Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Şaron’un sağlığının bozulması siyasi dengeleri etkiliyor… C S TRATEJİ 11 İsrail sağı komada H. Miray VURMAY TUSAM Ortadoğu Araştırmaları Masası mvurmay@tusam.net Geçirdiği beyin kanaması ile komaya giren Ariel Şaron, kendisiyle birlikte ülkesinde sağ siyaseti de komaya soktu. İsrail’de daha önce İşçi PartisiLikud üzerine kurulu siyasi denge silik bir sürece girebilir. arenadan "zorunlu" olarak çekilmesi ile birlikte Kadima’nın geleceği de tartışılmaya başlandı. Şaron’suz Kadima’ya ilişkin yorumlar çeşitlilik göstermekle birlikte, temelde iki önemli tespit yapılıyor. Söz konusu yorumlardan ilki Kadima’nın bir "tek adam" partisi olduğu ve bu nedenle Şaron’suz bir Kadima’nın "ölü doğmuş" bir parti olacağı yönünde. Diğer yorum ise, Kadima’nın salt siyasi bir parti değil aynı zamanda kolektif bir bilinç olduğu ve İsrail’in Kadima’ya ihtiyacı olduğu yönünde. Netenyahu’nun karşı olduğu konulardan biri de barış görüşmeleriydi. Ancak, tesadüf bu ki, Oslo sürecinde barış anlaşmasına imza attığı gerekçesi ile topa tuttuğu İzhak Rabin’in ardından, tıkanan barış sürecini yeniden başlatan 1998 Wye Anlaşması’nın metninde Benjamin Netenyahu imzası bulunuyordu. Görüldüğü üzere, Netenyahu, çoğu zaman kendisi ile çelişen bir politikacı imajı çiziyor. Sonuç itibari ile de Netenyahu’nun ve dolayısıyla da Likud’un şansı Şaron’suz bir Kadima karşısında bile azalan bir grafik izliyor. İ srail 2006’yı hiç de hoş karşılamadı. 2005’in ikinci yarısından bu yana süren siyasi kaos, yeni yılla birlikte yeni boyutlar kazanarak derinleşti. Takvim yaprakları 2006 yılının henüz 4. gününü gösteriyordu ki, ajanslara, İsrail siyasetinin en güçlü isimlerinden biri olan Başbakan Ariel Şaron’un ağır bir beyin kanaması geçirdiği ve komaya girdiği haberleri düştü. Ertesi gün çıkan tüm İsrail gazeteleri "Şaron’un son savaşı"nı siyah manşetlerle verdiler. Ariel Şaron’un komaya girmesiyle birlikte uzun bir süredir çok da sağlıklı bir görüntü çizmeyen İsrail siyaseti de bir anlamda komaya girdi. İşçi Partisi’nin yeni lideri Amir Perez’in Likudİşçi Partisi koalisyonundan çekilerek partisinin hükümetten ayrıldığını açıklaması ile başlayan siyasi kaos, Ariel Şaron’un hem başbakanlıktan hem de kendisi ile NETENYAHU YENİDEN BAŞROLLERDE BRE KADİMA’DAN YANA Şaron’lu ya da Şaron’suz, Kadima her geçen gün güç kazanırken, bu süreç içerisinde Likud’da ise, çetin Şaron şokunu atlatan İsrail’de gözler yeniden geçen bir liderlik mücadelesi yaşandı. Likud’un aşırı seçimlere çevrildi. İsrail gündemi yeniden, Mart sağcıdinci kanadını temsil eden Moşe Feiglin, ayında yapılacak seçimlere kilitlenmiş durumda. İsrail’in son hükümetinde Dışişleri Bakanı olarak Seçimler yaklaştıkça, İsrail’de bir süredir kaynayan görev yapmış olan Silvan Şalom ve yine aynı siyaset kazanının alevi harlanıyor. Her şeyden önce, hükümette Ekonomi Bakanlığı yapmış olan Benjamin Kadima lideri Şaron artık yok. Şaron’suz, başka bir Netenyahu arasında geçen liderlik yarışı, 19 Aralık deyişle "yetim" bir Kadima var. Kadima seçimlere, 2005’de yapılan parti kongresi ile son buldu. eski Kudüs Belediye Başkanı ve Şaron’un Likud’un liderlik koltuğuna İsrail’in tanınmış başbakanlığı döneminde başbakan yardımcısı olarak siyasetçilerinden ve aynı zamanda eski görev yapan (Benjamin Netenyahu’nun istifası ile başbakanlarından olan Benjamin Netenyahu oturdu. birlikte aynı zamanda Maliye Bakanlığı görevini de Netenyahu, Likud içerisinde Gazze’den Çekilme üstlenmişti) Ehud Olmert’in liderliğinde giriyor. Planı’na karşı çıkan muhaliflerin başını çekiyordu ve Şaron gibi Likud’un eski tüfeklerinden biri olan Ehud planın uygulama safhasında az bir zaman kala Olmert’in liderliğine ise şüphe ile bakılıyor. 28 çekilemeye tepki olarak bakanlıktan ve partisi Mart’taki seçimlerde beklendiği üzere Kadima’nın Likud’dan istifa etmişti. Netenyahu, bu hareketi ile yüksek oranda bir oy alacağı ancak, bunun Olmert’in Likud içerisindeki bölünmenin de fitilini ateşleyen başarısı olmayacağı, alınacak oyların, İsrail halkının kişi olmuştu. Aylar önce ayrıldığı partisine lider Şaron’a duyduğu "vefa borcu"ndan kaynaklanacağı olarak geri dönen Netenyahu, Likud içerisindeyken ileri sürülüyor. Bu bağlamda, Kadima’nın Ehud hiçbir zaman Şaron ile "aynı dili" konuşamadı. Olmert gibi "silik" bir siyasi karakter ile uzun soluklu özdeşleşen partisi Likud’dan tartışmalı bir şekilde Netenyahu, hiç şüphe yok ki, artık Şaron olmasa da ve istikrarlı bir parti olamayacağı da İsrail’de en fazla ayrılması ile yeni bir boyut kazanmıştı. Tüm bu ismi daima Şaron ile anılacak olan Kadima ile dillendirilen konulardan biri. Görüldüğü üzere kısa bir gelişmelerin üstüne Ariel Şaron’un Kadima (İleri) mücadele etmek için elinden gelen hiçbir şeyi ardına isimli yeni bir parti kurması ise, İsrail’i iyiden iyiye süre önce parçalanan İsrail sağı gün geçtikçe daha da koymayacak. Nitekim ilk hamlesini yaptı bile. karıştırdı. İsrail sağına yeni bir soluk getirme karışıyor. Hal böyle olunca, dengeler de bir türlü Bakanlar dâhil olmak üzere, hükümetteki tüm Likud iddiasında olan Kadima, Şaron ile birlikte Likud’dan kurulamıyor. İki kutuplu (İşçi PartisiLikud), klasik üyelerinden istifa etmelerini isteyen Netenyahu, bu istifa eden, İsrail siyasetinin önemli isimlerinin birer denge sistemi ile yıllardır zor da olsa bir siyasi denge çıkışı ile KadimaLikud arasındaki ipleri iyiden iyiye birer partiye katılması ile kısa sürede beklenenin mekanizması kurmuş olan İsrail’de bu yeni dönemde gerdi. İsrail’de son derece agresif politikaları, üstünde bir büyüme sağladı. Hatta Kadima, ülkenin neler yaşanabileceği, daha da önemlisi seçimlerden beklenmedik ve sivri çıkışları ile tanınan önde gelen gazetelerinin ve bağımsız araştırma çıkacak sonucun Netenyahu’nun bu hareketi siyasi gözlemcileri çok da kuruluşlarının yaptığı Ortadoğu barış fazla şaşırtmadı. Siyasi hayatı çalkantılarla dolu olan tüm seçim sürecini nasıl anketlerinden Benjamin Netenyahu’nun inişli çıkışlı geçmişi göz etkileyeceği Mart önüne alındığında kendisinden her an her şeyin büyük 2006’da beklendiği politikacılardan biri olduğu açıkça merak yapılacak görülebilir. Aynı zamanda başbakanlığı dönemine konusu seçimlerin ilişkin, hakkında açılmış sayısız yolsuzluk davası olmaya en güçlü nedeniyle sicili de çok temiz olmayan devam partisi Netenyahu’nun, iyi sayılabilecek bir hatip ve vasatın ediyor. olarak üzerinde liderlik vasfına sahip bir siyasetçi olmasına çıktı. karşın, halkın gözündeki yeri çok da parlak Ancak, görünmüyor. İsrail’in en genç başbakanı unvanına da Şaron’un sahip olan Benjamin Netenyahu’nun çelişik bir siyasi siyaset tarzı var. Örneğin, siyasi yaşamı boyunca "Toprak Karşılığı Barış" anlayışına şiddetle karşı çıkan Benjamin Netenyahu, Ariel Şaron’un Gazze’den Çekilme Planı’na da aynı şiddetle karşı çıkmıştı. Hatta geri çekilmeyi sebep göstererek partisinden Likud’un ikinci kez başına istifa bile etti. Ancak, aynı Netenyahu Kadima’yı kurduktan sonra geçen eski başbakan ABD baskısı ile 1997 yılında El Halil’den çekilmişti. komaya giren Sharon Netenyahu İ