Catalog

eklenince, Chavez Castro odağı, Latin Amerika’da hızla güç kazandı. Bunlara kısa süre içinde Brezilya, Arjantin, Uruguay, Bolivya ve Şili katıldı. Latin Amerika’da tam bir Amerikan karşıtı rüzgar hakim oldu. Şimdi sırada Meksika var. Bu ülkeyi yöneten Fox, Amerikan yanlısı bir politikacı ve karşısındaki solcu liderin ayak sesleri duyuluyor. Bolivarcı uyanışın ilham kaynağını biraz açar mısınız? Harekete adını veren Bolivar, Venezüellalı bir soylu çocuğu. Fransız Devrimi sırasında Paris’te ve devrimden çok etkileniyor. Devrim için savaşacağına yemin ediyor. Latin Amerika’ya döner dönmez de İspanyol sömürgecilerine ve yerli işbirlikçilerine karşı amansız bir savaş başlatıyor. Kolombiya, Venezüella, Ekvator’dan oluşan Büyük Kolombiya devletini kuruyor. Daha sonra güneye inerek, Bolivya’yı kuruyor. Hayatı mücadele ve acı içinde geçen Bolivar, Latin Amerika’nın büyük esin kaynağıdır. Çok sevilen bir önderdir. O toprakların Mustafa Kemal’idir. Bu coğrafyanın ünlü futbol turnuvası Libertador (kurtarıcı) onun adına yapılır. Bugünkü gelişmenin kaynağı Chavez’i doğru tahlil etmek gerekir. Batılılar onun yükselişini sadece ülkesinin petrol zenginliğiyle açıklamaya çalışıyorlar ama hiç ilgisi yok. Chavez tam bir halk adamı. Yoksulların çok büyük bir desteğine ve güvenine sahip. Küba’dan Brezilya’ya dek farklı eğilimlerdeki komşularının da desteğini, güvenini kazanmış bir lider. Halka dayanan, kararlı bir düzen değişikliğinin militan savunuculuğunu yapan gerçek bir devrimci. Hareketine de 5. Bolivar Hareketi diyor. Bolivarcılık bizdeki Kemalizm olarak tanımlanabilir mi? Kesinlikle evet. Bolivarcılık Kemalist Devrim’in programıdır. Antiemperyalist ve halkçıdır. Halkın ihtiyaçlarına tam anlamıyla yanıt verir. Bu nedenle tüm Latin Amerika halklarının desteğini kazanmıştır. Bolivarcılık, Güney ‘Bölgede uygulanan IMF politikaları, 1015 yıl içinde tam anlamıyla göçtü. Sonuç ise Arjantin’de market yağmaları oldu. Chavez’in Bolivar Hareketi tam bu Amerika’daki bu dalganın noktada, 2000’lerin dünyaya etkisi olabilir mi? başında Latin Amerika dünyaya biraz sapa filiz verdi.’ kalıyor. Avrasya gibi değil. Onun için bu rüzgarın tohumlarının dünyaya saçılması zaman alabilir. Latin Amerika’nın daha çok Avrupa’yla ilişkileri güçlüdür. Avrupa üzerinden dünyayı etkileyebilir. Böyle bir etkileme başlamış görünüyor. Bu iyi bir gelişme. Berlin Duvarı’nın yıkılmasından sonra çok fazla ABD’ye kayan Avrupa açısından da olumlu. Son olarak Şili’de cumhurbaşkanlığını solcu Michelle Bachelet kazandı. Bunu nasıl yorumluyorsunuz? Bachelet, ülkesinin ilk kadın Amerika’dan Orta Amerika’ya doğru yayılırsa, ABD’nin tepkisi ne olur? Bu hareketin Meksika’ya doğru tırmanacağı görülüyor. ABD bu sürece şu anda müdahale edecek güce sahip değil. Kolombiya ile Venezüella arasında çatışmaları körükleyerek olaya müdahil olmaya çalışıyor. Ama bu noktada hesabı yanlış çıkabilir. Kaldırdığı taşı ayağına düşürebilir. Latin C S TRATEJİ 13 cumhurbaşkanı. Şili gibi koyu Katolik bir ülkede Bachelet gibi solcu, eşinden ayrılmış bir kadın politikacının yüksek bir oy oranı ve geniş bir ittifakla iktidara gelmesi önemli. Solla Hristiyan Demokratların ittifakıyla seçildi. Allende çizgisinden olan Bachelet’in babası bir hava generali ve işkencede öldürmüşler. Kendisi ve annesi de işkenceden geçmiş. Yurt dışına gidip, tıp okumuş. 90’lı yıllarda ülkesine dönmüş. 2000’de Sağlık Bakanı, 2002’de Savunma Bakanı olmuş. Demokratikleşme programında büyük emeği var. Ülkesinde çok seviliyor. Şili’de Allende’den beri sosyalist hareket, Batı ya da Moskova merkezli değil, ayakları yere basan, ulusal karakterli bir siyasi çizgidir. Bachelet de bu miras üzerinde yükseliyor. Yrd. Doç. Dr. Cüneyt AKALIN Küba, ‘Bolivar Seçeneği’ni tartışıyor Martinez: ALBA Anayasası görüşülecek Granma Daily / KÜBA Lourdes Perez Navarro K üba Parlamentosu, Ekonomik İşler Komisyonu Başkanı Osvaldo Martinez, Latin Amerika İçin Bolivar Seçeneği’nin (ALBA) başarılarını ve bu seçenekle ilgili beklentileri ele alacak olan bir zirvenin hazırlıklarının tamamlanmakta olduğunu bildirdi. Havana’da gerçekleştirilecek olan zirve Latin Amerika’da türünün ilk örneği olma özelliğini taşıyor. Martinez, Venezuelalı parlamenterlerin Latin Amerika ve Karayipler bütünleşmesi için ilk kez bir çerçeve çizecek olan bu gelişmeyi inceleyecek bir ekibe davet edildiklerini söyledi. Martinez’e göre bütünleşme ticari ve sermaye yatırımlarını da dışlamamakla birlikte esas olarak karşılıklı dayanışma ve işbirliğine öncelik verecek. Martinez, bu olgunun gelişme sürecindeki ve neoliberalizmin yerine bambaşka uygulamaları geçirecek yeni politika ve bütünleşme yolları arayışındaki Latin Amerika’da gerçekleşmekte olduğuna işaret etti. Martinez, bu bölgede bu konunun ilk kez tartışılacağını dile getirdi. Kübalı parlamenter, özellikle Venezuela’nın Küba ile imzaladığı anlaşmalarla birlikte ortaya çıkan Venezuela seçeneğinin uygulamada ortaya çıkan sonuçlarının da zirvenin gündeminde yer alacağını kaydetti. Petrocaribe Petrol Birliği ve enerji krizi de tartışmaların bir bölümünü oluşturacak. Forum, ALBA temel kavramının tartışılacağı, bu modelin ayrıntılarının ve neoliberal ekonomik bütünleşmelerden farklılıklarının inceleneceği ve yakın zamanda Bolivya’da Evo Morales’in seçim zaferi ile bölgedeki hükümetlerin giderek artan ölçülerde sergiledikleri neoliberalizm karşıtı tavır gibi gelişmelerin tartışıldığı bir yer olacak. Martinez, "ALBA’nın anayasasının oluşturulmasına katılan her iki ülkenin parlamenterlerin ve Kübalı örgütlerin deneyimlerini analiz etmek çok ilginç olacak. ALBA sürecini güçlendirmeye devam edebilmek için bu kişilerin deneyimlerine dayanan önerileri dikkate alacağız" dedi.