlanan haberinde, eski
kral Michael ve ailesinin
Romanya'ya kabul
edilmedikleri, kendi
ülkelerinde sadece 11 saat
kalabildikleri kaydedildi.
Romanya Eski Kralı
Michael, Hür Avrupa
Radyosu'na verdiği
demeçte, Rumen yetkililerin
kendisinden korktuğunu,
cünkü Romanya'nın Yasal
Devlet Başkanı'nın kendisi
olduğunu söyledi.
Sovyetler Birliği Halk Temsilcileri Kongresi, Başkan Gorbaçov'un zaferiyle sonuçlandı; resmi haber ajansı TASS'ın yorumu:
Gorbaçov'u zor günler beklîyorTASS'ın dün yayımladığı yoruma göre Kongre'de ülkede
kutuplaşmayı arttırabilecek kararlar alındı.
Dış Haberler Servisi — Sovyetler Bırliği-
nin en yüksek yasama organı olan Halk Tem-
silcileri Kongresi'nin 10 gün süren toplantı-
sı, Başkan Mihail S. Gorbaçov'un 'zafer'iy-
le sonuçlandı; ancak Gorbaçov için asıl zor
günlerin bundan sonra başlayacağı bildirili-
yor. Resmi haber ajansı TASS'ın, kongre so-
nuçlan hakkında yaptrğı yoruma göre kong-
rede Gorbaçov'un muhafazakâr kanada gi-
derek' daha fazla ödun vermek zorunda kal-
dığı açıkça ortaya çıkarken, bir muhafazakâr
olan Gennady Yanayev'in başkan yardımcı-
lığına seçilmesi, radikallerin tepkisinin büyü-
mesi tehlikesini arttınyor. Bu arada, birliğin
en büyük cumhuriyeti olan Rusya Federas-
yonu Parlamentosu, Sovyet bütçesıne yaptı-
ğı katkıyı uzatma kararı aldı.
TASS, dün kongre sonuçlanyla ilgili
olarak yayımladığı yorumda, Başkan Yardım-
cısı Yanayev'in seçimi de dahil olmak üzere
kongre sonuçlannın 'demokratlann, tüm sa-
vaşı olmasa bile catısmayı kaybettiklcrinin'
bir belgesi olduğunu bildirdi. Ajansı yorum-
cusu Andrei »Orlov, Gorbabov'un, Başkan
Yardımcılığına Gennady Yanayev gibi az bi-
linen bir SBKP bürokratmı aday göstermek
zorunda kalmasuun, Sovyet liderinin çekti-
ği kadro sıkıntısımn belirgin bir örneği oldu-
ğunu kaydetti.
öte yandan SSCB'nin yeni Başkan Yardım-
ası Gennady Yanayev, Sovyet lideri Mihail
Gorbaçov'un, yeni görevini kendisine, Kong-
re"ye açıklamacjan sadece bir gün önce öner-
diğini ve bu kararın SBKP Politburosu'nda
onaylandığını söyledi. Başkan yardımcılığı
görevine secildikten sonra düzenlediği ilk ba-
sın toplantısmda sosyalizme bağhlığını üst üs-
te vurgulayan Yanayev, bir gazetecinin, Rus-
ya Federasyonu'nun merkez karşısındaki uz-
İaşmaz tutumuna ilişkin bir sorusunu, ülke-
deki iktidar yapısında ortaya çıkan sarsıntı-
lann sorumlusunun merkezi yönetim ve bun-
lan düzeltmenin de yine merkezi hükümetin
işi olduğunu vurgulayarak yanıtladı. Yana-
yev'i ikinci tur oylamada başkan yardımcılı-
ğına getiren 4. ŞSCB Halk Temsilcileri Kong-
resi, dün bir dizi karar ve bildiri kabul ede-
rek çalışmalarını tamamladı.
PORTRE GENNADY YANAYEV
Özelliksizbir partibürokratıSSCB tarihinin ilk başkan yardımcısı sı-
fatmı kazanan Gennady Yanayev, Komünist
Parti içinde oldukça büyük tartışmalara ne-
den olan bir kişiliğe sahip. Partiye olan de-
rin bağlılığı herkesçe bilinen Yanayev, hem
Ingilizce hem Almanca bilmesiyle parti kad-
rosundaki ender kişiliklerin arasında sayıl-
masına karşın çoğu kişi tarafından 'özellik-
siz bir bürokrat' olarak nitelendiriliyor.
Gorbaçov'un tam desteğiyle 'ikinci
adam'lığa yükselen Yanayev, 53 yaşmda ve
Rus. 1959 yıhnda Gorki Tarım Enstitüsü'n-
den mezun olan Gennady Yanayev, daha
sonra mektupla öğretim yoluyla hukuk fa-
kültesini bitirdi. Gorki kentinde mühendis
olarak çahştığı sıralarda, Komünist Parti'-
nin gençlik örgutü olan Komsomol'a katıl-
dı. Ingilizce ve Almanca bilmesi sayesinde
parti içinde kolaylıkla yükselerek Sovyet
Gençlik örgütleri Komitesi'nin başkanhğı-
na atandı ve 1980 yılına kadar bü görevi sür-
dürdü. 1989 yıhnda girdiği parlamentoda,
muhafazakâr komünistlerin liderliği konu-
munu ele geçirdi.
CEZAYİR
'Arapça'
sorun olduParlamento'nun resmi işlemlerde Fransızca
yerine Arapça kullanılmasını kabul etmesi,
tepkilere yol açtı. Sosyalist Güçler Cephesi (FFS)
lideri Hocine Ait-Ahmet'in çağrısıyla, 500 bin
kişinin katıldığı gösteride yasa protesto edildi.
KADINLAR ÖN SAFTA — Başkent Cezayir'de yaklaşık 500 bin kişinin katıldığı gösterilerde kadınlar en önde yerlerini aldı. (Fotograf: AflP)
ISVEÇ
Dış Haberler Servisi — Ceza-
yir Parlamentosu'nun resmi iş-
lemlerde 1992'den sonra Fran-
sızca yerine Arapça kullanılma-
sını öngören yasa tasarısını
onaylaması önceki gün başkent
Cezayir'de büyük gösterilere yol
açtı. Muhalefette bulunan Sos-
yalist Güçler Cephesi (FFS) li-
deri Hocine Ait-Anmed'in çağ-
rısı üzerine yapılan ve yaklaşık
500 bin kişinin katıldığı göste-
rilerde,resmiişlemlerde Arapça
dışındaki dilleri kullananların
cezalandınlması protesto edildi.
Parjamentoda 8'e karşı 173
oyla kabul edilen yasa, 1992'den
sonra ülkedeki tüm resmi ve
Ikonomik işlemlerde Fransızca
yerine Arapçanın kullanılması-
nı zorunlu hale getiriyor.
Kendisi de Berberi olan Sos-
yalist Güçler Cephesi lideri Ait-
Ahmed'in çağnsı üzerine Ceza-
yir'in değişik bölgelerûıden baş-
kent Cezayir'e trenlerle, otobüs-
lerle ve otomobillerle gelen Ber-
beriler, başkanlık sarayına yürü-
düler. Gösteriye aydınların ve
blucinli gençlerin de katümasry-
la bir anda büyüyen kalabahk,
yeni yasanın yanı sıra artan ha-
yat pahalılığını ve dinsel baskı-
yı da protesto etti.
Yeni yasayı "demokrasiye kar-
şı bir darbe" olarak nitelendiren
muhalefet lideri Ait-Ahmed, söz
konusu yasanın insanlan terori-
ze ettiğini, bildikleri dili kullan-
ma özgürlüklerini ellerinden al-
dığnu söyledi. Cezayir'in devrim
kahramanlarından olan Ait-
Ahmed, Berberice şarkılarm da
söylendiği gösterinin Cezayir'de
barışçı bir gücün varhğım kanıt-
ladığmı belirtti. Dinsel hoşgörü-
süzlüğün ve bağnazhğın karşı-
sında önemli bir alternatifin bu-
lunduğunu kaydetti. 22 milyon
nüfusu olan Cezayir'de yaklaşık
5 milyon Berberi yaşıyor.
Cezayir Parlamentosu tara-
fından onaylanan yeni yasanın
daha çok Berberileri, aydınlan,
fen bilimleri alanındaki caUşma-
lan, devlet işletmelerinin ve eko-
nomik yönetim mekanizmalan-
nın işleyişini yokuşa sürecegi id-
dia ediliyor.
Bu arada Fransa'nın Fransız-
ca konuşan ülkelerle ilgili Dev-
let Bakam Alain Decaux da bir
açıklama yaptı ve Cezayirlilere
Fransızcayı ülkenin günlük işle-
rinde kullanmaya devam etme
çağrısında bulundu. Kendisinin
bir Fransız bakan olduğunu be-
liıten Decaux, "Cezayir'in içiş-
lerine kanşmryoranı, aacak kra-
dimi Cezayir milletinin yerine
koyuyorum ve Cczayirli arka-
daşlanm adına azg&nüm" dedi.
1962 yıhnda bağımsızhğını
kazanıncaya dek bir Fransız sö-
mürgesi olan Cezayir'de ilk ve
orta dereceü okullarda uzun yü-
lardan beri Arapça eğitim yapı-
lıyor. Üniversitelerde ise sosyal
büimler, ekonomi, politik biHm-
ler ve hukuk eğitimi Arapça; tıp,
fen bilimleri ve bilgisayar eğiti-
mi Fransızca olarak gerçekleşti-
riliyor. Ülkenin en yüksek tirajh
ve çoğulcu parlamenterizmi sa-
vunan gazeteleri Fransızca ola-
rak yayımlamrken Cezayirlilerin
büyük çoğunluğunun Fransız
Televizyonu'nu izlemeyi sürdür-
dükleri bildiriliyor.
Iskandinav tarzıgizlî direnîş örgüttiİtalya'da başlayıp art arda ortaya çıkarılan NATO bağlantılı gizli
örgütler zincirinin bir halkası da İsveç'te ortaya çıktı. İsveç*in NATO
üyesi olmaması nedeniyle örgütün bağlantılarının CIA ve M16
tarafından yürütüldüğü bildirildi. Tage Erlander ve Olof Palme gibi
sosyal demokrat liderlerin de örgütün varhğından haberdar
oldukları öne sürüldü.
YAVUZ BAYDAR
STOCKHOLM — Gladio ile başlayıp art
arda ortaya çıkarılan NATO bağlantılı gizli
örgütler zincirinin bir halkası da İsveç'te or-
taya çıktı. Olası bir Sovyet işgaline karşı ey-
lem geliştirecek gizli bir direniş örgütünün ls-
veç hükümetlerinin bilgisi dahilinde en az 20
yü süreyle varlık sürdürdüğü, geçenlerde Da-
gens Nyheter gazetesi tarafından açıklandı.
Isveç, NATO üyesi değil; bu yüzden, 1958'de
kurulduğu belirlenen gizli direniş örgütünün
bağlantısı da NATO yerine doğrudan doğ-
ruya CIA ve M16 ile yürütülmüş. Bu örgut-
lerin görevi, Sov7et işgalinin başlaması du-
nımunda, Isveç hükümeti üyeleriyle kral ve
ailesine kaçış kolayhğı sağlamak, aynca ts-
veç gizli direniş örgütüne silah ve teknik mal-
zeme yardımı yapmak şeklinde belirlenmiş.
Haberi ordu ve hükümet içinde güvenilir
kaynaklara dayandıran gazete, bir hafta ön-
cesine kadar varlığı parlamento ve kamuo-
yu tarafından bilinmeyen örgütün, Isveç top-
lumunun en üst düzeydeki bazı yöneticileri-
nin "bilgi ve denetimi" altında faaliyet sür-
dürdüğünü açıklıyor. Kimler yok ki bu kişi-
ler arasında? Efsanevi sosyaldemokrat hder
Tage Erlander, sosyaldemokrat hükümetle-
rin uzun süreli Savunma Bakam Rune Jo-
hansson, Dışişleri Bakam Torsten Nilsson,
tsveç Işçi Sendikaları Konfederasyonu eski
Başkanı Arne Geijer, İşverenler Sendikası es-
ki Başkanı Bertil Kugelberg, Başbakan Ing-
var Carlsson... ve suikast kurbaru Başbakan
Olof Palme.
Örgütün geçmişi, CIA eski Başkanı Wil-
liam Colby'nin soğuk savaşın dondurucu es-
tiği 1950 başlarında ABD Stockholm Buyü-
kelçiliği'nde ajan olarak görev yaptığı döne-
me dayamyor. Colby, anılarında, görevinin
Finlandiya, Isveç, Norveç ve Danimarka'da
birer direniş örgütünün kurulması olduğunu
yazmıştı. İsveç'te ötekilerine kıyasla çok ge-
niş çaplı faaliyet gostermemekle birlikte
Colby, CIA ile bağlantılı küçük bir çekirdek
grup oluşturmayı başarmış. Dönemin Baş-
bakanı Tage Erlander, 1958 yıhnda bir gizli
direniş örgütü kurulması için ünlü işadamı
Marcus Waldenberg'in sağ kolu olan Alvar
lindencrona'ya direktif verince, "Colby
bağlanulan" bu örgüte aktanlrmş. Bir sigor-
ta şirketinin müdürü olan Lindencrona'nın
lider olarak atandığı örgütün gözetimini Baş-
bakan Erlander ile o zamanın Içişleri Baka-
m olan Rune Johansson üstlenmiş. örgütün
tçişleri Bakanhğı bünyesinde faaliyet göster-
mesi kararlaştınlrmş. Bunun nedeni, faaliye-
tin ordu bünyesi dahilinde olmasımn asker-
lerce istenmemesi. Hükümetin CIA ve M16
ile ilişkilerini, sigorta şirketi müdürü sıfatı-
nın verdiği rahathkla Lindencrona yürütmüş.
Ancak gizli örgütün faaliyetleri, hükümet-
lerin içindeki belli başh kişiler tarafından öte-
kilere karşı da gizli tutulmuş. Lindencrona,
faaliyet raporlannı yılda bir kez gizlice sigar-
to şirketi Thule'nin Stockholm'deki büro-
sunda toplanan -Erlander'in, sonra da Pal-
me'nin katıldığı- bu "çekirdek gruba" sun-
muş. Toplantılar kimi zaman Lindencrona'-
nın evinde de yapılmış. Gruba dahil olanlar
arasında çok az sayıda subay ve sanayici de
var. Bütün bunlar, bazı araştırmacı gazete-
cilerin öteden beri öne sürdüğü "gizli milli
ŞEYTANAYETLERİ TAKTIŞMASI
SalmanRüşdü: Artık MüslümanımHint asıllı Ingiliz yazar Rüşdü: "Benim iyi bir Müslüman
olmadığım kesin, ama Müslüman olduğumu söyleyebiliyorum"dedi.
RÜŞDÜ — Ölümle tehdit edilen ilk yazar.
Dış Haberter Servisi — "Şeytan Ayeüeri"
adlı kitabında Islama ve Müslümanlara ha-
karet ettiği gerekçesiyle Iran'ın eski dini li-
deri Ayetullah Humeyni tarafından hakkın-
da ölüm fermanı çıkartılan Hint asılb tngi-
liz yazar Salman Rüşdü, artık kendisini bir
Müslüman olarak tanımladığını söyledi.
Rüşdü, The Times of London gazetesince
dün yayımlanan yazısında. "Benim iyi bir
Müslüman olmadığım kesin, ama artık Müs-
lüman olduğumu sövleyebiliyonım ve bunu
hissetmekten rautluyum" dedi.
Salman Rüşdu, "Müslüraan bir ailede ye-
tiştiğim halde, inançlı bir insan olarak yetiş-
tirilmedim. Ben insancıl ve laik bir ortamda
yetiştirildim. Ama benim eserlerimi okuyan
berkes biür ki dini inanca gün geçtikçe daba
fazla bağlanıyonım. Kısacası dinde, bir ay-
dın olarak kendi yolumu bulmaktayun ve be-
nim için din İslam demek. Bu yolculuk de-
vam ediyor" dedi.
Hint asıllı Ingiliz yazar, "Şeytan Ayetleri"
adlı kitabının, Müslümanlara hakaret ama-
cıyla yazılmadığım ve iki yıldan fazla sure-
den beri bunu anlattığını belirterek "Bu ki-
tapta, inancını yitiren bir insanın yıkılışı an-
latılmaktadır. Müslümanlara hakaret olarak
nitelenen haj'aller de bu çöküşü dile getir-
mektedir" dedi.
Rüşdü, pazartesi günü Müslümanlarla
yaptığı konuşmaya da değinerek "Bu toplan-
tı, anlayış ve hoşgörflnün zaferi oldu" dedi.
Şeytan Ayetleri adlı kitabının, okuyucular
tarafından değerli bir eser clarak nitelendi-
rildiğiıji söyleyen Rüşdü, bu kitabı piyasadan
çekmeyi duşunmediğini belirterek "Konuştu-
ğum Müslumanlar da bu kitabın bir haka-
ret olmadığı gönişündeler. Eğer onlar aksi-
ni söyleseydiler, bu kitabı çekmeyi düştt-
niirdüm" diye konuştu.
Iran eski dini lideri Ayetullah Humeyni-
nin, Müslümanlara hakaret ettiği gerekçesiyle
hakkında ölüm emri verdiği Salman Rüşdü,
pazartesi günü yaptığı açıklamada, "Şeytan
Ayetleri" adlı kitabındaki sözlerini geri aldı-
ğını söylemişti. Ancak Iran'ın dini lideri Aye-
tullah AU Hamaney, eski lider Humeyni'nin
sözlerine dayanarak Rüşdü pişman olsa da
dünyanın en dindar insam da olsa hakkında
verilen ölüm fetvasının geri ahnmayacağmı
bildirmişti. Bu açıklama Uluslararası Salman
Rüşdü'yü Savunma Komitesi'nce kınanırken
komite tarafından yayımlanan bildiride,
"Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir yazar göriiş-
lerini açıkladıgı için ölümle tehdit edilmeme-
lidir" denildi.
Bu arada kendisinin korunması ve saklan-
masını sağlayan îngiliz hükümetine şükran
duyduğunu açıklayan Rüşdü, ancak af edil-
mesi konusunda Iran nezdinde girişimleri ol-
madığı için de üzgün olduğunu söyledi.
koalisyon" türü iddialan doğmlayıcı ni-
telikte.
örgütün en önemli görevlerinden biri,
Sovyet işgali başlar başlamaz CIA'nın Av-
rupa merkezi ile derhal radyo bağlantısı kur-
mak. Bunun için de Isveç'in çeşitli yöreleri-
ne gizli radyo vericileri yerleştirilmiş. örgü-
tün bir başka görevi, işgalle birlikte Isveç hü-
kümetini, ordu yönetimini ve kraliyet aile-
sini ülkeden kaçırmak ve Londra'da bir sür-
gün hükümeti kurulmasını sağlamak. Bütün
bunlar aslında ordunun görevi; ama bir ak-
silik olduğu takdirde operasyonun sorumlu-
luğunun gizli örgüte devredilmesi kararlaş-
tınlmış.
Gazetenin kaynaklanndan biri "tşte böyie
bir durumda bize yardım edebilecek tek ör-
güt CIA'ydı" diyor. "Çünkü gerek kacırma
operasyonu, gerekse ülkede başlayacak bir
direniş eyleminde gerekli tüm malzeme ve 50-
gi CIA'daydı." tsveç'te çok sayıda silah de-
posunun hâlâ var olduğu da iddialar
arasında. ,
örgütün bugün de faaliyet sürdürüp sür-
dürmediği bilinmiyor. Resmi açıklamaya gö-
re Lindencrona'nın 1978'de emekli edilme-
siyle (sağ kanat koalisyonu tarafmdan) var-
lığı da sona ermiş. Gizli örgütün lideri kim-
seye bir şey söylemeden 1981'de ölmüş.
Bu, modern tsveç tarihinde ortaya çıkarı-
lan dördüncü gizli örgüt. Daha önce,
1974'te, Jan Gouülou ve Peter Bratt adü iki
araştırmacı gazeteci, sosyaldemokratlarm IB
adı altında gizli bir istihbarat örgütü kurdu-
ğunu ortaya çıkarmışlar, bu nedenle -devlet
sırnnı ifşaattan- hepse mahkûm edilmişler-
di. Bundan birkaç yü önce de "Krigs-IB" adı
altında sosyaldemokrat kökenli bir direniş
örgütü ile yine sosyaldemokratlarm girişimi
ile kurulan ve işyerlerinde komünist, sendi-
kalist ve anarşistlerin tespit edilmesi ile gö-
revlendirilen SAPO adlı bir başka örgütün
varlığı ifşa edilmişti.
Dagens Nyheter, iki süper gücün çekişmesi
arasında Isveç'in tarafsızlığmın kamuoyun-
da yaygın bir mit olduğunu gözler önüne se-
ren haberinin son bölümünde soruyor: "Pek
çok kişi işgal gibi zor bir durumda yardımn
ABD'den ya da Ingiltere den gelmesiai ga-
rip karşılamazdı. öyleyse bunu apk açik söy-
lemek yıllarca neden yasaklandı?"
Haberde yer alan bilgiler, örgütü bilen ki-
şilerce doğrulandı. Şimdi silah depolannın
hâlâ var olup olmadığı tartışılıyor.