22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

geçirilememişti. Bunu bir şekilde telafi etmek için ise daha sonra özellikle İngilizler ve Fransızların talebi üzerine her biri 1500 kişiden oluşan "Muharip Gruplar" teşkili önerildi. Bunun da öngörülen süre içinde hayata geçirilemediği ve gereken ihtiyaçları karşılayamadığı biliniyor. Ancak şimdi bu konuda Sarkozy’nin önerdiği farklı bir savunma konsepti, öncekilerden daha geniş çaplı olması açısından ortakların bir kısmını ve özellikle de yine Almanları rahatsız ediyor. Buna göre AB üyesi, Fransa, İngiltere, Almanya, İtalya, İspanya ve Polonya gibi büyük ülkeler seçkin bir Avrupa Ordusu kurmak için bir araya gelecekler. Bu birliktelik bir anlamda Schengen veya Avro Grubu anlayışı içinde olacak. Her ülke 10 bin askerle temelde hücum ağırlıklı olan bir askeri konsepte katılmış olacak. Bu plandan yola çıkan Sarkozy’nin kafasında birkaç amaç olduğu söyleniyor. Birincisi, 1966’da NATO’nun askeri kanadından çekilmiş olan Fransa’nın tekrar NATO’ya girişini sağlamak. Öncelikli diğer bir amacı da kendi ordusunu küçültmek isteyen Fransa’nın, kurulacak yeni orduyla özellikle eski Afrika sömürgelerindeki askeri girişimlerde gücünü arttırarak koruyabilmesi. Ancak bu planda siyasi hususların yanı sıra Almanya’yı özellikle mali açıdan rahatsız edebilecek önemli bir nokta var. Sarkozy, bu plana göre katılımcı 6 AB ülkesinin her birinin Gayri Safi Milli Hasıla’nın yüzde ikisini savunmaya ayırmasını öneriyor. Bu noktada halen GSMH’nin ancak yüzde 1,2’sini savunmaya ayırmış olan ve yüzde 2’lik bir miktar ayırması durumunda 29 milyar Avro olan Almanya’nın savunma harcamalarının 50 milyara çıkacak olması sorun kaynağı olarak ortaya çıkıyor. Ayrıca ABD’nin Afganistan’a ek asker gönderme talep ve baskısı altında olan Almanya’nın bir de bunun üstesinden gelmesi olanaksız gibi görünüyor. Yine Sarkozy’nin, Fransa’nın NATO’nun askeri kanadına dönmesi planıyla ilgili bir başka Alman rahatsızlığı da, Fransızların Brüksel ve öteki NATO karargahlarındaki sayısı binlerce olan ve hatta en üst konumdakiler dahil birçok önemli göreve talip olmaları. NATO’ya yeni katılıp da NATO standartlarını kendilerine uyarlamaya çalışan birçok yeni üyenin mensuplarını ve tüm görev yerlerini etkileyecek olan Fransız projeleri, Sarkozy’nin şahsında Fransa’nın bulanık politikaları ile giderek belirginleşiyor. Sarkozy’nin Fransa’nın askeri emellerini ön plana çıkarmaya çalışırken, Avrupa C S TRATEJİ 19 gerçeklerinden uzak olduğu, dış politikayı ve dengelerini bilmediği açıkça ortada. Çünkü belli ki Sarkozy, adeta Soğuk Savaş dönemindeki gibi yeniden bir askeri güç olma hevesindeki Rusya’nın varlığı ortadayken savunma alanında Türkiyesiz bir Avrupa’nın bir hiç olduğundan, olacağından habersiz. Aynı şekilde, Fransa’nın, film ve müzik sektörleri konusunda yetkinliği açık olan bu egosantrik ve eksantrik Devlet Başkanı’nın, nasıl Orta Doğu’da ABD, Türkiyesiz veya Türkiye’ye karşı bir hiç ise aynı hususun AB için de geçerli olduğundan da haberi olmadığı ve hatta konuyla ilgili uzaktan yakından bir fikre bile sahip olmadığı da açık. Her şeyden önemlisi Sarkozy’nin Türkiye’deki bugünkü iktidarın bile Fransa’nın NATO’nun askeri kanadına dönmesine izin veremeyeceğinden de haberi yok galiba… Deutsche Welle: ‘Akdeniz Birliği’nde niyet doğru, tarz yanlış’ Bernd Riegert DW/15.03.2008 B devlet ve hükümet başkanları Brüksel zirvesinde Akdeniz Birliği projesini onayladılar. Deutsche Welle editörü Bernd Riegert, yorumunda, projeyi fikren doğru buluyor, ancak gündeme getirilme şeklini eleştiriyor: "Slovenya Başbakanı Janez Jansa, dönem başkanlığındaki ilk Avrupa Birliği liderler zirvesini sıkıntılı bir yüz ifadesiyle açtı. Sıkıntısının başlıca nedeni, ekonomik büyüme ve enerji tedariki güvencesinin konuşulmasını beklediği zirvenin gündemine Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin dayattığı Akdeniz Birliği projesiydi. Sarkozy, düzenlediği basın toplantısında, zaman zaman cep telefonundan mesajlaştığı Almanya Başbakanı Angela Merkel’in de Akdeniz Birliği projesine destek verdiğini ileri sürüyordu. Oysa Merkel, Sarkozy’nin Akdeniz Birliği projesini sulandırmış, özellikle kuzeydeki ülkeler açısından sıkıntı verici noktaların törpülenmesini sağlamıştı. Merkel’e göre Akdeniz Birliği yalnızca Akdeniz’e kıyısı olanların değil, birlik üyelerinin tamamının projesi olmalıydı. A TANIDIK BİR GİRİŞİM Aslında Akdeniz Birliği dediğimiz, 1995 yılında başlatılan eski Barselona yaşanan zorluk, Brüksel’in proje için yeterince girişimde bulunmamasından kaynaklanmıyor. Burada özellikle Akdeniz’in güney yakasındaki ülkelerin gönülsüzlüklerinin altını çizmek gerekiyor. Barselona sürecinin adını Akdeniz Birliği olarak değiştirip Sarkozyvari renkli bir sunumla allayıp pullamak projeye ne kadar ivme katar, bunu artık bekleyip göreceğiz. Fas’tan Suriye’ye Akdeniz Birliği’nde yer alması hedeflenen partnerlerle görüşmeleri, bu projeye pek de sıcak bakmadığı bilinen Avrupa Birliği Komisyonu’nun yürütmesi kararlaştırıldı. Kuruluş zirvesi Fransa'nın AB dönem başkanlığını devralmasının ardından, 13 Temmuz’da Paris'te düzenlenmesi kararlaştırılan Akdeniz Birliği, belki bu tarihe kadar biraz daha olgunlaşır. Terörle mücadeleden göçe, ekonomik işbirliğinden Ortadoğu sorununa tarafların işbirliği yapabileceği birçok alan söz konusu. ANKARA ARTIK KAYGILANMASIN Akdeniz, ihmale gelmeyen, stratejik önemde bir bölge... Akdeniz Birliği’nde niyet doğru, ancak bunun hayata geçiriliş tarzında, zaman zaman tanık olduğumuz, Avrupa’ya özgü o garip tantana bir kez daha sergilendi. Türkiye’nin de Avrupa Birliği tam üyeliği yerine Akdeniz Birliği üyeliği ile yetinmek zorunda kalma kaygısı duymasına gerek yok. Bu planını daha önce sık sık dile getiren Sarkozy Brüksel’de vurgulamadı. Büyük ihtimalle artık kendisi de Ankara’nın böyle bir teklifi yetersiz bulacağına artık kanaat getirmiş durumda. sürecinin canlandırılmasından başka bir şey değil. Barselona süreci, Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkeleriyle yakınlaşmayı ve Avrupa Birliği’nin bu ülkelerle ortak ekonomik bölge oluşturmasını hedefliyordu. Barselona sürecinde
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear