Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
bulunmaktadır. Söz konusu siyasal proje, ABD’li generallerin, 5 ve 6 Mart 2008’deki açıklamalarından anlaşılabilmektedir. ABD, Türkiye’nin PKK’yla diyalog kurmasını önermekte, Gates, bu öneriyi ayrıntılandırarak, PKK’nın azılı olmayan unsurlarıyla söz konusu diyaloğun ortaya konulabileceğini söylemektedir. Harekatın ardından terör örgütüyle siyasal diyalog talebi, çok çelişkili gibi gelse de, ABD’nin siyasal projesinin önemli bir ayağını teşkil etmektedir. Siyasal projenin diğer ayağı da, Irak’ın kuzeyindeki oluşumla Türkiye’nin doğrudan temasının sağlanmasıdır. Bununla ilgili en önemli adım, Talabani’nin Irak cumhurbaşkanı sıfatıyla, Türkiye’yi 7 Mart 2008’de ziyaret etmesidir. Harekatın ardından hemen gerçekleştirilen ziyaretin perde arkasında, Talabani’nin, Irak’ın kuzeyindeki özerk yönetimle, Türkiye arasında arabuluculuğunun yattığı varsayımları dillendirilmektedir. C S TRATEJİ Talabani ve Barzani... 17 acaba bu formülleri mi kastetmektedir? Talabani, bu bağlamda, Irak’ın kuzeyiyle ilgili Barzani’yi ön plana çıkarmaktadır. Barzani de, Türkiye’yle terör örgütü arasında arabuluculuğa soyunmakta, Nakşilik ilişkileriyle Türkiye’deki kimi tarikatlarla, Kürtİslam sentezi yüzeyinde işbirliğini geliştirmektedir. Erbil’de Türkiye’deki bir gruptan kaynaklanan tarikat üniversitesi kurulması bu çerçevede değerlendirilebilir. Bu dirsek teması, ekonomik ortaklıklarla pekişmektedir. Muhafazakar Kürt kitlelere seslenme savında olan Barzani, siyasal iktidara göz kırpmakta, Türkiye’deki Kürt oylarını yönlendirme hadsizliğini ima etmektedir. DTP mitinglerinde imamların konuşturulması bu tabloyu derinleştirmektedir. Siyasal iktidarın nasıl bir bakışının olduğu, çok fazla netlik kazanamamaktadır. Türkiye’deki tartışmalarda türban dışındaki konularda sessiz kalan iktidar partisi, süreci izlerken, Gates’in ziyaretinde, Türkiye’deki siyasal yetkililerden yeni siyasal yaklaşımları tespit ettiği izlenimlerine açıklık getirmemektedir. ABD’nin Irak’ın kuzeyi ve PKK örgütü arasındaki korelasyonu, Türkiye’nin ulusal güvenliği açısından kuşkulu bir durumu izah etmektedir. Kemalist Türkiye’nin üniter yapısı Kürtİslam senteziyle tehdit edilmektedir. Ilımlı İslam ve Kürtİslam Sentezi, Yugoslavyalaşma eğilimini hızlandıracak bir işbirliğinde harmanlanmaktadır. Siyasal iktidarın ne olup bittiğini bir daha irdelemesine gereksinim vardır. Aralık 2007Şubat 2008 döneminde askeri anlamda kazanılan başarıların, ABD’nin siyasal projelerine heba edilmemesi gereklidir. Siyaset, konunun siyasal yönünü, olgunlukla tartışarak, kamuoyunu bilgilendirmeli ve uyandırmalıdır. Zor bir süreç, siyasal ve askeri yönleriyle, dayanışma içinde, Atatürk’ün gösterdiği ufukla aşılmalıdır. Tarih Türk toplumuna bu görevi veriyor. Harekatta gösterilen başarıya siyasal iktidar sahip çıkmalı, başarıyı uluslararası alana diplomasi ile yansıtmalı. Bu aşamadaki başarısızlık ABD, Barzani ve Talabani’yi güçlendirir. de, önce Talabani’yle anlaşarak, Irak’ın kuzeyinde ayrı statünün siyasal işbirliğini sağladı. 2003’teki İkinci Körfez Savaşı sonrası, zamanında Türkiye’den kırmızı pasaport alan Barzani ve Talabani, Türkiye aleyhinde bir siyasal çizgi oluşturdular. ABD işgaline verdikleri destek sayesinde, Talabani Irak cumhurbaşkanı, Barzani Irak’ın kuzeyindeki Kürt özerk bölgesinin başkanı oldu. 2004’te yeniden başlayan PKK terörü, Barzani’nin başkanı olduğu, Kürt özerk bölgesinden kaynaklandı. BarzaniTalabani işbirliğine, PKK’nın dolaylı katkısı, Türkiye’ye zafiyet yarattırılarak gerçekleştirilmek istendi. Eski DEP’lilerden Leyla Zana, 2007 Nevruz’unda, Diyarbakır meydanında, Kürtlerin üç liderinin olduğunu belirtti. Zikrettiği isimler, Barzani, Talabani ve terör örgütünün başı Öcalan’dı. Zana, bir anlamda, PKK terörüne yardım ve yataklık eden Irak’ın kuzeyindeki aşiret liderlerine şükranlarını iletiyordu. Bu tavır, BarzaniTalabaniÖcalan işbirliğini ispatlamaktadır. PKK’yla diyalogu, Zana’nın mensup olduğu DTP de, aynı ABD gibi savunmaktadır. PKK’nın silahsız kanadı olma konusunda gayrıresmi bir çaba içinde olan DTP, örgütün silahsız ya da siyasal kanadı rolünü üstlenmeye çalışmaktadır. Gates, acaba azılı olmayan grup içinde, bu siyasal partiyi mi işaret etmektedir? Öcalan’ın ‘demokratik cumhuriyet’, ‘demokratik konfederalizm’ ya da ‘federasyon’ tezleri, DTP platformunda olgunlaştırılmakta, siyasal çözüm başlığında formüle edilmektedir. ABD, diyalogla İKTİDARIN PROJESİ VAR MI? ABD’nin, Aralık 2007’den beri Türkiye’nin Irak’ın kuzeyine, terör örgütüne yönelik sürdürdüğü askeri harekatlara istihbarat paylaşımıyla ve hava koridorunu açarak verdiği desteğin arkasında, terör örgütüyle diyalog ve Irak’ın kuzeyiyle temas talebi, bir bütünün parçalarını ifade etmektedir. ABD, Şubat 1999’da, terör örgütünün başını Türkiye’ye iade ederken, kendi güç gösterisinin yanı sıra, Türkiye’nin ABD’nin Irak’ın kuzeyindeki Kürt politikasına karışmamasını sağladı. Zaten, 19912003 arasında, İncirlik üssünde konuşlanan Çekiç Güç operasyonuyla, Irak’ın kuzeyinin ayrı bir antite haline gelmesi sağlanmıştı. Türkiye, sürece kendi toprakları aracılığıyla destek verirken, Çekiç Güç’ün kimi unsurlarının, Cudi Dağı zirvesine, PKK’ya yardım paketleri attığı savları hala canlıdır. Kimi zaman, Barzani unsurları, söz konusu dönemde PKK’ya karşı, Türkiye’yle birlikte silahlı mücadele verdiyse E mekli Tümgeneral Osman Özbek, yine özenli bir çalışma ile okuyucuların karşısına çıktığı son kitabı "Çankaya’da Sonbahar" ile çok yakın tarihimize hatta bugünümüze ilişkin ciddi tespitlerde bulunuyor. Özbek, kendi deyimi ile her şeyiyle dönüştürülen; kabuğu, halkın derisi değiştirilirken koruyucu sigortaları gevşetilip iç dinamikleri etkisizleştirilen Türkiye’de son bir yılda yaşanılan fırtınalı iç siyaseti Çankaya Köşkü merkezli olarak yorumluyor. Osman Özbek, kendi deneyimlerinden, kişisel anılarından da enstantaneler serpiştirdiği yapıtında 22 Temmuz seçimlerinin perde arkasını gözler önüne seriyor. Yazar, sadece 22 Temmuz seçimleri ile de yetinmiyor ve AKP iktidarının başlangıcından bugüne değin kurgulanan ve hayata geçirilmeye çalışılan oyunları, cemaatler meselesinden, Emin Çölaşan Çankaya’da Sonbahar bir deyişle yazar "Çankaya’da Sonbahar" adlı olayına, hükümetordu gerginliklerinden, yapıtı ile Türkiye fotoğrafına aynadan değil de muhalefetin tutumlarına kadar bir çok açıdan aynanın ardından bakmaya çalışıyor. gün yüzüne çıkarıyor. Özbek, ayrıca AKP Hatırlayacağımız üzere yazar, daha önce "11 Eylül iktidarının içerde olduğu kadar dışarıdan da 2001’in Düşündürdükleri", "Sahipsiz Türkiye", ciddi anlamda, çeşitli odaklar tarafından "Dost Kuşatmasındaki Türkiye", "İpotekli beslenip, büyütüldüğünü, belirli amaçlar Türkiye", "Ilımlı Türkiye", "Laik Cumhuriyet’e 11 doğrultusunda desteklendiğini örnekler Kurşun", Türkiye Uyanıyor" adlı ile açıkça dile getiriyor. yapıtları ile Türkiye’nin, Osman Özbek ayrıca, bir cumhuriyetin, Atatürk asker olarak PKK ile son Yazar: Osman Özbek devrimlerinin, laikliğin, devletin dönemde girilen çetin Pozitif Yayınları ve Türkiye’yi Türkiye yapan mücadelenin siyasi temel unsurların fotoğraflarını arka planını, çıplak sermişti gözler önüne. Cumhuriyet tarihinin gözle sancılı dönemeçlerinden birinde olduğumuz şu görünemeyenlerini, terör örgütü günlerde gerçekleri görebilmek için Osman konusunda yapılan ve Özbek’in değerlendirmelerini okumak faydalı yapılmayanları da emekli bir asker olarak olabilir… farklı bir bakış açısı ile mercek altına alıyor. Başka