25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

14 A C S zerbaycan seçimleri... ham Aliyev ülkede demokrasinin gelişimine katkıda bulunabilecek bir çok kararın altına imza atmıştır. Uluslararası örgütler ve Azerbaycan muhalefeti bu kararları alkışlarken, seçim sürecinde gelişen olayları eleştirmişlerdir. Seçim sonrası değerlendirmeler zerbaycan iktidarı 6 Kasım parlamento seçimlerini tam demokratik ve şeffaf olarak tanımlasa da, bir çok usulsüzlüğün yapıldığını inkar etmemiş ve seçim gözlemcilerinin Azerbaycan’ı övmek için değil, hataları bulmak için orada bulunduklarını söylemiştir. Seçimlerden sonra Merkezi Seçim Kurulu, seçim bölgesinde sonuçları muhalif liderler lehine iptal etmiş ve seçim bölgesinde sonuçların tartışmalı olduğunu duyurmuştur. 125 sandalyeli Azerbaycan parlamentosunda 20 sandalye küçümsenecek bir rakam değildir. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), AB ve ABD, 6 Kasım parlamento seçimlerini bazı gelişmelere rağmen Azerbaycan’ın AGİT karşısındaki yükümlülüklerine ve uluslararası standartlara uymadığını açıklarken, Rusya, BDT ve İran gözlemcileri seçimin küçük eksikliklerin dışında şeffaf olduğunu açıklamıştır. Azerbaycan’a emperyalist politikalarla yaklaşan Rusya ve İran, Batı güdümünde bir Azerbaycan istemediği gibi, bağımsız ve güçlü bir Azerbaycan da istememektedir. Azerbaycan iktidarları güçlü komşularıyla eşit düzeyde ilişkiler kurmak için yıllarca çok yönlü diplomatik çabalar göstermiştir. Bağımsızlığının ilk yıllarında kısmi bağımsızlığını korumak için bir çok konuda Rusya’ya taviz vermek duru TRATEJİ Demokrasinin ilk adımları Cavid Veliev TUSAM Yakındoğu Araştırmaları Masası cveliev@tusam.net ünümüzde güçlü devlet olmanın yolu demokratik yönetimden, demokratik ülke yönetiminin belirlenmesi ise ülke halkının kendi iradesi ile katıldığı seçimlerden geçtiği kabul ediliyor. Bunun tersi durumunda, yani dış destekli bir demokrasi yerleşirse, bu süreç ülkeyi dış güçlerin sömürgesi haline getirebilir. İktidar değişimi ile ülkelerin bağımsızlıklarını yitirmesi SSCB döneminde sıkça yaşanmıştır. Ukrayna ve Gürcistan’da yapılan Batı destekli iktidar değişiminden veya “demokratikleşmeden” sonra (esasen bunlar devrim değil, iktidar değişimi olmuştur) sıranın Azerbaycan’da olduğu iddiaları sadece Azerbaycan basınında değil, bütün dünya basınında yer almıştır. Azerbaycan muhalefetinin Ukrayna ile işbirliği yapması ve ABD ile işbirliği arayışlarına girmesi, iddialara gerçeklik payı kazandırıyordu. Fakat daha 15 yıl öncesine kadar totaliter sistemle yönetilen ve bağımsızlığı sonrası iç ve dış güvenlik tehditleri ile karşı karşıya kalan bir cumhuriyette, kısa sürede modern demokrasinin gelişmesini beklemek iyimser bir yaklaşımdır. Fakat güvenlik sorunları, Azerbaycan’ın demokratikleşmesinin önünde engel olarak da algılanmamalıdır. Bir ülkede demokratik yaşam sadece seçimle değil, uzun bir süreçte halkın siyasi hayata aktif katılımı sonucu, doğal olarak ortaya çıkar. Bununla birlikte parlamento seçimleri öncesi Azerbaycan Cumhurbaşkanı İl lkelerin gücünün yönetim kademelerine halkın Ü iradesinin yansıması olarak kabul ediliyor. Bunun tersi ülkenin yabancı güdümündeki iktidarlarla sömürgeleşmesini getirebilir, geçmişte iktidar değişikliği ile bağımsızlığını yitiren ülkeler örneğine rastlanıyor. Azerbaycan’da yapılan son seçimlerin tam demokratik ve kusursuz olduğunu iktidar dahil kimse kabul etmiyor. munda kalmıştır. Sıradan Azerbaycan vatandaşları, Rusya’yı ve İran’ı Azerbaycan’ın bağımsızlığına tehlike olarak görürken, Türkiye’yi Azerbaycan’ın bağımsızlığını destekleyen dost ve kardeş ülke olarak görmektedirler. Azerbaycan halkı Türkiye’nin iç ve dış politikası kadar, Türkiye’nin Azerbaycan politikasını ve Türkiye medyasında Azerbaycan’da yaşanan olaylar hakkında yazılıp çizilenleri de dikkatle takip etmektedir. Bu seçimlerde Türkiye’den giden gözlemcilerin, gazetecilerin ve köşe yazarlarının bir çoğunun seçim değerlendirmelerinin, Rusya ve İran gözlemcilerinin değerlendirmeleri ile örtüşmesi dikkatten kaçmamaktadır. Bu örtüşme, Azerbaycan muhalefetinin seçim öncesi süreçte dış politika ve ABD ile ilişkiler konusunda söylemlerinden kaynaklandığı kadar, Türkiye’den giden gözlemci, gazeteci, köşe yazarı ve millet vekillerinin değerlendirmelerinin iyi ölçülmüş, düşünülüp, tartışılıp yapılmış değerlendirme oldukları konusunda şüphe uyandırmaktadır. Azerbaycan seçimlerinde yapılan usulsüzlüklerden bahsetmek ve demokrasinin gelişmesini desteklemek AZADLIK (Bağımsızlık) veya Yeni Siyaset Bloğu’nun (YES) iktidara gelmesini desteklemek anlamına gelmemektedir. Parlamento seçimlerinde yüzlerce tarafsız aday yapılan usulsüzlükler sonucu seçimleri kaybetmiştir. Türkiye’den giden gözlemcilerin bu tür yaklaşımları kısaca şöyle değerlendirilebilir: 1. Azerbaycan’ın yönetim sistemi ile ilgili bilgi eksikliği; Azerbaycan başkanlık sistemiyle yönetilmektedir ve 6 Kasım 2005’te cumhurbaşkanlığı değil parlamento seçimleri yapılmıştır. 2. Azerbaycan iktidarını 2 seçim bölgesinde sonuçları muhalefet liderleri lehine iptal ettiği ve 20 seçim bölgesinde seçim sonuçlarının tartışmalı olduğunu söylediği bir dönemde Türk parlamenterlerin 6 Kasım parlamento seçimlerini, “21. yüzyıl modern demokrasisine uygun” olarak tanımlamasının ne derece doğru bir yaklaşım olduğu son derece tartışmalıdır. Azerbaycan muhalefeti Soros Ürünü mü? zerbaycan muhalefetinin Soros ve ABD ile gerçekten üst düzey ilişki içinde olup olmadığı ve aşırı maddi destek alıp almadığı seçim sonuçlarında ortaya çıktı. Azerbaycan’da demokrasi dalgasının ve muhalif partilerin ABD ve Soros desteği ile ortaya çıktığını iddia etmek Azerbaycan’ın siyasi tarihini yeterli düzeyde bilmemek demektir. Ukrayna ve Gürcistan’da iktidar değişikliği yapılmadan 1314 sene önce Azerbaycan’da de G A A ? İktidar yanlıları Muhalefet yanlıları Seçimler sonrası kitleler sokak eylemlerinde...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear